3 Kayıt Bulundu.
Bize Muâz, ona Hişâm, ona Ebu Zübeyir, ona da Cabir "Biz Nahl mevkiinde Hz. Peygamber (sav) ile beraberdik" diyerek (Hz. Peygamber'in orada) korku namazı (kıldırdığını) söylemiştir.
İmâm Mâlik der ki: Benim korku namazı hakkında işittiğim en güzel rivayet budur.
Bize Leys, ona Hişâm, ona Zeyd b. Eslem, ona da Kasım b. Muhammed'in "Hz. Peygamber (sav) Benî Enmâr gazasında korku namazı kıldırdı" diyerek aktardığı rivayette Leys, Muâz'a mutabaat etmiştir
Açıklama: Korku namazı için B004535 numaralı hadise bakınız. Anlaşılabildiği kadarıyla rivayet muallaktır; Buhari ile Muâz b. Hişâm arasında inkıta vardır.
Bize Muâz, ona Hişâm, ona Ebu Zübeyir, ona da Cabir "Nahl mevkiinde Hz. Peygamber (sav) ile beraberdik" diyerek (Hz. Peygamber'in orada) korku namazı (kıldırdığını) söylemiştir.
İmâm Mâlik der ki: Benim korku namazı hakkında işittiğim en güzel rivayet budur.
Bize Leys, ona Hişâm, ona Zeyd b. Eslem, ona da Kasım b. Muhammed'in "Hz. Peygamber (sav) Benî Enmâr gazasında korku namazı kıldırdı" diyerek aktardığı rivayette Leys, Muâz'a mutabaat etmiştir
Açıklama: Korku namazı için B004535 numaralı hadise bakınız. Anlaşılabildiği kadarıyla rivayet muallaktır; Buhari ile Leys b. Sa'd arasında inkıta vardır.
Bize Abdullah b. Yusuf, ona Malik, ona da Nâfi, şöyle rivayet etmiştir:
Abdullah b. Ömer'e (r.anhuma) korku namazı sorulduğu zaman şöyle demiştir: İmam öne geçer, insanlardan bir grup da onun arkasında saf tutar. İmam onlara bir rekât namaz kıldırır. Bu sırada diğer bir grup namaz kılanlarla düşman arasında namaz kılmadan (düşmanı gözetleyerek beklerler). İmam'la birlikte namaza duranlar bir rekat namaz kıldıktan sonra selam vermeden namaz kılmayanların yerine geri çekilir, ve namaz kılmadan bekleyen gurup öne geçerek imamla birlikte bir rekat kılarlar. Sonra imam İki rekât kılmış olduğu için selâm verip namazını bitirir. Geri kalan iki grup da kendi başlarına birer rekat namaz kılarak namazlarını ikiye tamamlamış olurlar. Çok şiddetli korku söz konusu olursa yaya olarak ayakta (rüku ve secde etmeden) ya da binek üzerinde kıbleye yönelerek ya da yönelmeden namazı kılarlar.
Nâfi der ki: İbn Ömer bu tarifi mutlaka Hz. Peygamber'den (sav) aktararak yapmıştır.