Öneri Formu
Hadis Id, No:
33729, D004751
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ سُلَيْمَانَ الأَنْبَارِىُّ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَهَّابِ بْنُ عَطَاءٍ الْخَفَّافُ أَبُو نَصْرٍ عَنْ سَعِيدٍ عَنْ قَتَادَةَ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ قَالَ: إِنَّ نَبِىَّ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم دَخَلَ نَخْلاً لِبَنِى النَّجَّارِ فَسَمِعَ صَوْتًا فَفَزِعَ فَقَالَ: "مَنْ أَصْحَابُ هَذِهِ الْقُبُورِ." قَالُوا: يَا رَسُولَ اللَّهِ نَاسٌ مَاتُوا فِى الْجَاهِلِيَّةِ. فَقَالَ: "تَعَوَّذُوا بِاللَّهِ مِنْ عَذَابِ النَّارِ وَمِنْ فِتْنَةِ الدَّجَّالِ." قَالُوا: وَمِمَّ ذَاكَ يَا رَسُولَ اللَّهِ قَالَ: "إِنَّ الْمُؤْمِنَ إِذَا وُضِعَ فِى قَبْرِهِ أَتَاهُ مَلَكٌ فَيَقُولُ لَهُ: مَا كُنْتَ تَعْبُدُ فَإِنِ اللَّهُ هَدَاهُ قَالَ: كُنْتُ أَعْبُدُ اللَّهَ. فَيُقَالُ لَهُ: مَا كُنْتَ تَقُولُ فِى هَذَا الرَّجُلِ فَيَقُولُ: هُوَ عَبْدُ اللَّهِ وَرَسُولُهُ فَمَا يُسْأَلُ عَنْ شَىْءٍ غَيْرَهَا فَيُنْطَلَقُ بِهِ إِلَى بَيْتٍ كَانَ لَهُ فِى النَّارِ، فَيُقَالُ لَهُ: هَذَا بَيْتُكَ كَانَ لَكَ فِى النَّارِ وَلَكِنَّ اللَّهَ عَصَمَكَ وَرَحِمَكَ فَأَبْدَلَكَ بِهِ بَيْتًا فِى الْجَنَّةِ فَيَقُولُ: دَعُونِى حَتَّى أَذْهَبَ فَأُبَشِّرَ أَهْلِى. فَيُقَالُ لَهُ: اسْكُنْ. وَإِنَّ الْكَافِرَ إِذَا وُضِعَ فِى قَبْرِهِ أَتَاهُ مَلَكٌ فَيَنْتَهِرُهُ فَيَقُولُ لَهُ: مَا كُنْتَ تَعْبُدُ فَيَقُولُ: لاَ أَدْرِى. فَيُقَالُ لَهُ: لاَ دَرَيْتَ وَلاَ تَلَيْتَ. فَيُقَالُ لَهُ: فَمَا كُنْتَ تَقُولُ فِى هَذَا الرَّجُلِ فَيَقُولُ: كُنْتُ أَقُولُ مَا يَقُولُ النَّاسُ. فَيَضْرِبُهُ بِمِطْرَاقٍ مِنْ حَدِيدٍ بَيْنَ أُذُنَيْهِ فَيَصِيحُ صَيْحَةً يَسْمَعُهَا الْخَلْقُ غَيْرَ الثَّقَلَيْنِ."
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Süleyman el-Enberî, ona Ebu Nasr Abdulvehhab b. Ata el-Haffâf, ona Said, ona Katade, ona da Enes b. Malik şöyle rivayet etmiştir: Nebi (sav), Neccâr oğullarının hurmalığına girdi de bir ses işitti. (Bu sesten dolayı) ürperip "bu kabirlerde kimler yatmaktadır" buyurdu. Onlar, ya Rasulullah! Câhiliyye'de ölmüş insanlar dediler. (Bunun üzerine) Hz. Peygamber (sav), "kabir azabından ve Deccâl fitnesinden Allah'a sığının" buyurdu. Onlar, ya Rasulullah! Bu niçin böyledir? dediler. Nebi (sav), "mümin, kabrine konulduğunda kendisine melek gelip ona neye ibadet ediyordun der. Eğer Allah, ona hidayet etmişse Allah'a ibadet ediyordum der. Ona, bu adam hakkında ne diyordun denir. (Adam) O, Allah'ın kulu ve Rasulüdür der. (Artık) ona bundan başka bir şey sorulmaz (ve) cehennemdeki evine götürülür. Ona, bu, senin cehennemdeki evindi. Ancak Allah, seni korudu, sana rahmet etti, onun yerine cennette bir ev (verdi) denir. (Adam), beni bırakın da gidip ailemi müjdeleyeyim der. Ona, otur denir. Kafire gelince, kabrine konulduğunda kendisine bir melek gelir. Ona sert davranıp neye ibadet ediyordun der. O, bilemiyorum der. Ona, bilemez ol! Doğruyu da bulama! denir. Ona, bu adam hakkında ne diyordun denir. O, insanların dediğini diyordum der. (Bunun üzerine melek), demirden bir tokmağı (kafirin) kulaklarının arasına (öyle bir) vurur (ve o, öyle) bir çığlık koparır (ki), insanlar ve cinlerden başka (tüm) mahlukat onu işitir" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 27, /1083
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
3. Ebu Nadr Said b. Ebu Arûbe el-Adevî (Saîd b. Mihrân)
4. Ebu Nasr Abdulvehhab b. Ata el-Iclî (Abdulvehhab b. Ata)
5. Muhammed b. Süleyman el-Enbari (Muhammed b. Süleyman)
Konular:
Dua
Dua, kabir azabından korunmak için
Kabir, soruları ve suali