1739 Kayıt Bulundu.
Bize Ahmed b. Salih ve Vehb b. Beyan, onlara İbn Vehb, ona Muaviye, ona da Rabî'a b. Yezid, Kaze'a'nın şöyle anlattığını rivayet etmiştir:
Ebu Said el-Hudrî'nin yanına geldim. O sırada insanlara fetva veriyordu. İnsanlar başına toplanmışlardı. Onun yalnız kalmasını bekledim. Yalnız kalınca ona yolculukta Ramazan orucu hakkında sordum. Ebu Said şöyle cevap verdi: 'Fetih yılında Ramazan ayında Resûlullah (sav) ile birlikte yola çıktık. Rasulullah da (sav) biz de oruç tutuyorduk. Nihayet bir konaklama yerine geldiğimizde bize "Sizler düşmanınıza yaklaştınız. Artık oruç açmanız, sizi daha kuvvetli yapar" buyurdu. Sabah olduğunda bazılarımız oruçluydu; bir kısmımız ise iftar etmişti. Yolumuza devam ettik. Başka bir konaklama yerine vardığımızda: "Sabah düşmanla karşılaşacaksınız. Orucunuzu açmanız sizin daha kuvvetli olmanızı sağlar. Orucunuzu açın!" buyurdu. Artık bu, Rasulullah'tan (sav) bir azimet (kesin bir emir) olmuştu.'
Ebu Said şöyle demiştir: 'Bu hadiseden önce ve sonra, Nebî (sav) ile (seferde) hep oruç tuttuğumu bilirim.'
Bize Musa b. İsmail, ona Vüheyb (b. Halid), ona Amr b. Yahya, ona da babası (Yahya b. Umâre), Ebu Said el-Hudrî'nin (ra) şöyle dediğini rivayet etmiştir:
"Rasulullah (sav) şu iki günde oruç tutmayı yasaklamıştır: Ramazan ve kurban bayramı günlerinde. İki şekilde giyinmeyi de yasaklamıştır: Tek bir kumaşa bürünerek dar ve sıkı giyinmeyi ve tek bir elbise giyinip de (iç çamaşırı olmaksızın) dizleri dikerek oturmayı. Şu iki vakitte de namaz kılmayı yasaklamıştır: Sabah namazının ve ikindi namazının farzlarından sonra namaz kılmayı."
Bize Hennâd, ona Vekî, ona İsmail b. Ebu Hâlid, ona Kays b. Ebu Hâzim, ona Cerir b. Abdullah el-Becelî şöyle demiştir:
"Rasulullah (sav) huzurunda oturduğumuz bir sırada dolunaya baktı ve 'Sizler bu dolunayı gördüğünüz gibi Rabbinizi apaçık göreceksiniz. Onu görmek için birbirinizin üstüne yığılmak, birbirinizi sıkıştırmak ihtiyacını duymayacaksınız. Bu sebeple gücünüz yettiğince güneş doğmadan önce (sabah namazını) ve güneş batmadan önce (ikindi namazını) kılmayı ihmal etmeyin' buyurdu, sonra 'Güneşin doğmasından ve batmasından önce Rabbini hamd ile tesbih et' Kâf, 50/39 ayetini okudu."
Ebu İsa (Tirmizî) der ki: Bu, hasen sahih bir hadistir.