Öneri Formu
Hadis Id, No:
35555, MU000675
Hadis:
قَالَ مَالِكٌ وَبَلَغَنِى عَنْ سُلَيْمَانَ بْنِ يَسَارٍ مِثْلُ ذَلِكَ . قَالَ مَالِكٌ مَنْ مَاتَ وَعَلَيْهِ نَذْرٌ مِنْ رَقَبَةٍ يُعْتِقُهَا أَوْ صِيَامٍ أَوْ صَدَقَةٍ أَوْ بَدَنَةٍ فَأَوْصَى بِأَنْ يُوَفَّى ذَلِكَ عَنْهُ مِنْ مَالِهِ فَإِنَّ الصَّدَقَةَ وَالْبَدَنَةَ فِى ثُلُثِهِ وَهُوَ يُبَدَّى عَلَى مَا سِوَاهُ مِنَ الْوَصَايَا إِلاَّ مَا كَانَ مِثْلَهُ وَذَلِكَ أَنَّهُ لَيْسَ الْوَاجِبُ عَلَيْهِ مِنَ النُّذُورِ وَغَيْرِهَا كَهَيْئَةِ مَا يَتَطَوَّعُ بِهِ مِمَّا لَيْسَ بِوَاجِبٍ وَإِنَّمَا يُجْعَلُ ذَلِكَ فِى ثُلُثِهِ خَاصَّةً دُونَ رَأْسِ مَالِهِ لأَنَّهُ لَوْ جَازَ لَهُ ذَلِكَ فِى رَأْسِ مَالِهِ لأَخَّرَ الْمُتَوَفَّى مِثْلَ ذَلِكَ مِنَ الأُمُورِ الْوَاجِبَةِ عَلَيْهِ حَتَّى إِذَا حَضَرَتْهُ الْوَفَاةُ وَصَارَ الْمَالُ لِوَرَثَتِهِ سَمَّى مِثْلَ هَذِهِ الأَشْيَاءِ الَّتِى لَمْ يَكُنْ يَتَقَاضَاهَا مِنْهُ مُتَقَاضٍ فَلَوْ كَانَ ذَلِكَ جَائِزًا لَهُ أَخَّرَ هَذِهِ الأَشْيَاءَ حَتَّى إِذَا كَانَ عِنْدَ مَوْتِهِ سَمَّاهَا وَعَسَى أَنْ يُحِيطَ بِجَمِيعِ مَالِهِ فَلَيْسَ ذَلِكَ لَهُ .
Tercemesi:
Malik (b. Enes), Süleyman b. Yesar'dan (yukarıdakine) benzer görüşün kendisine ulaştığını söylemiştir. Yine Malik (b. Enes) şöyle demiştir: Vefat eden bir kimse köle azad etmeyi veya oruç tutmayı veya sadaka vermeyi yahut deve kurban etmeyi adamış ve bu adaklarının kendisi adına mirasından yerine getirilmesini vasiyet etmiş ise önce malının üçte birinden sadaka ve deve kurbanı adağı yerine getirilir. Bu iki vasiyet -benzeri olanlar dışında- diğer vasiyetlerden önce gerçekleştirilir. Çünkü kendisine vacip olan adak vb. şeyler, vacip olmayan nafileler gibi değildir. Bu sebeple nafile olanlar mirasın tamamından değil üçte birlik kısmından gerçekleştirilir. Zira mirasın tamamından bu adakları yerine getirmek caiz olsaydı ölecek olan kimse, bu adaklar gibi üzerine vacip olan tüm yükümlülükleri ölüm anına kadar geciktirebilir ve miras varislerin olunca kendisi adına başka bir kimsenin yerine getirmediği bu türden yükümlülüklerin neler olduğunu belirtebilirdi. Şayet bunu yapmak ona caiz olsaydı adak vb. yükümlülüklerini geciktirebilir, ölüm anında bu yükümlülüklerin neler olduğunu belirtebilir ve bunların karşılanması için gereken miktar mirasın tamamına karşılık gelebilirdi. Halbuki onun böyle bir şeyi yapmaya hakkı yoktur.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Sıyâm 675, 1/106
Senetler:
0. Maktu' (Maktu')
1. Ebu Türâb Süleyman b. Yesar el-Hilâlî (Süleyman b. Yesar el-Hilâlî)
Konular:
KTB, ADAK
Teşvik edilenler, Fidye vermek
Yargı, miras Hukuku