Öneri Formu
Hadis Id, No:
2482, M004569
Hadis:
حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ يَحْيَى التَّمِيمِىُّ أَخْبَرَنَا يُوسُفُ بْنُ الْمَاجِشُونِ عَنْ صَالِحِ بْنِ إِبْرَاهِيمَ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ عَوْفٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ عَوْفٍ أَنَّهُ قَالَ بَيْنَا أَنَا وَاقِفٌ فِى الصَّفِّ يَوْمَ بَدْرٍ نَظَرْتُ عَنْ يَمِينِى وَشِمَالِى فَإِذَا أَنَا بَيْنَ غُلاَمَيْنِ مِنَ الأَنْصَارِ حَدِيثَةٍ أَسْنَانُهُمَا تَمَنَّيْتُ لَوْ كُنْتُ بَيْنَ أَضْلَعَ مِنْهُمَا فَغَمَزَنِى أَحَدُهُمَا . فَقَالَ يَا عَمِّ هَلْ تَعْرِفُ أَبَا جَهْلٍ قَالَ قُلْتُ نَعَمْ وَمَا حَاجَتُكَ إِلَيْهِ يَا ابْنَ أَخِى قَالَ أُخْبِرْتُ أَنَّهُ يَسُبُّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَالَّذِى نَفْسِى بِيَدِهِ لَئِنْ رَأَيْتُهُ لاَ يُفَارِقُ سَوَادِى سَوَادَهُ حَتَّى يَمُوتَ الأَعْجَلُ مِنَّا . قَالَ فَتَعَجَّبْتُ لِذَلِكَ فَغَمَزَنِى الآخَرُ فَقَالَ مِثْلَهَا - قَالَ - فَلَمْ أَنْشَبْ أَنْ نَظَرْتُ إِلَى أَبِى جَهْلٍ يَزُولُ فِى النَّاسِ فَقُلْتُ أَلاَ تَرَيَانِ هَذَا صَاحِبُكُمَا الَّذِى تَسْأَلاَنِ عَنْهُ قَالَ فَابْتَدَرَاهُ فَضَرَبَاهُ بِسَيْفَيْهِمَا حَتَّى قَتَلاَهُ ثُمَّ انْصَرَفَا إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَأَخْبَرَاهُ . فَقَالَ « أَيُّكُمَا قَتَلَهُ » . فَقَالَ كُلُّ وَاحِدٍ مِنْهُمَا أَنَا قَتَلْتُ . فَقَالَ « هَلْ مَسَحْتُمَا سَيْفَيْكُمَا » . قَالاَ لاَ . فَنَظَرَ فِى السَّيْفَيْنِ فَقَالَ « كِلاَكُمَا قَتَلَهُ » . وَقَضَى بِسَلَبِهِ لِمُعَاذِ بْنِ عَمْرِو بْنِ الْجَمُوحِ وَالرَّجُلاَنِ مُعَاذُ بْنُ عَمْرِو بْنِ الْجَمُوحِ وَمُعَاذُ ابْنُ عَفْرَاءَ .
Tercemesi:
Bize Yahya b. Yahya et-Temîmî, ona Yusuf b. Mâcişûn, ona Sâlih b. İbrahim b. Abdurrahman b. Avf, ona babası (İbrahim b. Abdurrahman ez-Zührî), ona da Abdurrahman b. Avf şöyle rivayet etmiştir:
Bedir günü safta dururken sağıma ve soluma baktım da (kendimi) Ensâr'dan, yaşları küçük iki çocuk arasında (buluverdim)! "Keşke" dedim, "onlardan daha kuvvetli (savaşçılar) arasında olsaydım!" (Derken), onlardan biri beni dürtüp "Ey amca! Ebu Cehil'i tanıyor musun?" dedi. Ben, "Ey kardeşimin oğlu! Onunla ne derdin var?" dedim. O, "Bana bildirildiğine göre kendisi, Rasulullah'a (sav) sövermiş! Canımı kudretinde bulunduran (Allah'a) and olsun ki, onu görürsem ikimizden biri ölüp gidene kadar onun peşini bırakmayacağım!" dedi. Ben bu (çocuğa) şaşıp kaldım. Diğeri de beni dürtüp benzeri şeyler söyledi. Çok geçmeden Ebu Cehil'in insanlar arasında dolaştığını gördüm (ve) "Kendisini sorduğunuz kişiyi görmüyor musunuz?" dedim. (Dememle birlikte) ikisi de (Ebu Cehil'in) üzerine atılıp kılıçlarını ona indirdiler! Neticede onu öldürdüler. Ardından Rasulullah'ın (sav) huzuruna gelip kendisine (olayı) anlattılar. Hz. Peygamber (sav), "Onu hanginiz öldürdü?" buyurdu. İkisi de "Ben öldürdüm" dedi. Nebî (sav), "Kılıçlarınızı temizlediniz mi?" buyurdu. İkisi de "Hayır!" dediler. Rasulullah (sav), kılıçlarına bakıp "ikisi de onu öldürmüş" buyurdu ve (Ebu Cehil'in) eşyasını Muâz b. Amr b. Cemûh'a verdi. O iki kişi Muâz b. Amr b. Cemûh ve Muâz b. Afrâ'dır.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Cihâd ve's-Siyer 4569, /745
Senetler:
()
Konular:
Ganimet, hak sahiplerine taksimi
Ganimet, taksim edilmesi, miktarları
Hz. Peygamber, hakaret ve saygısızlık yapılması
Tarihsel şahsiyetler, Ebu Cehil ve karısı