Giriş

Bize Ebu Tevbe Rabî' b. Nâfî', ona Abdullah b. Mübarek, ona Muhammed b. İshak, ona Sadaka b. Yesar, ona Akîl b. Cabir, ona Cabir b. Abdullah şöyle demiştir:
"Rasulullah'la (sav) beraber Zâtürrikâ' Gazvesi'ne çıkmıştık. Müslümanlardan biri, müşriklerden birinin karısını öldürdü. Müşrik, Muhammed'in ashabından birinin kanını dökmedikçe peşlerini bırakmayacağına yemin etti. Rasulullah'ın (sav) izlerini takip etti. Rasulullah (sav), bir yerde konaklamıştı. Bize 'kim bizi korur?' diye sordu. Ensar ve muhacirden birer kişi görevi üstlendi. Rasulullah onlara 'dağ yolunun geçidinde durun' dedi. Bu iki kişi dağ yolunun ağzına vardıklarında muhacir olanı uzandı, ensardan olanı da kalkıp namaza durdu. Müşrik geldi, namaz kılan ensardan olanın karartısını görünce, onun ordunun nöbetçisi olduğunu anladı. Okunu fırlattı ve bedenine isabet ettirdi. Ensar, oku bedeninden çıkardı. Müşrik bu şekilde üç defa ok attı. Ensar, namazına devam ederek rükû ve secdesini yaptı. Sonra arkadaşı uyandı. Müşrik, bekçilerin kendisini fark edip yerini bildiklerini anlayınca kaçtı. Muhacir olan, ensardan olanın üzerinde kanı görünce hayretle Sübhanallah! İlk oku attığında beni uyandıraydın ya, dedi. Ensari de ben bir sure okuyordum, onu kesmek istemedim dedi."


    Öneri Formu
2919 D000198 Ebu Davud, Tahare, 78