54 Kayıt Bulundu.

Verdana Times New Roman Tahoma

24

50 20 10

41 --> 50 / 54

مَنْ عَمِلَ صَالِحًا فَلِنَفْسِهِ وَمَنْ أَسَاء فَعَلَيْهَا وَمَا رَبُّكَ بِظَلَّامٍ لِّلْعَبِيدِ

Kim iyi bir iş yaparsa, bu kendi lehinedir. Kim de kötülük yaparsa aleyhinedir. Rabbin kullara zulmedici değildir.

---

    Öneri Formu Hadis Id, No: 57451, KK41/46 Hadis: مَنْ عَمِلَ صَالِحًا فَلِنَفْسِهِ وَمَنْ أَسَاء فَعَلَيْهَا وَمَا رَبُّكَ بِظَلَّامٍ لِّلْعَبِيدِ Tercemesi: Kim iyi bir iş yaparsa, bu kendi lehinedir. Kim de kötülük yaparsa aleyhinedir. Rabbin kullara zulmedici değildir. Açıklama: Yazar, Kitap, Bölüm: Kur'an, Kur'an-ı Kerim, Fussilet 41/46, / Senetler: ()
Konular: Amel, Kişinin ameli kendi lehine/ aleyhinedir

57451 KK41/46 Fussilet, 41, 46

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Fussilet 41/46, /

Senedi ve Konuları

• Amel, Kişinin ameli kendi lehine/ aleyhinedir

وَلَئِنْ أَذَقْنَاهُ رَحْمَةً مِّنَّا مِن بَعْدِ ضَرَّاء مَسَّتْهُ لَيَقُولَنَّ هَذَا لِي وَمَا أَظُنُّ السَّاعَةَ قَائِمَةً وَلَئِن رُّجِعْتُ إِلَى رَبِّي إِنَّ لِي عِندَهُ لَلْحُسْنَى فَلَنُنَبِّئَنَّ الَّذِينَ كَفَرُوا بِمَا عَمِلُوا وَلَنُذِيقَنَّهُم مِّنْ عَذَابٍ غَلِيظٍ

Andolsun ki, kendisine dokunan bir zarardan sonra biz ona bir rahmet tattırırsak: Bu, benim hakkımdır, kıyametin kopacağını sanmıyorum, Rabbime döndürülmüş olsam bile muhakkak O'nun katında benim için daha güzel şeyler vardır, der. Biz, inkâr edenlere yaptıklarını mutlaka haber vereceğiz ve muhakkak onlara ağır azaptan tattıracağız.

---

    Öneri Formu Hadis Id, No: 57457, KK41/50 Hadis: وَلَئِنْ أَذَقْنَاهُ رَحْمَةً مِّنَّا مِن بَعْدِ ضَرَّاء مَسَّتْهُ لَيَقُولَنَّ هَذَا لِي وَمَا أَظُنُّ السَّاعَةَ قَائِمَةً وَلَئِن رُّجِعْتُ إِلَى رَبِّي إِنَّ لِي عِندَهُ لَلْحُسْنَى فَلَنُنَبِّئَنَّ الَّذِينَ كَفَرُوا بِمَا عَمِلُوا وَلَنُذِيقَنَّهُم مِّنْ عَذَابٍ غَلِيظٍ Tercemesi: Andolsun ki, kendisine dokunan bir zarardan sonra biz ona bir rahmet tattırırsak: Bu, benim hakkımdır, kıyametin kopacağını sanmıyorum, Rabbime döndürülmüş olsam bile muhakkak O'nun katında benim için daha güzel şeyler vardır, der. Biz, inkâr edenlere yaptıklarını mutlaka haber vereceğiz ve muhakkak onlara ağır azaptan tattıracağız. Açıklama: Yazar, Kitap, Bölüm: Kur'an, Kur'an-ı Kerim, Fussilet 41/50, / Senetler: ()
Konular: İnsan, insanların karakter farklılığı yaratılıştandır
Küfür, Kafir, Allah'ı inkar etmek

57457 KK41/50 Fussilet, 41, 50

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Fussilet 41/50, /

Senedi ve Konuları

• İnsan, insanların karakter farklılığı yaratılıştandır
• Küfür, Kafir, Allah'ı inkar etmek

. لَا يَسْأَمُ الْإِنسَانُ مِن دُعَاء الْخَيْرِ وَإِن مَّسَّهُ الشَّرُّ فَيَؤُوسٌ قَنُوطٌ

İnsan hayır istemekten usanmaz. Fakat kendisine bir kötülük dokunursa hemen ümitsizliğe düşer, üzülüverir

---

    Öneri Formu Hadis Id, No: 57455, KK41/49 Hadis: . لَا يَسْأَمُ الْإِنسَانُ مِن دُعَاء الْخَيْرِ وَإِن مَّسَّهُ الشَّرُّ فَيَؤُوسٌ قَنُوطٌ Tercemesi: İnsan hayır istemekten usanmaz. Fakat kendisine bir kötülük dokunursa hemen ümitsizliğe düşer, üzülüverir Açıklama: Yazar, Kitap, Bölüm: Kur'an, Kur'an-ı Kerim, Fussilet 41/49, / Senetler: ()
Konular: İnsan, dünyaya bakışı ve arzuları
İnsan, insanların karakter farklılığı yaratılıştandır

57455 KK41/49 Fussilet, 41, 49

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Fussilet 41/49, /

Senedi ve Konuları

• İnsan, dünyaya bakışı ve arzuları
• İnsan, insanların karakter farklılığı yaratılıştandır

إِنَّ الَّذِينَ كَفَرُوا بِالذِّكْرِ لَمَّا جَاءهُمْ وَإِنَّهُ لَكِتَابٌ عَزِيزٌ

Kendilerine Kitap geldiğinde onu inkâr edenler (şüphesiz bunun sonucuna katlanacaklardır). Halbuki o, eşsiz bir kitaptır.

---

    Öneri Formu Hadis Id, No: 57439, KK41/41 Hadis: إِنَّ الَّذِينَ كَفَرُوا بِالذِّكْرِ لَمَّا جَاءهُمْ وَإِنَّهُ لَكِتَابٌ عَزِيزٌ Tercemesi: Kendilerine Kitap geldiğinde onu inkâr edenler (şüphesiz bunun sonucuna katlanacaklardır). Halbuki o, eşsiz bir kitaptır. Açıklama: Yazar, Kitap, Bölüm: Kur'an, Kur'an-ı Kerim, Fussilet 41/41, / Senetler: ()
Konular: Küfür, Kafir, Allah'ı inkar etmek
Kur'an

57439 KK41/41 Fussilet, 41, 41

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Fussilet 41/41, /

Senedi ve Konuları

• Küfür, Kafir, Allah'ı inkar etmek
• Kur'an

لَا يَأْتِيهِ الْبَاطِلُ مِن بَيْنِ يَدَيْهِ وَلَا مِنْ خَلْفِهِ تَنزِيلٌ مِّنْ حَكِيمٍ حَمِيدٍ

Ona önünden de ardından da bâtıl gelemez. O, hikmet sahibi, çok övülen Allah'tan indirilmiştir.

---

    Öneri Formu Hadis Id, No: 57441, KK41/42 Hadis: لَا يَأْتِيهِ الْبَاطِلُ مِن بَيْنِ يَدَيْهِ وَلَا مِنْ خَلْفِهِ تَنزِيلٌ مِّنْ حَكِيمٍ حَمِيدٍ Tercemesi: Ona önünden de ardından da bâtıl gelemez. O, hikmet sahibi, çok övülen Allah'tan indirilmiştir. Açıklama: Yazar, Kitap, Bölüm: Kur'an, Kur'an-ı Kerim, Fussilet 41/42, / Senetler: ()
Konular: Kur'an
Kur'an, İndirilişi ve indiriliş gayesi

57441 KK41/42 Fussilet, 41, 42

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Fussilet 41/42, /

Senedi ve Konuları

• Kur'an
• Kur'an, İndirilişi ve indiriliş gayesi

مَا يُقَالُ لَكَ إِلَّا مَا قَدْ قِيلَ لِلرُّسُلِ مِن قَبْلِكَ إِنَّ رَبَّكَ لَذُو مَغْفِرَةٍ وَذُو عِقَابٍ أَلِيمٍ

(Resûlüm!) Sana söylenen, senden önceki peygamberlere söylenmiş olandan başka bir şey değildir. Elbette ki senin Rabbin, hem mağfiret sahibi hem de acı bir azap sahibidir.

---

    Öneri Formu Hadis Id, No: 57442, KK41/43 Hadis: مَا يُقَالُ لَكَ إِلَّا مَا قَدْ قِيلَ لِلرُّسُلِ مِن قَبْلِكَ إِنَّ رَبَّكَ لَذُو مَغْفِرَةٍ وَذُو عِقَابٍ أَلِيمٍ Tercemesi: (Resûlüm!) Sana söylenen, senden önceki peygamberlere söylenmiş olandan başka bir şey değildir. Elbette ki senin Rabbin, hem mağfiret sahibi hem de acı bir azap sahibidir. Açıklama: Yazar, Kitap, Bölüm: Kur'an, Kur'an-ı Kerim, Fussilet 41/43, / Senetler: ()
Konular: Allah İnancı, azabı çetindir
Allah İnancı, bağışlaması, affediciliği
KTB, VAHİY
Peygamberler, önceki peygamberler

57442 KK41/43 Fussilet, 41, 43

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Fussilet 41/43, /

Senedi ve Konuları

• Allah İnancı, azabı çetindir
• Allah İnancı, bağışlaması, affediciliği
• KTB, VAHİY
• Peygamberler, önceki peygamberler

وَلَوْ جَعَلْنَاهُ قُرْآنًا أَعْجَمِيًّا لَّقَالُوا لَوْلَا فُصِّلَتْ آيَاتُهُ أَأَعْجَمِيٌّ وَعَرَبِيٌّ قُلْ هُوَ لِلَّذِينَ آمَنُوا هُدًى وَشِفَاء وَالَّذِينَ لَا يُؤْمِنُونَ فِي آذَانِهِمْ وَقْرٌ وَهُوَ عَلَيْهِمْ عَمًى أُوْلَئِكَ يُنَادَوْنَ مِن مَّكَانٍ بَعِيدٍ

Eğer biz onu, yabancı dilden bir Kur'an kılsaydık, diyeceklerdi ki: Ayetleri tafsilatlı şekilde açıklanmalı değil miydi? Arab'a yabancı dilden (kitap) olur mu? De ki: O, inananlar için doğru yolu gösteren bir kılavuzdur ve şifadır. İnanmayanlara gelince, onların kulaklarında bir ağırlık vardır ve Kur'an onlara kapalıdır. (Sanki) onlara uzak bir yerden bağırılıyor (da Kur'an'da ne söylendiğini anlamıyorlar.)

---

    Öneri Formu Hadis Id, No: 57446, KK41/44 Hadis: وَلَوْ جَعَلْنَاهُ قُرْآنًا أَعْجَمِيًّا لَّقَالُوا لَوْلَا فُصِّلَتْ آيَاتُهُ أَأَعْجَمِيٌّ وَعَرَبِيٌّ قُلْ هُوَ لِلَّذِينَ آمَنُوا هُدًى وَشِفَاء وَالَّذِينَ لَا يُؤْمِنُونَ فِي آذَانِهِمْ وَقْرٌ وَهُوَ عَلَيْهِمْ عَمًى أُوْلَئِكَ يُنَادَوْنَ مِن مَّكَانٍ بَعِيدٍ Tercemesi: Eğer biz onu, yabancı dilden bir Kur'an kılsaydık, diyeceklerdi ki: Ayetleri tafsilatlı şekilde açıklanmalı değil miydi? Arab'a yabancı dilden (kitap) olur mu? De ki: O, inananlar için doğru yolu gösteren bir kılavuzdur ve şifadır. İnanmayanlara gelince, onların kulaklarında bir ağırlık vardır ve Kur'an onlara kapalıdır. (Sanki) onlara uzak bir yerden bağırılıyor (da Kur'an'da ne söylendiğini anlamıyorlar.) Açıklama: Yazar, Kitap, Bölüm: Kur'an, Kur'an-ı Kerim, Fussilet 41/44, / Senetler: ()
Konular: Kur'an

57446 KK41/44 Fussilet, 41, 44

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Fussilet 41/44, /

Senedi ve Konuları

• Kur'an

وَلَقَدْ آتَيْنَا مُوسَى الْكِتَابَ فَاخْتُلِفَ فِيهِ وَلَوْلَا كَلِمَةٌ سَبَقَتْ مِن رَّبِّكَ لَقُضِيَ بَيْنَهُمْ وَإِنَّهُمْ لَفِي شَكٍّ مِّنْهُ مُرِيبٍ

Andolsun biz Musa'ya Kitab'ı verdik, onda da ayrılığa düşüldü. Eğer Rabbinden bir söz geçmiş olmasaydı, aralarında derhal hükmedilirdi (işleri bitirilirdi). Onlar Kur'an hakkında derin bir şüphe içindedirler.

---

    Öneri Formu Hadis Id, No: 57448, KK41/45 Hadis: وَلَقَدْ آتَيْنَا مُوسَى الْكِتَابَ فَاخْتُلِفَ فِيهِ وَلَوْلَا كَلِمَةٌ سَبَقَتْ مِن رَّبِّكَ لَقُضِيَ بَيْنَهُمْ وَإِنَّهُمْ لَفِي شَكٍّ مِّنْهُ مُرِيبٍ Tercemesi: Andolsun biz Musa'ya Kitab'ı verdik, onda da ayrılığa düşüldü. Eğer Rabbinden bir söz geçmiş olmasaydı, aralarında derhal hükmedilirdi (işleri bitirilirdi). Onlar Kur'an hakkında derin bir şüphe içindedirler. Açıklama: Yazar, Kitap, Bölüm: Kur'an, Kur'an-ı Kerim, Fussilet 41/45, / Senetler: ()
Konular: Önceki Ümmetler, İsrailoğulları
Peygamberler, Hz. Musa ve Ailesi

57448 KK41/45 Fussilet, 41, 45

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Fussilet 41/45, /

Senedi ve Konuları

• Önceki Ümmetler, İsrailoğulları
• Peygamberler, Hz. Musa ve Ailesi

وَضَلَّ عَنْهُم مَّا كَانُوا يَدْعُونَ مِن قَبْلُ وَظَنُّوا مَا لَهُم مِّن مَّحِيصٍ

Böylece önceden yalvarıp durdukları onlardan uzaklaşmıştır. Kendilerinin kaçacak yerleri olmadığını anlamışlardır.

---

    Öneri Formu Hadis Id, No: 57453, KK41/48 Hadis: وَضَلَّ عَنْهُم مَّا كَانُوا يَدْعُونَ مِن قَبْلُ وَظَنُّوا مَا لَهُم مِّن مَّحِيصٍ Tercemesi: Böylece önceden yalvarıp durdukları onlardan uzaklaşmıştır. Kendilerinin kaçacak yerleri olmadığını anlamışlardır. Açıklama: Yazar, Kitap, Bölüm: Kur'an, Kur'an-ı Kerim, Fussilet 41/48, / Senetler: ()
Konular: Kıyamet, ahvali
Kıyamet, zamanı

57453 KK41/48 Fussilet, 41, 48

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Fussilet 41/48, /

Senedi ve Konuları

• Kıyamet, ahvali
• Kıyamet, zamanı

إِلَيْهِ يُرَدُّ عِلْمُ السَّاعَةِ وَمَا تَخْرُجُ مِن ثَمَرَاتٍ مِّنْ أَكْمَامِهَا وَمَا تَحْمِلُ مِنْ أُنثَى وَلَا تَضَعُ إِلَّا بِعِلْمِهِ وَيَوْمَ يُنَادِيهِمْ أَيْنَ شُرَكَائِي قَالُوا آذَنَّاكَ مَا مِنَّا مِن شَهِيدٍ

Kıyamet gününün bilgisi, O'na havale edilir. O'nun bilgisi dışında hiçbir meyve (çekirdeği) kabuğunu yarıp çıkamaz, hiçbir dişi gebe kalmaz ve doğurmaz. Allah onlara: Ortaklarım nerede! diye seslendiği gün: Buna dair bizden hiçbir şahit olmadığını sana arzederiz, derler.

---

    Öneri Formu Hadis Id, No: 57452, KK41/47 Hadis: إِلَيْهِ يُرَدُّ عِلْمُ السَّاعَةِ وَمَا تَخْرُجُ مِن ثَمَرَاتٍ مِّنْ أَكْمَامِهَا وَمَا تَحْمِلُ مِنْ أُنثَى وَلَا تَضَعُ إِلَّا بِعِلْمِهِ وَيَوْمَ يُنَادِيهِمْ أَيْنَ شُرَكَائِي قَالُوا آذَنَّاكَ مَا مِنَّا مِن شَهِيدٍ Tercemesi: Kıyamet gününün bilgisi, O'na havale edilir. O'nun bilgisi dışında hiçbir meyve (çekirdeği) kabuğunu yarıp çıkamaz, hiçbir dişi gebe kalmaz ve doğurmaz. Allah onlara: Ortaklarım nerede! diye seslendiği gün: Buna dair bizden hiçbir şahit olmadığını sana arzederiz, derler. Açıklama: Yazar, Kitap, Bölüm: Kur'an, Kur'an-ı Kerim, Fussilet 41/47, / Senetler: ()
Konular: Kıyamet, zamanı

57452 KK41/47 Fussilet, 41, 47

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Fussilet 41/47, /

Senedi ve Konuları

• Kıyamet, zamanı