Öneri Formu
Hadis Id, No:
4262, M002441
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى وَإِبْرَاهِيمُ بْنُ مُحَمَّدِ بْنِ عَرْعَرَةَ - يَزِيدُ أَحَدُهُمَا عَلَى الآخَرِ الْحَرْفَ بَعْدَ الْحَرْفِ - قَالاَ حَدَّثَنَا مُعَاذُ بْنُ مُعَاذٍ حَدَّثَنَا ابْنُ عَوْنٍ عَنْ هِشَامِ بْنِ زَيْدِ بْنِ أَنَسٍ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ قَالَ لَمَّا كَانَ يَوْمُ حُنَيْنٍ أَقْبَلَتْ هَوَازِنُ وَغَطَفَانُ وَغَيْرُهُمْ بِذَرَارِيِّهِمْ وَنَعَمِهِمْ وَمَعَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم يَوْمَئِذٍ عَشَرَةُ آلاَفٍ وَمَعَهُ الطُّلَقَاءُ فَأَدْبَرُوا عَنْهُ حَتَّى بَقِىَ وَحْدَهُ - قَالَ - فَنَادَى يَوْمَئِذٍ نِدَاءَيْنِ لَمْ يَخْلِطْ بَيْنَهُمَا شَيْئًا - قَالَ - فَالْتَفَتَ عَنْ يَمِينِهِ فَقَالَ "يَا مَعْشَرَ الأَنْصَارِ." فَقَالُوا لَبَّيْكَ يَا رَسُولَ اللَّهِ أَبْشِرْ نَحْنُ مَعَكَ - قَالَ - ثُمَّ الْتَفَتَ عَنْ يَسَارِهِ فَقَالَ "يَا مَعْشَرَ الأَنْصَارِ." قَالُوا لَبَّيْكَ يَا رَسُولَ اللَّهِ أَبْشِرْ نَحْنُ مَعَكَ - قَالَ - وَهُوَ عَلَى بَغْلَةٍ بَيْضَاءَ فَنَزَلَ فَقَالَ أَنَا عَبْدُ اللَّهِ وَرَسُولُهُ . فَانْهَزَمَ الْمُشْرِكُونَ وَأَصَابَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم غَنَائِمَ كَثِيرَةً فَقَسَمَ فِى الْمُهَاجِرِينَ وَالطُّلَقَاءِ وَلَمْ يُعْطِ الأَنْصَارَ شَيْئًا فَقَالَتِ الأَنْصَارُ إِذَا كَانَتِ الشِّدَّةُ فَنَحْنُ نُدْعَى وَتُعْطَى الْغَنَائِمُ غَيْرَنَا . فَبَلَغَهُ ذَلِكَ فَجَمَعَهُمْ فِى قُبَّةٍ فَقَالَ "يَا مَعْشَرَ الأَنْصَارِ مَا حَدِيثٌ بَلَغَنِى عَنْكُمْ." فَسَكَتُوا فَقَالَ "يَا مَعْشَرَ الأَنْصَارِ أَمَا تَرْضَوْنَ أَنْ يَذْهَبَ النَّاسُ بِالدُّنْيَا وَتَذْهَبُونَ بِمُحَمَّدٍ تَحُوزُونَهُ إِلَى بُيُوتِكُمْ." قَالُوا بَلَى يَا رَسُولَ اللَّهِ رَضِينَا. قَالَ فَقَالَ "لَوْ سَلَكَ النَّاسُ وَادِيًا وَسَلَكَتِ الأَنْصَارُ شِعْبًا لأَخَذْتُ شِعْبَ الأَنْصَارِ." قَالَ هِشَامٌ فَقُلْتُ يَا أَبَا حَمْزَةَ أَنْتَ شَاهِدٌ ذَاكَ قَالَ وَأَيْنَ أَغِيبُ عَنْهُ.
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Müsenna ve İbrahim b. Muhammed b. Ar'ara, -birbirlerinden baza cümleler ziyadesiyle rivayet ettiler-, o ikisine Muaz b. Muaz, ona İbn Avn, ona Hişam b. Zeyd b. Enes, ona Enes b. Malik şöyle etmiş: Huneyn harbi kopunca Hevâzin ve Gatafân kabileleri bütün çoluk çocukları ve hayvanları ile (karşımıza) çıktılar. O gün Peygamber'in (sav) yanında Onbin kişi ile serbest bırakılan Mekke'liler vardı. (Harb başlayınca) Bunların hepsi geri döndüler. Peygamber (sav) yalnız başına kaldı. Ve o gün aralarına başka bir şey karıştırmamak şartı ile iki defa nidada bulundu. Sağına bakarak; "ey Ensar cemaati!" diye nida etti. Ensar; Lebbeyk Ya Rasulullah! Müsterih ol biz seninle beraberiz dediler. Sonra sol tarafına bakarak (Yine); "ey Ensar cemaati!" dedi. Ensar; Lebbeyk Ya Rasulullah! Müsterih ol biz seninle beraberiz cevabını verdiler. Rasulullah (sav) beyaz bir katırın üzerinde idi. (Ondan) indi ve "ben, Allah'ın kulu ve Rasulüyüm" buyurdular. Derken müşrikler bozuldu. Rasulullah (sav) birçok ganimetler elde etti. (Onları) muhacirlerle serbest bırakılan esirler arasında taksim etti. Ensara bir şey vermedi. Bunun üzerine Ensar; harp olursa biz çağırılıyoruz fakat ganimetler bizden başkalarına veriliyor dediler. Bu söz Rasulullah'ın (sav) kulağına ulaştı. Hemen Ensâr'ı bir çadıra toplayarak; "ey Ensar cemaati! Sizden, kulağıma gelen (bu söz nedir?)" dedi. Ensar sustular. Rasulullah (sav) (tekrar); "ey Ensar cemaati! Başkalarının dünyalıkla gitmesine kendiniz de Muhammed'le, onu aranıza alarak evlerinize gitmenize razı değil misiniz?" diye sordu: Ensar; evet razıyız ya Rasulullah! cevabını verdiler. Müteakiben Rasulullah (sav) şunu söyledi: "(Bütün) insanlar bir vadiyi, Ensâr da bir dağ yolunu tutsalar, ben mutlaka Ensarın yolundan giderdim." Hişam (Demişki): Ben; Ya Ebu Hamza! Sen bu vakaya şahit oldun mu? dedim. (Ondan nereye kaçabilirdim ki?) cevabını verdi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Zekât 2441, /409
Senetler:
()
Konular:
Ensar, Ensara kin beslemek
Sahabe, Hz. Peygamber'e itirazları
Siyer, Hz. Peygamber'in gazveleri
Teşvik Edilenler, paylaşma azık ve diğer şeyleri