Öneri Formu
Hadis Id, No:
12371, T000481
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ مُحَمَّدِ بْنِ مُوسَى أَخْبَرَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ الْمُبَارَكِ أَخْبَرَنَا عِكْرِمَةُ بْنُ عَمَّارٍ حَدَّثَنِى إِسْحَاقُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ أَبِى طَلْحَةَ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ أَنَّ أُمَّ سُلَيْمٍ غَدَتْ عَلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَتْ عَلِّمْنِى كَلِمَاتٍ أَقُولُهُنَّ فِى صَلاَتِى . فَقَالَ « كَبِّرِى اللَّهَ عَشْرًا وَسَبِّحِى اللَّهَ عَشْرًا وَاحْمَدِيهِ عَشْرًا ثُمَّ سَلِى مَا شِئْتِ يَقُولُ نَعَمْ نَعَمْ » . قَالَ وَفِى الْبَابِ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ وَعَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَمْرٍو وَالْفَضْلِ بْنِ عَبَّاسٍ وَأَبِى رَافِعٍ . قَالَ أَبُو عِيسَى حَدِيثُ أَنَسٍ حَدِيثٌ حَسَنٌ غَرِيبٌ . وَقَدْ رُوِىَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم غَيْرُ حَدِيثٍ فِى صَلاَةِ التَّسْبِيحِ وَلاَ يَصِحُّ مِنْهُ كَبِيرُ شَىْءٍ . وَقَدْ رَأَى ابْنُ الْمُبَارَكِ وَغَيْرُ وَاحِدٍ مِنْ أَهْلِ الْعِلْمِ صَلاَةَ التَّسْبِيحِ وَذَكَرُوا الْفَضْلَ فِيهِ . حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ عَبْدَةَ حَدَّثَنَا أَبُو وَهْبٍ قَالَ سَأَلْتُ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ الْمُبَارَكِ عَنِ الصَّلاَةِ الَّتِى يُسَبَّحُ فِيهَا فَقَالَ يُكَبِّرُ ثُمَّ يَقُولُ سُبْحَانَكَ اللَّهُمَّ وَبِحَمْدِكَ وَتَبَارَكَ اسْمُكَ وَتَعَالَى جَدُّكَ وَلاَ إِلَهَ غَيْرُكَ ثُمَّ يَقُولُ خَمْسَ عَشْرَةَ مَرَّةً سُبْحَانَ اللَّهِ وَالْحَمْدُ لِلَّهِ وَلاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ وَاللَّهُ أَكْبَرُ ثُمَّ يَتَعَوَّذُ وَيَقْرَأُ ( بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ ) وَفَاتِحَةَ الْكِتَابِ وَسُورَةً. ثُمَّ يَقُولُ عَشْرَ مَرَّاتٍ سُبْحَانَ اللَّهِ وَالْحَمْدُ لِلَّهِ وَلاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ وَاللَّهُ أَكْبَرُ ثُمَّ يَرْكَعُ فَيَقُولُهَا عَشْرًا . ثُمَّ يَرْفَعُ رَأْسَهُ مِنَ الرُّكُوعِ فَيَقُولُهَا عَشْرًا. ثُمَّ يَسْجُدُ فَيَقُولُهَا عَشْرًا. ثُمَّ يَرْفَعُ رَأْسَهُ فَيَقُولُهَا عَشْرًا . ثُمَّ يَسْجُدُ الثَّانِيَةَ فَيَقُولُهَا عَشْرًا. يُصَلِّى أَرْبَعَ رَكَعَاتٍ عَلَى هَذَا فَذَلِكَ خَمْسٌ وَسَبْعُونَ تَسْبِيحَةً فِى كُلِّ رَكْعَةٍ يَبْدَأُ فِى كُلِّ رَكْعَةٍ بِخَمْسَ عَشْرَةَ تَسْبِيحَةً ثُمَّ يَقْرَأُ ثُمَّ يُسَبِّحُ عَشْرًا. فَإِنْ صَلَّى لَيْلاً فَأَحَبُّ إِلَىَّ أَنْ يُسَلِّمَ فِى الرَّكْعَتَيْنِ وَإِنْ صَلَّى نَهَارًا فَإِنْ شَاءَ سَلَّمَ وَإِنْ شَاءَ لَمْ يُسَلِّمْ . قَالَ أَبُو وَهْبٍ وَأَخْبَرَنِى عَبْدُ الْعَزِيزِ بْنُ أَبِى رِزْمَةَ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ أَنَّهُ قَالَ يَبْدَأُ فِى الرُّكُوعِ بِسُبْحَانَ رَبِّىَ الْعَظِيمِ وَفِى السُّجُودِ بِسُبْحَانَ رَبِّىَ الأَعْلَى ثَلاَثًا ثُمَّ يُسَبِّحُ التَّسْبِيحَاتِ . قَالَ أَحْمَدُ بْنُ عَبْدَةَ وَحَدَّثَنَا وَهْبُ بْنُ زَمْعَةَ قَالَ أَخْبَرَنِى عَبْدُ الْعَزِيزِ وَهُوَ ابْنُ أَبِى رِزْمَةَ قَالَ قُلْتُ لِعَبْدِ اللَّهِ بْنِ الْمُبَارَكِ إِنْ سَهَا فِيهَا يُسَبِّحُ فِى سَجْدَتَىِ السَّهْوِ عَشْرًا عَشْرًا قَالَ لاَ إِنَّمَا هِىَ ثَلاَثُمِائَةِ تَسْبِيحَةٍ .
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Muhammed b. Musa, ona Abdullah b. Mübârek, ona İkrime b. Ammâr, ona İshak b. Abdullah b. Ebu Talha, ona da Enes b. Mâlik şöyle rivayet etmiştir:
Ümmü Süleym Nebî'ye (sav) gidip ''bana, namazımda söyleyeceğim duaları öğret'' dedi. Hz. Peygamber (sav), ''10 kere tekbir getir, 10 kere 'Subhânallâh' de, 10 kere (Allah'a) hamd et, ardında da dilediğini iste. (Allah), 'evet, evet! (İsteğin verilecek)' buyurur'' dedi.
Bu konuda İbn Abbas, Abdullah b. Amr, Fadl b. Abbas ve Ebu Râfi'den de hadis rivayet edilmiştir. Ebu İsa şöyle demiştir: Enes hadisi, hasen-garîb bir hadistir. Nebî'den (sav) tesbih namazı ile alakalı pek çok hadis nakledilmişse de bunların büyük çoğunluğu sahih değildir.
İbn Mübârek ve ilim ehlinden pek çok kimse, tesbih namazını benimseyip onunla alakalı fazileti zikretmişlerdir.
Bize Ahmed b. Abde, ona da Ebu Vehb şöyle rivayet etmiştir:
Abdullah b. Mübârek'e, tesbih namazı hakkında sordum. O ise, ''(kişi), tekbir alır, ardından 'Subhânekellâhümme vebihamdik, vetebârekesmük, vete'âlâ ceddük, velâ ilâhe ğayruk' der, akabinde 15 kere 'Subhânallâhi ve'l-hamdü lillâhi velâ ilâhe illâllâhu vallâhu ekber' der, daha sonra Allah'a sığınıp 'bismillâhirrahmânirrahîm'' der, Fatiha suresi ile birlikte bir sure daha okur. Ardından, 10 kere 'Subhânallâhi ve'l-hamdü lillâhi velâ ilâhe illâllâhu vallâhu ekber' der, sonra rükûya gidip bunları 10 kere daha söyler. Akabinde, başını secdeden kaldırıp bunları 10 defa daha der. Daha sonra secde eder ve onları 10 kez daha söyler. Ardından başını kaldırıp onları 10 defa daha söyler. Sonra ikinci secdeye varır ve 10 kere tesbihatta bulunur. (Kişi, bu namazı) gece kılarsa, iki rekatta bir selam vermesi benim hoşuma gider. Şayet gündüz kılarsa, dilerse selam verir, dilerse vermez'' dedi.
Ebu Vehb, Abdülaziz b. Ebu Rimze'den, o da Abdullah'tan şöyle rivayet etmiştir:
(Kişi), rükûda üç kere ''subhâne rabbiye'l-azîm'', secdelerde de üç kere ''subhâne rabbiye'l-a'lâ'' demekle başlar, sonra da (yukarıdaki) tesbihatta bulunur.
Bize Ahmed b. Abde, ona Vehb b. Zem'a, ona da Abdülaziz b. Ebu Rimze şöyle rivayet etmiştir:
Abdullah b. Mübârek'e, ''(kişi) eğer yanılırsa, sehiv secdelerinde 10'ar defa mı tesbihatta bulunur'' dedim. O, ''hayır! O, ancak 300 tesbihattır'' dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Salât 19, 2/347
Senetler:
1. Ümmü Süleym bt. Milhan el-Ensariyye (Ümmü Süleym bt. Milhân b. Halid b. Zeyd b. Harâm)
2. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
3. Ebu Yahya İshak b. Abdullah el-Ensârî (İshak b. Abdullah b. Zeyd b. Sehl)
4. İkrime b. Ammar el-Îclî (İkrime b. Ammar b. Ukbe)
5. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mübarek el-Hanzalî (Abdullah b. Mübarek b. Vadıh)
6. Ebu Abbas Ahmed b. Muhammed el-Mervezî (Ahmed b. Muhammed b. Musa)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, Tesbih namazı