Öneri Formu
Hadis Id, No:
14974, M003755
Hadis:
حَدَّثَنَا زُهَيْرُ بْنُ حَرْبٍ وَعُثْمَانُ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَإِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ - وَاللَّفْظُ لِزُهَيْرٍ - قَالَ إِسْحَاقُ أَخْبَرَنَا وَقَالَ الآخَرَانِ حَدَّثَنَا جَرِيرٌ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ إِبْرَاهِيمَ عَنْ عَلْقَمَةَ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ إِنَّا لَيْلَةَ الْجُمُعَةِ فِى الْمَسْجِدِ إِذْ جَاءَ رَجُلٌ مِنَ الأَنْصَارِ فَقَالَ لَوْ أَنَّ رَجُلاً وَجَدَ مَعَ امْرَأَتِهِ رَجُلاً فَتَكَلَّمَ جَلَدْتُمُوهُ أَوْ قَتَلَ قَتَلْتُمُوهُ وَإِنْ سَكَتَ سَكَتَ عَلَى غَيْظٍ وَاللَّهِ لأَسْأَلَنَّ عَنْهُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم . فَلَمَّا كَانَ مِنَ الْغَدِ أَتَى رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَسَأَلَهُ فَقَالَ لَوْ أَنَّ رَجُلاً وَجَدَ مَعَ امْرَأَتِهِ رَجُلاً فَتَكَلَّمَ جَلَدْتُمُوهُ أَوْ قَتَلَ قَتَلْتُمُوهُ أَوْ سَكَتَ سَكَتَ عَلَى غَيْظٍ . فَقَالَ « اللَّهُمَّ افْتَحْ » . وَجَعَلَ يَدْعُو فَنَزَلَتْ آيَةُ اللِّعَانِ ( وَالَّذِينَ يَرْمُونَ أَزْوَاجَهُمْ وَلَمْ يَكُنْ لَهُمْ شُهَدَاءُ إِلاَّ أَنْفُسُهُمْ ) هَذِهِ الآيَاتُ فَابْتُلِىَ بِهِ ذَلِكَ الرَّجُلُ مِنْ بَيْنِ النَّاسِ فَجَاءَ هُوَ وَامْرَأَتُهُ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَتَلاَعَنَا فَشَهِدَ الرَّجُلُ أَرْبَعَ شَهَادَاتٍ بِاللَّهِ إِنَّهُ لَمِنَ الصَّادِقِينَ ثُمَّ لَعَنَ الْخَامِسَةَ أَنَّ لَعْنَةَ اللَّهِ عَلَيْهِ إِنْ كَانَ مِنَ الْكَاذِبِينَ فَذَهَبَتْ لِتَلْعَنَ فَقَالَ لَهَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « مَهْ » . فَأَبَتْ فَلَعَنَتْ فَلَمَّا أَدْبَرَا قَالَ « لَعَلَّهَا أَنْ تَجِىءَ بِهِ أَسْوَدَ جَعْدًا » . فَجَاءَتْ بِهِ أَسْوَدَ جَعْدًا .
Tercemesi:
Bize Züheyr b. Harb ile Osman b. Ebî Şeybe ve İshâk b. İbrahim rivayet ettiler. Lâfız Züheyr'indir. İshâk (Bize haber verdi) ifâdesini kullandı. Ötekiler: Bize Cerîr. Âmeş'den, o da İbrahim'den, o da Alkame'den, o da Abduüah'dan naklen rivayet etti; dediler. Abdullah şöyle demiş:
Bir cuma gecesi mescidde idik. Ansızın Ensârdan bir adam çıkageldi ve:
— Şayet bir adam karığının yanında birini bulur da lâf söylerse ona dayak vurur; öldürürse siz de kendisini (kısâsen) öldürür müsünüz? Yoksa susarsa pür gazab mı susar? Vallahi ben bunu mutlaka Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sel!em)'e soracağım! dedi. Ertesi gün Resûlüllah 'Sallallahü Aleyhi ve Sellemj'e gelerek sordu; ve:
— Şayet bir adam karısının yanında birini bulur da lâf söylerse ona dayak vurur; öldürürse siz de kendisini (kısasen) Öldürür müsünüz; yoksa susarsa pür gazab mı susar? dedi. Resûlüllah (sav):
«Allahım, beyân buyur!» dedi. (Böylece) dua etmeğe başladı. Nihayet liân âyeti (yâni) :
"Kanlarına İftira atıp da kendilerinden başka sahicileri olmayanlar..." âyetleri indi. Müteakiben halk arasmda bu iş o adamın başına geldi de; hem kendisi hem karısı Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) gelerek lânetleştiler. (Evvelâ) erkek : Kendinin hakikaten doğru söyleyenlerden olduğuna Allah'a dört defa şehâdette bulundu. Sonra beşincide : Eğer yalancılardansa Allah'ın laneti kendi üzerine olması lanetini yaptı. Arkasından kadın liân yapmağa kalktı. Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) ona :
«Vaz geç!» buyurdu. Fakat kadın razı olmadı; ve liân yaptı. Onlar dönüp gittikten sonra Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) .
«Umulur ki bu kadın kara, cılız bir çocuk doğurur.» buyurdular. Müteakiben kadın kara, cıIız bir çocuk doğurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Liân 3755, /617
Senetler:
()
Konular:
Boşanma, Liân-mülâane
İftira, Yargı, Kazf, iftiranın haddi
Yargı, Kısas