Öneri Formu
Hadis Id, No:
35990, MU000773
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ أَنَّهُ بَلَغَهُ أَنَّ عُثْمَانَ بْنَ عَفَّانَ كَانَ إِذَا اعْتَمَرَ رُبَّمَا لَمْ يَحْطُطْ عَنْ رَاحِلَتِهِ حَتَّى يَرْجِعَ . قَالَ مَالِكٌ الْعُمْرَةُ سُنَّةٌ وَلاَ نَعْلَمُ أَحَدًا مِنَ الْمُسْلِمِينَ أَرْخَصَ فِى تَرْكِهَا . قَالَ مَالِكٌ وَلاَ أَرَى لأَحَدٍ أَنْ يَعْتَمِرَ فِى السَّنَةِ مِرَارًا . قَالَ مَالِكٌ فِى الْمُعْتَمِرِ يَقَعُ بِأَهْلِهِ إِنَّ عَلَيْهِ فِى ذَلِكَ الْهَدْىَ وَعُمْرَةً أُخْرَى يَبْتَدِئُ بِهَا بَعْدَ إِتْمَامِهِ الَّتِى أَفْسَدَ وَيُحْرِمُ مِنْ حَيْثُ أَحْرَمَ بِعُمْرَتِهِ الَّتِى أَفْسَدَ إِلاَّ أَنْ يَكُونَ أَحْرَمَ مِنْ مَكَانٍ أَبْعَدَ مِنْ مِيقَاتِهِ فَلَيْسَ عَلَيْهِ أَنْ يُحْرِمَ إِلاَّ مِنْ مِيقَاتِهِ . قَالَ مَالِكٌ وَمَنْ دَخَلَ مَكَّةَ بِعُمْرَةٍ فَطَافَ بِالْبَيْتِ وَسَعَى بَيْنَ الصَّفَا وَالْمَرْوَةِ وَهُوَ جُنُبٌ أَوْ عَلَى غَيْرِ وُضُوءٍ ثُمَّ وَقَعَ بِأَهْلِهِ ثُمَّ ذَكَرَ قَالَ يَغْتَسِلُ أَوْ يَتَوَضَّأُ ثُمَّ يَعُودُ فَيَطُوفُ بِالْبَيْتِ وَيَسْعَى بَيْنَ الصَّفَا وَالْمَرْوَةِ وَيَعْتَمِرُ عُمْرَةً أُخْرَى وَيُهْدِى وَعَلَى الْمَرْأَةِ إِذَا أَصَابَهَا زَوْجُهَا وَهِىَ مُحْرِمَةٌ مِثْلُ ذَلِكَ . قَالَ مَالِكٌ فَأَمَّا الْعُمْرَةُ مِنَ التَّنْعِيمِ فَإِنَّهُ مَنْ شَاءَ أَنْ يَخْرُجَ مِنَ الْحَرَمِ ثُمَّ يُحْرِمَ فَإِنَّ ذَلِكَ مُجْزِئٌ عَنْهُ إِنْ شَاءَ اللَّهُ وَلَكِنِ الْفَضْلُ أَنْ يُهِلَّ مِنَ الْمِيقَاتِ الَّذِى وَقَّتَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَوْ مَا هُوَ أَبْعَدُ مِنَ التَّنْعِيمِ .
Tercemesi:
O (Yahya) bana, ona Mâlik’in rivayet ettiğine göre kendisine Osman b. Affân ile ilgili olarak şu rivayet ulaşmıştır: Osman b. Affân umre yaptığı takdirde bazen dönünceye kadar bile bineğinden inmezdi.
Mâlik dedi ki: Umre sünnettir. Müslümanlardan herhangi bir kimsenin onu terk etmeye ruhsat verdiğini bilmiyoruz.
Mâlik dedi ki: Herhangi bir kimsenin bir yıl içerisinde defalarca umre yapmasını da uygun görmüyorum.
Mâlik, eşi ile bir araya gelen umreci hakkında şöyle demiştir: Bu durumda ona bir hediyelik kurban ve bozduğu umreyi tamamlamasından sonra yeni bir umre yapması ve bozduğu umre için ihrama girdiği yerden tekrar ihrama girmesi düşer. Ancak kendisine ait Mikat’tan daha uzak bir yerden ihrama girmiş ise kendisine ait Mikat yerinden başka bir yerden ihrama girme yükümlülüğü yoktur.
Mâlik dedi ki: Bir umre yapmak niyetiyle Mekke’ye giren bir kimse cunüp olduğu ya da abdestsiz bulunduğu halde, Beyt’i tavaf edip, Safa ile Merve arasında sa’y yapsa, sonra da eşi ile bir araya gelse ve (cunüp yahut abdestsiz olduğunu) hatırlasa gusleder yahut abdestini alır, sonra tekrar Beyt’i tavaf edip, Safa ile Merve arasında sa’y yapar ve bir umre daha yapıp, bir kurban hediye eder. İhramlı bulunduğu halde kocasının kendisi ile bir araya geldiği kadına da aynı şeyler gerekir.
Mâlik dedi ki: Ten’im’den umre yapmaya gelince, şüphesiz Harem’in dışına çıkıp, ondan sonra ihrama girmek isteyen bir kimse için, yüce Allah’ın izniyle bu (Ten’im’den ihrama girmesi) onun için yeterli olur. Fakat faziletli olan Rasulullah’ın (sav) tayin ettiği Mikat’tan yahut da Ten’im’den daha uzak olan bir yerden niyet edip ihrama girmesidir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Hac 773, 1/124
Senetler:
()
Konular:
Hac, ihrama girmek
Hac, İhramlıya Yasak Olan Şeyler
Umre