باب قَوْلِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم لأَبِى بُرْدَةَ « ضَحِّ بِالْجَذَعِ مِنَ الْمَعَزِ وَلَنْ تَجْزِىَ عَنْ أَحَدٍ بَعْدَكَ » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
17413, Buhari, Edâhî, 8(bab başlığı)
Hadis:
باب قَوْلِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم لأَبِى بُرْدَةَ « ضَحِّ بِالْجَذَعِ مِنَ الْمَعَزِ وَلَنْ تَجْزِىَ عَنْ أَحَدٍ بَعْدَكَ » .
Tercemesi:
Peygamber(S)'İn Ebû Burde İbn Niyâr'a: "Sen, çebiş olan o keçi oğlağını kurban yap, fakat bu çebiş senden sonra hiçbir kimse için yetmeyecektir" Buyurması Babı
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
()
Konular:
Kurban, kurban ve adak
باب دُعَاءِ الْعَائِدِ لِلْمَرِيضِ .وَقَالَتْ عَائِشَةُ بِنْتُ سَعْدٍ عَنْ أَبِيهَا « اللَّهُمَّ اشْفِ سَعْدًا » . قَالَهُ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
17779, Buhari, Merdâ, 20(bab başlığı)
Hadis:
باب دُعَاءِ الْعَائِدِ لِلْمَرِيضِ .وَقَالَتْ عَائِشَةُ بِنْتُ سَعْدٍ عَنْ أَبِيهَا « اللَّهُمَّ اشْفِ سَعْدًا » . قَالَهُ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم .
Tercemesi:
Ziyaret Eden Kişinin Hastaya Dua Etmesi Babı
Sa'd ibn Ebî Vakkaas'ın kızı Aişe de babasından Peygamber(S)'in Sa'd'a: "Allah'ım, Sa'd'a şifâ ver!" diye duâ ettiğini söylemiştir
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
()
Konular:
Dua, hastalar için dua etmek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
18064, Buhari, İstikraz, 15(bab başlığı)
Hadis:
باب مَنْ أَخَّرَ الْغَرِيمَ إِلَى الْغَدِ أَوْ نَحْوِهِ ، وَلَمْ يَرَ ذَلِكَ مَطْلاً . وَقَالَ جَابِرٌ اشْتَدَّ الْغُرَمَاءُ فِى حُقُوقِهِمْ فِى دَيْنِ أَبِى فَسَأَلَهُمُ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم أَنْ يَقْبَلُوا ثَمَرَ حَائِطِى فَأَبَوْا ، فَلَمْ يُعْطِهِمِ الْحَائِطَ وَلَمْ يَكْسِرْهُ لَهُمْ ، قَالَ « سَأَغْدُو عَلَيْكَ غَدًا » . فَغَدَا عَلَيْنَا حِينَ أَصْبَحَ فَدَعَا فِى ثَمَرِهَا بِالْبَرَكَةِ فَقَضَيْتُهُمْ .
Tercemesi:
Alacaklının, Hakkını İstemesini Yarına Veya İki Üç Güne Kadar Geri Bırakıp Da Bu Geri Bırakmayı Matl (Yânî Borç Ödemeyi Uzatma) Görmeyen Kimse Babı
Ve Câbir şöyle dedi: Alacaklılar babamın borcu hususundaki haklarını istemekte şiddet gösterdiler.
Peygamber, (S) onlardan hurmalığımın mahsûlünü kabul etmelerini istedi. Onlar bu teklifi kabul etmediler. Bunun üzerine Peygamber hurmalığı onlara vermedi ve mahsûlünü de onlar için kestirmedi. Ve bana: "Yarın sana geleceğim" buyurdu. Ve sabah olduğu zaman kuşluk vaktinde bize geldi. Hurmalığın mahsûlü hakkında bereket duası yaptı. Sonra ben alacaklılara olan borcu qdedim
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
()
Konular:
Bereket, rızkın, malın ve ömrün bereketlenmesi
Borç, borçlu-alacaklı ilişkisi
Dua, borçtan kurtulmak için yapılacak dua
Hz. Peygamber, bereket duası
باب مَنْ رَدَّ أَمْرَ السَّفِيهِ وَالضَّعِيفِ الْعَقْلِ ، وَإِنْ لَمْ يَكُنْ حَجَرَ عَلَيْهِ الإِمَامُ . وَيُذْكَرُ عَنْ جَابِرٍ - رضى الله عنه - عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم رَدَّ عَلَى الْمُتَصَدِّقِ قَبْلَ النَّهْىِ ثُمَّ نَهَاهُ . وَقَالَ مَالِكٌ إِذَا كَانَ لِرَجُلٍ عَلَى رَجُلٍ مَالٌ ، وَلَهُ عَبْدٌ ، لاَ شَىْءَ لَهُ غَيْرُهُ ، فَأَعْتَقَهُ ، لَمْ يَجُزْ عِتْقُهُ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
18107, Buhari, Husûmât, 2(bab başlığı)
Hadis:
باب مَنْ رَدَّ أَمْرَ السَّفِيهِ وَالضَّعِيفِ الْعَقْلِ ، وَإِنْ لَمْ يَكُنْ حَجَرَ عَلَيْهِ الإِمَامُ . وَيُذْكَرُ عَنْ جَابِرٍ - رضى الله عنه - عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم رَدَّ عَلَى الْمُتَصَدِّقِ قَبْلَ النَّهْىِ ثُمَّ نَهَاهُ . وَقَالَ مَالِكٌ إِذَا كَانَ لِرَجُلٍ عَلَى رَجُلٍ مَالٌ ، وَلَهُ عَبْدٌ ، لاَ شَىْءَ لَهُ غَيْرُهُ ، فَأَعْتَقَهُ ، لَمْ يَجُزْ عِتْقُهُ .
Tercemesi:
Eğer İmâm (Yâhud Hâkim} Onun Üzerine Hacr Koymuş Değilse Sefîhin Ve Aklı Zaıf Olanın İşini Geri Çeviren Kimse Babı
Ve Câbir'den zikrolunur ki, Peygamber (S), ihtiyaçlı kimsenin yaptığı sadakayı, bundan nehiyden önce
kendisine geri vermiştir. Sonra da böyle kendisi muhtaçken sadaka vermekten nehyetmiştir 7.
Ve İmâm Mâlik {Muvatta'da): Bir adamın diğer biri üzerinde bir malı olduğu ve kendisinin bir de kölesi bulunup da bundan başka hiçbir şeyi yokken bu köleyi âzâd ettiğinde, onun bu âzâd etmesi caiz olmaz, demiştir
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
()
Konular:
Mülkiyet, Tasarruf, Sefih ve aklı zayıf olanın
Sadaka, ihtiyaç sahibi olan kimsenin sadaka vermesi
باب مَنْ بَاعَ عَلَى الضَّعِيفِ وَنَحْوِهِ . فَدَفَعَ ثَمَنَهُ إِلَيْهِ ، وَأَمَرَهُ بِالإِصْلاَحِ وَالْقِيَامِ بِشَأْنِهِ ، فَإِنْ أَفْسَدَ بَعْدُ مَنَعَهُ ، لأَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم نَهَى عَنْ إِضَاعَةِ الْمَالِ ، وَقَالَ لِلَّذِى يُخْدَعُ فِى الْبَيْعِ « إِذَا بَايَعْتَ فَقُلْ لاَ خِلاَبَةَ » . وَلَمْ يَأْخُذِ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم مَالَهُ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
18115, Buhari, Husûmât, 3(bab başlığı)
Hadis:
باب مَنْ بَاعَ عَلَى الضَّعِيفِ وَنَحْوِهِ . فَدَفَعَ ثَمَنَهُ إِلَيْهِ ، وَأَمَرَهُ بِالإِصْلاَحِ وَالْقِيَامِ بِشَأْنِهِ ، فَإِنْ أَفْسَدَ بَعْدُ مَنَعَهُ ، لأَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم نَهَى عَنْ إِضَاعَةِ الْمَالِ ، وَقَالَ لِلَّذِى يُخْدَعُ فِى الْبَيْعِ « إِذَا بَايَعْتَ فَقُلْ لاَ خِلاَبَةَ » . وَلَمْ يَأْخُذِ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم مَالَهُ .
Tercemesi:
Zaîf akıllı ve benzeri sefih kişi adına satış yapıp da , satış bedelini o zaîf şahsa veren ve ona iyileştirmekle ve kendi işini görmekle emreden kimse, o zaîf kişi bundan sonra malında fesâd yaparsa, onu malında tasarruftan men* eder 9. Çünkü Peygamber, malı zayi etmekten nehyetmiştir 10.
Ve Peygamber (S) alışveriş işinde aldanan kimseye: "Alışveriş yapacağın zaman 'Aldatmak yok' de" buyurdu. Ve yine Peygamber, kölesini satan kimsenin malını tutmamıştır
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
()
Konular:
Mülkiyet, Tasarruf, Sefih ve aklı zayıf olanın
Ticaret, Hasta, Özürlü, Akıl eksikliği olan, kişinin ticareti
باب الرَّجُلِ يَكُونُ لَهُ مَمَرٌّ ، أَوْ شِرْبٌ فِى حَائِطٍ أَوْ فِى نَخْلٍ . قَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « مَنْ بَاعَ نَخْلاً بَعْدَ أَنْ تُؤَبَّرَ فَثَمَرَتُهَا لِلْبَائِعِ » . فَلِلْبَائِعِ الْمَمَرُّ وَالسَّقْىُ حَتَّى يَرْفَعَ وَكَذَلِكَ رَبُّ الْعَرِيَّةِ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
17076, Buhari, Musakât, 17(bab başlığı)
Hadis:
باب الرَّجُلِ يَكُونُ لَهُ مَمَرٌّ ، أَوْ شِرْبٌ فِى حَائِطٍ أَوْ فِى نَخْلٍ . قَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « مَنْ بَاعَ نَخْلاً بَعْدَ أَنْ تُؤَبَّرَ فَثَمَرَتُهَا لِلْبَائِعِ » . فَلِلْبَائِعِ الْمَمَرُّ وَالسَّقْىُ حَتَّى يَرْفَعَ وَكَذَلِكَ رَبُّ الْعَرِيَّةِ .
Tercemesi:
Birisinin Bustânındaki Sudan Su Alma Hakkı Ve Yâhud Hurma Ağacından Faydalanma Hakkı Olan Kimsenin O Bustândan Ve Hurmalıktan Geçme Hakkı Da Olur Babı
Peygamber (S): "Kim erkek hurma çiçeği asarak ıslâh edip sonra hurma ağacını satarsa, o ağacın üstündeki meyvesi satıcıya âiddir" buyurmuştur 36
Böyle olunca, mahsûl kaldırılıncaya kadar satıcının sattığı bustânda geçme, yürüme hakkı ve su alma hakkı vardır. Ariyye sahibinin de yine böyle bustânda yürüme ve ağacı sulama hakkı vardır
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
()
Konular:
Haklar, haklara saygı
Kazanç, emeğin karşılığı
باب قَوْلِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم " فَلْيَذْبَحْ عَلَى اسْمِ اللَّهِ ".
Öneri Formu
Hadis Id, No:
17109, Buhari, Zebaih ve's-Sayd, 17(bab başlığı)
Hadis:
باب قَوْلِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم " فَلْيَذْبَحْ عَلَى اسْمِ اللَّهِ ".
Tercemesi:
Peygamber(S)'İn: 'Allah'ın ismi üzere kessin" (Kavli) Babı
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
()
Konular:
Avlanma, avlanmayla ilgili hükümler
Besmele, her işe besmele ile başlamak
باب مَنْ قَالَ إِنَّ صَاحِبَ الْمَاءِ أَحَقُّ بِالْمَاءِ حَتَّى يَرْوَى . لِقَوْلِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم « لا يُمْنَعُ فَضْلُ الْمَاءِ » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
16998, Buhari, Musakât, 2(bab başlığı)
Hadis:
باب مَنْ قَالَ إِنَّ صَاحِبَ الْمَاءِ أَحَقُّ بِالْمَاءِ حَتَّى يَرْوَى . لِقَوْلِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم « لا يُمْنَعُ فَضْلُ الْمَاءِ » .
Tercemesi:
Peygamberdin: "Su Fazlası Men' Olunmaz'1 Kavlinden Dolayı"Su Sahibi Suya Kanıncaya Kadar Suyu Kullanmaya Herkesten Daha Ziyâde Hakk Sahibidir" Diyen Kimse Babı
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
()
Konular:
Doğal kaynaklar, Su, ortak kullanımı
باب لِصَاحِبِ الْحَقِّ مَقَالٌ . وَيُذْكَرُ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم « لَىُّ الْوَاجِدِ يُحِلُّ عُقُوبَتَهُ وَعِرْضَهُ » . قَالَ سُفْيَانُ عِرْضُهُ يَقُولُ مَطَلْتَنِى . وَعُقُوبَتُهُ الْحَبْسُ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
18037, Buhari, İstikraz, 13(bab başlığı)
Hadis:
باب لِصَاحِبِ الْحَقِّ مَقَالٌ . وَيُذْكَرُ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم « لَىُّ الْوَاجِدِ يُحِلُّ عُقُوبَتَهُ وَعِرْضَهُ » . قَالَ سُفْيَانُ عِرْضُهُ يَقُولُ مَطَلْتَنِى . وَعُقُوبَتُهُ الْحَبْسُ .
Tercemesi:
Bâb: Hakk Sahibinin Söz Söyleme Hakkı Vardır
Ve Peygamber (S)'den:
"Ödeyecek şeyi bulan kimsenin borç ödemeyi gecekîirip uzatması, ona ceza vermeyi ve ırzını halâl kılar" sözü ! zikrolunuyor. Şufyân es-Sevrî: 'Irz"a, "Bana hakkımı ödemeyi uzattın" der; cezası da habsetmektir, demiştir
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
()
Konular:
Borç, vermek/almak
KTB, BORÇ, BORÇLANMA
Yargı, Hadler-Cezalar
باب كَيْفَ تُعَرَّفُ لُقَطَةُ أَهْلِ مَكَّةَ . وَقَالَ طَاوُسٌ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ - رضى الله عنهما - عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ « لاَ يَلْتَقِطُ لُقَطَتَهَا إِلاَّ مَنْ عَرَّفَهَا » . وَقَالَ خَالِدٌ عَنْ عِكْرِمَةَ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ « لاَ تُلْتَقَطُ لُقَطَتُهَا إِلاَّ لِمُعَرِّفٍ » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
18179, Buhari, Lukata, 7(bab başlığı)
Hadis:
باب كَيْفَ تُعَرَّفُ لُقَطَةُ أَهْلِ مَكَّةَ . وَقَالَ طَاوُسٌ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ - رضى الله عنهما - عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ « لاَ يَلْتَقِطُ لُقَطَتَهَا إِلاَّ مَنْ عَرَّفَهَا » . وَقَالَ خَالِدٌ عَنْ عِكْرِمَةَ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ « لاَ تُلْتَقَطُ لُقَطَتُهَا إِلاَّ لِمُعَرِّفٍ » .
Tercemesi:
Bâb: Mekke Ehlinin Buluntu Eşyası Nasıl İ'lân Edilir?
Ve Tâvûs el-Yemânî, İbn Abbâs'tan; o da Peygamber'den söyledi ki, Peygamber (S): "Mekke'nin yitiği ancak sahibi lehine koruyacak olan i'lâncı için müstesna, alınıp kaldırılmaz...*' buyurmuştur
Ve Hâlid el-Hazzâ, Ikrime'den; o da İbn Abbâs'dan söyledi ki, Peygamber (S): "Mekke'nin yitiği i'lân ediciden başka kimse tarafından alınıp kaldırılmaz" buyurdu
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
()
Konular:
Lukata (Kayıp mal)