Öneri Formu
Hadis Id, No:
17412, D002843
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ مُحَمَّدِ بْنِ ثَابِتٍ حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ الْحُسَيْنِ حَدَّثَنِى أَبِى حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ بُرَيْدَةَ قَالَ سَمِعْتُ أَبِى بُرَيْدَةَ يَقُولُ
"كُنَّا فِى الْجَاهِلِيَّةِ إِذَا وُلِدَ لأَحَدِنَا غُلاَمٌ ذَبَحَ شَاةً وَلَطَخَ رَأْسَهُ بِدَمِهَا فَلَمَّا جَاءَ اللَّهُ بِالإِسْلاَمِ كُنَّا نَذْبَحُ شَاةً وَنَحْلِقُ رَأْسَهُ وَنَلْطَخُهُ بِزَعْفَرَانٍ."
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Muhammed b. Sabit, ona Ali b. Hüseyin, ona babası (Hüseyin b. Vâkid el-Mervezî), ona Abdullah b. Büreyde, ona da babası Büreyde (b. Husayb) şöyle demiştir:
"Cahiliye döneminde birimizin çocuğu doğarsa bir koyun keser ve çocuğun başına kanından sürerdi. Allah İslam'ı getirince biz (çocuk doğduğunda) onun için bir koyun kesmeye, başını tıraş edip za'feran sürmeye başladık."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Dahâyâ 21, /660
Senetler:
1. Ebu Abdullah Büreyde b. Husayb el-Eslemî (Amir b. Husayb b. Abdullah b. Haris b. A'rec)
2. Abdullah b. Büreyde el-Eslemî (Abdullah b. Büreyde Husayb b. Abdullah b. Hâris b. el-A'rec b. Sa'd b. Rezzâh b. Adi b. Sehm b)
3. Hüseyin b. Vâkid el-Mervezî (Hüseyin b. Vâkid)
4. Ali b. Hüseyin el-Kuraşî (Ali b. Hüseyin b. Vakıd)
5. Ebu Hasan Ahmed b. Şebbuye el-Huzaî (Ahmed b. Muhammed b. Sabit)
Konular:
Aile, Çocuk, doğumu ve sonrasındaki görevler
Cahiliye, adetlerini sürdürmek
Kurban, kurban ve adak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273160, D002788-2
Hadis:
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا يَزِيدُ ح
وَحَدَّثَنَا حُمَيْدُ بْنُ مَسْعَدَةَ حَدَّثَنَا بِشْرٌ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَوْنٍ عَنْ عَامِرٍ أَبِى رَمْلَةَ قَالَ أَخْبَرَنَا مِخْنَفُ بْنُ سُلَيْمٍ قَالَ وَنَحْنُ وُقُوفٌ مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِعَرَفَاتٍ قَالَ
"يَا أَيُّهَا النَّاسُ إِنَّ عَلَى كُلِّ أَهْلِ بَيْتٍ فِى كُلِّ عَامٍ أُضْحِيَةً وَعَتِيرَةً أَتَدْرُونَ مَا الْعَتِيرَةُ هَذِهِ الَّتِى يَقُولُ النَّاسُ الرَّجَبِيَّةُ."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ الْعَتِيرَةُ مَنْسُوخَةٌ هَذَا خَبَرٌ مَنْسُوخٌ.]
Tercemesi:
Bize Müsedded (b. Müserhed), ona Yezid (b. Zürey'); (T)
Bize Humeyd b. Mes'ade, ona Bişr (b. Mufassal), ona Abdullah b. Avn, ona Âmir Ebu Remle, ona da Mihnef b. Süleym şöyle demiştir: Biz Arafat'da Rasulullah (sav) ile otururken kendisi şöyle buyurdu:
"Ey insanlar! Şüphesiz ki her sene her ev halkına (Kurban Bayramı'nda kesilen) bir kurbanlık ve bir de atîre vardır. Atire nedir biliyor musunuz? Atîre halkın er-recebiyye (Receb ayında kestikleri kurban) dedikleri şeydir."
[Ebû Davud dedi ki; Atîre mensuhtur (hükmü kaldırılmıştır). Bu haber de mensuhtur.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Dahâyâ 1, /649
Senetler:
1. Mihnef b. Süleym el-Abdi (Mihnef b. Süleym b. Haris b. Avf b. Sa'lebe)
2. Ebu Remle Âmir (Âmir)
3. Ebu Avn Abdullah b. Avn el-Müzenî (Abdullah b. Avn b. Ertabân)
4. Ebu Muaviye Yezid b. Zürey' el-Ayşî (Yezid b. Zürey' b. Yezid)
5. Müsedded b. Müserhed el-Esedî (Müsedded b. Müserhed b. Müserbel b. Şerik)
Konular:
Kurban, kurban ve adak
Nesh
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273162, D002803-2
Hadis:
حَدَّثَنَا إِبْرَاهِيمُ بْنُ مُوسَى الرَّازِىُّ قَالَ أَخْبَرَنَا ح
وَحَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ بَحْرِ بْنِ بَرِّىٍّ حَدَّثَنَا عِيسَى - الْمَعْنَى - عَنْ ثَوْرٍ حَدَّثَنِى أَبُو حُمَيْدٍ الرُّعَيْنِىُّ أَخْبَرَنِى يَزِيدُ ذُو مِصْرٍ قَالَ
"أَتَيْتُ عُتْبَةَ بْنَ عَبْدٍ السُّلَمِىَّ فَقُلْتُ يَا أَبَا الْوَلِيدِ إِنِّى خَرَجْتُ أَلْتَمِسُ الضَّحَايَا فَلَمْ أَجِدْ شَيْئًا يُعْجِبُنِى غَيْرَ ثَرْمَاءَ فَكَرِهْتُهَا فَمَا تَقُولُ قَالَ أَفَلاَ جِئْتَنِى بِهَا. قُلْتُ سُبْحَانَ اللَّهِ تَجُوزُ عَنْكَ وَلاَ تَجُوزُ عَنِّى قَالَ نَعَمْ إِنَّكَ تَشُكُّ وَلاَ أَشُكُّ إِنَّمَا نَهَى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَنِ الْمُصْفَرَّةِ وَالْمُسْتَأْصَلَةِ وَالْبَخْقَاءِ وَالْمُشَيَّعَةِ وَالْكَسْرَاءِ فَالْمُصْفَرَّةُ الَّتِى تُسْتَأْصَلُ أُذُنُهَا حَتَّى يَبْدُوَ سِمَاخُهَا وَالْمُسْتَأْصَلَةُ الَّتِى اسْتُؤْصِلَ قَرْنُهَا مِنْ أَصْلِهِ وَالْبَخْقَاءُ الَّتِى تَبْخَقُ عَيْنُهَا وَالْمُشَيَّعَةُ الَّتِى لاَ تَتْبَعُ الْغَنَمَ عَجْفًا وَضَعْفًا وَالْكَسْرَاءُ الْكَسِيرَةُ."
Tercemesi:
Bize İbrahim b. Musa er-Râzî; (T)
Bize Ali b. Bahr b. Beriy, ona İsa (b. Yunus), ona Sevr (b. Yezid), ona Ebu Humeyd er-Ru'aynî, ona da Yezid Zü Mısır (el-Makrâî) şöyle demiştir: "Utbe b. Abd es-Sülemî'ye gelip şöyle dedim: Ey Ebu Velid! Ben kurbanlık aramaya çıktım fakat ön dişleri dökülmüş olan bir hayvandan başkasını bulamadım. O da hoşuma gitmedi. Bu hususta ne dersin? dedim. O da: Sen onu bana getirir misin (ben keseyim)? cevabını verdi. Bunun üzerine ben de: Subhânallah (Allah tüm kusurlardan münezzehtir) benim kurban etmem caiz olmuyor da senin kurban etmen nasıl caiz oluyor? dedim. O da: Evet (benim kurban etmem caiz olur), çünkü sen (onun kurban edilip edilmeyeceğinde) şüphe ediyorsun. Bense ise şüphe etmiyorum. Rasulullah (sav) sadece Müsferra, Müste'sale, Bahkâ, Müşeyye' ve Kesrâ denilen hayvanları kurban etmeyi yasakladı. Müsferra: Açığa çıkacak şekilde kulağı kökünden kesik olan; Müste'sale: Boynuzu kökünden kırılan; Bahkâ: gözünün görmeyen; Müşeyye': Cılızlıktan ve düşkünlükten dolayı sürüye uyamayan; Kesrâ ise Ayağı kırık olan koyun demektir dedi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Dahâyâ 6, /652
Senetler:
1. Utbe b. Abd es-Sülemî (Utbe b. Abd)
2. Zü Mısr el-Makrâî (Yezid)
3. Ebu Humeyd er-Ru'aynî (Ebu Humeyd)
4. Ebu Halid Sevr b. Yezid er-Rahbî (Sevr b. Yezid b. Ziyad)
5. Ebu Amr İsa b. Yunus es-Sebiî (İsa b. Yunus b. Amr b. Abdullah)
6. İbrahim b. Musa et-Temîmî (İbrahim b. Musa b. Yezid b. Zâzân)
Konular:
Kurban, hangi hayvanlardan kurban edilebilir, edilemez
Açıklama: Şerîtatü'ş-şeytan tabiri, Cahiliye döneminde Şeytan'ın binmesi için hayvanı boğazından yaralayıp ölünceye kadar kendi haline bırakmak şeklinde uygulanan ve iyi bir iş olarak değerlendirilen bir uygulamadır. (Meâlimü's-sünen, IV, 281, Avnu'l-mabud, VIII, 17-8.)
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273166, D002826-2
Hadis:
حَدَّثَنَا هَنَّادُ بْنُ السَّرِىِّ وَالْحَسَنُ بْنُ عِيسَى مَوْلَى ابْنِ الْمُبَارَكِ عَنِ ابْنِ الْمُبَارَكِ عَنْ مَعْمَرٍ عَنْ عَمْرِو بْنِ عَبْدِ اللَّهِ عَنْ عِكْرِمَةَ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ -زَادَ ابْنُ عِيسَى- وَأَبِى هُرَيْرَةَ قَالاَ
"نَهَى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَنْ شَرِيطَةِ الشَّيْطَانِ. زَادَ ابْنُ عِيسَى فِى حَدِيثِهِ وَهِىَ الَّتِى تُذْبَحُ فَيُقْطَعُ الْجِلْدُ وَلاَ تُفْرَى الأَوْدَاجُ ثُمَّ تُتْرَكُ حَتَّى تَمُوتَ."
Tercemesi:
Bize Hennâd b. es-Serî ve (Abdullah) b. Mübarek'in Mevlası Hasan b. İsa, o ikisine (Abdullah) b. İsa, ona Mamer b. Raşid, ona Amr b. Abdullah, ona İkrime, ona da İbn Abbas-(Hasan) b. İsa rivayetinde- ve Ebu Hüreyre, şöyle haber vermişlerdir:
"Hz. Peygamber (sav), Şerîtatü'ş-şeytân'ı yasaklamıştır: (Hasan) b. İsa rivayetinde şunu ilave etmiştir: Şerîtatü'ş-şeytân, boğazının derisi kesilip şah damarları kesilmeden ölünceye kadar kendi haline bırakılan hayvandır."
Açıklama:
Şerîtatü'ş-şeytan tabiri, Cahiliye döneminde Şeytan'ın binmesi için hayvanı boğazından yaralayıp ölünceye kadar kendi haline bırakmak şeklinde uygulanan ve iyi bir iş olarak değerlendirilen bir uygulamadır. (Meâlimü's-sünen, IV, 281, Avnu'l-mabud, VIII, 17-8.)
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Dahâyâ 17, /657
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. İkrime Mevla İbn Abbas (İkrime)
3. Ebu Esvâr Amr b. Abdullah el-Esvârî (Amr b. Abdullah b. Esvâr)
4. Ebu Urve Mamer b. Raşid el-Ezdî (Mamer b. Râşid)
5. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mübarek el-Hanzalî (Abdullah b. Mübarek b. Vadıh)
6. Ebu Ali Hasan b. İsa el-Mâsercisî (Hasan b. İsa b. Mâsercis)
Konular:
Haklar, Hayvan Hakları
Açıklama: Şerîtatü'ş-şeytan tabiri, Cahiliye döneminde Şeytan'ın binmesi için hayvanı boğazından yaralayıp ölünceye kadar kendi haline bırakmak şeklinde uygulanan ve iyi bir iş olarak değerlendirilen bir uygulamadır. (Meâlimü's-sünen, IV, 281, Avnu'l-mabud, VIII, 17-8.)
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273167, D002826-3
Hadis:
حَدَّثَنَا هَنَّادُ بْنُ السَّرِىِّ وَالْحَسَنُ بْنُ عِيسَى مَوْلَى ابْنِ الْمُبَارَكِ عَنِ ابْنِ الْمُبَارَكِ عَنْ مَعْمَرٍ عَنْ عَمْرِو بْنِ عَبْدِ اللَّهِ عَنْ عِكْرِمَةَ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ -زَادَ ابْنُ عِيسَى- وَأَبِى هُرَيْرَةَ قَالاَ
"نَهَى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَنْ شَرِيطَةِ الشَّيْطَانِ. زَادَ ابْنُ عِيسَى فِى حَدِيثِهِ وَهِىَ الَّتِى تُذْبَحُ فَيُقْطَعُ الْجِلْدُ وَلاَ تُفْرَى الأَوْدَاجُ ثُمَّ تُتْرَكُ حَتَّى تَمُوتَ."
Tercemesi:
Bize Hennâd b. es-Serî ve (Abdullah) b. Mübarek'in Mevlası Hasan b. İsa, o ikisine (Abdullah) b. İsa, ona Mamer b. Raşid, ona Amr b. Abdullah, ona İkrime, ona da İbn Abbas-(Hasan) b. İsa rivayetinde- ve Ebu Hüreyre, şöyle haber vermişlerdir:
"Hz. Peygamber (sav), Şerîtatü'ş-şeytân'ı yasaklamıştır: (Hasan) b. İsa rivayetinde şunu ilave etmiştir: Şerîtatü'ş-şeytân, boğazının derisi kesilip şah damarları kesilmeden ölünceye kadar kendi haline bırakılan hayvandır."
Açıklama:
Şerîtatü'ş-şeytan tabiri, Cahiliye döneminde Şeytan'ın binmesi için hayvanı boğazından yaralayıp ölünceye kadar kendi haline bırakmak şeklinde uygulanan ve iyi bir iş olarak değerlendirilen bir uygulamadır. (Meâlimü's-sünen, IV, 281, Avnu'l-mabud, VIII, 17-8.)
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Dahâyâ 17, /657
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. İkrime Mevla İbn Abbas (İkrime)
3. Ebu Esvâr Amr b. Abdullah el-Esvârî (Amr b. Abdullah b. Esvâr)
4. Ebu Urve Mamer b. Raşid el-Ezdî (Mamer b. Râşid)
5. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mübarek el-Hanzalî (Abdullah b. Mübarek b. Vadıh)
6. Ebu Serî Hennâd b. Serî et-Temîmî (Hennad b. Serî b. Musab b. Ebu Bekir)
Konular:
Haklar, Hayvan Hakları
Açıklama: Şerîtatü'ş-şeytan tabiri, Cahiliye döneminde Şeytan'ın binmesi için hayvanı boğazından yaralayıp ölünceye kadar kendi haline bırakmak şeklinde uygulanan ve iyi bir iş olarak değerlendirilen bir uygulamadır. (Meâlimü's-sünen, IV, 281, Avnu'l-mabud, VIII, 17-8.)
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273168, D002826-4
Hadis:
حَدَّثَنَا هَنَّادُ بْنُ السَّرِىِّ وَالْحَسَنُ بْنُ عِيسَى مَوْلَى ابْنِ الْمُبَارَكِ عَنِ ابْنِ الْمُبَارَكِ عَنْ مَعْمَرٍ عَنْ عَمْرِو بْنِ عَبْدِ اللَّهِ عَنْ عِكْرِمَةَ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ -زَادَ ابْنُ عِيسَى- وَأَبِى هُرَيْرَةَ قَالاَ
"نَهَى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَنْ شَرِيطَةِ الشَّيْطَانِ. زَادَ ابْنُ عِيسَى فِى حَدِيثِهِ وَهِىَ الَّتِى تُذْبَحُ فَيُقْطَعُ الْجِلْدُ وَلاَ تُفْرَى الأَوْدَاجُ ثُمَّ تُتْرَكُ حَتَّى تَمُوتَ."
Tercemesi:
Bize Hennâd b. es-Serî ve (Abdullah) b. Mübarek'in Mevlası Hasan b. İsa, o ikisine (Abdullah) b. İsa, ona Mamer b. Raşid, ona Amr b. Abdullah, ona İkrime, ona da İbn Abbas-(Hasan) b. İsa rivayetinde- ve Ebu Hüreyre, şöyle haber vermişlerdir:
"Hz. Peygamber (sav), Şerîtatü'ş-şeytân'ı yasaklamıştır: (Hasan) b. İsa rivayetinde şunu ilave etmiştir: Şerîtatü'ş-şeytân, boğazının derisi kesilip şah damarları kesilmeden ölünceye kadar kendi haline bırakılan hayvandır."
Açıklama:
Şerîtatü'ş-şeytan tabiri, Cahiliye döneminde Şeytan'ın binmesi için hayvanı boğazından yaralayıp ölünceye kadar kendi haline bırakmak şeklinde uygulanan ve iyi bir iş olarak değerlendirilen bir uygulamadır. (Meâlimü's-sünen, IV, 281, Avnu'l-mabud, VIII, 17-8.)
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Dahâyâ 17, /657
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. İkrime Mevla İbn Abbas (İkrime)
3. Ebu Esvâr Amr b. Abdullah el-Esvârî (Amr b. Abdullah b. Esvâr)
4. Ebu Urve Mamer b. Raşid el-Ezdî (Mamer b. Râşid)
5. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mübarek el-Hanzalî (Abdullah b. Mübarek b. Vadıh)
6. Ebu Ali Hasan b. İsa el-Mâsercisî (Hasan b. İsa b. Mâsercis)
Konular:
Haklar, Hayvan Hakları
Açıklama: Musa b. İsmail'in Hammad'dan ve Ka'nebî'nin Malik'ten naklettiği rivayetlerde hadis Urve b. Zübeyr'den mürsel olarak nakledilmiştir.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273170, D002829-2
Hadis:
حَدَّثَنَا مُوسَى بْنُ إِسْمَاعِيلَ حَدَّثَنَا حَمَّادٌ ح
وَحَدَّثَنَا الْقَعْنَبِىُّ عَنْ مَالِكٍ ح
وَحَدَّثَنَا يُوسُفُ بْنُ مُوسَى حَدَّثَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ حَيَّانَ وَمُحَاضِرٌ - الْمَعْنَى - عَنْ هِشَامِ بْنِ عُرْوَةَ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عَائِشَةَ وَلَمْ يَذْكُرَا عَنْ حَمَّادٍ وَمَالِكٍ عَنْ عَائِشَةَ أَنَّهُمْ قَالُوا يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنَّ قَوْمًا حَدِيثُو عَهْدٍ بِالْجَاهِلِيَّةِ يَأْتُونَنَا بِلُحْمَانٍ لاَ نَدْرِى أَذَكَرُوا اسْمَ اللَّهِ عَلَيْهَا أَمْ لَمْ يَذْكُرُوا أَفَنَأْكُلُ مِنْهَا فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"سَمُّوا اللَّهَ وَكُلُوا."
Tercemesi:
Bize Musa b. İsmail, ona Hammad; (T)
Bize (Abdullah b. Mesleme) el-Ka'neb, ona Malik (b. Enes); (T)
Bize Yusuf b. Musa, ona Süleyman b. Hayyan ve Muhadir (b. Müverri'), onlara Hişam (b. Urve), ona Urve (b. Zübeyr), ona da Hz. Aişe şöyle haber vermiştir: -Hammad ve Malik rivayetlerinde Hz. Aişe'yi zikretmemişlerdir- İnsanlar Hz. Peygamber'e (sav) Ey Allah'ın Rasulü! Cahiliye döneminden yeni çıkmış bir kavim bize etler getiriyorlar. Biz o etlerin Allah'ın adının anılarak kesilip kesilmediğini bilmiyoruz, ondan yiyelim mi? dediler. Hz. Peygamber de (sav); "Allah'ın adını anın ve yiyiniz" buyurdu.
Açıklama:
Musa b. İsmail'in Hammad'dan ve Ka'nebî'nin Malik'ten naklettiği rivayetlerde hadis Urve b. Zübeyr'den mürsel olarak nakledilmiştir.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Dahâyâ 19, /657
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
3. Ebu Münzir Hişam b. Urve el-Esedî (Hişam b. Urve b. Zübeyr b. Avvam)
4. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
5. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesleme el-Harisî (Abdullah b. Mesleme b. Ka'neb)
Konular:
Kültürel Hayat, yemek kültürü
Açıklama: Musa b. İsmail'in Hammad'dan ve Ka'nebî'nin Malik'ten naklettiği rivayetlerde hadis Urve b. Zübeyr'den mürsel olarak nakledilmiştir.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273171, D002829-3
Hadis:
حَدَّثَنَا مُوسَى بْنُ إِسْمَاعِيلَ حَدَّثَنَا حَمَّادٌ ح
وَحَدَّثَنَا الْقَعْنَبِىُّ عَنْ مَالِكٍ ح
وَحَدَّثَنَا يُوسُفُ بْنُ مُوسَى حَدَّثَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ حَيَّانَ وَمُحَاضِرٌ - الْمَعْنَى - عَنْ هِشَامِ بْنِ عُرْوَةَ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عَائِشَةَ وَلَمْ يَذْكُرَا عَنْ حَمَّادٍ وَمَالِكٍ عَنْ عَائِشَةَ أَنَّهُمْ قَالُوا يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنَّ قَوْمًا حَدِيثُو عَهْدٍ بِالْجَاهِلِيَّةِ يَأْتُونَنَا بِلُحْمَانٍ لاَ نَدْرِى أَذَكَرُوا اسْمَ اللَّهِ عَلَيْهَا أَمْ لَمْ يَذْكُرُوا أَفَنَأْكُلُ مِنْهَا فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"سَمُّوا اللَّهَ وَكُلُوا."
Tercemesi:
Bize Musa b. İsmail, ona Hammad; (T)
Bize (Abdullah b. Mesleme) el-Ka'neb, ona Malik (b. Enes); (T)
Bize Yusuf b. Musa, ona Süleyman b. Hayyan ve Muhadir (b. Müverri'), onlara Hişam (b. Urve), ona Urve (b. Zübeyr), ona da Hz. Aişe şöyle haber vermiştir: -Hammad ve Malik rivayetlerinde Hz. Aişe'yi zikretmemişlerdir- İnsanlar Hz. Peygamber'e (sav) Ey Allah'ın Rasulü! Cahiliye döneminden yeni çıkmış bir kavim bize etler getiriyorlar. Biz o etlerin Allah'ın adının anılarak kesilip kesilmediğini bilmiyoruz, ondan yiyelim mi? dediler. Hz. Peygamber de (sav); "Allah'ın adını anın ve yiyiniz" buyurdu.
Açıklama:
Musa b. İsmail'in Hammad'dan ve Ka'nebî'nin Malik'ten naklettiği rivayetlerde hadis Urve b. Zübeyr'den mürsel olarak nakledilmiştir.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Dahâyâ 19, /657
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
3. Ebu Münzir Hişam b. Urve el-Esedî (Hişam b. Urve b. Zübeyr b. Avvam)
4. Ebu Seleme Hammad b. Seleme el-Basrî (Hammad b. Seleme b. Dînar)
5. Ebu Seleme Musa b. İsmail et-Tebûzeki (Musa b. İsmail)
Konular:
Kültürel Hayat, yemek kültürü
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ أَنَّ عَبْدَ الْوَاحِدِ بْنَ زِيَادٍ وَحَمَّادًا حَدَّثَاهُمْ - الْمَعْنَى وَاحِدٌ - عَنْ عَاصِمٍ عَنِ الشَّعْبِىِّ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ صَفْوَانَ أَوْ صَفْوَانَ بْنِ مُحَمَّدٍ قَالَ
"اصَّدْتُ أَرْنَبَيْنِ فَذَبَحْتُهُمَا بِمَرْوَةٍ فَسَأَلْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَنْهُمَا فَأَمَرَنِى بِأَكْلِهِمَا."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273164, D002822-2
Hadis:
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ أَنَّ عَبْدَ الْوَاحِدِ بْنَ زِيَادٍ وَحَمَّادًا حَدَّثَاهُمْ - الْمَعْنَى وَاحِدٌ - عَنْ عَاصِمٍ عَنِ الشَّعْبِىِّ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ صَفْوَانَ أَوْ صَفْوَانَ بْنِ مُحَمَّدٍ قَالَ
"اصَّدْتُ أَرْنَبَيْنِ فَذَبَحْتُهُمَا بِمَرْوَةٍ فَسَأَلْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَنْهُمَا فَأَمَرَنِى بِأَكْلِهِمَا."
Tercemesi:
Bize Müsedded (b. Müserhed), ona Abdülvahid b. Ziyad ve Hammad (b. Zeyd) aynı manayla, o ikisine Asım el-Ahvel, ona (Âmir) eş-Şa'bî, ona Muhammed b. Safvan veya Safvan b. Muhammed şöyle haber vermiştir.
"İki tavşan avladım ve onları sert beyaz bir taşla kestim. Hz. Peygamber'e (sav) bu durumu sorduğumda o hayvanları yiyebileceğimi söyledi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Dahâyâ 15, /656
Senetler:
1. Muhammed b. Safvan el-Ensari (Muhammed b. Safvan)
2. Ebu Amr Amir eş-Şa'bî (Amir b. Şerahil b. Abdin)
3. Ebu Abdurrahman Asım el-Ahvel (Asım b. Süleyman)
4. Ebu Bişr Abdülvahid b. Ziyad el-Abdî (Abdülvahid b. Ziyad)
5. Müsedded b. Müserhed el-Esedî (Müsedded b. Müserhed b. Müserbel b. Şerik)
Konular:
Kültürel hayat, Hayvanların kesiminde kullanılacak aletler
Kültürel Hayat, yemek kültürü
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273169, D002827-2
Hadis:
حَدَّثَنَا الْقَعْنَبِىُّ حَدَّثَنَا ابْنُ الْمُبَارَكِ ح
وَحَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا هُشَيْمٌ عَنْ مُجَالِدٍ عَنْ أَبِى الْوَدَّاكِ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ قَالَ سَأَلْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَنِ الْجَنِينِ فَقَالَ
"كُلُوهُ إِنْ شِئْتُمْ."
وَقَالَ مُسَدَّدٌ قُلْنَا يَا رَسُولَ اللَّهِ نَنْحَرُ النَّاقَةَ وَنَذْبَحُ الْبَقَرَةَ وَالشَّاةَ فَنَجِدُ فِى بَطْنِهَا الْجَنِينَ أَنُلْقِيهِ أَمْ نَأْكُلُهُ قَالَ
"كُلُوهُ إِنْ شِئْتُمْ فَإِنَّ ذَكَاتَهُ ذَكَاةُ أُمِّهِ."
Tercemesi:
Bize (Abdullah b. Mesleme) el-Ka'neb, ona (Abdullah) b. Mübarek; (T)
Bize Müsedded (b. Müserhed), ona Hüşeym (b. Beşir), ona Mücalid (b. Saîd), ona Ebu Veddâk (Cebr b. Nevf), ona da Ebu Said el-Hudrî şöyle haber vermiştir: Hz. Peygamber'e (sav) (kesilen hayvanın) karnındaki yavru hakkında sordum. O da "isterseniz yiyebilirsiniz" buyurdu.
Müsedded ise şöyle rivayet etmiştir: Biz Ey Allah'ın Rasulü develeri, sığırları ve koyunları boğazlıyoruz ve karnında bir yavru buluyoruz. O yavruyu atalım mı? yoksa yiyelim mi? dedik.
"İsterseniz yiyebilirsiniz, onun kesimi annesinin kesimiyle gerçekleşir" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Dahâyâ 18, /657
Senetler:
1. Ebu Said el-Hudrî (Sa'd b. Malik b. Sinan b. Sa'lebe b. Ebcer)
2. Cebr b. Nevf el-Hemedanî (Cebr b. Nevf b. Rabî'a)
3. Ebu Umeyr Mücalid b. Saîd el-Hemdani (Mücalid b. Saîd b. Umeyr b. Bistâm b. Zî Mürrân)
4. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mübarek el-Hanzalî (Abdullah b. Mübarek b. Vadıh)
5. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesleme el-Harisî (Abdullah b. Mesleme b. Ka'neb)
Konular:
Kültürel Hayat, yemek kültürü