11627 Kayıt Bulundu.
Bize Abdullah b. Yusuf, ona Malik, ona Ebu Zinad, ona el-A'rec, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu:
"Ezan okunduğunda, şeytan ezanı işitmemek için geri dönüp yellenerek oradan kaçar. Ezan bittiğinde geri gelir. Namaz için kamet getirildiğinde tekrar kaçar. Kamet bittiğinde tekrar geri gelir ve insan ile nefsi arasına girer vesvese verir; 'şunu hatırla', 'şunu düşün' diyerek insanın aklında olmayan şeyleri aklına getirir. Öyle ki, insan kaç rekat namaz kıldığını bilemez."
Bize Abdullah b. Yusuf, ona Malik, ona Abdurrahman b. Abdullah b. Abdurrahman b. Ebu Sa'sa' el-Mâzinî, ona babası (Abdullah b. Abdurrahman), ona da Ebu Said el-Hudrî şöyle rivayet etmiştir:
"Görüyorum ki sen davarı (koyun sürüsü) ve kırları seviyorsun. Sen kırlarda veya davarınla birlikteyken namaz için ezan okuduğunda sesini yükselt. Çünkü müezzin, sesinin ulaştığı yerdeki insan, cin hatta herhangi bir şey onun sesini duyduğunda kıyamet günü kendisine (güzel) şahitlik yapar."
Ebu Said, ben bu hadisi Hz. Peygamber'den (sav) işittim, demiştir.
Bize Abdullah b. Mesleme, ona Malik, ona İbn Şihab, ona Salim b. Abdullah, ona da babasının (Abdullah b. Ömer) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur:
"Bilal, ezanı gece okuyor. Siz, İbn Ümmü Mektum ezan okuyana kadar yeyip içmeye devam ediniz."
Sonra ravi şöyle dedi: İbn Ümmü Mektum görme engelli bir kimseydi. Kendisine, sabah oldu, sabah oldu! denilinceye kadar ezan okumazdı.
Bize Ali b. Ayyâş, ona Şuayb b. Ebu Hamza, ona Muhammed b. Münkedir, ona da Câbir b. Abdullah rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur:
"Her kim ezanı işitir de bittiğinde, 'Allahumme rabbe hâzihi'd-da'veti't-tâmme, ve's-salâti'l-kâime, âti muhammedeni'l-vesîlete ve'l-fazîle, veb'ashu makâmen mahmûdeni'llezî vaadteh. (Ey bu tam davetin ve kılınmak üzere olan bu namazın rabbi olan Allah'ım! Muhammed'e vesileyi ve fazileti ihsan et. Onu Kendisine vadettiğin makâm-ı mahmûd'a ulaştır)' diye dua ederse, o kişiye kıyamet günü şefaatim ulaşır."
Bize Abdullah b. Yusuf, ona Malik, ona Ebu Bekir'in mevlası Sümey, ona Ebu Salih, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur:
"Şayet insanlar ezan okumak ile ilk saftaki fazileti bilselerdi bunlara ulaşmak için kura çekmekten başka yol olmasaydı, mutlaka kura çekerlerdi. Namazı ilk vaktinde kılmanın faziletini bilselerdi, bunun için yarışırlardı. Yatsı ve sabah namazlarındaki fazileti bilselerdi, emekleyerek dahi olsa namaza giderlerdi."
Bize Müsedded, ona Hammad, ona Eyyüb, ez-Ziyâdî'nin arkadaşı Abdülhamid ve Asım el-Ahvel, onlara da Abdullah b. Haris şöyle demiştir:
"İbn Abbas (yerlerin) çamurlu olduğu bir günde bize hutbe vermişti. Müezzin 'Haydi namaza' bölümünü okuyacağı sırada, ona "namaz bulunduğunuz yerde kılınacak (es-salâtü fi'r-rihâl)" diye nida etmesini emretti. Bunun üzerinde orada bulunanlar birbirlerine baktı. Bu uygulamayı İbn Abbas'tan daha hayırlı bir kimse (Hz. Peygamber) yapmıştır. Bu durum zaruri bir durumdur."