وَاجْعَل لِّي لِسَانَ صِدْقٍ فِي الْآخِرِينَ

Bana, sonra gelecekler içinde, iyilikle anılmak nasip eyle!

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Şuarâ 26/84, /

وَاجْعَلْنِي مِن وَرَثَةِ جَنَّةِ النَّعِيمِ

Beni, Naîm cennetinin vârislerinden kıl.

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Şuarâ 26/85, /

وَاغْفِرْ لِأَبِي إِنَّهُ كَانَ مِنَ الضَّالِّينَ

Babamı da bağışla (ona tevbe ve iman nasip et). Çünkü o sapıklardandır.

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Şuarâ 26/86, /

وَلَا تُخْزِنِي يَوْمَ يُبْعَثُونَ

(İnsanların) dirilecekleri gün, beni mahcup etme.

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Şuarâ 26/87, /

يَوْمَ لَا يَنفَعُ مَالٌ وَلَا بَنُونَ

O gün, ne mal fayda verir ne de evlât.

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Şuarâ 26/88, /

رَبِّ هَبْ لِي حُكْمًا وَأَلْحِقْنِي بِالصَّالِحِينَ

Rabbim! Bana hikmet ver ve beni iyiler arasına kat.

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Şuarâ 26/83, /

إِلَّا مَنْ أَتَى اللَّهَ بِقَلْبٍ سَلِيمٍ

Ancak Allah'a kalb-i selîm (temiz bir kalp) ile gelenler (o günde fayda bulur).

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Şuarâ 26/89, /

وَالَّذِي يُمِيتُنِي ثُمَّ يُحْيِينِ

وَالَّذِي أَطْمَعُ أَن يَغْفِرَ لِي خَطِيئَتِي يَوْمَ الدِّينِ

وَأُزْلِفَتِ الْجَنَّةُ لِلْمُتَّقِينَ