1744 Kayıt Bulundu.
Bize İsmail, ona Malik, ona Abdurrahman b. Abdullah b. Abdurrahman b. Ebu Sa'saa, ona babası (Abdullah b. Abdurrahman), ona da Ebu Saîd el-Hudrî şöyle demiştir:
Sahabeden biri, bir diğerini gece boyunca sürekli "Kul huvellahu ehad" (ihlas) Suresi'ni okurken dinledi. Sabah olunca Peygamber'e (sav) geldi ve durumu küçümser bir eda ile ona arz etti. Bunun üzerine Rasulullah (sav) "canım elinde bulunan Allah'a yemin ederim ki, bu Sure Kur'an'ın üçte birine denktir" buyurdu.
Bu hadisi bize yine İsmail b. Cafer, ona Mâlik, ona Abdurrahmân, ona babası (Abdullah b. Abdurrahman), ona Ebu Saîd rivayet etmiş ve rivayetinde “kardeşim Katâde b. Numan bu hadisi Hz. Peygamber'den (sav) bana rivayet etti” ifadesini eklemiştir.
Bize Abdullah b. Mesleme el-Ka'nebî, ona Abdülaziz b. Ebu Hâzim, ona babası (Seleme b. Dînâr), ona da Sehl b. Sa'd (ra) şöyle rivayet etmiştir:
"Hayber günü Rasulullah (sav) 'Bu sancağı öyle bir adama vereceğim ki, Allah onun elinde fetih müyesser kılacak' buyurdu. Artık insanlar o gece 'Sancağı acaba kime verecek?' diye konuşarak kalktılar ve her biri sancağın kendine verilmesini umarak sabah Rasulullah'ın (sav) yanına vardılar. Rasulullah (sav) 'Ali nerede?' diye sordu. Kendisine Ali'nin gözlerinden rahatsız olduğu söylendi. Emir buyurdu, Hz. Ali'ye, adam gönderip getirildi. Rasulullah (sav) onun gözlerine tükürüğünü sürdü ve gözleri derhal düzeldi. Hatta hiç ağrısı yokmuş gibi oldu. (Rasulullah (sav) sancağı ona verdi.) Ali 'Bizim gibi oluncaya kadar onlarla harp edeceğim?' dedi. Hz. Peygamber (sav) 'Sükunetle hareket et, onların sahasına in, sonra onları İslam'a davet et! İslam'da kendilerine vacip olan Allah hakkını onlara haber ver. Vallahi senin sayende Allah'ın bir adama hidayet vermesi, senin için kırmızı develerin senin olmasından daha hayırlıdır' buyurdu."