Bize Yusuf b. İsa ve Mahmud b. Ğaylan, ona Fadl b. Musa, ona Mis'ar ona da İbrahim es-Seksekî'nin rivayet ettiğine göre, İbn Ebu Evfâ şöyle demiştir:
Hz. Peygamber'in (sav) yanına bir adam geldi ve 'Kur'an'dan hiçbir şeyi aklımda tutamıyorum. Bana Kur'an yerine okuyabileceğim, benim için yeterli olabilecek bir şey öğretebilir misin?' dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu:
"Şöyle de: Sübhânallahi ve'l-hamdülillahi ve lâ ilâhe illalâhu vallâhu ekber ve lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâhi'l-aliyyi'l-azîm (Allah'ı her türlü noksan sıfatlardan tenzih ederim. Hamd sadece Allah'a mahsustur. Allah en büyüktür. Allah'tan başka hiçbir ilah yoktur. Güç ve kuvvet ancak yüce ve ulu Allah'ın yardımıyladır)."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
24616, N000925
Hadis:
أَخْبَرَنَا يُوسُفُ بْنُ عِيسَى وَمَحْمُودُ بْنُ غَيْلاَنَ عَنِ الْفَضْلِ بْنِ مُوسَى قَالَ حَدَّثَنَا مِسْعَرٌ عَنْ إِبْرَاهِيمَ السَّكْسَكِىِّ عَنِ ابْنِ أَبِى أَوْفَى قَالَ: جَاءَ رَجُلٌ إِلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ إِنِّى لاَ أَسْتَطِيعُ أَنْ آخُذَ شَيْئًا مِنَ الْقُرْآنِ فَعَلِّمْنِى شَيْئًا يُجْزِئْنِى مِنَ الْقُرْآنِ. فَقَالَ: "قُلْ سُبْحَانَ اللَّهِ وَالْحَمْدُ لِلَّهِ وَلاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ وَاللَّهُ أَكْبَرُ وَلاَ حَوْلَ وَلاَ قُوَّةَ إِلاَّ بِاللَّهِ العلي العظيم."
Tercemesi:
Bize Yusuf b. İsa ve Mahmud b. Ğaylan, ona Fadl b. Musa, ona Mis'ar ona da İbrahim es-Seksekî'nin rivayet ettiğine göre, İbn Ebu Evfâ şöyle demiştir:
Hz. Peygamber'in (sav) yanına bir adam geldi ve 'Kur'an'dan hiçbir şeyi aklımda tutamıyorum. Bana Kur'an yerine okuyabileceğim, benim için yeterli olabilecek bir şey öğretebilir misin?' dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu:
"Şöyle de: Sübhânallahi ve'l-hamdülillahi ve lâ ilâhe illalâhu vallâhu ekber ve lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâhi'l-aliyyi'l-azîm (Allah'ı her türlü noksan sıfatlardan tenzih ederim. Hamd sadece Allah'a mahsustur. Allah en büyüktür. Allah'tan başka hiçbir ilah yoktur. Güç ve kuvvet ancak yüce ve ulu Allah'ın yardımıyladır)."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, İftitâh 32, /2147
Senetler:
1. Ebu İbrahim Abdullah b. Ebu Evfâ el-Eslemî (Abdullah b. Alkame b. Halid b. Haris)
2. Ebu İsmail İbrahim b. Abdurrahman es-Seksekî (İbrahim b. Abdurrahman b. İsmail)
3. Ebu Seleme Misar b. Kidam el-Âmirî (Misar b. Kidam b. Zuheyr b. Ubeyde b. Haris)
4. Ebu Abdullah Fadl b. Musa es-Sînani (Fadl b. Musa)
5. Ebu Ahmed Mahmud b. Ğaylan el-Adevi (Mahmud b. Ğaylan)
5. Yusuf b. İsa ez-Zührî (Yusuf b. İsa b. Dinar)
Konular:
Din, din kolaylıktır
Dua
Öneri Formu
Hadis Id, No:
277081, N000925-2
Hadis:
أَخْبَرَنَا يُوسُفُ بْنُ عِيسَى وَمَحْمُودُ بْنُ غَيْلاَنَ عَنِ الْفَضْلِ بْنِ مُوسَى قَالَ حَدَّثَنَا مِسْعَرٌ عَنْ إِبْرَاهِيمَ السَّكْسَكِىِّ عَنِ ابْنِ أَبِى أَوْفَى قَالَ جَاءَ رَجُلٌ إِلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ إِنِّى لاَ أَسْتَطِيعُ أَنْ آخُذَ شَيْئًا مِنَ الْقُرْآنِ فَعَلِّمْنِى شَيْئًا يُجْزِئْنِى مِنَ الْقُرْآنِ . فَقَالَ « قُلْ سُبْحَانَ اللَّهِ وَالْحَمْدُ لِلَّهِ وَلاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ وَاللَّهُ أَكْبَرُ وَلاَ حَوْلَ وَلاَ قُوَّةَ إِلاَّ بِاللَّهِ العلي العظيم
Tercemesi:
Bize Yusuf b. İsa (ez-Zührî) T Mahmud b. Ğaylan (el-Adevî), ona Fadl b. Musa, ona Mis'ar (b. Kidâm el-Âmirî), ona İbrahim es-Seksekî, ona da (Abdullah) b. Ebu Evfâ (el-Eslemî) rivayet etmiş ve şöyle demiştir:
"Hz. Peygamber'in (sav) yanına bir adam geldi ve 'Kur'an'dan hiç bir şeyi aklımda tutamıyorum. Bana Kur'an yerine benim için yeterli olabilecek bir şey öğretebilir misin?' dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav); 'Şöyle de: Sübhânallah, velhamdülillah ve lâ ilâhe illelâhu vallahu ekber ve lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâhi'l-aliyyi'l-azîm.' buyurdu." [Yani; Allah'ı her türlü noksan sıfatlardan tenzih ederim. Hamd sadece Allah'a aittir. Allah en büyüktür. Allah'tan başka hiç bir ilah yoktur. Güç ve kuvvet ancak yüce ve ulu Allah'ın yardımıyladır.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, İftitâh 32, /2147
Senetler:
1. Ebu İbrahim Abdullah b. Ebu Evfâ el-Eslemî (Abdullah b. Alkame b. Halid b. Haris)
2. Ebu İsmail İbrahim b. Abdurrahman es-Seksekî (İbrahim b. Abdurrahman b. İsmail)
3. Ebu Seleme Misar b. Kidam el-Âmirî (Misar b. Kidam b. Zuheyr b. Ubeyde b. Haris)
4. Ebu Abdullah Fadl b. Musa es-Sînani (Fadl b. Musa)
5. Yusuf b. İsa ez-Zührî (Yusuf b. İsa b. Dinar)
Konular:
Din, din kolaylıktır
Dua
Öneri Formu
Hadis Id, No:
24605, N000923
Hadis:
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الْمُبَارَكِ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ سَعْدٍ الأَنْصَارِىُّ قَالَ حَدَّثَنِى مُحَمَّدُ بْنُ عَجْلاَنَ عَنْ زَيْدِ بْنِ أَسْلَمَ عَنْ أَبِى صَالِحٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « إِنَّمَا الإِمَامُ لِيُؤْتَمَّ بِهِ فَإِذَا كَبَّرَ فَكَبِّرُوا وَإِذَا قَرَأَ فَأَنْصِتُوا » . قَالَ أَبُو عَبْدِ الرَّحْمَنِ كَانَ الْمُخَرِّمِىُّ يَقُولُ هُوَ ثِقَةٌ يَعْنِى مُحَمَّدَ بْنَ سَعْدٍ الأَنْصَارِىَّ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Abdullah b. el-Mübarek, ona Muhammed b. Sa'd el-Ensari, ona Muhammed b. Aclan, ona Zeyd b. Eslem, ona Ebu Salih, ona da Ebu Hureyre'den (ra) rivayet edildiğine göre, şöyle demiştir: Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:
"İmam kendisine uyulandır. Tekbir aldığında sizde tekbir getirin, o okurken siz susun."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, İftitâh 30, /2147
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebû Salih es-Semmân (Ebû Sâlih Zekvân b. Abdillâh et-Teymî)
3. Ebu Üsame Zeyd b. Eslem el-Kuraşî (Zeyd b. Eslem)
4. Ebu Abdullah Muhammed b. Aclân el-Kuraşî (Muhammed b. Aclân)
5. Muhammed b. Sa'd el-Ensari (Muhammed b. Sa'd)
6. Ebu Cafer Muhammed b. Abdullah el-Mahrami (Muhammed b. Abdullah b. Mübarek)
Konular:
Namaz, Namazda imamet, duruşu, kişi sayısı vs
Öneri Formu
Hadis Id, No:
24612, N000924
Hadis:
أَخْبَرَنِى هَارُونُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ حَدَّثَنَا زَيْدُ بْنُ الْحُبَابِ حَدَّثَنَا مُعَاوِيَةُ بْنُ صَالِحٍ قَالَ حَدَّثَنِى أَبُو الزَّاهِرِيَّةِ قَالَ حَدَّثَنِى كَثِيرُ بْنُ مُرَّةَ الْحَضْرَمِىُّ عَنْ أَبِى الدَّرْدَاءِ سَمِعَهُ يَقُولُ سُئِلَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَفِى كُلِّ صَلاَةٍ قِرَاءَةٌ قَالَ « نَعَمْ » . قَالَ رَجُلٌ مِنَ الأَنْصَارِ وَجَبَتْ هَذِهِ . فَالْتَفَتَ إِلَىَّ وَكُنْتُ أَقْرَبَ الْقَوْمِ مِنْهُ فَقَالَ مَا أَرَى الإِمَامَ إِذَا أَمَّ الْقَوْمَ إِلاَّ قَدْ كَفَاهُمْ . قَالَ أَبُو عَبْدِ الرَّحْمَنِ هَذَا عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَطَأٌ إِنَّمَا هُوَ قَوْلُ أَبِى الدَّرْدَاءِ وَلَمْ يُقْرَأْ هَذَا مَعَ الْكِتَابِ .
Tercemesi:
Bize Harun b. Abdullah, ona Zeyd b. el-Hubab, ona Muaviye b. Salih, ona Ebu'z-Zahireyye, ona Kesir b. Mürre el-Hadrami, ona da Ebu'd-Derdâ'dan (ra) rivayet edildiğine göre, şöyle işitmiştir: Rasulullah'a (sav) soruldu: 'Her namazda kıraat var mıdır?'
"Evet," buyurdu. Ensardan birisi öyleyse okumak vacip oldu buyurdu. Ve bana dönerek, -çünkü kendisine en yakın olan ben idim- 'Bir kimse bir topluluğa imam olursa onun kıraati cemaate de kafî olur (yeterlidir).'
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, İftitâh 31, /2147
Senetler:
1. Ebu Derdâ Uveymir b. Malik el-Ensârî (Uveymir b. Zeyd b. Malik b. Kays b. Aişe b. Ümeyye)
2. Ebu Şecere Kesir b. Mürra el-Hadramî (Kesir b. Mürre)
3. Ebu Zahiriyye Hudeyr b. Küreyb el-Hadrami (Hudeyr b. Küreyb)
4. Ebu Hamza Muaviye b. Salih el-Hadramî (Muaviye b. Salih b. Hudeyr b. Said)
5. Ebu Huseyin Zeyd b. Hubab et-Temimi (Zeyd b. Hubab b. Reyyan)
6. Harun b. Abdullah el-Bezzâz (Harun b. Abdullah b. Mervan)
Konular:
Namaz, imama uyanın kıraati, arkasında okumak, vs
Öneri Formu
Hadis Id, No:
24618, N000926
Hadis:
أَخْبَرَنَا عَمْرُو بْنُ عُثْمَانَ حَدَّثَنَا بَقِيَّةُ عَنِ الزُّبَيْدِىِّ قَالَ أَخْبَرَنِى الزُّهْرِىُّ عَنْ أَبِى سَلَمَةَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « إِذَا أَمَّنَ الْقَارِئُ فَأَمِّنُوا فَإِنَّ الْمَلاَئِكَةَ تُؤَمِّنُ فَمَنْ وَافَقَ تَأْمِينُهُ تَأْمِينَ الْمَلاَئِكَةِ غَفَرَ اللَّهُ لَهُ مَا تَقَدَّمَ مِنْ ذَنْبِهِ » .
Tercemesi:
Bize Amr b. Osman, ona Bakiyye, ona ez-Zübeydi, ona ez-Zührî, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Hureyre'den (ra) rivayet edildiğine göre, şöyle demiştir: Rasulullah (sav) şöyle buyurdular:
"İmam âmin dediğinde sizde âmin deyin çünkü melekler de âmin derler. Kimin âmin demesi meleklerin âmin demesiyle denk gelirse Allah o kimsenin geçmiş günahlarını affeder."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, İftitâh 33, /2147
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Seleme b. Abdurrahman ez-Zuhrî (Abdullah b. Abdurrahman b. Avf b. Abduavf)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Hüzeyl Muhammed b. Velid ez-Zübeydi (Muhammed b. Velid b. Amir)
5. Ebu Muhammed Bakiyye b. Velîd el-Kilâ'î (Bakiyye b. Velîd b. Sâid b. Ka'b b. Harîz)
6. Ebu Hafs Amr b. Osman el-Kuraşî (Amr b. Osman b. Said b. Kesir b. Dinar)
Konular:
Günah, günahlara kefaret olan ameller
KTB, GÜNAH
Namaz, âmin demenin fazileti
Namaz, imama uymak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
24621, N000927
Hadis:
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ مَنْصُورٍ قَالَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ سَعِيدِ بْنِ الْمُسَيَّبِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ « إِذَا أَمَّنَ الْقَارِئُ فَأَمِّنُوا فَإِنَّ الْمَلاَئِكَةَ تُؤَمِّنُ فَمَنْ وَافَقَ تَأْمِينُهُ تَأْمِينَ الْمَلاَئِكَةِ غُفِرَ لَهُ مَا تَقَدَّمَ مِنْ ذَنْبِهِ » .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Mansur, ona Süfyan, ona ez-Zührî, ona Said b. el-Müseyyeb, ona da Ebu Hureyre'den (ra) rivayet edildiğine göre, Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:
"İmam, âmin dediğinde siz de âmin deyin çünkü melekler de âmin derler. Kimin âmin demesi meleklerin âmin demesine denk gelirse, Allah o kimsenin geçmiş günahlarını affeder."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, İftitâh 33, /2147
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Said b. Müseyyeb el-Kuraşî (Said b. Müseyyeb b. Hazn b. Ebu Vehb)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Muhammed Süfyan b. Uyeyne el-Hilâlî (Süfyân b. Uyeyne b. Meymûn)
5. Muhammed b. Mansur el-Huzai (Muhammed b. Mansur b. Sabit b. Halid)
Konular:
Günah, günahlara kefaret olan ameller
KTB, GÜNAH
Namaz, âmin demenin fazileti
Namaz, imama uymak
أَخْبَرَنَا قُتَيْبَةُ عَنْ مَالِكٍ عَنْ سُمَىٍّ عَنْ أَبِى صَالِحٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ - رضى الله عنه - أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « إِذَا قَالَ الإِمَامُ ( غَيْرِ الْمَغْضُوبِ عَلَيْهِمْ وَلاَ الضَّالِّينَ ) فَقُولُوا آمِينَ فَإِنَّهُ مَنْ وَافَقَ قَوْلُهُ قَوْلَ الْمَلاَئِكَةِ غُفِرَ لَهُ مَا تَقَدَّمَ مِنْ ذَنْبِهِ » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
24627, N000930
Hadis:
أَخْبَرَنَا قُتَيْبَةُ عَنْ مَالِكٍ عَنْ سُمَىٍّ عَنْ أَبِى صَالِحٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ - رضى الله عنه - أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « إِذَا قَالَ الإِمَامُ ( غَيْرِ الْمَغْضُوبِ عَلَيْهِمْ وَلاَ الضَّالِّينَ ) فَقُولُوا آمِينَ فَإِنَّهُ مَنْ وَافَقَ قَوْلُهُ قَوْلَ الْمَلاَئِكَةِ غُفِرَ لَهُ مَا تَقَدَّمَ مِنْ ذَنْبِهِ » .
Tercemesi:
Bize Kuteybe, ona Malik, ona Sümey, ona Ebu Salih, ona da Ebu Hureyre'den (ra) rivayet edildiğine göre, Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:
"İmam 'gayril mağdubi aleyhim veladdalin' deyince; sizler 'âmin' deyiniz. Kimin, âmin demesi meleklerin âmin demesine uygun düşerse geçmiş günahları affedilir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, İftitâh 34, /2147
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebû Salih es-Semmân (Ebû Sâlih Zekvân b. Abdillâh et-Teymî)
3. Sümey el-Kuraşi (Sümey)
4. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
5. Ebu Recâ Kuteybe b. Said es-Sekafi (Kuteybe b. Said b. Cemil b. Tarif)
Konular:
Günah, günahlara kefaret olan ameller
KTB, GÜNAH
Namaz, âmin demenin fazileti
Namaz, imama uymak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
24643, N000936
Hadis:
أَخْبَرَنَا قُتَيْبَةُ حَدَّثَنَا أَبُو عَوَانَةَ عَنْ مُوسَى بْنِ أَبِى عَائِشَةَ عَنْ سَعِيدِ بْنِ جُبَيْرٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ فِى قَوْلِهِ عَزَّ وَجَلَّ ( لاَ تُحَرِّكْ بِهِ لِسَانَكَ لِتَعْجَلَ بِهِ * إِنَّ عَلَيْنَا جَمْعَهُ وَقُرْآنَهُ ) قَالَ كَانَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم يُعَالِجُ مِنَ التَّنْزِيلِ شِدَّةً وَكَانَ يُحَرِّكُ شَفَتَيْهِ قَالَ اللَّهُ عَزَّ وَجَلَّ ( لاَ تُحَرِّكْ بِهِ لِسَانَكَ لِتَعْجَلَ بِهِ * إِنَّ عَلَيْنَا جَمْعَهُ وَقُرْآنَهُ ) قَالَ جَمْعَهُ فِى صَدْرِكَ ثُمَّ تَقْرَأَهُ ( فَإِذَا قَرَأْنَاهُ فَاتَّبِعْ قُرْآنَهُ ) قَالَ فَاسْتَمِعْ لَهُ وَأَنْصِتْ فَكَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم إِذَا أَتَاهُ جِبْرِيلُ اسْتَمَعَ فَإِذَا انْطَلَقَ قَرَأَهُ كَمَا أَقْرَأَهُ .
Tercemesi:
Bize Kuteybe, ona Ebu Avane, ona Musa b. Ebu Aişe, ona Said b. Cübeyr, ona da İbn Abbas (ra), Allah'ın; Kıyâme suresi 16-17 ayeti olan;
"Vahyi çarçabucak almak için dilini kıpırdatma, onu topluca Sana öğretmek bize aittir," hakkında şöyle diyor: Peygamber (sav), vahyin inişiyle alakalı bellemek için zorluk çeker ve dudaklarını kımıldatırdı. Allah ta:
"Ey Peygamber! Sana inen vahyi acele belleyip ezberlemek için dilini kıpırdatma, çünkü onu senin kalbine yerleştirmek ve gerektiğinde okutturmak bizim işimizdir." Ayetini indirdi. İbn Abbas diyor ki: 'Buradaki toplamak; kalbine yerleştiririz ve sonra sen onu okursun demektir. Kur'an'ı okuduğunuz zaman, onun okunuşuna uy demek Kur'an'ı sana okuduğumuzda onu dinle ve ona kulak ver demektir. Rasulullah'a (sav) Cibril geldiğinde, sükût edip onu dinlerdi. Cibril gidince getirdiği ayeti nasıl okumuşsa aynı şekilde okurdu.'
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, İftitâh 37, /2148
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Abdullah Said b. Cübeyr el-Esedî (Said b. Cübeyr)
3. Musa b. Ebu Aişe el-Hemdânî (Musa b. Ebu Aişe)
4. Ebu Avane Vazzah b. Abdullah el-Yeşkurî (Vazzah b. Abdullah)
5. Ebu Recâ Kuteybe b. Said es-Sekafi (Kuteybe b. Said b. Cemil b. Tarif)
Konular:
Kur'an, sahabenin ve tabiunun tefsiri
أَخْبَرَنَا نَصْرُ بْنُ عَلِىٍّ أَخْبَرَنَا عَبْدُ الأَعْلَى حَدَّثَنَا مَعْمَرٌ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ عُرْوَةَ عَنِ ابْنِ مَخْرَمَةَ أَنَّ عُمَرَ بْنَ الْخَطَّابِ - رضى الله عنه - قَالَ سَمِعْتُ هِشَامَ بْنَ حَكِيمِ بْنِ حِزَامٍ يَقْرَأُ سُورَةَ الْفُرْقَانِ فَقَرَأَ فِيهَا حُرُوفًا لَمْ يَكُنْ نَبِىُّ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَقْرَأَنِيهَا قُلْتُ مَنْ أَقْرَأَكَ هَذِهِ السُّورَةَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم . قُلْتُ كَذَبْتَ مَا هَكَذَا أَقْرَأَكَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَأَخَذْتُ بِيَدِهِ أَقُودُهُ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنَّكَ أَقْرَأْتَنِى سُورَةَ الْفُرْقَانِ وَإِنِّى سَمِعْتُ هَذَا يَقْرَأُ فِيهَا حُرُوفًا لَمْ تَكُنْ أَقْرَأْتَنِيهَا . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « اقْرَأْ يَا هِشَامُ » . فَقَرَأَ كَمَا كَانَ يَقْرَأُ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « هَكَذَا أُنْزِلَتْ » . ثُمَّ قَالَ « اقْرَأْ يَا عُمَرُ » . فَقَرَأْتُ فَقَالَ « هَكَذَا أُنْزِلَتْ » . ثُمَّ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « إِنَّ الْقُرْآنَ أُنْزِلَ عَلَى سَبْعَةِ أَحْرُفٍ » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
24645, N000937
Hadis:
أَخْبَرَنَا نَصْرُ بْنُ عَلِىٍّ أَخْبَرَنَا عَبْدُ الأَعْلَى حَدَّثَنَا مَعْمَرٌ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ عُرْوَةَ عَنِ ابْنِ مَخْرَمَةَ أَنَّ عُمَرَ بْنَ الْخَطَّابِ - رضى الله عنه - قَالَ سَمِعْتُ هِشَامَ بْنَ حَكِيمِ بْنِ حِزَامٍ يَقْرَأُ سُورَةَ الْفُرْقَانِ فَقَرَأَ فِيهَا حُرُوفًا لَمْ يَكُنْ نَبِىُّ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَقْرَأَنِيهَا قُلْتُ مَنْ أَقْرَأَكَ هَذِهِ السُّورَةَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم . قُلْتُ كَذَبْتَ مَا هَكَذَا أَقْرَأَكَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَأَخَذْتُ بِيَدِهِ أَقُودُهُ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنَّكَ أَقْرَأْتَنِى سُورَةَ الْفُرْقَانِ وَإِنِّى سَمِعْتُ هَذَا يَقْرَأُ فِيهَا حُرُوفًا لَمْ تَكُنْ أَقْرَأْتَنِيهَا . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « اقْرَأْ يَا هِشَامُ » . فَقَرَأَ كَمَا كَانَ يَقْرَأُ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « هَكَذَا أُنْزِلَتْ » . ثُمَّ قَالَ « اقْرَأْ يَا عُمَرُ » . فَقَرَأْتُ فَقَالَ « هَكَذَا أُنْزِلَتْ » . ثُمَّ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « إِنَّ الْقُرْآنَ أُنْزِلَ عَلَى سَبْعَةِ أَحْرُفٍ » .
Tercemesi:
Bize Nasr b. Ali, ona Abdüla'la, ona Mamer, ona ez-Zührî, ona Urve, ona İbn Mahreme, ona da Ömer b. Hattab'dan (ra) rivayet edildiğine göre, şöyle demiştir: Hişam b. Hâkim b. Hızâm, Furkân suresini okurken dinledim, Rasulullah'ın (sav) bana okutmadığı bazı lehçelerle okumuştu. 'Bu sureyi sana kim öğretti' diye sordum. 'Rasulullah (sav),' dedi. Ben de: 'Yalan söylüyorsun; Rasulullah (sav), sana bu şekilde okutmamıştır,' dedim, elinden tutarak Rasulullah'a (sav) götürdüm ve: 'Ey Allah'ın Rasulü! Sen bana Furkân suresini öğrettin fakat bu kimseden dinledim bana okuttuğun gibi okumadı,' dedim. Bunun üzerine Rasulullah (sav):
"Ey Hişam oku bakalım,' dedi. Hişam önceki okuduğu gibi okudu. Bunun üzerine Rasulullah (sav):
"Bu sure bu şekilde nazil olmuştur," dedi. Sonra:
"Ey Ömer! Sen de oku," buyurdu. Ben de bildiğim şekliyle okudum yine bu sure bu şekilde nazil olmuştur dedi ve şöyle devam etti:
"Bu Kur'an, yedi lehçe üzerine nazil olmuştur."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, İftitâh 37, /2148
Senetler:
1. Ebu Hafs Ömer b. Hattab el-Adevî (Ömer b. Hattab b. Nüfeyl b. Abdüluzza)
2. Misver b. Mahreme el-Kuraşi (Misver b. Mahreme b. Nevfel b. Üheyb b. Abdümenaf)
3. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
4. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
5. Ebu Urve Mamer b. Raşid el-Ezdî (Mamer b. Râşid)
6. Ebu Muhammed Abdula'lâ b. Abdula'lâ el-Kuraşi (Abdula'lâ b. Abdula'lâ b. Muhammed)
7. Sağîr Ebu Amr Nasr b. Ali el-Ezdî (Nasr b. Ali b. Nasr b. Ali b. Sahban b. Übey)
Konular:
Kavramlar, furkan
Kur'an, yedi harf üzere inmesi
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ سَلَمَةَ وَالْحَارِثُ بْنُ مِسْكِينٍ قِرَاءَةً عَلَيْهِ وَأَنَا أَسْمَعُ - وَاللَّفْظُ لَهُ - عَنِ ابْنِ الْقَاسِمِ قَالَ حَدَّثَنِى مَالِكٌ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ عُرْوَةَ بْنِ الزُّبَيْرِ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ عَبْدٍ الْقَارِىِّ قَالَ سَمِعْتُ عُمَرَ بْنَ الْخَطَّابِ - رضى الله عنه - يَقُولُ سَمِعْتُ هِشَامَ بْنَ حَكِيمٍ يَقْرَأُ سُورَةَ الْفُرْقَانِ عَلَى غَيْرِ مَا أَقْرَؤُهَا عَلَيْهِ وَكَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَقْرَأَنِيهَا فَكِدْتُ أَنْ أَعْجَلَ عَلَيْهِ ثُمَّ أَمْهَلْتُهُ حَتَّى انْصَرَفَ ثُمَّ لَبَّبْتُهُ بِرِدَائِهِ فَجِئْتُ بِهِ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنِّى سَمِعْتُ هَذَا يَقْرَأُ سُورَةَ الْفُرْقَانِ عَلَى غَيْرِ مَا أَقْرَأْتَنِيهَا . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « اقْرَأْ » . فَقَرَأَ الْقِرَاءَةَ الَّتِى سَمِعْتُهُ يَقْرَأُ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « هَكَذَا أُنْزِلَتْ » . ثُمَّ قَالَ لِى « اقْرَأْ » . فَقَرَأْتُ فَقَالَ « هَكَذَا أُنْزِلَتْ إِنَّ هَذَا الْقُرْآنَ أُنْزِلَ عَلَى سَبْعَةِ أَحْرُفٍ ( فَاقْرَءُوا مَا تَيَسَّرَ مِنْهُ ) » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
24647, N000938
Hadis:
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ سَلَمَةَ وَالْحَارِثُ بْنُ مِسْكِينٍ قِرَاءَةً عَلَيْهِ وَأَنَا أَسْمَعُ - وَاللَّفْظُ لَهُ - عَنِ ابْنِ الْقَاسِمِ قَالَ حَدَّثَنِى مَالِكٌ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ عُرْوَةَ بْنِ الزُّبَيْرِ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ عَبْدٍ الْقَارِىِّ قَالَ سَمِعْتُ عُمَرَ بْنَ الْخَطَّابِ - رضى الله عنه - يَقُولُ سَمِعْتُ هِشَامَ بْنَ حَكِيمٍ يَقْرَأُ سُورَةَ الْفُرْقَانِ عَلَى غَيْرِ مَا أَقْرَؤُهَا عَلَيْهِ وَكَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَقْرَأَنِيهَا فَكِدْتُ أَنْ أَعْجَلَ عَلَيْهِ ثُمَّ أَمْهَلْتُهُ حَتَّى انْصَرَفَ ثُمَّ لَبَّبْتُهُ بِرِدَائِهِ فَجِئْتُ بِهِ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنِّى سَمِعْتُ هَذَا يَقْرَأُ سُورَةَ الْفُرْقَانِ عَلَى غَيْرِ مَا أَقْرَأْتَنِيهَا . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « اقْرَأْ » . فَقَرَأَ الْقِرَاءَةَ الَّتِى سَمِعْتُهُ يَقْرَأُ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « هَكَذَا أُنْزِلَتْ » . ثُمَّ قَالَ لِى « اقْرَأْ » . فَقَرَأْتُ فَقَالَ « هَكَذَا أُنْزِلَتْ إِنَّ هَذَا الْقُرْآنَ أُنْزِلَ عَلَى سَبْعَةِ أَحْرُفٍ ( فَاقْرَءُوا مَا تَيَسَّرَ مِنْهُ ) » .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Seleme ve el-Haris b. Miskin, ona İbn'ül-Kasım, ona Malik, ona İbn Şihab, ona Urve b. ez-Zübeyr, ona Abdurrahman b. Abdulkari'den (ra) rivayet edildiğine göre, şöyle demiştir: Ömer b. Hattab'dan işittim şöyle diyordu: 'Hişam b. Hâkim'in Furkân suresini okuduğunu dinledim, Rasulullah'ın (sav) bana öğrettiği şekilde okumuyordu. Az kalsın üzerine yürüyecektim. Namazı bitirinceye kadar bekledim sonra elbisesinden tutarak Rasulullah'ın (sav) yanına getirdim ve: 'Ey Allah'ın Rasulü! Bu kimseden Furkân suresini okuduğunu dinledim, bana öğrettiğin gibi okumuyordu,' dedim. Rasulullah (sav), Ona:
"Oku bakalım," dedi. O da önceki okuduğu gibi okudu. Bunun üzerine Rasulullah (sav):
"Bu sure bu şekilde nazil oldu," buyurdu. Sonra bana:
"Oku bakalım sen de," dedi. Ben de bildiğim gibi okuyunca:
"Bu Kur'an; yedi harf üzere nazil olmuştur kolayınıza gelen şekilde okuyun," buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, İftitâh 37, /2148
Senetler:
1. Ebu Hafs Ömer b. Hattab el-Adevî (Ömer b. Hattab b. Nüfeyl b. Abdüluzza)
2. Ebu Muhammed Abdurrahman b. Abd el-Kâri (Abdurrahman b. Abd b. el-Kârî)
3. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
4. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
5. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
6. Ebu Abdullah Abdurrahman b. Kasım el-Atekî (Abdurrahman b. Kasım b. Halid b. Cünade)
7. Haris b. Miskin el-Ümevî (Haris b. Miskin b. Muhammed)
Konular:
Kavramlar, furkan
Kur'an, yedi harf üzere inmesi