Giriş

Bize Abdullah b. Muhammed, ona Haşim b. Kasım, ona Ebu Muaviye eş-Şeybân, ona Ziyad b. İlâka, ona da Muğîra b. Şu'be es-Sekafî şöyle demiştir: Rasulullah (sav) zamanında, oğlu İbrahim'in öldüğü gün güneş tutuldu. İnsanlar, 'Güneş, İbrahim'in ölümünden dolayı tutuldu' dediler. Bunun üzerine Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:
"Şüphesiz güneş ile ay, hiçbir kimsenin ölümünden ya da yaşaması sebebiyle tutulmazlar. Ancak ay veya güneş tutulmalarını gördüğünüz zaman hemen namaz kılın ve Allah'a dua edin."


    Öneri Formu
7654 B001043 Buhari, Küsûf, 1

Bize Said b. Ufeyr, ona Leys, ona Ukayl, ona İbn Şihab, ona Urve b. Zübeyr, ona da Peygamber'in (sav) eşi Âişe şöyle demiştir:

Rasulullah (sav) güneş tutulduğunda namaz kıldırmıştı. Ayağa kalktı, "Allâhu Ekber" diye tekbir getirdi ve uzun uzun okudu. Sonra uzun bir rükû yaptı. Sonra başını rükûdan kal­dırdı ve "Semiallâhu limen hamideh" dedi. Ve yine olduğu gibi ayakta dikildi. Sonra uzun bir okuma yaptı. Bu kıraati birinci kıraatinden daha az sürdü. Sonra yine uzun bir rükû yaptı ama bu da ilk rükûdan daha kısaydı. Sonra uzun bir secde yaptı. Bundan sonra sonuncu, yani ikinci rekatta da ilk rekatı kıldığı gibi kıldı. Sonra selam verip namazdan çıktı zaten güneş de açılmıştı. Ardından insanlara bir hutbe verdi ve güneş ile ay tutulmaları hususun­da: "Şüphesiz güneş ve ay Allah'ın ayetlerinden iki ayettir. Bunlar hiçbir kimsenin ölümü ve de hayatı sebebiyle
tutulmaz. Sizler bunların tutulduğunu gördüğünüz zaman hemen namaza sığının" buyurdu.


    Öneri Formu
7661 B001047 Buhari, Küsûf, 5


Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: فَاتَّقُوا النَّارَ وَلَوْ بِشِقِّ تَمْرَةٍ

    Öneri Formu
7646 B001417 Buhari, Zekat, 10


    Öneri Formu
7647 B001040 Buhari, Küsûf, 1


    Öneri Formu
7649 B001041 Buhari, Küsûf, 1


    Öneri Formu
7648 B001418 Buhari, Zekat, 10


    Öneri Formu
7653 B001042 Buhari, Küsûf, 1


    Öneri Formu
7657 B001045 Buhari, Küsûf, 3


    Öneri Formu
7656 B001044 Buhari, Küsûf, 2


    Öneri Formu
7659 B001046 Buhari, Küsûf, 4