2 Kayıt Bulundu.
Bize Muhammed b. Cafer, ona Hişam (ح); bize Yezid, ona Hişam, ona Hafsa, ona da Ebû’l-Âliye, ona da el-Ensarî rivayet etti. Yezîd, ona Ensardan biri şöyle rivayet etti, dedi:
“Hz. Peygamber'e (s.a.v.) gitmek üzere ailemin yanından çıktım. O'nu (s.a.v.) ayakta buldum; yüzünü kendisine dönmüş biri ile duruyordu. Ben, bir işlerinin olduğunu zannederek (beklemeye başladım)."
Ravi dedi ki: el-Ensarî (sözüne devamla) şöyle dedi: "Vallahi, Rasûlullah (s.a.v.) o kadar uzun süre ayakta kaldı ki, onun için üzülmeye başladım. (Yanındaki) adam dönüp gidince de;
“- Ey Allah'ın Ya Rasûlü! Bu adam seni o kadar ayakta tuttu ki uzun süre ayakta durmandan dolayı senin için üzülmeye başlamıştım” dedim.
“- Onu gerçekten gördün mü?” diye sordu.
"- Evet” dedim.
“- Peki, onun kim olduğunu biliyor musun?” diye sorunca;
“- Hayır” dedim. Bunun üzerine
“- O Cebrâil (a.s.) idi. Bana sürekli komşuyu (haklarını) gözetmemi tavsiye ediyordu; o kadar ki sonunda komşuyu mirasçı kılacak sandım” dedi. Sonra da “Eğer ona selam verseydin, selamını alırdı” buyurdu.