70 Kayıt Bulundu.
Bize Süveyd b. Said, ona Hafs b. Meysere, ona Zeyd b. Eslem, ona Ata b. Yesâr, ona Ebu Saîd el-Hudrî, Hz. Peygamber'in şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Şüphesiz siz, sizden öncekilerin yoluna karışı karışına ve arşı arşına uyacaksınız. Hatta onlar keler yuvasına girseler siz de onları takip edeceksiniz." Biz 'Ya Rasulallah! Bu kişiler Yahudiler ve Hristiyanlar mıdır?' dedik. O (sav) da "Başka kim olacak!" diye sordu.
Açıklama: Ebu İshak, kitabın (Sahih-Müslim'in) ravilerindendir.
Bana Ahmed b. Said b. Sahr ed-Dârimî, ona Habbân, ona Ebân, ona Ebu İmran şöyle demiştir: Genç yaşımızda Kûfe'de iken Cündeb bize şöyle dedi: Hz. Peygamber (sav) "Kur'an okuyun" buyurmuştur. Ravi hadisin devamını diğer iki hadiste olduğu gibi rivayet etmiştir.
Açıklama: hadisin tamamı için M006777 bakınız.
Bize Ebû Bekir b. Ebî Şeybe, ona Hafs b. Ğiyâs ve Yahya b. Saîd, onlara İbn Cüreyc, ona Süleyman b. Atîk, ona Talk b. Habîb, ona el-Ahnef b. Kays, ona da Abdullah (b. Mesûd), Rasûlullah'ın (sav) üç defa şöyle söylediğini rivâyet etti: "Gösteriş amacıyla laf cambazlığı yapanlar helâk olmuştur."
Açıklama: “Tanattu" kelimesi, gereksiz yere edebiyat yapmak, gösteriş amacıyla lafı uzatmak, laf cambazlığı yapmak demektir. Bu tür konuşmalarda gösteriş ve kalpleri çelmeye çalışmak asıl gâyedir. Bunu Nevevî; avama karşı konuşurken lügat parçalamak, lügatın ve i’rabın inceliklerine dalarak gereksiz teferruata girmek şeklinde izah eder. Münâvî de; kendisini ilgilendirmeyen konularda aşırıya kaçarak lafı uzatmaktır, der. Bazılarına göre bir âlimi istediği fetvâyı vermeye zorlamak; bazılarına göre dinde aşırı gitmek; bazılarına göre de vukûu nâdir meseleleri sormaktır.
Bize Ebû Bekir b. Ebû Şeybe, ona Hafs b. Giyâs ve Yahya b. Saîd, ona İbn Cüreyc, ona Süleyman b. Atîk, ona Talk b. Habîb, ona el-Ahnef b. Kays, ona da Abdullah (ra) Rasûlullah’ın (sav)şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Gösteriş amacıyla laf cambazlığı yapanlar helâk olmuştur." Hz. Peygamber bu sözü üç kez tekrarladı.
Açıklama: Buradaki “tanattu” kelimesi, yokuşa sürmek, ince eleyip sık dokumak, gereksiz yere lafı uzatmak, çıkmaza sokmak vb. manalara gelir. Gösteriş ve kalpleri kendine çekmek amacıyla edebiyat yapmaktır. Nevevî bu kelimeyi avâma karşı konuşurken lügat parçalamak, lafzın ve i’râbın inceliklerine dalarak gereksiz teferruata girmek diye açıklar. Münâvî de, meseleyi ilgisi olmayan konulara çekerek laf kalabalığı yapmaktır, der. Bazılarına göre bir âlimi istediği fetvâyı vermeye zorlamak; bazılarına göre dinde aşırı gitmek; bazılarına göre de vukûu nâdir meseleleri sormaktır.
Bize Yahya b. Yahya, ona Ebu Kudame Haris b. Ubeyd, ona Ebu İmran, ona Cündüb b. Abdullah el-Becelî'nin rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Kalpleriniz Kur'an'da birleştiği müddetçe Kur'an'ı okuyun, ihtilafa düştüğünüzde okumayı bırakıp kalkın."
Bana İshak b. Mansur, ona Abdussamed, ona Hemmam, ona Ebu İmran el-Cevnî, ona Cündeb b. Abdullah'ın rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Kalpleriniz Kur'an'da birleştiği müddetçe Kur'an'ı okuyun, ihtilafa düştüğünüzde okumayı bırakıp kalkın."
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: إِنَّ مِنْ أَشْرَاطِ السَّاعَةِ أَنْ يُرْفَعَ الْعِلْمُ وَيَظْهَرَ الْجَهْلُ