يُنَبَّأُ الْإِنسَانُ يَوْمَئِذٍ بِمَا قَدَّمَ وَأَخَّرَ

O gün insana, ileri götürdüğü ve geri bıraktığı ne varsa bildirilir.

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Kıyâme 75/13, /

بَلِ الْإِنسَانُ عَلَى نَفْسِهِ بَصِيرَةٌ

Artık insan, kendi kendinin şahididir.

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Kıyâme 75/14, /

وَلَوْ أَلْقَى مَعَاذِيرَهُ

İsterse özürlerini sayıp döksün.

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Kıyâme 75/15, /

لَا تُحَرِّكْ بِهِ لِسَانَكَ لِتَعْجَلَ بِهِ

(Resûlüm!) onu (vahyi) çarçabuk almak için dilini kımıldatma.

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Kıyâme 75/16, /

فَإِذَا قَرَأْنَاهُ فَاتَّبِعْ قُرْآنَهُ

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Kıyâme 75/18, /

إِلَى رَبِّكَ يَوْمَئِذٍ الْمُسْتَقَرُّ

O gün varıp durulacak yer, sadece Rabbinin huzurudur.

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Kıyâme 75/12, /

ثُمَّ إِنَّ عَلَيْنَا بَيَانَهُ

Sonra şüphen olmasınki, onu açıklamak da bize aittir.

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Kıyâme 75/19, /

كَلَّا بَلْ تُحِبُّونَ الْعَاجِلَةَ

Hayır! Doğrusu siz, çarçabuk geçeni (dünya hayatını ve nimetlerini) seviyorsunuz da,

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Kıyâme 75/20, /

كَلَّا لَا وَزَرَ

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Kıyâme 75/11, /

إِنَّ عَلَيْنَا جَمْعَهُ وَقُرْآنَهُ

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Kıyâme 75/17, /