Öneri Formu
Hadis Id, No:
7922, M006401
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَعَمْرٌو النَّاقِدُ وَزُهَيْرُ بْنُ حَرْبٍ وَإِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ وَابْنُ أَبِى عُمَرَ - وَاللَّفْظُ لِعَمْرٍو - قَالَ إِسْحَاقُ أَخْبَرَنَا وَقَالَ الآخَرُونَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ بْنُ عُيَيْنَةَ عَنْ عَمْرٍو عَنِ الْحَسَنِ بْنِ مُحَمَّدٍ أَخْبَرَنِى عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ أَبِى رَافِعٍ - وَهُوَ كَاتِبُ عَلِىٍّ قَالَ سَمِعْتُ عَلِيًّا رضى الله عنه وَهُوَ يَقُولُ بَعَثَنَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَنَا وَالزُّبَيْرَ وَالْمِقْدَادَ فَقَالَ « ائْتُوا رَوْضَةَ خَاخٍ فَإِنَّ بِهَا ظَعِينَةً مَعَهَا كِتَابٌ فَخُذُوهُ مِنْهَا » . فَانْطَلَقْنَا تَعَادَى بِنَا خَيْلُنَا فَإِذَا نَحْنُ بِالْمَرْأَةِ فَقُلْنَا أَخْرِجِى الْكِتَابَ . فَقَالَتْ مَا مَعِى كِتَابٌ . فَقُلْنَا لَتُخْرِجِنَّ الْكِتَابَ أَوْ لَتُلْقِيَنَّ الثِّيَابَ . فَأَخْرَجَتْهُ مِنْ عِقَاصِهَا فَأَتَيْنَا بِهِ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَإِذَا فِيهِ مِنْ حَاطِبِ بْنِ أَبِى بَلْتَعَةَ إِلَى نَاسٍ مِنَ الْمُشْرِكِينَ مِنْ أَهْلِ مَكَّةَ يُخْبِرُهُمْ بِبَعْضِ أَمْرِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « يَا حَاطِبُ مَا هَذَا » . قَالَ لاَ تَعْجَلْ عَلَىَّ يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنِّى كُنْتُ امْرَأً مُلْصَقًا فِى قُرَيْشٍ - قَالَ سُفْيَانُ كَانَ حَلِيفًا لَهُمْ وَلَمْ يَكُنْ مِنْ أَنْفُسِهَا - وَكَانَ مِمَّنْ كَانَ مَعَكَ مِنَ الْمُهَاجِرِينَ لَهُمْ قَرَابَاتٌ يَحْمُونَ بِهَا أَهْلِيهِمْ فَأَحْبَبْتُ إِذْ فَاتَنِى ذَلِكَ مِنَ النَّسَبِ فِيهِمْ أَنْ أَتَّخِذَ فِيهِمْ يَدًا يَحْمُونَ بِهَا قَرَابَتِى وَلَمْ أَفْعَلْهُ كُفْرًا وَلاَ ارْتِدَادًا عَنْ دِينِى وَلاَ رِضًا بِالْكُفْرِ بَعْدَ الإِسْلاَمِ . فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « صَدَقَ » . فَقَالَ عُمَرُ دَعْنِى يَا رَسُولَ اللَّهِ أَضْرِبْ عُنُقَ هَذَا الْمُنَافِقِ . فَقَالَ « إِنَّهُ قَدْ شَهِدَ بَدْرًا وَمَا يُدْرِيكَ لَعَلَّ اللَّهَ اطَّلَعَ عَلَى أَهْلِ بَدْرٍ فَقَالَ اعْمَلُوا مَا شِئْتُمْ فَقَدْ غَفَرْتُ لَكُمْ » . فَأَنْزَلَ اللَّهُ عَزَّ وَجَلَّ ( يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا لاَ تَتَّخِذُوا عَدُوِّى وَعَدُوَّكُمْ أَوْلِيَاءَ ) وَلَيْسَ فِى حَدِيثِ أَبِى بَكْرٍ وَزُهَيْرٍ ذِكْرُ الآيَةِ وَجَعَلَهَا إِسْحَاقُ فِى رِوَايَتِهِ مِنْ تِلاَوَةِ سُفْيَانَ .
Tercemesi:
Bize Ebû Bekr b. Ebî Şeybe ile Amru'n-Nâkıd, Züheyr b. Harb, İshâk b. İbrahim ve îbni Ebî Ömer rivayet ettiler. Lâfız Amr'uı-dır. İshâk: Ahberanâ; ötekiler ise ; Haddesenâ tâbirlerini kullandılar. (Dediler ki) : Bize Süfyân b. Uyeyne Amr'dan, o da Hasen b. Muhammed'den naklen rivayet etti. (Demiş ki) : Bana Ubeydullah b. Efeî Râfi' —ki bu zât Ali'nin kâtibidir — haber verdi. (Dedi ki) : Ali (Radiyallahu anh) şunu
Boylerken işittim: Resûlüllah (Salîallahü Aleyhi ve Sellem) beni, Zübeyr'i ve Mikdâd'ı gönderdi ve:
«Hâh bahçesine gidin! Orada bir câriye var, beraberinde de bir mektup. O mektubu ondan al;n!» buyurdu. Hemen allarımızı koşturarak yola koyulduk. Birden kadın karşımıza çıktı:
— Mektubu çıkar! dedik.
— Bende mektub yok! dedi.
— Yâ bu mektubu çıkarırsın yahut elbiseleri bırakırsın! dedik. Bunun üzerine örülü saçlarının arasından mektubu çıkardı. Bİz de onu Resûlüllah (Salîallahü Aleyhi ve Sellem)^ getirdik. Bir de ne görelim mektuV da Hâtib b. EM Beltea'dan Mekkeli müşriklerden bazı kimselere hitah ediliyor. Onlara Resûlüllah (Salîallahü Aleyhi ve Sellem)'m bâzı işlerini haber veriyor. Resûlüllah (Salîallahü Aleyhi ve Sellem):
«Yâ Hâtıb! Bu ne?» dedi, Hâtıb ;
— Üzerime varmakta acele etme ya Resûlallah! Ben Kureyş'e bitişik biı* kimse idim. (Süfyân : Onların müttefiki idî; ama endilerinden değildi, demiş.) Seninle beraber bulunan muhacirlerden onlara akraba olanlar vardı. Bu karabet sebebiyle ailelerini himaye ediyorlardı. Benim neşe 3 cihetinden onların arasında yakınım olmayınca, onlardan dost edinip onunla akralamı himaye etmelerini arzu ettim. Bunu küfür etmek veya dinimden dönmek için yapmadım. Müslüman olduktan sonra küfre rûzı olduğum için de yapmadım, dedi. Bunun üzerine Peygamber (Salîallahü Aleyhi ve Sellem):
«Doğru söyledi!..» dedi. Ömer ise :
— Bana müsaade buyur yâ Resûlallah! Şu münafığın boynunu vuralım dedi. Resûlüllah (Salîallahü Aleyhi ve Sellem) :
«Şüphesiz o Bedr'de bulunmuştur. Ne biliyorsun, ola ki, Allah Bedv bâzİlerinin hallerine vâkıf olmuş da : "Dilediğinizi yapın! Sizi affettim" buyurmuştur.» dedi.
Arkacığından Allah (Azze ve Celle);
«Ey iman edenler! Benim düşmanımla sîzin düşmanınızı dost edinme-yin!» âyetini indirdi,
Ebû Bekr'le Züheyr'in hadîslerinde âyet zikıedilmemiştir. İshâk ken-rivâyetinde onu Süfyân'm tilâveti olarak nakletmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Fedâilü's-sahâbe 6401, /1040
Senetler:
()
Konular:
Sahabe, Fazileti
Saygı, sahâbilere saygısızlık yapmamak
Siyer, Bedir Savaşı