Açıklama: Hadis Cibrîl hadisi diye meşhur olup, ilgili başlıklarda tamamı geçmiştir.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
145435, BS008684
Hadis:
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ الْحَافِظُ أَخْبَرَنَا بَكْرُ بْنُ مُحَمَّدِ بْنِ حَمْدَانَ الصَّيْرَفِىُّ بِمَرْوٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الصَّمَدِ بْنُ الْفَضْلِ الْبَلْخِىُّ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ يَزِيدٍ الْمُقْرِئُ حَدَّثَنَا كَهْمَسُ بْنُ الْحَسَنِ قَالَ سَمِعْتُ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ بُرَيْدَةَ يُحَدِّثُ عَنْ يَحْيَى بْنِ يَعْمَرَ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عُمَرَ بْنِ الْخَطَّابِ رَضِىَ اللَّهُ عَنْهُ قَالَ حَدَّثَنِى عُمَرُ بْنُ الْخَطَّابِ رَضِىَ اللَّهُ عَنْهُ قَالَ : بَيْنَمَا نَحْنُ عِنْدَ رَسُولِ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- ذَاتَ يَوْمٍ إِذْ طَلَعَ رَجُلٌ شَدِيدُ بَيَاضِ الثِّيَابِ شَدِيدُ سَوَادِ الشَّعَرِ لاَ يُرَى عَلَيْهِ أَثَرُ السَّفَرِ ، وَلاَ نَعْرِفُهُ حَتَّى جَلَسَ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- فَأَسْنَدَ رُكْبَتَهُ إِلَى رُكْبَتهُ ، وَوَضَعَ كَفَّيْهِ عَلَى فَخِذَيْهِ ، ثُمَّ قَالَ : يَا مُحَمَّدُ أَخْبِرْنِى عَنِ الإِسْلاَمِ مَا الإِسْلاَمُ؟ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- :« الإِسْلاَمُ أَنْ تَشْهَدَ أَنْ لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ وَأَنَّ مُحَمَّدًا عَبْدُهُ وَرَسُولُهُ وتُقِيمَ الصَّلاَةَ وَتُؤْتِىَ الزَّكَاةِ وَتَصُومَ رَمَضَانَ وَتَحُجَّ الْبَيْتَ إِنِ اسْتَطَعْتَ السَّبِيلَ ». فَقَالَ الرَّجُلُ : صَدَقْتَ فَذَكَرَ الْحَدِيثَ بِطُولِهِ قَالَ ثُمَّ قَالَ لِى رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- :« يَا عُمَرُ أَتَدْرِى مَنِ السَّائِلُ؟ ». قُلْتُ : اللَّهُ وَرَسُولُهُ أَعْلَمُ قَالَ :« ذَاكَ جِبْرِيلَ أَتَاكُمْ يُعَلِّمُكُمْ دِينَكُمْ ». أَخْرَجَهُ مُسْلِمُ بْنُ الْحَجَّاجِ فِى الصَّحِيحِ مِنْ وَجْهَيْنِ عَنْ كَهْمَسٍ.
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Abdullah el-Hâfız (el-Hâkim en- En-Neysâbûrî), onlara Bekr b. Muhammed b. Hamdân es-Sayrafî, Merv’de; onlara Abdü’s-Samed b. el-Fazl el-Belhî, onlara Abdullah b. Yezîd el-Mukri’, onlara Kehmes b. el-Hasen’in rivayet ettiğine göre Kehmes şöyle demiştir: Ben Abdullah b. Büreyde’den duydum; o Yahya b. Ya’mer’den, o da Abdullah b. Ömer el-Hattâb’tan, o da babası Ömer b. el-Hattâb’tan ’tan rivayet ettiğine göre Hz. Ömer şunları anlatmıştır:
-Biz bir gün Rasûlüllah’ın yanında iken elbisesi bembeyaz, saçları simsiyah bir adam ortaya çıktı. Üstelik üzerinde hiçbir yolculuk eseri de görünmüyordu. Tanıdığımız biri de değildi. Neticede gidip Rasûlüllah’ın dibine oturdu ve dizlerini onun dizine dayadı, ellerini onun uylukları üzerine koydu, sonra da,
-Ey Muhammed, bana İslam’ı anlat; İslam nedir? Diye sordu. Rasûlüllah (s.),
- “İslam; Allah’tan başka ilah olmadığına ve Muhammed’in O’nun kulu ve Peygamber’i olduğuna inanıp şahadet etmen, namazı tam olarak kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman ve yolculuk imkânına sahip olup gücün yettiğinde Kabe’yi (Beyt’i) haccetmendir” buyurdu. Adam,
- Doğru söyledin, dedi.
(Hadisin devamını sonuna kadar uzunca anlattı.)
Sonra Rasûlüllah (s.) bana,
-“Ömer, soran kimdi, fark edebildin mi?” diye sordu. Ben,
- Allah ve Rasûlü daha iyi bilir, dedim. O,
- “Bu gelen Cibril’di, size dininizi öğretmeye gelmişti.” dedi.
Hadisi Müslim b. Haccâc, el-Camiu’s-Sahîh’in de Kehmes’ten iki farklı senedle rivayet etmiştir.
Açıklama:
Hadis Cibrîl hadisi diye meşhur olup, ilgili başlıklarda tamamı geçmiştir.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Hac 8684, 9/198
Senetler:
1. Ebu Hafs Ömer b. Hattab el-Adevî (Ömer b. Hattab b. Nüfeyl b. Abdüluzza)
2. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
3. Yahya b. Ya'mer el-Kaysî (Yahya b. Ya'mer)
4. Süleyman b. Büreyde el-Eslemî (Süleyman b. Büreyde b. Husayb)
5. Ebu Hasan Kehmes b. Hasan et-Teymî (Kehmes b. Hasan)
6. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Yezid el-Adevî (Abdullah b. Yezid)
7. Ebu Yahya Abdussamed b. Fadl el-Belhi (Abdussamed b. Fadl b. Musa b. Hani b. Mismar)
8. Ebu Ahmed Bekir b. Muhammed es-Sayrafi (Bekir b. Muhammed b. Hamdan)
9. Hakim en-Nîsâbûrî (Muhammed b. Abdullah b. Hamdûye b. Nu'aym b. el-Hakem)
Konular:
Hac, farziyyeti
Hz. Peygamber, Cebraille ilişkisi
İhsan, ihsan nedir?
İnanç, Cibril Hadisi
İslam, islam nedir?
İslam, İslamın Şartları
KTB, İMAN
Melekler, Cebrail
Namaz, Farziyeti
Oruç, farziyeti
Zekat, farziyeti