باب مَا جَاءَ فِى الثُّومِ النَّىِّ وَالْبَصَلِ وَالْكُرَّاثِ . وَقَوْلِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم « مَنْ أَكَلَ الثُّومَ أَوِ الْبَصَلَ مِنَ الْجُوعِ أَوْ غَيْرِهِ فَلاَ يَقْرَبَنَّ مَسْجِدَنَا » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
5234, Buhari, Ezan, 160(bab başlığı)
Hadis:
باب مَا جَاءَ فِى الثُّومِ النَّىِّ وَالْبَصَلِ وَالْكُرَّاثِ . وَقَوْلِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم « مَنْ أَكَلَ الثُّومَ أَوِ الْبَصَلَ مِنَ الْجُوعِ أَوْ غَيْرِهِ فَلاَ يَقْرَبَنَّ مَسْجِدَنَا » .
Tercemesi:
Çiğ Sarımsak, Soğan ve Pırasa Yemek Hakkında Gelen Hadisler Babı
Ve Peygamber(S)'in: "Her kim açlıktan yâhud (sevip rağbet etmek veya katık edinmek gibi) başka bir sebebden dolayı sarımsak yerse, sakın bizim mescidimize yaklaşmasın" sözü
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
()
Konular:
Adab, Mescit, mescitte uyulması gereken edeb
KTB, ADAB
Öneri Formu
Hadis Id, No:
6480, Buhari, Iydeyn, 25(bab başlığı)
Hadis:
باب إِذَا فَاتَهُ الْعِيدُ يُصَلِّى رَكْعَتَيْنِ . وَكَذَلِكَ النِّسَاءُ ، وَمَنْ كَانَ فِى الْبُيُوتِ وَالْقُرَى لِقَوْلِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم « هَذَا عِيدُنَا أَهْلَ الإِسْلاَمِ » . وَأَمَرَ أَنَسُ بْنُ مَالِكٍ مَوْلاَهُمُ ابْنَ أَبِى عُتْبَةَ بِالزَّاوِيَةِ ، فَجَمَعَ أَهْلَهُ وَبَنِيهِ ، وَصَلَّى كَصَلاَةِ أَهْلِ الْمِصْرِ وَتَكْبِيرِهِمْ . وَقَالَ عِكْرِمَةُ أَهْلُ السَّوَادِ يَجْتَمِعُونَ فِى الْعِيدِ يُصَلُّونَ رَكْعَتَيْنِ كَمَا يَصْنَعُ الإِمَامُ . وَقَالَ عَطَاءٌ إِذَا فَاتَهُ الْعِيدُ صَلَّى رَكْعَتَيْنِ .
Tercemesi:
Bab: Cemaatle Bayram Namazı Kılmayı Kaçıran Kimse İki Rek'at Namaz Kılar
Peygamber(S)'in: "Bu gün, biz müslümânların bayramıdır' kavlinden dolayı, namazgaha gelmemiş olan kadınlar da, namaz kılınırken evlerinde kalmış şehirliler de, köylüler de böyle iki rek’at namaz kılarlar.
Enes ibn Mâlik de zaviye denmekle tanınan Basra'daki namazgaha iki fersah uzaklıktaki ikaametgâhında bulunup da, Basra'daki namazgaha gelemediği bir günde, himayesindeki Ebû Utbe'ye bütün işçilerini, ehlini, evlâdını bir yere toplamayı emredip, onlara şehir ahâlîsinin namazı gibi, tekbîrleriyle beraber bir bayram namazı kıldırmıştır.
İkrime de: Sevâd ehli, yânı köylüler bayramda bir araya toplanıp, şehirdeki imâmın yapmakta olduğu gibi iki rek'at bayram namazı kılarlar, demiştir.
Atâ ibn Ebî Rebâh da: Bir kimse bayram namazını kaçırırsa, iki rek'at kılar, demiştir
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
()
Konular:
Bayram namazı, kadınların bayram namazı kılmaları
Bayram, bayram namazı
Bayram, bayramın kutlanması
KTB, NAMAZ,
باب الرَّجُلُ يَأْتَمُّ بِالإِمَامِ وَيَأْتَمُّ النَّاسُ بِالْمَأْمُومِ . وَيُذْكَرُ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم « ائْتَمُّوا بِى وَلْيَأْتَمَّ بِكُمْ مَنْ بَعْدَكُمْ » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
4980, Buhari, Ezan, 68(bab başlığı)
Hadis:
باب الرَّجُلُ يَأْتَمُّ بِالإِمَامِ وَيَأْتَمُّ النَّاسُ بِالْمَأْمُومِ . وَيُذْكَرُ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم « ائْتَمُّوا بِى وَلْيَأْتَمَّ بِكُمْ مَنْ بَعْدَكُمْ » .
Tercemesi:
Bab: (Îşittirici Olan) Kimse İmama Uyar, İnsanlar da İmama Uymuş Olan O Kimseye Uyarlar
Ve Peygamber(S)'den: "Sizler bancı uyunuz, sizin arkanızdaki kimseler de size uysunlar" sözü zikrolunur
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
()
Konular:
Namaz, Namazda imamet, duruşu, kişi sayısı vs
باب رَفْعِ الْبَصَرِ إِلَى الإِمَامِ فِى الصَّلاَةِ . وَقَالَتْ عَائِشَةُ قَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم فِى صَلاَةِ الْكُسُوفِ « فَرَأَيْتُ جَهَنَّمَ يَحْطِمُ بَعْضُهَا بَعْضًا حِينَ رَأَيْتُمُونِى تَأَخَّرْتُ » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
5014, Buhari, Ezan, 91(bab başlığı)
Hadis:
باب رَفْعِ الْبَصَرِ إِلَى الإِمَامِ فِى الصَّلاَةِ . وَقَالَتْ عَائِشَةُ قَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم فِى صَلاَةِ الْكُسُوفِ « فَرَأَيْتُ جَهَنَّمَ يَحْطِمُ بَعْضُهَا بَعْضًا حِينَ رَأَيْتُمُونِى تَأَخَّرْتُ » .
Tercemesi:
Namaz İçinde Gözü İmama Doğru Kaldırmak Babı
Aişe de şöyle dedi: Peygamber (S): "Benim geri çekildiğimi gördüğünüz zaman ben cehennemi bâzısı bâzısını kırıyor hâlde gördüm"demiştir
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
()
Konular:
Namaz, Kusûf namazı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
5044, Buhari, Ezan, 106(bab başlığı)
Hadis:
باب الْجَمْعِ بَيْنَ السُّورَتَيْنِ فِى الرَّكْعَةِ . وَالْقِرَاءَةِ بِالْخَوَاتِيمِ ، وَبِسُورَةٍ قَبْلَ سُورَةٍ ، وَبِأَوَّلِ سُورَةٍ . وَيُذْكَرُ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ السَّائِبِ قَرَأَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم الْمُؤْمِنُونَ فِى الصُّبْحِ حَتَّى إِذَا جَاءَ ذِكْرُ مُوسَى وَهَارُونَ أَوْ ذِكْرُ عِيسَى ، أَخَذَتْهُ سَعْلَةٌ فَرَكَعَ . وَقَرَأَ عُمَرُ فِى الرَّكْعَةِ الأُولَى بِمِائَةٍ وَعِشْرِينَ آيَةً مِنَ الْبَقَرَةِ ، وَفِى الثَّانِيَةِ بِسُورَةٍ مِنَ الْمَثَانِى . وَقَرَأَ الأَحْنَفُ بِالْكَهْفِ فِى الأُولَى ، وَفِى الثَّانِيَةِ بِيُوسُفَ أَوْ يُونُسَ ، وَذَكَرَ أَنَّهُ صَلَّى مَعَ عُمَرَ - رضى الله عنه - الصُّبْحَ بِهِمَا . وَقَرَأَ ابْنُ مَسْعُودٍ بِأَرْبَعِينَ آيَةً مِنَ الأَنْفَالِ ، وَفِى الثَّانِيَةِ بِسُورَةٍ مِنَ الْمُفَصَّلِ . وَقَالَ قَتَادَةُ فِيمَنْ يَقْرَأُ سُورَةً وَاحِدَةً فِى رَكْعَتَيْنِ أَوْ يُرَدِّدُ سُورَةً وَاحِدَةً فِى رَكْعَتَيْنِ كُلٌّ كِتَابُ اللَّهِ .
Tercemesi:
Bir Rek'at İçinde İki (ve Daha Ziyade) Sürenin Cem' Edilmesi, Süre Sonları İle Kıraat Yapılması, ve (Usman Mushaf'ının Tertibine Muhalif Olarak) Bir Süreden Evvel Diğer Bir Süre Okunması, Bir Sürenin Evveli İle Kıraat Yapılması Babı
Ve Abdullah ibnu's-Sâib'den rivâyeten zikrolunur ki, bir defa Peygamber (S) Mekke'de sabah namazında el-Mü'minûn Sûresi'ni okumuş, nihayet Mûsâ ve Hârûn yâhud isa'nın zikrine gelince kendisini bir öksürük tutmuş, bu sebeble rukû'a varmıştır.
Umer de, birinci rek'atta el-Bakara Sûresinden yüzyirmi âyet, ikinci rek'atta el-Mesânî'den bir sûre okumuştur.
Keza el-Ahnef ibn Kays da sabah namazının ilk rek'atında el-Kehf Sûresi'ni, ikinci rek'atında Yûsuf yâhud Yûnus Sûresi'ni okuyup, sabah namazını Umer'in arkasında bu sûreler ile kıldığını söylemiştir .
îbn Mes'ûd da namazda birinci rek'atta el-Enfâl Sûresi'nden kırk âyet, sonra ikincide el-Mufassal'dan bir sûre okumuştur.
Katâde'ye bir sûreyi iki rek'ata taksim ederek okuyan kimse, keza bir tek sûreyi her iki rek'atta tekrar eden kimse hakkındaki hükmü sorulduğunda, o: Be's yoktur, hepsi de Allah'ın Kitâbfdır, demiştir .
باب قَوْلِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم « نُصِرْتُ بِالصَّبَا » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
7209, Buhari, İstiska, 26(bab başlığı)
Hadis:
باب قَوْلِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم « نُصِرْتُ بِالصَّبَا » .
Tercemesi:
Peygamber(S)in:"Ben sabo rüzgârı ile yardım olundum" Sözü Babı
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
()
Konular:
Hz. Peygamber, mucizeleri
Hz. Peygamber, vasıfları, şemaili, hasaisi
باب مَنْ قَالَ فِى الْخُطْبَةِ بَعْدَ الثَّنَاءِ أَمَّا بَعْدُ . رَوَاهُ عِكْرِمَةُ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
5922, Buhari, Cuma, 29(bab başlığı)
Hadis:
باب مَنْ قَالَ فِى الْخُطْبَةِ بَعْدَ الثَّنَاءِ أَمَّا بَعْدُ . رَوَاهُ عِكْرِمَةُ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم .
Tercemesi:
Hutbe (Mukaddimesin)de Allah'ı Sena Ettikten Sonra "Emma Ba'du" Diyen Kimse Babı
Hutbe mukaddimesindeki bu "Emma ba'du" sözünü İkrime, İbn Abbâs'tan; o da Peygamber(S)'den rivayet etti.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
()
Konular:
Hitabet, Hutbe
Hutbe, Cuma Namazı, cuma namazının hutbesi
KTB, CUMA
باب الإِنْصَاتِ يَوْمَ الْجُمُعَةِ وَالإِمَامُ يَخْطُبُ . وَإِذَا قَالَ لِصَاحِبِهِ أَنْصِتْ . فَقَدْ لَغَا . وَقَالَ سَلْمَانُ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم يُنْصِتُ إِذَا تَكَلَّمَ الإِمَامُ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
5945, Buhari, Cuma, 36(bab başlığı)
Hadis:
باب الإِنْصَاتِ يَوْمَ الْجُمُعَةِ وَالإِمَامُ يَخْطُبُ . وَإِذَا قَالَ لِصَاحِبِهِ أَنْصِتْ . فَقَدْ لَغَا . وَقَالَ سَلْمَانُ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم يُنْصِتُ إِذَا تَكَلَّمَ الإِمَامُ .
Tercemesi:
Cumua Günü İmam Hutbe Yaparken Susmak ve O Sırada Yanındaki Arkadaşına "Sus" Diyen Kimse de Lağv Yapmıştır Babı
Ve Selmân, Peygamber'den: İmâm konuştuğu zaman (herkes) susar (buyurdu), dedi
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
()
Konular:
Cuma namazı, hutbe ile namaz arasında konuşma
Hitabet, Hutbe
Hutbe, Cuma Namazı, cuma namazının hutbesi
KTB, CUMA
Öneri Formu
Hadis Id, No:
5969, Buhari, Salatu'l-Havf, 4(bab başlığı)
Hadis:
باب صَلاَةِ الطَّالِبِ وَالْمَطْلُوبِ رَاكِبًا وَإِيمَاءً . وَقَالَ الْوَلِيدُ ذَكَرْتُ لِلأَوْزَاعِىِّ صَلاَةَ شُرَحْبِيلَ بْنِ السِّمْطِ وَأَصْحَابِهِ عَلَى ظَهْرِ الدَّابَّةِ فَقَالَ كَذَلِكَ الأَمْرُ عِنْدَنَا إِذَا تُخُوِّفَ الْفَوْتُ ، وَاحْتَجَّ الْوَلِيدُ بِقَوْلِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم: "لاَ يُصَلِّيَنَّ أَحَدٌ الْعَصْرَ إِلاَّ فِى بَنِى قُرَيْظَةَ ".
Tercemesi:
Düşmanı Kovalayan Kimsenin ve Düşman Tarafından Kovalanan Kimsenin Hayvan Sırtında Îmaen Olan Namazı Babı
el-Velîd ibnu Müslim el-Kuraşî de şöyle demiştir: Ben Evzâî'ye:
Şurahbîl ibnu's-Samt el-Kindî ile arkadaşlarının hayvan üstünde namaz kıldıklarını zikrettim. Evzâî: Eğer namaz vaktinin kaçıp gideceğinden korkulursa, namaz işi bizce de böyledir (yânî böyle yapılmalıdır), dedi. Velîd (bunu rivayet ederken kovalayan kimse meselesinde Evzâî'nin mezhebini te'yîd için)
Peygamberin : "Hiçbir kimse ikindiyi Benû Kurayza'ya varmadıkça kılmasın!" kavlini hüccet getirmiştir
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
()
Konular:
Namaz, Dindeki Yeri, Müslüman Üzerindeki Etkisi
Namaz, Korku namazı