حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ عَنْ أَبِى أُسَامَةَ عَنْ هِشَامِ بْنِ عُرْوَةَ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عَائِشَةَ - رضى الله عنها - قَالَتْ أَوَّلُ مَوْلُودٍ وُلِدَ فِى الإِسْلاَمِ عَبْدُ اللَّهِ بْنُ الزُّبَيْرِ ، أَتَوْا بِهِ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم فَأَخَذَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم تَمْرَةً فَلاَكَهَا ثُمَّ أَدْخَلَهَا فِى فِيهِ ، فَأَوَّلُ مَا دَخَلَ بَطْنَهُ رِيقُ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم .

Bize Kuteybe, ona Ebu Usame, ona Hişâm, ona babası (Urve b. Zübeyir), ona da Âişe (r.anha) şöyle demiştir:

İslâm Döneminde (Medine'de) doğan ilk çocuk Abdullah b. Zübeyir'dir. Onu Peygamber'e getir­diler, Peygamber (sav) bir hurma aldı da onu çiğnem yapıp çocuğun ağzının içine sürdü. Böylece çocuğun karnına ilk giren şey, Peygamber'in tükürüğü oldu.

• Buhârî Sahîh-i Buhârî Menâkıbü'l-Ensâr 45, 2/32