11727 Kayıt Bulundu.
Bize Ömer b. Hafs, ona babası (Hafs b. Gıyas), ona A'meş, ona Ma'rûr, ona da Ebu Zerr şöyle dedi:
Ben bir keresinde Hz. Peygamber'in huzuruna vardım, o sırada kendisi Ka'be'nin gölgesinde şöyle diyordu: "Ka'be'nin Rabb'ine yemin ederim ki muhakkak onlar çok ziyandadırlar, Ka'be'nin Rabb'ine yemin ederim ki muhakkak onlar çok zarardadırlar!" Ben kendi kendime "Benim hâlim nedir ki? Bende bir şey mi görülüyor? Benim halim ne olabilir ki?" dedim. Hz. Peygamber (sav) bu sözü (tekrarlayıp) söylerken, ben de yanına oturdum. Sesimi çıkarmadan edemedim. Ne kadar tasa ve endişeye kapıldığımı ancak Allah bilir. "Ey Allah’ın Rasulü! Babam anam sana feda olsun! Bu büyük ziyanda olanlar kimlerdir?" diye sordum. Hz. Peygamber (sav) "Malları çok olanlardır. Fakat bunlardan şöyle, şöyle, şöyle yapanlar infak eden, malını Allah yolunda harcayanlar müstesnadırlar." buyurdu.
Bize Abdullah b. Mesleme, ona Malik, ona Abdurrahman b. Abdullah b. Abdurrahman, ona babası (Abdullah b. Abdurrahman), ona da Ebu Saîd el-Hudrî şöyle demiştir:
Bir kişi, bir diğerini gece boyunca sürekli "Kul huvellahu ehad" (ihlas) Suresi'ni okurken dinledi. Sabah olunca Peygamber'e (sav) geldi ve durumu küçümser bir eda ile ona arz etti. Bunun üzerine Rasulullah (sav) "canım elinde bulunan Allah'a yemin ederim ki, bu Sure Kur'an'ın üçte birine denktir" buyurdu.