Giriş

Bize Muhammed b. Abdürrahîm, ona Muâviye b. Amr, ona Zâide, ona el-A'meş, ona Müslim el-Betîn, ona Said b. Cübeyr, ona da İbn Abbas (ra) şöyle rivayet etmiştir:

"Bir adam Nebî'nin (sav) huzuruna gelip “ey Allah'ın Rasulü, annem, üzerinde bir aylık oruç borcu olduğu halde vefat etti. Onun yerine (oruçlarını) kaza edeyim mi?” dedi. Hz. Peygamber (sav), “evet, (edebilirsin). Allah'ın borcu ödenmeye daha lâyıktır” buyurdu."

Süleyman der ki: Bizler birlikte oturduğumuz bir sırada Müslim bu hadisi rivayet ederken Hakem ve Seleme, “biz Mücâhid'i bu hadisi İbn Abbas'tan rivayet ederken dinledik” demişlerdir. Ebu Hâlid'den nakledildiğine göre ona el-A'meş, ona Hakem, Müslim el-Betîn ve Seleme b. Küheyl, onlara Said b. Cübeyr, Atâ ve Mücâhid, onlara da İbn Abbas “bir kadın Nebî'ye (sav) 'kız kardeşim vefat etti' dedi” şeklinde rivayet etmiştir.
Yahya ve Ebu Muâviye der ki: Bize el-A'meş, ona Müslim, ona Said, ona da İbn Abbas, “bir kadın Nebî'ye (sav) 'annem vefat etti' dedi” şeklinde nakilde bulunmuştur. Ubeydullah der ki: Bize Zeyd b. Ebu Üneyse, ona Hakem, ona Said b. Cübeyr, ona da İbn Abbâs “bir kadın Nebî'ye (sav) 'annem, üzerinde adak orucu (borcu olduğu) halde vefat etti' dedi' şeklinde rivayet etmiştir. Ebu Harîz ise şöyle demiştir: Bize İkrime, ona da İbn Abbas, “bir kadın Nebî'ye (sav) 'annem, üzerinde on beş günlük oruç borcu olduğu halde vefat etti' dedi” şeklinde nakilde bulunmuştur.


Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Ubeydullah b. Amr arasında inkita vardır.

    Öneri Formu
287086 B001953-13 Buhari, Savm, 42

Bize Muhammed b. Abdürrahîm, ona Muâviye b. Amr, ona Zâide, ona el-A'meş, ona Müslim el-Betîn, ona Said b. Cübeyr, ona da İbn Abbas (ra) şöyle rivayet etmiştir:

"Bir adam Nebî'nin (sav) huzuruna gelip “ey Allah'ın Rasulü, annem, üzerinde bir aylık oruç borcu olduğu halde vefat etti. Onun yerine (oruçlarını) kaza edeyim mi?” dedi. Hz. Peygamber (sav), “evet, (edebilirsin). Allah'ın borcu ödenmeye daha lâyıktır” buyurdu."

Süleyman der ki: Bizler birlikte oturduğumuz bir sırada Müslim bu hadisi rivayet ederken Hakem ve Seleme, “biz Mücâhid'i bu hadisi İbn Abbas'tan rivayet ederken dinledik” demişlerdir. Ebu Hâlid'den nakledildiğine göre ona el-A'meş, ona Hakem, Müslim el-Betîn ve Seleme b. Küheyl, onlara Said b. Cübeyr, Atâ ve Mücâhid, onlara da İbn Abbas “bir kadın Nebî'ye (sav) 'kız kardeşim vefat etti' dedi” şeklinde rivayet etmiştir.
Yahya ve Ebu Muâviye der ki: Bize el-A'meş, ona Müslim, ona Said, ona da İbn Abbas, “bir kadın Nebî'ye (sav) 'annem vefat etti' dedi” şeklinde nakilde bulunmuştur. Ubeydullah der ki: Bize Zeyd b. Ebu Üneyse, ona Hakem, ona Said b. Cübeyr, ona da İbn Abbâs “bir kadın Nebî'ye (sav) 'annem, üzerinde adak orucu (borcu olduğu) halde vefat etti' dedi' şeklinde rivayet etmiştir. Ebu Harîz ise şöyle demiştir: Bize İkrime, ona da İbn Abbas, “bir kadın Nebî'ye (sav) 'annem, üzerinde on beş günlük oruç borcu olduğu halde vefat etti' dedi” şeklinde nakilde bulunmuştur.


Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Süleyman b. Hayyan arasında inkita vardır.

    Öneri Formu
287087 B001953-15 Buhari, Savm, 42

Bize Muhammed b. Abdürrahîm, ona Muâviye b. Amr, ona Zâide, ona el-A'meş, ona Müslim el-Betîn, ona Said b. Cübeyr, ona da İbn Abbas (ra) şöyle rivayet etmiştir:

"Bir adam Nebî'nin (sav) huzuruna gelip “ey Allah'ın Rasulü, annem, üzerinde bir aylık oruç borcu olduğu halde vefat etti. Onun yerine (oruçlarını) kaza edeyim mi?” dedi. Hz. Peygamber (sav), “evet, (edebilirsin). Allah'ın borcu ödenmeye daha lâyıktır” buyurdu."

Süleyman der ki: Bizler birlikte oturduğumuz bir sırada Müslim bu hadisi rivayet ederken Hakem ve Seleme, “biz Mücâhid'i bu hadisi İbn Abbas'tan rivayet ederken dinledik” demişlerdir. Ebu Hâlid'den nakledildiğine göre ona el-A'meş, ona Hakem, Müslim el-Betîn ve Seleme b. Küheyl, onlara Said b. Cübeyr, Atâ ve Mücâhid, onlara da İbn Abbas “bir kadın Nebî'ye (sav) 'kız kardeşim vefat etti' dedi” şeklinde rivayet etmiştir.
Yahya ve Ebu Muâviye der ki: Bize el-A'meş, ona Müslim, ona Said, ona da İbn Abbas, “bir kadın Nebî'ye (sav) 'annem vefat etti' dedi” şeklinde nakilde bulunmuştur. Ubeydullah der ki: Bize Zeyd b. Ebu Üneyse, ona Hakem, ona Said b. Cübeyr, ona da İbn Abbâs “bir kadın Nebî'ye (sav) 'annem, üzerinde adak orucu (borcu olduğu) halde vefat etti' dedi' şeklinde rivayet etmiştir. Ebu Harîz ise şöyle demiştir: Bize İkrime, ona da İbn Abbas, “bir kadın Nebî'ye (sav) 'annem, üzerinde on beş günlük oruç borcu olduğu halde vefat etti' dedi” şeklinde nakilde bulunmuştur.


Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Abdullah b. Hasan arasında inkita vardır.

    Öneri Formu
287088 B001953-16 Buhari, Savm, 42

Bana Musa b. İsmail, ona Hemmâm, ona Katâde, ona Enes, ona da Muaz şöyle söylemiştir:
Ben Nebi'nin (sav) terkisine (binekte arkasına) binmiştim. Rasulullah (sav): "Ey Muaz" diye seslendi. Ben, 'buyur, emret' dedim. Sonra aynı sözü üç kez söyledi. "Allah'ın kulları üzerindeki hakkı nedir, bilir misin? Ona kulluk etmeleri ve hiçbir şeyi ortak koşmamalarıdır" buyurdu. Sonra bir süre yol aldı ve "Ey Muaz!" diye seslendi. Ben, 'buyur, emret' dedim. O, "Bunu yerine getirdiklerinde kulların Allah üzerindeki hakkı nedir bilir misin? Onlara azap etmemesidir." buyurdu.
Bize Hudbe, ona Hemmâm, ona Katâde, ona Enes, ona da Muaz bu hadisi rivayet etti.


    Öneri Formu
287098 B006267-2 Buhârî, İsti'zân, 30

Bize Abdullah b. Mesleme, ona Mâlik, ona Sümey mevlâ Ebu Bekir b. Abdurrahman b. Hâris b. Hişâm b. Muğîra, ona da Ebu Bekir b. Abdurrahman, “ben ve babam, Aişe ile Ümmü Seleme'nin yanına girdik...” dedi; (T)
Bize Ebu Yemân, ona Şuayb, ona ez-Zührî, ona Ebu Bekir b. Abdurrahman b. Hâris b. Hişâm, ona babası Abdurrahman şöyle rivayet etmiştir:

Abdurrahman, Mervân'a, Aişe ve Ümmü Seleme'nin kendisine Rasulullah'ın hanımları ile münasebetten dolayı cünüp olarak sabahladığını, ardından gusül abdesti alıp oruç tuttuğunu haber verdiklerini bildirdi. O zamanlar Medine valisi olan Mervân da Abdurrahman b. Hâris'e “Allah'a yemin ederim ki, bu rivayetle sen (cünüp olarak sabahlayanın orucu sahih olmaz diyen) Ebu Hureyre'yi uyaracaksın” dedi. Râvi Ebubekir der ki: Abdurrahman bu durumu hoş karşılamadı. Daha sonra Zülhuleyfe'de bir araya gelme imkanımız oldu. Ebu Hureyre'nin orada arazisi vardı. Abdurrahman, Ebu Hureyre'ye “sana bir şey söyleyeceğim, ama eğer Mervan bana yemin ettirmeseydi bunu sana söylemezdim” dedi ve Aişe ile Ümmü Seleme'nin haberini aktardı. Bunun üzerine Ebu Hureyre “bana bu şekilde Fadl b. Abbas rivayet etti, ama bu durumu Rasulullah'ın (sav) hanımları daha iyi bilirler” dedi.

Hemmâm ve İbn Abdullah b. Ömer, Ebu Hureyre'den naklen Hz. Peygamber'in (sav), (böyle bir durumda) oruç bozmayı emrettiğini aktarmıştır. (Ancak) ilk (hadis isnad bakımından daha) muttasıldır.


Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Hemmam b. Münebbih arasında inkita vardır.

    Öneri Formu
287090 B001925-3 B1926, B1930, B1931, B1932

Bize Abdullah b. Mesleme, ona Mâlik, ona Sümey mevlâ Ebu Bekir b. Abdurrahman b. Hâris b. Hişâm b. Muğîra, ona da Ebu Bekir b. Abdurrahman, “ben ve babam, Aişe ile Ümmü Seleme'nin yanına girdik...” dedi; (T)
Bize Ebu Yemân, ona Şuayb, ona ez-Zührî, ona Ebu Bekir b. Abdurrahman b. Hâris b. Hişâm, ona babası Abdurrahman şöyle rivayet etmiştir:

Abdurrahman, Mervân'a, Aişe ve Ümmü Seleme'nin kendisine Rasulullah'ın hanımları ile münasebetten dolayı cünüp olarak sabahladığını, ardından gusül abdesti alıp oruç tuttuğunu haber verdiklerini bildirdi. O zamanlar Medine valisi olan Mervân da Abdurrahman b. Hâris'e “Allah'a yemin ederim ki, bu rivayetle sen (cünüp olarak sabahlayanın orucu sahih olmaz diyen) Ebu Hureyre'yi uyaracaksın” dedi. Râvi Ebubekir der ki: Abdurrahman bu durumu hoş karşılamadı. Daha sonra Zülhuleyfe'de bir araya gelme imkanımız oldu. Ebu Hureyre'nin orada arazisi vardı. Abdurrahman, Ebu Hureyre'ye “sana bir şey söyleyeceğim, ama eğer Mervan bana yemin ettirmeseydi bunu sana söylemezdim” dedi ve Aişe ile Ümmü Seleme'nin haberini aktardı. Bunun üzerine Ebu Hureyre “bana bu şekilde Fadl b. Abbas rivayet etti, ama bu durumu Rasulullah'ın (sav) hanımları daha iyi bilirler” dedi.

Hemmâm ve İbn Abdullah b. Ömer, Ebu Hureyre'den naklen Hz. Peygamber'in (sav), (böyle bir durumda) oruç bozmayı emrettiğini aktarmıştır. (Ancak) ilk (hadis isnad bakımından daha) muttasıldır.


Açıklama: ''...فَقَالَ أَبُو بَكْرٍ'' kısmı, bilerek tercümeye yansıtılmamıştır. Anlaşılan o ki Mervân, Ebu Hureyre'nin rivayetini benimsemediğinden ''Ebu Hureyre'yi sıkıntıya sokacaksın!'' demiştir. Rivayet muallaktır; Buhari ile Abdullah b. Abdullah arasında inkita vardır.

    Öneri Formu
287091 B001925-4 B1926, B1930, B1931, B1932

Bize Abdullah b. Mesleme, ona Mâlik, ona Sümey mevlâ Ebu Bekir b. Abdurrahman b. Hâris b. Hişâm b. Muğîra, ona da Ebu Bekir b. Abdurrahman, “ben ve babam, Aişe ile Ümmü Seleme'nin yanına girdik...” dedi; (T)
Bize Ebu Yemân, ona Şuayb, ona ez-Zührî, ona Ebu Bekir b. Abdurrahman b. Hâris b. Hişâm, ona babası Abdurrahman şöyle rivayet etmiştir:

Abdurrahman, Mervân'a, Aişe ve Ümmü Seleme'nin kendisine Rasulullah'ın hanımları ile münasebetten dolayı cünüp olarak sabahladığını, ardından gusül abdesti alıp oruç tuttuğunu haber verdiklerini bildirdi. O zamanlar Medine valisi olan Mervân da Abdurrahman b. Hâris'e “Allah'a yemin ederim ki, bu rivayetle sen (cünüp olarak sabahlayanın orucu sahih olmaz diyen) Ebu Hureyre'yi uyaracaksın” dedi. Râvi Ebubekir der ki: Abdurrahman bu durumu hoş karşılamadı. Daha sonra Zülhuleyfe'de bir araya gelme imkanımız oldu. Ebu Hureyre'nin orada arazisi vardı. Abdurrahman, Ebu Hureyre'ye “sana bir şey söyleyeceğim, ama eğer Mervan bana yemin ettirmeseydi bunu sana söylemezdim” dedi ve Aişe ile Ümmü Seleme'nin haberini aktardı. Bunun üzerine Ebu Hureyre “bana bu şekilde Fadl b. Abbas rivayet etti, ama bu durumu Rasulullah'ın (sav) hanımları daha iyi bilirler” dedi.

Hemmâm ve İbn Abdullah b. Ömer, Ebu Hureyre'den naklen Hz. Peygamber'in (sav), (böyle bir durumda) oruç bozmayı emrettiğini aktarmıştır. (Ancak) ilk (hadis isnad bakımından daha) muttasıldır.


Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Abdullah b. Abdullah arasında inkita vardır.

    Öneri Formu
287092 B001925-5 B1926, B1930, B1931, B1932

Bize Abdullah b. Mesleme, ona Mâlik, ona Sümey mevlâ Ebu Bekir b. Abdurrahman b. Hâris b. Hişâm b. Muğîra, ona da Ebu Bekir b. Abdurrahman, “ben ve babam, Aişe ile Ümmü Seleme'nin yanına girdik...” dedi; (T)
Bize Ebu Yemân, ona Şuayb, ona ez-Zührî, ona Ebu Bekir b. Abdurrahman b. Hâris b. Hişâm, ona babası Abdurrahman şöyle rivayet etmiştir:

Abdurrahman, Mervân'a, Aişe ve Ümmü Seleme'nin kendisine Rasulullah'ın hanımları ile münasebetten dolayı cünüp olarak sabahladığını, ardından gusül abdesti alıp oruç tuttuğunu haber verdiklerini bildirdi. O zamanlar Medine valisi olan Mervân da Abdurrahman b. Hâris'e “Allah'a yemin ederim ki, bu rivayetle sen (cünüp olarak sabahlayanın orucu sahih olmaz diyen) Ebu Hureyre'yi uyaracaksın” dedi. Râvi Ebubekir der ki: Abdurrahman bu durumu hoş karşılamadı. Daha sonra Zülhuleyfe'de bir araya gelme imkanımız oldu. Ebu Hureyre'nin orada arazisi vardı. Abdurrahman, Ebu Hureyre'ye “sana bir şey söyleyeceğim, ama eğer Mervan bana yemin ettirmeseydi bunu sana söylemezdim” dedi ve Aişe ile Ümmü Seleme'nin haberini aktardı. Bunun üzerine Ebu Hureyre “bana bu şekilde Fadl b. Abbas rivayet etti, ama bu durumu Rasulullah'ın (sav) hanımları daha iyi bilirler” dedi.

Hemmâm ve İbn Abdullah b. Ömer, Ebu Hureyre'den naklen Hz. Peygamber'in (sav), (böyle bir durumda) oruç bozmayı emrettiğini aktarmıştır. (Ancak) ilk (hadis isnad bakımından daha) muttasıldır.


Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Abdullah b. Abdullah arasında inkita vardır.

    Öneri Formu
287093 B001925-6 B1926, B1930, B1931, B1932

Bize Abdullah b. Mesleme, ona Mâlik, ona Sümey mevlâ Ebu Bekir b. Abdurrahman b. Hâris b. Hişâm b. Muğîra, ona da Ebu Bekir b. Abdurrahman, “ben ve babam, Aişe ile Ümmü Seleme'nin yanına girdik...” dedi; (T)
Bize Ebu Yemân, ona Şuayb, ona ez-Zührî, ona Ebu Bekir b. Abdurrahman b. Hâris b. Hişâm, ona babası Abdurrahman şöyle rivayet etmiştir:

Abdurrahman, Mervân'a, Aişe ve Ümmü Seleme'nin kendisine Rasulullah'ın hanımları ile münasebetten dolayı cünüp olarak sabahladığını, ardından gusül abdesti alıp oruç tuttuğunu haber verdiklerini bildirdi. O zamanlar Medine valisi olan Mervân da Abdurrahman b. Hâris'e “Allah'a yemin ederim ki, bu rivayetle sen (cünüp olarak sabahlayanın orucu sahih olmaz diyen) Ebu Hureyre'yi uyaracaksın” dedi. Râvi Ebubekir der ki: Abdurrahman bu durumu hoş karşılamadı. Daha sonra Zülhuleyfe'de bir araya gelme imkanımız oldu. Ebu Hureyre'nin orada arazisi vardı. Abdurrahman, Ebu Hureyre'ye “sana bir şey söyleyeceğim, ama eğer Mervan bana yemin ettirmeseydi bunu sana söylemezdim” dedi ve Aişe ile Ümmü Seleme'nin haberini aktardı. Bunun üzerine Ebu Hureyre “bana bu şekilde Fadl b. Abbas rivayet etti, ama bu durumu Rasulullah'ın (sav) hanımları daha iyi bilirler” dedi.

Hemmâm ve İbn Abdullah b. Ömer, Ebu Hureyre'den naklen Hz. Peygamber'in (sav), (böyle bir durumda) oruç bozmayı emrettiğini aktarmıştır. (Ancak) ilk (hadis isnad bakımından daha) muttasıldır.


Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Abdullah b. Abdullah arasında inkita vardır.

    Öneri Formu
287094 B001925-7 B1926, B1930, B1931, B1932

Bize Haccac, ona Hemmam, ona Katâde, ona Enes ona da Ubâde b. Sâmit'in rivayet ettiğine göre Peygamber (sav) şöyle buyurdu:

"Kim Allah'a kavuşmayı arzu ederse, Allah da ona kavuşmayı ister. Kim Allah'a kavuşmayı arzu etmezse Allah da ona kavuşmayı arzu etmez." Aişe (r.anha) ya da hanımlarından biri "Ama biz ölümü hoş görmeyiz" dedi. Rasulullah (sav), "Yok öyle değil. Mümine ölüm geldiğinde Allah'ın rızası ve ikramı ile müjdelenir. Onun önünde bundan daha sevimli bir şey olmaz. İşte bundan dolayı Allah'a kavuşmayı arzu eder, Allah da ona kavuşmayı arzu eder. Kafire ölüm geldiğinde ise Allah'ın azabı ve cezası ile müjdelenir. Onun önünden bundan daha kötü bir şey olmaz. O, Allah'a kavuşmayı, Allah da ona kavuşmayı arzu etmez" buyurdu.
Ebu Davud ve Amr, Şube'den nakillerinde ihtisara gitmişlerdir. Bu hadisi Said, Katâde'den, o Zürâre'den, o Sa'd'dan o da Aişe vasıtasıyla Hz. Peygamber'den (sav) rivayet etmiştir.


Açıklama: Buhari ile Ebu Davud arasında inkita vardır.

    Öneri Formu
287099 B006507-2 Buhari, Rikâk, 41