Öneri Formu
Hadis Id, No:
140752, BS003975
Hadis:
3975- أَخْبَرَنَا أَبُو عَبْدِ اللَّهِ الْحَافِظُ أَخْبَرَنَا أَحْمَدُ بْنُ جَعْفَرٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ أَحْمَدَ قَالَ حَدَّثَنِى أَبِى حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ. قَالَ وَحَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَعْقُوبَ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ قُتَيْبَةَ حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ قَالَ حَدَّثَنِى الْحَجَّاجُ بْنُ أَبِى عُثْمَانَ قَالَ حَدَّثَنِى يَحْيَى بْنُ أَبِى كَثِيرٍ عَنْ هِلاَلِ بْنِ أَبِى مَيْمُونَةَ عَنْ عَطَاءِ بْنِ يَسَارٍ عَنْ مُعَاوِيَةَ بْنِ الْحَكَمِ السُّلَمِىِّ قَالَ : بَيْنَمَا نَحْنُ نُصَلِّى مَعَ رَسُولِ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- إِذْ عَطَسَ رَجُلٌ مِنَ الْقَوْمِ فَقُلْتُ : يَرْحَمُكَ اللَّهُ ، فَرَمَانِى الْقَوْمُ بِأَبْصَارِهِمْ فَقُلْتُ : وَاثُكْلَ أُمِّيَاهُ مَا شَأْنُكُمْ تَنْظُرُونَ إِلَىَّ؟ فَجَعَلُوا يَضْرِبُونَ بِأَيْدِيهِمْ عَلَى أَفْخَاذِهِمْ ، فَلَمَّا رَأَيْتُهُمْ يُصَمِّتُونِى لَكِنِّى سَكَتُّ ، فَلَمَّا صَلَّى رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- فَبِأَبِى هُوَ وَأُمِّى مَا رَأَيْتُ مُعَلِّمًا قَبْلَهُ وَلاَ بَعْدَهُ أَحْسَنَ تَعْلِيمًا مِنْهُ ، وَاللَّهِ مَا كَهَرَنِى وَلاَ شَتَمَنِى وَلاَ ضَرَبَنِى. قَالَ :« إنَّ هَذِهِ الصَّلاَةَ لاَ يَصْلُحُ فِيهَا شَىْءٌ مِنْ كَلاَمِ النَّاسِ هَذَا ، إِنَمَّا هُوَ التَّسْبِيحُ وَالتَّكْبِيرُ وَقِرَاءَةُ الْقُرْآنِ ». أَوْ كَمَا قَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم-. رَوَاهُ مُسْلِمٌ فِى الصَّحِيحِ عَنْ أَبِى بَكْرِ بْنِ أَبِى شَيْبَةَ وَغَيْرِهِ.
Tercemesi:
Bize Ebû Abdullah el-Hâfız, ona Ahmed b. Ca’fer, ona Abdullah b. Ahmed, ona Babam (Ahmed b. Hanbel), ona İsmâil yahut (ikinci isnad) ona (Ebû Abdullah el-Hâfız’a) Muhammed b. Ya’kûb, ona İsmâil b. Kuteybe, ona Ebû Bekir b. Ebî Şeybe, ona İsmâil (buradan itibaren isnadın müşterek kısmı) yani İsmâil b. İbrâhim, ona el-Haccâc b. Ebî Osmân, ona Yahyâ b. Ebî Kesîr, ona Hilâl b. Ebî Meymûne, ona Atâ b. Yesâr, ona da Muâviye b. el-Hakem es-Sülemî şöyle anlattı: Rasûlüllah (s.a.v.) ile birlikte namaz kıldığımız sırada cemaatten biri hapşırınca/aksırınca ben “Allah sana merhamet etsin(Çok yaşa)” dedim. Bütün cemaat dik dik/sert sert bakışlarını ona doğru fırlattılar. Ve ben de “Vay anası yitiresice vay/Vay anasını vay/Vay anası ağlayasıca! Ne oluyor size?” dedim. Ve elleriyle baldırlarına/uyluklarına vurmaya başladılar. Beni susturmaya çalıştıklarını görünce sustum ve konuşmayı kestim. Rasûlüllah (s.a.v.), - anam babam ona feda olsun ki, ne önce ne de sonra ondan daha güzel öğreten hiçbir muallim hayatta görmedim- vallahi bana surat yapmadı, azarlamadı, sövüp saymadı ve beni dövmedi. Fakat şöyle buyurdu: “Şu namaz var ya, kuşkusuz onu kılarken onda hiçbir insan sözü uygun düşmez/yakışık almaz. Filhakika namazda kelam deyince; akla sadece tesbih, tekbir ve Kur’an okumak gelir. (Ravi rivayeti olduğu gibi aktaramamış olma endişesiyle şöyle dedi:) Yahut Rasûlüllah (s.a.v.)’in buyurduğu gibidir. (Beyhakî diyor ki:) Bu hadisi Müslim de Sahihinde Ebu Bekir b. Ebî Şeybe’den ve başkalarından rivayet etti.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Salât 3975, 4/585
Senetler:
1. Muaviye b. Hakem es-Sülemi (Muaviye b. Hakem b. Malik b. Halid b. Sahr)
2. Ebu Muhammed Ata b. Yesar el-Hilalî (Ata b. Yesar)
3. İbn Ebu Meymune Hilal b. Ebu Meymune el-Kuraşî (Hilal b. Ali b. Üsame)
4. Ebu Nasr Yahya b. Ebu Kesir et-Tâî (Yahya b. Salih b. Mütevekkil)
5. Ebu Salt Haccac b. Ebû Osman es-Savvâf (Haccac b. Meysera)
6. Ebu Bişr İsmail b. Uleyye el-Esedî (İsmail b. İbrahim b. Miksem)
7. Ebu Bekir İbn Ebu Şeybe el-Absî (Abdullah b. Muhammed b. İbrahim b. Osman)
8. Ebu Yakub İsmail b. Kuteybe es-Sülemi (İsmail b. Kuteybe b. Abdurrahman)
9. Muhammed b. Yakub el-Ümevî (Muhammed b. Yakub b. Yusuf b. Ma'kil b. Sinan b. Abdullah)
10. Hakim en-Nîsâbûrî (Muhammed b. Abdullah b. Hamdûye b. Nu'aym b. el-Hakem)
Konular:
Eğitim, eğitim-öğretim metodu
Hz. Peygamber, eğitim metodu
KTB, SELAM
Namaz, namazda konuşmak
Namaz, namazda yanılınca alkış,
Namaz, namazda yanılınca Tesbih,
Selam, karşılık verilmeyecek durumlar
Selam, namaz kılana
Öneri Formu
Hadis Id, No:
270335, BS003975-2
Hadis:
3975- أَخْبَرَنَا أَبُو عَبْدِ اللَّهِ الْحَافِظُ أَخْبَرَنَا أَحْمَدُ بْنُ جَعْفَرٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ أَحْمَدَ قَالَ حَدَّثَنِى أَبِى حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ. قَالَ وَحَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَعْقُوبَ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ قُتَيْبَةَ حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ قَالَ حَدَّثَنِى الْحَجَّاجُ بْنُ أَبِى عُثْمَانَ قَالَ حَدَّثَنِى يَحْيَى بْنُ أَبِى كَثِيرٍ عَنْ هِلاَلِ بْنِ أَبِى مَيْمُونَةَ عَنْ عَطَاءِ بْنِ يَسَارٍ عَنْ مُعَاوِيَةَ بْنِ الْحَكَمِ السُّلَمِىِّ قَالَ : بَيْنَمَا نَحْنُ نُصَلِّى مَعَ رَسُولِ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- إِذْ عَطَسَ رَجُلٌ مِنَ الْقَوْمِ فَقُلْتُ : يَرْحَمُكَ اللَّهُ ، فَرَمَانِى الْقَوْمُ بِأَبْصَارِهِمْ فَقُلْتُ : وَاثُكْلَ أُمِّيَاهُ مَا شَأْنُكُمْ تَنْظُرُونَ إِلَىَّ؟ فَجَعَلُوا يَضْرِبُونَ بِأَيْدِيهِمْ عَلَى أَفْخَاذِهِمْ ، فَلَمَّا رَأَيْتُهُمْ يُصَمِّتُونِى لَكِنِّى سَكَتُّ ، فَلَمَّا صَلَّى رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- فَبِأَبِى هُوَ وَأُمِّى مَا رَأَيْتُ مُعَلِّمًا قَبْلَهُ وَلاَ بَعْدَهُ أَحْسَنَ تَعْلِيمًا مِنْهُ ، وَاللَّهِ مَا كَهَرَنِى وَلاَ شَتَمَنِى وَلاَ ضَرَبَنِى. قَالَ :« إنَّ هَذِهِ الصَّلاَةَ لاَ يَصْلُحُ فِيهَا شَىْءٌ مِنْ كَلاَمِ النَّاسِ هَذَا ، إِنَمَّا هُوَ التَّسْبِيحُ وَالتَّكْبِيرُ وَقِرَاءَةُ الْقُرْآنِ ». أَوْ كَمَا قَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم-. رَوَاهُ مُسْلِمٌ فِى الصَّحِيحِ عَنْ أَبِى بَكْرِ بْنِ أَبِى شَيْبَةَ وَغَيْرِهِ.
Tercemesi:
Bize Ebû Abdullah el-Hâfız, ona Ahmed b. Ca’fer, ona Abdullah b. Ahmed, ona Babam (Ahmed b. Hanbel), ona İsmâil yahut (ikinci isnad) ona (Ebû Abdullah el-Hâfız’a) Muhammed b. Ya’kûb, ona İsmâil b. Kuteybe, ona Ebû Bekir b. Ebî Şeybe, ona İsmâil (buradan itibaren isnadın müşterek kısmı) yani İsmâil b. İbrâhim, ona el-Haccâc b. Ebî Osmân, ona Yahyâ b. Ebî Kesîr, ona Hilâl b. Ebî Meymûne, ona Atâ b. Yesâr, ona da Muâviye b. el-Hakem es-Sülemî şöyle anlattı: Rasûlüllah (s.a.v.) ile birlikte namaz kıldığımız sırada cemaatten biri hapşırınca/aksırınca ben “Allah sana merhamet etsin(Çok yaşa)” dedim. Bütün cemaat dik dik/sert sert bakışlarını ona doğru fırlattılar. Ve ben de “Vay anası yitiresice vay/Vay anasını vay/Vay anası ağlayasıca! Ne oluyor size?” dedim. Ve elleriyle baldırlarına/uyluklarına vurmaya başladılar. Beni susturmaya çalıştıklarını görünce sustum ve konuşmayı kestim. Rasûlüllah (s.a.v.), - anam babam ona feda olsun ki, ne önce ne de sonra ondan daha güzel öğreten hiçbir muallim hayatta görmedim- vallahi bana surat yapmadı, azarlamadı, sövüp saymadı ve beni dövmedi. Fakat şöyle buyurdu: “Şu namaz var ya, kuşkusuz onu kılarken onda hiçbir insan sözü uygun düşmez/yakışık almaz. Filhakika namazda kelam deyince; akla sadece tesbih, tekbir ve Kur’an okumak gelir. (Ravi rivayeti olduğu gibi aktaramamış olma endişesiyle şöyle dedi:) Yahut Rasûlüllah (s.a.v.)’in buyurduğu gibidir. (Beyhakî diyor ki:) Bu hadisi Müslim de Sahihinde Ebu Bekir b. Ebî Şeybe’den ve başkalarından rivayet etti.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Salât 3975, 4/585
Senetler:
1. Muaviye b. Hakem es-Sülemi (Muaviye b. Hakem b. Malik b. Halid b. Sahr)
2. Ebu Muhammed Ata b. Yesar el-Hilalî (Ata b. Yesar)
3. İbn Ebu Meymune Hilal b. Ebu Meymune el-Kuraşî (Hilal b. Ali b. Üsame)
4. Ebu Nasr Yahya b. Ebu Kesir et-Tâî (Yahya b. Salih b. Mütevekkil)
5. Ebu Salt Haccac b. Ebû Osman es-Savvâf (Haccac b. Meysera)
6. Ebu Bişr İsmail b. Uleyye el-Esedî (İsmail b. İbrahim b. Miksem)
7. Ebu Abdullah Ahmed b. Hanbel eş-Şeybanî (Ahmed b. Muhammed b. Hanbel b. Hilal b. Esed)
8. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Ahmed eş-Şeybanî (Abdullah b. Ahmed b. Muhammed b. Hanbel b. Hilal)
9. Ebu Bekir Ahmed b. Cafer el-Katî'î (Ahmed b. Cafer b. Hemdân b. Malik b. Abdullah)
10. Hakim en-Nîsâbûrî (Muhammed b. Abdullah b. Hamdûye b. Nu'aym b. el-Hakem)
Konular:
Eğitim, eğitim-öğretim metodu
Hz. Peygamber, eğitim metodu
KTB, SELAM
Namaz, namazda konuşmak
Namaz, namazda yanılınca alkış,
Namaz, namazda yanılınca Tesbih,
Selam, karşılık verilmeyecek durumlar
Selam, namaz kılana