إياكم والدين؛ فإنه هَمٌّ بالليل, مَذَلَّةٌ بالنهار
Açıklama: Beyhaki, Sünen-i Kebir'de BS011374, İmam Malik, Muvatta'da MU001465 ve Beyhaki ,Ma’rifetu’s- Sunen Ve’l- Âsâr'da BMS003640 farklı bir içerikle rivayet etmiştir.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
285189, KHA000852
Hadis:
إياكم والدين؛ فإنه هَمٌّ بالليل, مَذَلَّةٌ بالنهار
Tercemesi:
Borçtan sakının. Zira borç, gece dert, gündüz zillettir.
Açıklama:
Beyhaki, Sünen-i Kebir'de BS011374, İmam Malik, Muvatta'da MU001465 ve Beyhaki ,Ma’rifetu’s- Sunen Ve’l- Âsâr'da BMS003640 farklı bir içerikle rivayet etmiştir.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Aclûnî, Keşfu'l-Hafâ, Harfu'l-Hemze me'a'l-Yâi't-tahtiyye 852, 1/319
Senetler:
()
Konular:
Borç, borç din / dindarlık ilişkisi
باب مَا جَاءَ فِيمَا أَفْسَدَ الْعَبِيدُ أَوْ جَرَحُوا . قَالَ يَحْيَى سَمِعْتُ مَالِكًا يَقُولُ السُّنَّةُ عِنْدَنَا فِى جِنَايَةِ الْعَبِيدِ أَنَّ كُلَّ مَا أَصَابَ الْعَبْدُ مِنْ جُرْحٍ جَرَحَ بِهِ إِنْسَانًا أَوْ شَىْءٍ اخْتَلَسَهُ أَوْ حَرِيسَةٍ احْتَرَسَهَا أَوْ ثَمَرٍ مُعَلَّقٍ جَذَّهُ أَوْ أَفْسَدَهُ أَوْ سَرِقَةٍ سَرَقَهَا لاَ قَطْعَ عَلَيْهِ فِيهَا إِنَّ ذَلِكَ فِى رَقَبَةِ الْعَبْدِ لاَ يَعْدُو ذَلِكَ الرَّقَبَةَ قَلَّ ذَلِكَ أَوْ كَثُرَ فَإِنْ شَاءَ سَيِّدُهُ أَنْ يُعْطِىَ قِيمَةَ مَا أَخَذَ غُلاَمُهُ أَوْ أَفْسَدَ أَوْ عَقْلَ مَا جَرَحَ أَعْطَاهُ وَأَمْسَكَ غُلاَمَهُ وَإِنْ شَاءَ أَنْ يُسْلِمَهُ أَسْلَمَهُ . وَلَيْسَ عَلَيْهِ شَىْءٌ غَيْرُ ذَلِكَ فَسَيِّدُهُ فِى ذَلِكَ بِالْخِيَارِ .
Tercemesi:
Bana Mâlik, ona Ömer b. Abdurrahman b. Delâf el-Müzenî, ona babasının rivayet ettiğine göre Cüheyne’den bir adam hacıları geride bırakır ve yüksek fiyatla yük develerini satın alırdı. Sonra da hızlıca yola koyulur, hacıları geride bırakırdı. Sonra adam iflas etti. Durumu Ömer b. el-Hattab’a dava edilince, Ömer b. el-Hattab dedi ki: İmdi, ey insanlar, şüphesiz şu el-Useyfî yani Cüheyneli Useyfî dini ve güvenilirliği yerine o, hacıları geride bıraktı denilmesine razı geldi. Şunu bilin ki artık o, önüne gelenden veresiye alışveriş yapmış ve artık üzerindeki borçları servetinin tamamını alıp götürecek hale gelmiştir. Bu sebeple kimin ondan bir alacağı varsa yarın sabah bize gelsin, biz de onun malını aralarında paylaştıracağız. Aman borç yapmayınız! Çünkü onun başı keder, sonu ise malın büsbütün elden alınmasıdır.
Kölelerin bozdukları yahut sebep oldukları yaralamalar ile ilgili rivayetlere gelince;
Yahya dedi ki: Mâlik’i şöyle derken dinledim: Bize göre kölelerin işledikleri suçlar hususunda sünnet şudur: Kölenin yaptığı bütün yaralamalarda eğer bir insanı yaralamışsa yahut bir şeyi gizlice almışsa yahut koruma altında olan bir şeyi çalmışsa, ya da dalında asılı bir meyveyi koparmış yahut hasar vermiş ya da elinin kesilmesini gerektirmeyen bir şey çalmış ise, bütün bunlarda sorumluluk kölenin kendisinde ve onun bünyesinde tahakkuk eder, bunların cezası onun şahsını aşmaz. Bu verdiği zararlar az yahut çok olsun fark etmez. Şayet efendisi kölesinin aldığının yahut bozduğunun (hasar verdiğinin) kıymetini vermek isterse yahut yaptığı yaralamaların diyetini ödemek isterse, onları verir ve kölesini yanında alıkoyar. Ama kölesini (bu suçlarının cezası karşılığında) hak sahiplerine teslim etmek isterse teslim edebilir. Onun üzerinde de bundan başka bir yükümlülük yoktur. Efendisi bu hususta istediğini tercih edebilir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Vasiyyet 1465, 1/297
Senetler:
()
Konular:
Borç, borçlanmaya dikkat etmek
Borç, ödeyebilecek kimseye havale
İFLAS
Köle, kölelik, cariyelik hukuku.
Köle, üzerinde tasarruf
Ticaret, iflas hukuku