11627 Kayıt Bulundu.
Bize Esbağ b. Ferec, ona Abdullah b. Vehb, ona Saîd, ona Zühre b. Ma'bed, ona da Hz. Peygamber (sav) zamanına yetişen Dedesi Abdullah b. Hişâm şöyle rivayet etmiştir:
Abdullah b. Hişâm'ın annesi Zeynep bt. Humeyd, onu Hz. Peygamber'e götürüp " Ey Allah'ın Rasûlü bundan biat al" dedi. Hz. Peygamber "onun yaşı küçük" diyerek (biat almadı, sadece) başını okşadı ve ona dua etti.
Zühre b. Ma'bed dedesi Abdullah b. Hişâm ile çarşıya çıkıp yiyecek satın alırdı. (Bir gün yolda) İbn Ömer ve İbn Zübeyir (r.anhuma) ile karşılaştı. Onlar "alışverişine bizi de ortak et, zira Allah Rasûlü (sav) sana bereket duası etmiştir" dediler. Abdullah b. Hişâm da onları ortak eti. Bazen tam bir deve yükü kar ettiği olurdu da kazancını eve yollardı.
Bize Musa b. İsmail, ona Abdulvahid, ona Şeybânî, ona da Muhammed b. Ebu Mucâlid şöyle rivayet etmiştir:
Abdullah b. Şeddâd ile Ebu Burde beni Abdullah b. Ebu Evfâ'ya (ra) göndererek ona, Hz. Peygamber'in (sav) zamanında Sahabenin buğdayda selem yapıp yapmadığını sormamı söylediler. Gidip sordum. Abdullah "Biz Şamlı çiftçilerle belli bir ölçüyle ve bilinen bir vadeyle buğday, arpa ve zeytinyağında selem yoluyla alışveriş yapardık" dedi. Ben ona "selem alışverişi yaptığınız ekinin (tarlanın) mülkiyeti kime aitti?" diye sordum. Abdullah "Biz onlara malın aslına malik olup olmadıklarını hiç sormazdık" dedi. Sonra o ikisi beni Abdurrahman b. Ebzâ'ya da yolladılar. Ben gidip (aynı soruları) ona da sordum, şöyle cevap verdi. "Sahabe Peygamber (sav) zamanında selem akdi yapardı, ancak (biz sahâbîler), onlara ekinlerinin (tarlalarının) olup olmadığını sormazdık" dedi.
Bize Abdullah b. Velîd, ona Süfyân, ona da Şeybâni aynı hadisi rivayet etmiş ve rivayetinde (buğday, arpa ve) "zeytinyağı" ifadesini kullanmıştır.
Bize Kuteybe, ona, Cerîr, ona da Şeybâni bu hadisi rivayet etmiş ve rivayetinde (buğday, arpa ve) "kuru üzüm" ifadesini kullanmıştır.
Bize Musa b. İsmail, ona Abdulvahid, ona Şeybânî, ona da Muhammed b. Ebu Mucâlid şöyle rivayet etmiştir:
Abdullah b. Şeddâd ile Ebu Burde beni Abdullah b. Ebu Evfâ'ya (ra) göndererek ona, Hz. Peygamber'in (sav) zamanında Sahabenin buğdayda selem yapıp yapmadığını sormamı söylediler. Gidip sordum. Abdullah "Biz Şamlı çiftçilerle belli bir ölçüyle ve bilinen bir vadeyle buğday, arpa ve zeytinyağında selem yoluyla alışveriş yapardık" dedi. Ben ona "selem alışverişi yaptığınız ekinin (tarlanın) mülkiyeti kime aitti?" diye sordum. Abdullah "Biz onlara malın aslına malik olup olmadıklarını hiç sormazdık" dedi. Sonra o ikisi beni Abdurrahman b. Ebzâ'ya da yolladılar. Ben gidip (aynı soruları) ona da sordum, şöyle cevap verdi. "Sahabe Peygamber (sav) zamanında selem akdi yapardı, ancak (biz sahâbîler), onlara ekinlerinin (tarlalarının) olup olmadığını sormazdık" dedi.
Bize Abdullah b. Velîd, ona Süfyân, ona da Şeybâni aynı hadisi rivayet etmiş ve rivayetinde (buğday, arpa ve) "zeytinyağı" ifadesini kullanmıştır.
Bize Kuteybe, ona, Cerîr, ona da Şeybâni bu hadisi rivayet etmiş ve rivayetinde (buğday, arpa ve) "kuru üzüm" ifadesini kullanmıştır.