11627 Kayıt Bulundu.
Bize Abdullah b. Yusuf, ona Malik, ona Ebu Zinad, ona el-A'rec, ona da Ebu Hureyre, Rasulullah’ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti:
"Ümmetimi -ya da insanları- güçlüğe düşürmek (korkusu) olmasaydı, kendilerine her namaz kılarken misvak kullanmalarını emrederdim."
Bize Ebu Ma'mer, ona Abdulvâris, ona Şuayb b. Habhâb, ona da Enes, Rasulullah’ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti:
"Misvak kullanmak hakkında size yeteri kadar çok tavsiyede bulundum"
Bize Muhammed b. Kesîr, ona Süfyan, ona Mansur ve Husayn, onlara Ebu Vâil, ona da Huzeyfe şöyle rivayet etti:
"Peygamber (sav) geceleyin namaza kalktığı zaman ağzını ve dişlerini iyice ovalayıp temizlerdi."
Bize İsmail, ona Süleyman b. Bilal, ona Hişam b. Urve, ona da babası (Urve b. Zübeyr), Aişe şöyle rivayet etmiştir:
"Abdurrahman b. Ebu Bekir, yanında dişlerini temizlediği bir olduğu halde, içeri girdi. Rasulullah (sav) Abdurrahman'a baktı. Bunun üzerine ben: 'Şu misvakı bana ver ey Abdurrahman' dedim. O da misvakı bana verdi. Misvağın ucunu kırıp ayırdım, sonra çiğnedim ve Rasulullah'a (sav) verdim. O da Göğsüme yaslanmış haldeyken misvakla dişlerini ovaladı."
Bize Abdullah b. Yusuf, ona Malik, ona Nafi, Abdullah b. Ömer’in şöyle anlattığını rivayet etti:
Hz Ömer, mescidin kapısı yanında satılık ipekli çizgili bir elbise gördü de “Yâ Rasûlallah; bunu satın alsan da cuma günü ve sana elçiler geldiği zaman giysen” dedi. Rasulullah da “Bunu ahirette nasibi olmayanlar giyer” buyurdu. Sonra Rasul-i Ekreme o ipeklilerden birçok elbiseler geldi. Rasûlullah onlardan birisini Ömer b. Hattab’a verdi. Ömer “Ya Rasulallah! Bunu bana giydiriyorsun ama daha önceleri Utârid’in elbisesi hakkında bana ‘bunu ahirette nasibi olmayanlar giyer’ demiştin” dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber “Ben onu sana giyesin diye vermedim ki” buyurdu. Ömer, müteakiben o elbiseyi Mekke'de bulunan müşrik bir kardeşine verdi.
Açıklama: İmam Muhammed'in rivayetinde Hz. Ömer'in anne bir kardeşine o elbiseyi verdiği nakledilmektedir. Humeydî, Hz. Peygamber'in Hz. Ömer'e cevabında “... kadınların giysin diye verdim" açıklaması yer almaktadır. İmam Muhammed ayrıca hadis'ten istinbatla küçük büyük erkek müslümana ipek, atlas kumaş giyinmesi ve altın takması helal değildir. Kadınların giymesinde bir sakınca yoktur. Diğer bir hususta harbi birine silah olmamak kaydı ile hediye yapılabilir" hükümlerini vermektedir. bkz. Malik, Muvattai Malik Rivayeti Muhammed b. Hasen eş-şeybânî, thk. Abdulvahhab Abdülvahhab (yy.: Mektebetü'l-İlmiyye, ts.), 1/310; Humeydî Ebû Bekr Abdullah b. Zübeyr, Müsnedü'l-Humeydî,th. Hasen Selim Esed ed-Dârânî (Dımaşk: Dârü's-Sekâ, 1996), 1/547.
Bize Bişr b. Muhammed, ona Abdullah, ona Yunus, ona Zührî, ona Sâlim b. Abdullah, ona da İbn Ömer'İn (r.anhuma) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur:
"Hepiniz çobansınız"
Leys'in ek olarak verdiği (isnad bilgisine göre) Yunus şöyle demiştir: Ben Vâdi'l-Kurâ'da İbn Şihâb'ın yanındayken, Eyle Valisi Ruzeyk b. Hukeym, İbn Şihâb'a bir mektup yazarak "cuma namazını kıldırtayım mı?" diye sordu. O sırada Ruzeyk'in, valilik yaptığı yerde Sudanlı ve başka yerlerden işçiler vardı. İbn Şihâb, Ruzeyk'a cuma namazı kıldırmasını emreden bir mektup yazdı ve ona, Sâlim'in Abdullah b. Ömer'den, onun da Hz. Peygamber'den (sav) rivayet ettiği şu hadisi aktardı:
"Hepiniz çobansınız ve elinizin altındaki kişilerden sorumlusunuz. Devlet adamı da bir çobandır, halkından sorumludur, erkek, ailesinin çobanıdır ve ailesinden sorumludur, kadın, kocasının evinde bir çobandır ve ailesinden sorumludur, Hizmetçi, efendisinin parasının çobanıdır ve onun tasarrufundan sorumludur"
Ravi der ki: Zannediyorum Hz. Peygamber şunu da söyledi.
"Evlat, babasının parasının çobanıdır ve yaptığı harcamadan sorumludur. Hepiniz çobansınız ve hepiniz yaptığınız çobanlıktan hesaba çekileceksiniz."