Bize Hennâd, ona Ebu Muâviye, ona el-A'meş; (T)
Bize Mahmud b. Gaylân, ona Ebu Muâviye ve Abdullah b. Nümeyr, onlara el-A'meş, ona İsmail b. Racâ ez-Zübeydî, ona Evs b. Dam'ac, ona da Ebu Mesud el-Ensârî, Hz. Peygamber (sav)'in şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Bir topluluğa aralarında Allah'ın Kitabını en iyi bilen kişi imam olur. Eğer (cemaat) Kur'an'ı aynı ölçüde biliyorsa, sünneti en iyi bilen imam olur. Eğer sünnet bilgileri aynı düzeydeyse, daha önce hicret etmiş olan imamlığa layık olur. Eğer hicret zamanı açısından da eşitseler, bu sefer de yaşı en büyük olan imam olur. Birinin evinde ona imamlık yapılmaz. Onun evinde, kendisi için ayrılmış özel yere de onun izni olmadan oturulmaz."
Mahmud b. Gaylân, İbn Nümeyr'den rivayet ettiği hadiste (benzer bir lafızla) "Yaş bakımından daha önde olan (imam olur)." ifadesini zikretmiştir. Ebu İsa (TirmizÎ) şöyle demiştir: Bu konuda Ebu Said, Enes b. Malik, Malik b. Huveyris ve Amr b. Seleme'den de hadis rivayet edilmiştir.
Ebu İsa (TirmizÎ) şöyle demiştir: Ebu Mesud'un bu hadisi, hasen-sahihtir. Âlimlerin ameli bu hadise göredir Onlar: 'insanların imamlık yapmaya en layık olanı, Allah'ın Kitabı'nı ve sünneti en iyi bilenidir.' 'Evin sahibi, imam olmaya daha layıktır' demişlerdir. Onlardan bazıları da, ev sahibi namaz kıldırması için bir başkasına izin vermişse, o kişinin namaz kıldırmasında bir beis olmadığını söylemişlerdir. Bazı âlimler bu görüşü doğru bulmayarak sünnet olan hususun, ev sahibinin namaz kıldırması olduğunu belirtmişlerdir. Ahmed b. Hanbel ise: 'Nebî (sav)'nin, "Birinin evinde ona imamlık yapılmaz. Onun evinde, kendisi için ayrılmış özel yere de onun izni olmadan oturulmaz." sözden hareketle, (ev sahibi) izin verdiğinde, bu iznin her şey için geçerli olduğunu umarım.' demiş ve ev sahibi imam olması için bir kişiye izin verdiğinde, onun namaz kıldırmasında bir sakınca görmemiştir.
Açıklama: ''أَقْرَؤُهُمْ لِكِتَابِ اللَّهِ'' ifadesinin, tilavet olarak değil de bilmek olarak anlaşılabileceğine dair bk. Mübârekfûrî, Tuhfetü'l-ahvezî, Dâru'l-Kütübi'l-İlmiyye, II, 28).
Hadisin sonunda yer alan değerlendirmelerden İbn Hanbel'in görüşünün hemen akabinde yer alan ''وَلَمْ يَرَ بِهِ بَأْسًا إِذَا أَذِنَ لَهُ أَنْ يُصَلِّىَ بِهِ'' ifadesi bizzat ona mı aittir, yoksa Ahmed'den nakilde bulunan Tirmizî'nin İbn Hanbel'in görüşünü bir kez daha ifade edişi midir, tam olarak anlaşılamamış; Ahmed'in sözünün devamı olarak tercümeye yansıtılmıştır.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
11406, T000235
Hadis:
حَدَّثَنَا هَنَّادٌ حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ عَنِ الأَعْمَشِ؛ (ح)
قَالَ وَحَدَّثَنَا مَحْمُودُ بْنُ غَيْلاَنَ حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ وَعَبْدُ اللَّهِ بْنُ نُمَيْرٍ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ إِسْمَاعِيلَ بْنِ رَجَاءٍ الزُّبَيْدِىِّ عَنْ أَوْسِ بْنِ ضَمْعَجٍ قَالَ سَمِعْتُ أَبَا مَسْعُودٍ الأَنْصَارِىَّ يَقُولُ: قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم: "يَؤُمُّ الْقَوْمَ أَقْرَؤُهُمْ لِكِتَابِ اللَّهِ. فَإِنْ كَانُوا فِى الْقِرَاءَةِ سَوَاءً، فَأَعْلَمُهُمْ بِالسُّنَّةِ. فَإِنْ كَانُوا فِى السُّنَّةِ سَوَاءً، فَأَقْدَمُهُمْ هِجْرَةً. فَإِنْ كَانُوا فِى الْهِجْرَةِ سَوَاءً، فَأَكْبَرُهُمْ سِنًّا. وَلاَ يُؤَمُّ الرَّجُلُ فِى سُلْطَانِهِ. وَلاَ يُجْلَسُ عَلَى تَكْرِمَتِهِ فِى بَيْتِهِ إِلاَّ بِإِذْنِهِ."
قَالَ مَحْمُودُ بْنُ غَيْلاَنَ قَالَ ابْنُ نُمَيْرٍ فِى حَدِيثِهِ: "أَقْدَمُهُمْ سِنًّا." قَالَ أَبُو عِيسَى: وَفِى الْبَابِ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ، وَأَنَسِ بْنِ مَالِكٍ، وَمَالِكِ بْنِ الْحُوَيْرِثِ، وَعَمْرِو بْنِ سَلَمَةَ.
قَالَ أَبُو عِيسَى: وَحَدِيثُ أَبِى مَسْعُودٍ، حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ. وَالْعَمَلُ عَلَى هَذَا عِنْدَ أَهْلِ الْعِلْمِ؛ قَالُوا: ’أَحَقُّ النَّاسِ بِالإِمَامَةِ، أَقْرَؤُهُمْ لِكِتَابِ اللَّهِ، وَأَعْلَمُهُمْ بِالسُّنَّةِ.’ وَقَالُوا: ’صَاحِبُ الْمَنْزِلِ، أَحَقُّ بِالإِمَامَةِ.’ وَقَالَ بَعْضُهُمْ: ’إِذَا أَذِنَ صَاحِبُ الْمَنْزِلِ لِغَيْرِهِ، فَلاَ بَأْسَ أَنْ يُصَلِّىَ بِهِ.’ وَكَرِهَهُ بَعْضُهُمْ وَقَالُوا: ’السُّنَّةُ، أَنْ يُصَلِّىَ صَاحِبُ الْبَيْتِ.’ قَالَ أَحْمَدُ بْنُ حَنْبَلٍ: ’وَقَوْلُ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم، "وَلاَ يُؤَمُّ الرَّجُلُ فِى سُلْطَانِهِ، وَلاَ يُجْلَسُ عَلَى تَكْرِمَتِهِ فِى بَيْتِهِ إِلاَّ بِإِذْنِهِ." فَإِذَا أَذِنَ، فَأَرْجُو أَنَّ الإِذْنَ فِى الْكُلِّ. وَلَمْ يَرَ بِهِ بَأْسًا إِذَا أَذِنَ لَهُ أَنْ يُصَلِّىَ بِهِ.’
Tercemesi:
Bize Hennâd, ona Ebu Muâviye, ona el-A'meş; (T)
Bize Mahmud b. Gaylân, ona Ebu Muâviye ve Abdullah b. Nümeyr, onlara el-A'meş, ona İsmail b. Racâ ez-Zübeydî, ona Evs b. Dam'ac, ona da Ebu Mesud el-Ensârî, Hz. Peygamber (sav)'in şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Bir topluluğa aralarında Allah'ın Kitabını en iyi bilen kişi imam olur. Eğer (cemaat) Kur'an'ı aynı ölçüde biliyorsa, sünneti en iyi bilen imam olur. Eğer sünnet bilgileri aynı düzeydeyse, daha önce hicret etmiş olan imamlığa layık olur. Eğer hicret zamanı açısından da eşitseler, bu sefer de yaşı en büyük olan imam olur. Birinin evinde ona imamlık yapılmaz. Onun evinde, kendisi için ayrılmış özel yere de onun izni olmadan oturulmaz."
Mahmud b. Gaylân, İbn Nümeyr'den rivayet ettiği hadiste (benzer bir lafızla) "Yaş bakımından daha önde olan (imam olur)." ifadesini zikretmiştir. Ebu İsa (TirmizÎ) şöyle demiştir: Bu konuda Ebu Said, Enes b. Malik, Malik b. Huveyris ve Amr b. Seleme'den de hadis rivayet edilmiştir.
Ebu İsa (TirmizÎ) şöyle demiştir: Ebu Mesud'un bu hadisi, hasen-sahihtir. Âlimlerin ameli bu hadise göredir Onlar: 'insanların imamlık yapmaya en layık olanı, Allah'ın Kitabı'nı ve sünneti en iyi bilenidir.' 'Evin sahibi, imam olmaya daha layıktır' demişlerdir. Onlardan bazıları da, ev sahibi namaz kıldırması için bir başkasına izin vermişse, o kişinin namaz kıldırmasında bir beis olmadığını söylemişlerdir. Bazı âlimler bu görüşü doğru bulmayarak sünnet olan hususun, ev sahibinin namaz kıldırması olduğunu belirtmişlerdir. Ahmed b. Hanbel ise: 'Nebî (sav)'nin, "Birinin evinde ona imamlık yapılmaz. Onun evinde, kendisi için ayrılmış özel yere de onun izni olmadan oturulmaz." sözden hareketle, (ev sahibi) izin verdiğinde, bu iznin her şey için geçerli olduğunu umarım.' demiş ve ev sahibi imam olması için bir kişiye izin verdiğinde, onun namaz kıldırmasında bir sakınca görmemiştir.
Açıklama:
''أَقْرَؤُهُمْ لِكِتَابِ اللَّهِ'' ifadesinin, tilavet olarak değil de bilmek olarak anlaşılabileceğine dair bk. Mübârekfûrî, Tuhfetü'l-ahvezî, Dâru'l-Kütübi'l-İlmiyye, II, 28).
Hadisin sonunda yer alan değerlendirmelerden İbn Hanbel'in görüşünün hemen akabinde yer alan ''وَلَمْ يَرَ بِهِ بَأْسًا إِذَا أَذِنَ لَهُ أَنْ يُصَلِّىَ بِهِ'' ifadesi bizzat ona mı aittir, yoksa Ahmed'den nakilde bulunan Tirmizî'nin İbn Hanbel'in görüşünü bir kez daha ifade edişi midir, tam olarak anlaşılamamış; Ahmed'in sözünün devamı olarak tercümeye yansıtılmıştır.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Salât 60, 1/458
Senetler:
1. Ebu Mesud el-Ensarî (Ukbe b. Amr b. Sa'lebe b. Esire b. Asire)
2. Evs b. Dam'ac en-Nehaî (Evs b. Dam'ac)
3. Ebu İshak İsmail b. Reca ez-Zübeydi (İsmail b. Reca b. Rabî'a)
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
5. Ebu Hişam Abdullah b. Nümeyr el-Hemdânî (Abdullah b. Nümeyr b. Abdullah b. Ebu Hayye)
6. Ebu Ahmed Mahmud b. Ğaylan el-Adevi (Mahmud b. Ğaylan)
Konular:
İmamet, Namaz, imamette ehliyet
KTB, NAMAZ,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
280735, T000235-2
Hadis:
حَدَّثَنَا هَنَّادٌ حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ عَنِ الأَعْمَشِ قَالَ وَحَدَّثَنَا مَحْمُودُ بْنُ غَيْلاَنَ حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ وَعَبْدُ اللَّهِ بْنُ نُمَيْرٍ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ إِسْمَاعِيلَ بْنِ رَجَاءٍ الزُّبَيْدِىِّ عَنْ أَوْسِ بْنِ ضَمْعَجٍ قَالَ سَمِعْتُ أَبَا مَسْعُودٍ الأَنْصَارِىَّ يَقُولُ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « يَؤُمُّ الْقَوْمَ أَقْرَؤُهُمْ لِكِتَابِ اللَّهِ فَإِنْ كَانُوا فِى الْقِرَاءَةِ سَوَاءً فَأَعْلَمُهُمْ بِالسُّنَّةِ فَإِنْ كَانُوا فِى السُّنَّةِ سَوَاءً فَأَقْدَمُهُمْ هِجْرَةً فَإِنْ كَانُوا فِى الْهِجْرَةِ سَوَاءً فَأَكْبَرُهُمْ سِنًّا وَلاَ يُؤَمُّ الرَّجُلُ فِى سُلْطَانِهِ وَلاَ يُجْلَسُ عَلَى تَكْرِمَتِهِ فِى بَيْتِهِ إِلاَّ بِإِذْنِهِ » . قَالَ مَحْمُودُ بْنُ غَيْلاَنَ قَالَ ابْنُ نُمَيْرٍ فِى حَدِيثِهِ « أَقْدَمُهُمْ سِنًّا » . قَالَ أَبُو عِيسَى وَفِى الْبَابِ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ وَأَنَسِ بْنِ مَالِكٍ وَمَالِكِ بْنِ الْحُوَيْرِثِ وَعَمْرِو بْنِ سَلَمَةَ . قَالَ أَبُو عِيسَى وَحَدِيثُ أَبِى مَسْعُودٍ حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ . وَالْعَمَلُ عَلَى هَذَا عِنْدَ أَهْلِ الْعِلْمِ . قَالُوا أَحَقُّ النَّاسِ بِالإِمَامَةِ أَقْرَؤُهُمْ لِكِتَابِ اللَّهِ وَأَعْلَمُهُمْ بِالسُّنَّةِ . وَقَالُوا صَاحِبُ الْمَنْزِلِ أَحَقُّ بِالإِمَامَةِ . وَقَالَ بَعْضُهُمْ إِذَا أَذِنَ صَاحِبُ الْمَنْزِلِ لِغَيْرِهِ فَلاَ بَأْسَ أَنْ يُصَلِّىَ بِهِ . وَكَرِهَهُ بَعْضُهُمْ وَقَالُوا السُّنَّةُ أَنْ يُصَلِّىَ صَاحِبُ الْبَيْتِ . قَالَ أَحْمَدُ بْنُ حَنْبَلٍ وَقَوْلُ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم « وَلاَ يُؤَمُّ الرَّجُلُ فِى سُلْطَانِهِ وَلاَ يُجْلَسُ عَلَى تَكْرِمَتِهِ فِى بَيْتِهِ إِلاَّ بِإِذْنِهِ » . فَإِذَا أَذِنَ فَأَرْجُو أَنَّ الإِذْنَ فِى الْكُلِّ وَلَمْ يَرَ بِهِ بَأْسًا إِذَا أَذِنَ لَهُ أَنْ يُصَلِّىَ بِهِ .
Tercemesi:
Bize Hennâd, ona Ebu Muâviye, ona el-A'meş; (T) Bize Mahmud b. Gaylân, ona Ebu Muâviye ve Abdullah b. Nümeyr, onlara el-A'meş, onaa İsmail b. Racâ ez-Zübeydî, ona Evs b. Dam'ac, ona da Ebu Mesud el-Ensârî, Hz. Peygamber (sav)'in şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
Cemaate Allah'ın kitab'ını en iyi bileni imam olur. Bilmede eşit iseler sünneti en iyi bileni; sünnette eşit iseler daha önce hicret edeni; hicrette de eşit iseler yaşça en büyük olanı (imam olur). Kişi, ne (başkasının hakimiyet) alanında imam olur ne de izin vermesi (durumu) hariç (başkasının) evinde, seccadesi üzerinde oturulur.
Mahmud b. Gaylân, İbn Nümeyr'den rivayet ettiği hadiste (benzer bir lafızla) ''yaş bakımından daha önde'' ifadesini zikretmiştir. Ebu İsa şöyle demiştir: Bu konuda Ebu Said, Enes b. Mâlik, Mâlik b. Huveyris ve Amr b. Seleme'den de hadis rivayet edilmiştir. Ebu İsa şöyle demiştir: Ebu Mesud hadisi, hasen-sahih bir hadistir. Ehl-i ilim nezdinde amel bu hadise göre olup onlar, ''insanların imam olmaya en layık olanı Allah'ın kitabını ve sünneti en iyi bilenidir. Ev sahibi de imam olmaya daha layıktır'' demişlerdir. Onlardan bazıları da ''ev sahibi başkasına izin verdiğinde onun namaz kıldırmasında bir beis yoktur'' derler. Bir kısım bu görüşü kerih görmüş, ''sünnet olan, ev sahibinin namaz kıldırmasıdır'' demişlerdir. Ahmed b. Hanbel ise şöyle demiştir: Nebî (sav)'nin '' Kişi, ne (başkasının hakimiyet) alanında imam olur ne de izin vermesi (durumu) hariç (başkasının) evinde, seccadesi üzerinde oturulur'' buyurması, izin verdiğinde iznin, hepsi için geçerli olduğunu umarım. Hz. Peygamber (sav), kişiye izin verildiğinde namaz kıldırmasında bir beis görmemiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Salât 60, 1/458
Senetler:
1. Ebu Mesud el-Ensarî (Ukbe b. Amr b. Sa'lebe b. Esire b. Asire)
2. Evs b. Dam'ac en-Nehaî (Evs b. Dam'ac)
3. Ebu İshak İsmail b. Reca ez-Zübeydi (İsmail b. Reca b. Rabî'a)
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
5. Ebu Muaviye Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr (Muhammed b. Hazim)
6. Ebu Ahmed Mahmud b. Ğaylan el-Adevi (Mahmud b. Ğaylan)
Konular:
İmamet, Namaz, imamette ehliyet
KTB, NAMAZ,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
280736, T000235-3
Hadis:
حَدَّثَنَا هَنَّادٌ حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ عَنِ الأَعْمَشِ قَالَ وَحَدَّثَنَا مَحْمُودُ بْنُ غَيْلاَنَ حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ وَعَبْدُ اللَّهِ بْنُ نُمَيْرٍ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ إِسْمَاعِيلَ بْنِ رَجَاءٍ الزُّبَيْدِىِّ عَنْ أَوْسِ بْنِ ضَمْعَجٍ قَالَ سَمِعْتُ أَبَا مَسْعُودٍ الأَنْصَارِىَّ يَقُولُ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « يَؤُمُّ الْقَوْمَ أَقْرَؤُهُمْ لِكِتَابِ اللَّهِ فَإِنْ كَانُوا فِى الْقِرَاءَةِ سَوَاءً فَأَعْلَمُهُمْ بِالسُّنَّةِ فَإِنْ كَانُوا فِى السُّنَّةِ سَوَاءً فَأَقْدَمُهُمْ هِجْرَةً فَإِنْ كَانُوا فِى الْهِجْرَةِ سَوَاءً فَأَكْبَرُهُمْ سِنًّا وَلاَ يُؤَمُّ الرَّجُلُ فِى سُلْطَانِهِ وَلاَ يُجْلَسُ عَلَى تَكْرِمَتِهِ فِى بَيْتِهِ إِلاَّ بِإِذْنِهِ » . قَالَ مَحْمُودُ بْنُ غَيْلاَنَ قَالَ ابْنُ نُمَيْرٍ فِى حَدِيثِهِ « أَقْدَمُهُمْ سِنًّا » . قَالَ أَبُو عِيسَى وَفِى الْبَابِ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ وَأَنَسِ بْنِ مَالِكٍ وَمَالِكِ بْنِ الْحُوَيْرِثِ وَعَمْرِو بْنِ سَلَمَةَ . قَالَ أَبُو عِيسَى وَحَدِيثُ أَبِى مَسْعُودٍ حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ . وَالْعَمَلُ عَلَى هَذَا عِنْدَ أَهْلِ الْعِلْمِ . قَالُوا أَحَقُّ النَّاسِ بِالإِمَامَةِ أَقْرَؤُهُمْ لِكِتَابِ اللَّهِ وَأَعْلَمُهُمْ بِالسُّنَّةِ . وَقَالُوا صَاحِبُ الْمَنْزِلِ أَحَقُّ بِالإِمَامَةِ . وَقَالَ بَعْضُهُمْ إِذَا أَذِنَ صَاحِبُ الْمَنْزِلِ لِغَيْرِهِ فَلاَ بَأْسَ أَنْ يُصَلِّىَ بِهِ . وَكَرِهَهُ بَعْضُهُمْ وَقَالُوا السُّنَّةُ أَنْ يُصَلِّىَ صَاحِبُ الْبَيْتِ . قَالَ أَحْمَدُ بْنُ حَنْبَلٍ وَقَوْلُ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم « وَلاَ يُؤَمُّ الرَّجُلُ فِى سُلْطَانِهِ وَلاَ يُجْلَسُ عَلَى تَكْرِمَتِهِ فِى بَيْتِهِ إِلاَّ بِإِذْنِهِ » . فَإِذَا أَذِنَ فَأَرْجُو أَنَّ الإِذْنَ فِى الْكُلِّ وَلَمْ يَرَ بِهِ بَأْسًا إِذَا أَذِنَ لَهُ أَنْ يُصَلِّىَ بِهِ .
Tercemesi:
Bize Hennâd, ona Ebu Muâviye, ona el-A'meş; (T) Bize Mahmud b. Gaylân, ona Ebu Muâviye ve Abdullah b. Nümeyr, onlara el-A'meş, onaa İsmail b. Racâ ez-Zübeydî, ona Evs b. Dam'ac, ona da Ebu Mesud el-Ensârî, Hz. Peygamber (sav)'in şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
Cemaate Allah'ın kitab'ını en iyi bileni imam olur. Bilmede eşit iseler sünneti en iyi bileni; sünnette eşit iseler daha önce hicret edeni; hicrette de eşit iseler yaşça en büyük olanı (imam olur). Kişi, ne (başkasının hakimiyet) alanında imam olur ne de izin vermesi (durumu) hariç (başkasının) evinde, seccadesi üzerinde oturulur.
Mahmud b. Gaylân, İbn Nümeyr'den rivayet ettiği hadiste (benzer bir lafızla) ''yaş bakımından daha önde'' ifadesini zikretmiştir. Ebu İsa şöyle demiştir: Bu konuda Ebu Said, Enes b. Mâlik, Mâlik b. Huveyris ve Amr b. Seleme'den de hadis rivayet edilmiştir. Ebu İsa şöyle demiştir: Ebu Mesud hadisi, hasen-sahih bir hadistir. Ehl-i ilim nezdinde amel bu hadise göre olup onlar, ''insanların imam olmaya en layık olanı Allah'ın kitabını ve sünneti en iyi bilenidir. Ev sahibi de imam olmaya daha layıktır'' demişlerdir. Onlardan bazıları da ''ev sahibi başkasına izin verdiğinde onun namaz kıldırmasında bir beis yoktur'' derler. Bir kısım bu görüşü kerih görmüş, ''sünnet olan, ev sahibinin namaz kıldırmasıdır'' demişlerdir. Ahmed b. Hanbel ise şöyle demiştir: Nebî (sav)'nin '' Kişi, ne (başkasının hakimiyet) alanında imam olur ne de izin vermesi (durumu) hariç (başkasının) evinde, seccadesi üzerinde oturulur'' buyurması, izin verdiğinde iznin, hepsi için geçerli olduğunu umarım. Hz. Peygamber (sav), kişiye izin verildiğinde namaz kıldırmasında bir beis görmemiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Salât 60, 1/458
Senetler:
1. Ebu Mesud el-Ensarî (Ukbe b. Amr b. Sa'lebe b. Esire b. Asire)
2. Evs b. Dam'ac en-Nehaî (Evs b. Dam'ac)
3. Ebu İshak İsmail b. Reca ez-Zübeydi (İsmail b. Reca b. Rabî'a)
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
5. Ebu Muaviye Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr (Muhammed b. Hazim)
6. Ebu Serî Hennâd b. Serî et-Temîmî (Hennad b. Serî b. Musab b. Ebu Bekir)
Konular:
İmamet, Namaz, imamette ehliyet
KTB, NAMAZ,