11724 Kayıt Bulundu.
Bize Süleyman b. Harb, ona Şu‘be, ona Adiy b. Sâbit, ona Abdullah b. Yezid, ona da Zeyd b. Sâbit (ra) şöyle rivayet etmiştir:
"Peygamber (sav) Uhud gazasına çıktığında ashabından bazı kimseler (savaşmadan) geri döndü. Bir kesim “onları öldürelim” dedi, bir diğer kesim “hayır onları öldürmeyelim” dedi. Bunun üzerine “Size ne oluyor ki münafıklar hakkında iki fırkaya ayrıldınız” Nisa, 4/88 ayeti indi. Nebi de (sav) “Şüphesiz burası (Medine), ateşin demirin pisliğini çıkarıp giderdiği gibi (kötü) adamları da dışarıya atar” buyurdu."
Bize Ali, ona Süfyan, ona İbn Şihab, ona Urve, ona da Üsame'nin rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) Medine’nin yüksek yapılarından birisinin üzerine çıktı, sonra da şöyle buyurdu:
"Benim gördüğümü siz de görüyor musunuz? Şüphesiz ben, sizin evleriniz arasında fitnelerin düşeceği yerleri, yağmur tanelerinin düştüğü yerleri görürcesine görüyorum."
Bu hadisi ez-Zührî'den rivayetinde Ma'mer ve Süleyman Süfyan'a mutâbaat etmiştir.
Bize Abdülaziz b. Abdullah, ona İbrahim b. Sa'd, ona babası (Sa'd b. İbrahim), ona dedesi (İbrahim b. Abdurrahman), ona da Ebu Bekre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Peygamber (sav) şöyle buyurdu:
"Medine'ye Deccâl Mesih'in korkusu bile giremeyecektir. O günlerde Medine'nin yedi kapısı olacak, her kapı önünde iki melek bulunacaktır."
Bize İsmail, ona Malik, ona Nuaym b. Abdullah el-Mücmir, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Peygamber (sav) şöyle buyurdu:
"Medine'nin giriş çıkış kapılarında bir takım melekler vardır. Medine'ye taun hastalığı da, Deccal de giremez."
Bize İbrahim b. Münzir, ona Velid, ona Ebu Amr, ona İshak, ona da Enes b. Malik'in (ra) rivayet ettiğine göre Peygamber (sav) şöyle buyurdu:
"Deccâl, Mekke ile Medine haricindeki her şehri çiğneyecektir. Medine'nin giriş çıkış deliklerinden her biri üzerinde, orayı korumakta olan saf saf melekler bulunur. Sonra Medine, ahalisiyle beraber üç defa sarsılır ve Allah Medine'deki her bir kafir ve münafığı Medine dışına çıkarıp atar."
Bize Yahya b. Bükeyr, ona Leys, ona Ukayl, ona İbn Şihab, ona Ubeydulah b. Abdullah b. Utbe, ona da Ebu Said el-Hudrî (ra) şöyle demiştir:
Hz. Peygamber (sav) bize deccal hakkında uzunca bir konuşma yaptı ve o konuşmasında şunları da söyledi:
"Deccal gelir, ama kendisine Medine'nin kapılarından girmesi yasaktır. Bu yüzden Medine'nin etrafındaki çorak arazide konaklar. O zaman hayırlı insanlardan veya insanların en hayırlısından bir adam ona doğru çıkar ve “Allah'a yemin olsun ki sen Hz. Peygamber'in (sav) bize anlattığı deccalsin!” der. Deccal (etrafındakilere) “ne dersiniz, ben bu adamı öldürsem ve sonra diriltsem, benim tanrı olduğum konusunda şüpheniz kalır mı?” der. Onlar da “hayır” derler. Sonra onu öldürür ve diriltir. Dirilir dirilmez o kişi hemen “Allah'a yemin olsun ki senin deccal olduğuna dair kanaatim şu gün daha da kuvvetlendi” der. Deccal de “onu öldürün! Yoksa daha sonra ona musallat olamam” der."
Bize Abdullah b. Muhammed, ona Vehb b. Cerîr, ona babası, ona Yunus, ona İbn Şihâb, ona da Enes'in (ra) söylediğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu:
"Allah'ım! Mekke'ye verdiğin bereketin iki katını Medine'ye ver."
Bu hadisi rivayet etmede Cerîr b. Hâzım, Osman b. Ömer'in Yunus'dan rivayetine mütâbaat etmiştir.