Giriş

Bize Kabîsa, ona Süfyân, ona Mansur, ona Talha, ona Enes'in söylediğine göre Hz. Peygamber (sav) yerde düşmüş bir hurma tanesi buldu ve şöyle dedi:
"Zekat malı olma ihtimali olmasaydı bunu mutlaka yerdim."
Hemmâm'ın Ebu Hüreyre'den onun da Hz. Peygamber'den (sav) naklettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur:
"Bazen yatağımın üstüne düşmüş bir hurma tanesi buluyorum." (Fakat zekat malı olma ihtimaline karşı yemiyorum.)


    Öneri Formu
11295 B002055 Buhari, Büyu', 4


    Öneri Formu
11294 B002054 Buhari, Büyu', 3


    Öneri Formu
11299 B002059 Buhari, Büyu', 7

Bana Muhammed b. Müsenna, ona İbn Ebu Adiyy, ona İbn Avn (T); Bize Ali b. Abdullah, Abdullah b. Muhammed ve Muhammed b. Kesîr, onlara İbn Uyeyne, ona Ebu Ferve, o ikisine (İbn Avn ve Ferve'ye) Şa'bî, ona da Numân b. Beşîr'in (ra) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur:
"Helâl bellidir. Haram da. Ancak bu ikisi arasında hükmü şüpheli olan bazı şeyler vardır. Her kim günah olduğuna dair içinde şüphe taşıdığı bir işi terk ederse, haramlığı apaçık olan şeyi mutlaka terk eder. Her kim de günah olduğuna dair içinde şüphe taşıdığı bir işi yapma cesaretine sahip olursa, harama daha kolay düşer. Günahlar Allah'ın korusudur. Sürüsünü korunmuş arazî etrafında otlatan kişinin otlattığı hayvanların o koruluğa girme ihtimali yüksektir."


    Öneri Formu
11291 B002051 Buhari, Büyu', 2

Bize Muhammed b. Kesir, ona Süfyan, ona Abdullah b. Abdurrahman b. Ebu Hüseyin, ona da Abdullah b. Ebu Müleyke, Ukbe b. Haris’in şöyle anlattığını nakletti:
Siyah bir kadın gelip ikisini (Ukbe'yi ve karısını küçüklerken) emzirdiğini iddia etti. Bunun üzerine Ukbe bu emzirilme olayını Nebi’ye (sav) zikretti. Peygamber (sav) Ukbe'den yüz çevirip tebessüm ederek "(Evlendiğin kadınla süt kardeşi bulunduğun) söylenmiş olduğu halde nasıl (karınla bir araya geleceksin)" buyurdu. Ukbe'nin nikâhı altında Ebu İhab et-Temîmî'nin kızı vardı.


    Öneri Formu
11292 B002052 Buhari, Büyu', 2

Bize Yahya b. Kaze'a, ona Malik, ona İbn Şihâb, ona Urve b. Zübeyir, ona da Hz. Âişe (r.anha) şöyle rivayet etmiştir:

Utbe b. Ebu Vakkâs karde­şi Sa'd b. Ebu Vakkâs'a “Zem'a'nın cariyesinin doğan (Abdurrahman), benim çocuğumdur, Bu çocuğu himayene al” diye vasiyet etti. Mekke'nin fethedildiği sene Mekke'ye varıldığında, Sa'd b. Ebu Vakkâs bu çocuğu aldı ve “bu çocuk kardeşimin oğludur. Nesebimize katılması konusunda kardeşim bana vasiyet etmiştir” dedi. Abd b. Zem'a da ayağa kalkıp “bu, benim kardeşimdir, babamın cariyesinin oğlu olup baba­mın döşeğinde doğmuştur” dedi. Her iki taraf iddialarını Hz. Peygamber'e taşıdılar. Sa'd b. Ebu Vakkâs “Ey Allah'ın Rasûlü, bu çocuk kardeşimin oğludur. Nesebimize katılması konusunda kardeşim bana vasiyet etmiştir” dedi. Abd b. Zem'a da “bu, benim kardeşimdir, babamın cariyesinin oğlu olup baba­mın döşeğinde doğmuştur” dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) "Ey Abd b. Zem'a, bu çocuk senin kardeşindir" dedi, ardından "çocuk (doğduğu) döşeğe aittir. Zina eden erkeğe de mahrumi­yet düşer" buyurdu. Sonra Hz. Peygamber (sav) çocuğun Utbe'ye benzediğini görünce eşi Sevde bt. Zem'a'ya "ey Sevde! Bundan sonra sen de Abdurrahman'ın yanında örtünü üzerine al, örtün" buyurdu. Abdurrahman, bu vakitten sonra vefat edinceye kadar, Sevde'yi örtüsüz olarak görmedi.


    Öneri Formu
11293 B002053 Buhari, Büyu', 3

Bize Ebu Nuaym, ona İbn Uyeyne, ona ez-Zührî, ona Abbad b. Temim , ona da amcası (Abdullah b. Zeyd) şöyle rivayet etmiştir:
"Hz. Peygamber'e (sav) yellenme vehmine kapılan birisinin namazı bozup bozmayacağı soruldu. O'da (sav): 'Ses işitmedikçe veya koku almadıkça namazdan ayrılmasın' buyurdu."
Bize İbn Ebu Hafs, ona da ez-Zührî şöyle dedi: "yellenmenin kokusunu duymadıkça ya da sesini işitmedikçe abdest alman gerekmez."


    Öneri Formu
11296 B002056 Buhari, Büyu', 5

Bize Talk b. Ğannam, ona Zâide, ona Husayn, ona Salim, ona da Cabir (ra) şöyle rivayet etmiştir:

Biz Peygamber (sav) ile birlikte cuma namazı kılarken Şam'dan yiyecek yüklü bir kervan geldi. Cemaat kervana doğru yönelip dağıldılar. Peygamberin yanında on iki kişi dışında kimse kalmadı. Bunun üzerine "Onlar bir ticâret veya bir eğlence görünce hemen oraya akın ettiler" (Cumâ, 11) ayeti indi.


    Öneri Formu
11298 B002058 Buhari, Büyu', 6

Bize Ebu Asım, ona İbn Cüreyc, ona Amr b. Dinâr, ona Ebu Minhâl şöyle dedi: Ben sarraf olarak ticaret yapardım. Zeyd b. Erkam'a (ra) sordum. O, Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu... dedi. (T) Bize Fadl b. Yakup, ona Haccâc b. Muhammed, ona İbn Cüreyc, ona Amr b. Dinar ve Amir b. Musab, onlara Ebu Minhâl'i şöyle söylemiştir: Ben Berâ b. Âzib'e ve Zeyd b. Erkam'a sarf (paranın parayla değişimi) konusunu sordum. İkisi de şöyle dediler: Biz Rasulullah zamanında iki tacir idik. Rasulullah'a sarraflıktan sorduk. Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:
"Peşin olarak verilir alınırsa sakınca yoktur. Eğer vadeli olursa uygun olmaz."


    Öneri Formu
11300 B002060 Buhari, Büyu', 8


    Öneri Formu
11297 B002057 Buhari, Büyu', 5