Öneri Formu
Hadis Id, No:
41554, DM001711
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو الْيَمَانِ الْحَكَمُ بْنُ نَافِعٍ أنبأنا شُعَيْبٌ عَنِ الزُّهْرِىِّ حَدَّثَني عُرْوَةُ بْنُ الزُّبَيْرِ عَنْ أَبِى حُمَيْدٍ الأَنْصَارِىِّ ثُمَّ السَّاعِدِىِّ أَنَّهُ أَخْبَرَهُ أَنَّ النَّبِىَّ -صلى الله عليه وسلم- اسْتَعْمَلَ عَامِلاً عَلَى الصَّدَقَةِ فَجَاءَهُ الْعَامِلُ حِينَ فَرَغَ مِنْ عَمَلِهِ فَقَالَ : يَا رَسُولَ اللَّهِ هَذَا الَّذِى لَكُمْ وَهَذَا أُهْدِىَ لِى. فَقَالَ النَّبِىُّ -صلى الله عليه وسلم- :« فَهَلاَّ قَعَدْتَ فِى بَيْتِ أَبِيكَ وَأُمِّكَ فَنَظَرْتَ أَيُهْدَى لَكَ أَمْ لاَ؟ ». ثُمَّ قَامَ النَّبِىُّ -صلى الله عليه وسلم- عَشِيَّةً بَعْدَ الصَّلاَةِ عَلَى الْمِنْبَرِ فَتَشَهَّدَ وَأَثْنَى عَلَى اللَّهِ بِمَا هُوَ أَهْلُهُ ثُمَّ قَالَ :« أَمَّا بَعْدُ ، مَا بَالُ الْعَامِلِ نَسْتَعْمِلُهُ فَيَأْتِينَا فَيَقُولُ : هَذَا مِنْ عَمَلِكُمْ وَهَذَا أُهْدِىَ لِى ، فَهَلاَّ قَعَدَ فِى بَيْتِ أَبِيهِ وَأُمِّهِ فَيَنْظُرَ هَلْ يُهْدَى لَهُ أَمْ لاَ؟ وَالَّذِى نَفْسُ مُحَمَّدٍ بِيَدِهِ لاَ يَغُلُّ أَحَدُكُمْ مِنْهَا شَيْئاً إِلاَّ جَاءَ بِهِ يَوْمَ الْقِيَامَةِ يَحْمِلُهُ عَلَى عُنُقِهِ إِنْ كَانَ بَعِيراً جَاءَ بِهِ لَهُ رُغَاءٌ ، وَإِنْ كَانَتْ بَقَرَةً جَاءَ بِهَا لَهَا خُوَارٌ ، وَإِنْ كَانَتْ شَاةً جَاءَ بِهَا تَيْعَرُ ، فَقَدْ بَلَّغْتُ ». قَالَ أَبُو حُمَيْدٍ : ثُمَّ رَفَعَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- يَدَيْهِ حَتَّى إِنَّا لَنَنْظُرُ إِلَى عُفْرَةِ إِبْطَيْهِ. قَالَ أَبُو حُمَيْدٍ : وَقَدْ سَمِعَ ذَلِكَ مَعِى مِنَ النَّبِىِّ -صلى الله عليه وسلم- زَيْدُ بْنُ ثَابِتٍ فَسَلُوهُ.
Tercemesi:
Bize Ebü’l-Yemân el-Hakem b. Nâfi’, ona Şuayb, ona ez-Zührî, ona Urve b. ez-Zübeyr, Ebu Humeyd el-Ensârî, ayrıca es-Sâidî’nin şöyle anlattığını rivayet etti: Hz. Peygamber (sav) bir kişiyi zekât toplamak üzere görevlendirdi. Görevli, toplama işini bitirince Rasul-i Ekrem’e gelip “Yâ Rasulallah! Bu, size ait olan kısımdır. Bu da bana hediye edildi” dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) ona “Babanın ve annenin evinde otursaydın da sana hediye verilecek mi verilmeyecek mi bir görseydin!” dedi. Daha sonra Hz. Peygamber (sav) bir akşam vakti namazdan sonra minbere çıktı ve şehadet getirip, Allah’a lâyık olduğu şekilde senada bulundu. Sonra şöyle dedi: “İmdi! Şu görevliye ne oluyor ki, biz onu (zekât toplamakla) görevlendiriyoruz. O da bize gelip ‘Bu, sizin (verdiğiniz) görevin hasılatı. Bu da bana hediye edildi’ diyor. Babasının ve annesinin evinde otursaydı da kendisine (bir şey) hediye edilecek mi, yoksa edilmeyecek mi bir görseydi! Canım kudret elinde olan (Allah’a) yemin olsun ki, biriniz şu (zekât malından) hainlikle bir şey almaz ki, onu Kıyamet günü boynunun üzerinde taşıyarak getirmiş olmasın! Eğer (hainlik edip aşırdığı şey) bir deve ise, onu inleyip bağırmasıyla, bir sığır ise onu böğürürken, bir koyun ise onu da, melerken getirir. İşte ben (bunları size) tebliğ etmiş oldum!” Ebû Humeyd, (sözüne devamla) şöyle dedi: Sonra Rasulullah (sav) ellerini biz O’nun koltuk altlarının bozumtırak rengini görecek kadar (yukarı) kaldırdı (Ve Allah’ım! Ben tebliğ ettim dedi.) Ebû Humeyd bir de şunu ekledi: Bunu Hz. Peygamber'den (sav) benimle birlikte Zeyd b. Sabit de işitti. (İsterseniz) O’na da sorun.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Zekât 31, 2/1038
Senetler:
1. Ebu Humeyd Abdurrahman b. Sa'd es-Sâ'îdî (Münzir b. Sa'd b. Malik)
2. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Şuayb b. Ebu Hamza el-Ümevi (Şuayb b. Dinar)
5. Ebu Yeman Hakem b. Nafi' el-Behrânî (Hakem b. Nafi')
Konular:
Hediye, işçilere hediye vermek
Hediye, Zekat memurunun hediye alması
Hz. Peygamber, hitabeleri
Zekat, Hz. Peygamber ve Ehl-i Beyt'ine haram olması