Bize Mahmud b. Gaylân, ona Ebu Davud, ona Şu'be, ona el-A'meş ile Hammâd ve Asım b. Behdele, onlara Ebû Vail, ona da Huzeyfe (ra) şöyle demiştir: Bir gün Hz. Ömer,
"- Rasûlullah'ın (sav) fitne hakkında söylediği sözü hanginiz hatırlıyor?" diye sordu. Huzeyfe,
"- Ben" dedi ve şöyle devam etti:
"Bir kimsenin ailesi, malı, çocuğu ve komşusuyla ilgili fitnesine, onun namazı, orucu, sadakası ve iyiliği emredip kötülüğe mani olması kefaret olur."
Hz. Ömer,
"- Sana bunu sormuyorum, ben asıl deniz dalgaları gibi kabaracak olan büyük fitneyi soruyorum" dedi. Huzeyfe de,
"- Ey Müminlerin Emiri! Seninle o fitne arasında kapalı bir kapı vardır" dedi. Hz. Ömer;
"- O kapı açılacak mı, yoksa kırılacak mı?" diye sordu. Huzeyfe de
"- Aksine kırılacak" dedi. Bunun üzerine Hz. Ömer:
"- O zaman o fitne kapısı kıyamete kadar kapanmayacak demektir" dedi.
Ebû Vail, Hammâd’ın rivayetinde şöyle diyor: Mesrûk'a bu kapının ne olduğunu Huzeyfe'ye sor dedim. O da sordu ve Huzeyfe "O kapı Ömer'dir" dedi.
Ebû İsa dedi ki: Bu hadis sahihtir.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
12676, T002258
Hadis:
حَدَّثَنَا مَحْمُودُ بْنُ غَيْلاَنَ حَدَّثَنَا أَبُو دَاوُدَ أَنْبَأَنَا شُعْبَةُ عَنِ الأَعْمَشِ وَحَمَّادٍ وَعَاصِمِ بْنِ بَهْدَلَةَ سَمِعُوا أَبَا وَائِلٍ عَنْ حُذَيْفَةَ قَالَ : قَالَ عُمَرُ أَيُّكُمْ يَحْفَظُ مَا قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى الْفِتْنَةِ؟ فَقَالَ حُذَيْفَةُ أَنَا . قَالَ حُذَيْفَةُ: فِتْنَةُ الرَّجُلِ فِى أَهْلِهِ وَمَالِهِ وَوَلَدِهِ وَجَارِهِ يُكَفِّرُهَا الصَّلاَةُ وَالصَّوْمُ وَالصَّدَقَةُ وَالأَمْرُ بِالْمَعْرُوفِ وَالنَّهْىُ عَنِ الْمُنْكَرِ . فَقَالَ عُمَرُ :لَسْتُ عَنْ هَذَا أَسْأَلُكَ وَلَكِنْ عَنِ الْفِتْنَةِ الَّتِى تَمُوجُ كَمَوْجِ الْبَحْرِ؟ قَالَ: يَا أَمِيرَ الْمُؤْمِنِينَ إِنَّ بَيْنَكَ وَبَيْنَهَا بَابًا مُغْلَقًا . قَالَ عُمَرُ: أَيُفْتَحُ أَمْ يُكْسَرُ؟ قَالَ :بَلْ يُكْسَرُ . قَالَ : إِذًا لاَ يُغْلَقُ إِلَى يَوْمِ الْقِيَامَةِ . قَالَ أَبُو وَائِلٍ فِى حَدِيثِ حَمَّادٍ فَقُلْتُ لِمَسْرُوقٍ سَلْ حُذَيْفَةَ عَنِ الْبَابِ فَسَأَلَهُ فَقَالَ: عُمَرُ . قَالَ أَبُو عِيسَى: هَذَا حَدِيثٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Bize Mahmud b. Gaylân, ona Ebu Davud, ona Şu'be, ona el-A'meş ile Hammâd ve Asım b. Behdele, onlara Ebû Vail, ona da Huzeyfe (ra) şöyle demiştir: Bir gün Hz. Ömer,
"- Rasûlullah'ın (sav) fitne hakkında söylediği sözü hanginiz hatırlıyor?" diye sordu. Huzeyfe,
"- Ben" dedi ve şöyle devam etti:
"Bir kimsenin ailesi, malı, çocuğu ve komşusuyla ilgili fitnesine, onun namazı, orucu, sadakası ve iyiliği emredip kötülüğe mani olması kefaret olur."
Hz. Ömer,
"- Sana bunu sormuyorum, ben asıl deniz dalgaları gibi kabaracak olan büyük fitneyi soruyorum" dedi. Huzeyfe de,
"- Ey Müminlerin Emiri! Seninle o fitne arasında kapalı bir kapı vardır" dedi. Hz. Ömer;
"- O kapı açılacak mı, yoksa kırılacak mı?" diye sordu. Huzeyfe de
"- Aksine kırılacak" dedi. Bunun üzerine Hz. Ömer:
"- O zaman o fitne kapısı kıyamete kadar kapanmayacak demektir" dedi.
Ebû Vail, Hammâd’ın rivayetinde şöyle diyor: Mesrûk'a bu kapının ne olduğunu Huzeyfe'ye sor dedim. O da sordu ve Huzeyfe "O kapı Ömer'dir" dedi.
Ebû İsa dedi ki: Bu hadis sahihtir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Fiten 71, 4/524
Senetler:
1. Ebu Abdullah Huzeyfe b. Yeman el-Absî (Huzeyfe b. Huseyl b. Cabir)
2. Ebu Vâil Şakik b. Seleme el-Esedî (Şakik b. Seleme)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
5. Ebû Dâvûd et-Tayâlîsî (Süleyman b. Davud b. Cârûd)
6. Ebu Ahmed Mahmud b. Ğaylan el-Adevi (Mahmud b. Ğaylan)
Konular:
Kıyamet, alametleri, Gelecek Tasavvuru
Komşuluk, komşuluk ilişkileri
Öneri Formu
Hadis Id, No:
12703, T002269
Hadis:
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ حَدَّثَنَا رِشْدِينُ بْنُ سَعْدٍ عَنْ يُونُسَ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ الزُّهْرِىِّ عَنْ قَبِيصَةَ بْنِ ذُؤَيْبٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ : قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم : « تَخْرُجُ مِنْ خُرَاسَانَ رَايَاتٌ سُودٌ لاَ يَرُدُّهَا شَىْءٌ حَتَّى تُنْصَبَ بِإِيلِيَاءَ » . هَذَا حَدِيثٌ غَرِيبٌ .
Tercemesi:
Bize Kuteybe, ona Rişdîn b. Sa’d, ona Yunus, ona İbn Şihâb ez-Zührî, ona Kabisa b. Zueyb, ona da Ebu Hureyre’nin şöyle dediğini rivayet etti: Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: “Horasan’dan siyah sancaklar çıkacak. Bu sancaklar İlya’da (Kudüs’de) dikilinceye kadar hiçbir şey onları geri çeviremeyecektir.”
Bu, garip bir hadistir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Fiten 79, 4/531
Senetler:
()
Konular:
Bilgi, gaybdan haber verme
Bize Ebû Hafs Amr b. Ali, ona Yahya b. Saîd, ona Fudayl b. Ğazvân, ona İkrime, ona da İbn Abbas'ın rivayet ettiğine göre, Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Benden sonra kafirlere benzeyip birbirinizin boynunu vurmayan."
[Tirmizî: Bu konuda Abdullah b. Mes’ûd, Cerir, İbn Ömer, Kürz b. Alkame, Vâil’e ve Sunabihî’den de hadis rivâyet edilmiştir. Bu hadis hasen sahihtir.]
Öneri Formu
Hadis Id, No:
12429, T002193
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو حَفْصٍ عَمْرُو بْنُ عَلِىٍّ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنَا فُضَيْلُ بْنُ غَزْوَانَ حَدَّثَنَا عِكْرِمَةُ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ : قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم":
" لاَ تَرْجِعُوا بَعْدِى كُفَّارًا يَضْرِبُ بَعْضُكُمْ رِقَابَ بَعْضٍ"
[قَالَ أَبُو عِيسَى وَفِى الْبَابِ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مَسْعُودٍ وَجَرِيرٍ وَابْنِ عُمَرَ وَكُرْزِ بْنِ عَلْقَمَةَ وَوَائلَةَ بْنِ الأَسْقَعِ وَالصُّنَابِحِىِّ . وَهَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ.]
Tercemesi:
Bize Ebû Hafs Amr b. Ali, ona Yahya b. Saîd, ona Fudayl b. Ğazvân, ona İkrime, ona da İbn Abbas'ın rivayet ettiğine göre, Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Benden sonra kafirlere benzeyip birbirinizin boynunu vurmayan."
[Tirmizî: Bu konuda Abdullah b. Mes’ûd, Cerir, İbn Ömer, Kürz b. Alkame, Vâil’e ve Sunabihî’den de hadis rivâyet edilmiştir. Bu hadis hasen sahihtir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Fiten 28, 4/486
Senetler:
()
Konular:
Kıyamet, alametleri, Gelecek Tasavvuru
Teşebbüh, Özenme, ehl-i kitaba, kafirlere benzemek
Bize Said b. Abdurrahman el-Mahzûmî ve Abdülcabbâr b. Alâ, onlara Süfyân, ona Zührî, ona Saîd b. Müseyyeb, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre, Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Ayakkabıları kıldan yapılmış bir toplumla savaşmadıkça kıyamet kopmayacaktır. Ve yine siz yüzleri deriyle kaplanmış kalkana benzeyen bir milletle savaşmadıkça kıyamet kopmayacaktır."
Tirmizî der ki: Bu konuda Ebu Bekir es Sıddık, Büreyde, Ebu Saîd, Amr b. Tağlib ve Muaviye’den de hadis rivâyet edilmiştir. Bu hadis hasen sahihtir.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
12471, T002215
Hadis:
حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ الْمَخْزُومِىُّ وَعَبْدُ الْجَبَّارِ بْنُ الْعَلاَءِ قَالاَ : حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ سَعِيدِ بْنِ الْمُسَيَّبِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم قَالَ :« لاَ تَقُومُ السَّاعَةُ حَتَّى تُقَاتِلُوا قَوْمًا نِعَالُهُمُ الشَّعَرُ وَلاَ تَقُومُ السَّاعَةُ حَتَّى تُقَاتِلُوا قَوْمًا كَأَنَّ وُجُوهَهُمُ الْمَجَانُّ الْمُطْرَقَةُ » . قَالَ أَبُو عِيسَى : وَفِى الْبَابِ عَنْ أَبِى بَكْرٍ الصِّدِّيقِ وَبُرَيْدَةَ وَأَبِى سَعِيدٍ وَعَمْرِو بْنِ تَغْلِبَ وَمُعَاوِيَةَ . وَهَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Bize Said b. Abdurrahman el-Mahzûmî ve Abdülcabbâr b. Alâ, onlara Süfyân, ona Zührî, ona Saîd b. Müseyyeb, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre, Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Ayakkabıları kıldan yapılmış bir toplumla savaşmadıkça kıyamet kopmayacaktır. Ve yine siz yüzleri deriyle kaplanmış kalkana benzeyen bir milletle savaşmadıkça kıyamet kopmayacaktır."
Tirmizî der ki: Bu konuda Ebu Bekir es Sıddık, Büreyde, Ebu Saîd, Amr b. Tağlib ve Muaviye’den de hadis rivâyet edilmiştir. Bu hadis hasen sahihtir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Fiten 40, 4/497
Senetler:
()
Konular:
Kıyamet, alametleri, Gelecek Tasavvuru
Öneri Formu
Hadis Id, No:
12386, T002165
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ مَنِيعٍ حَدَّثَنَا النَّضْرُ بْنُ إِسْمَاعِيلَ أَبُو الْمُغِيرَةِ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ سُوقَةَ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ دِينَارٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ قَالَ: خَطَبَنَا عُمَرُ بِالْجَابِيَةِ فَقَالَ يَا أَيُّهَا النَّاسُ إِنِّى قُمْتُ فِيكُمْ كَمَقَامِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِينَا فَقَالَ: « أُوصِيكُمْ بِأَصْحَابِى ثُمَّ الَّذِينَ يَلُونَهُمْ ثُمَّ الَّذِينَ يَلُونَهُمْ ثُمَّ يَفْشُو الْكَذِبُ حَتَّى يَحْلِفَ الرَّجُلُ وَلاَ يُسْتَحْلَفُ وَيَشْهَدَ الشَّاهِدُ وَلاَ يُسْتَشْهَدُ أَلاَ لاَ يَخْلُوَنَّ رَجُلٌ بِامْرَأَةٍ إِلاَّ كَانَ ثَالِثَهُمَا الشَّيْطَانُ عَلَيْكُمْ بِالْجَمَاعَةِ وَإِيَّاكُمْ وَالْفُرْقَةَ فَإِنَّ الشَّيْطَانَ مَعَ الْوَاحِدِ وَهُوَ مِنَ الاِثْنَيْنِ أَبْعَدُ مَنْ أَرَادَ بُحْبُوحَةَ الْجَنَّةِ فَلْيَلْزَمِ الْجَمَاعَةَ مَنْ سَرَّتْهُ حَسَنَتُهُ وَسَاءَتْهُ سَيِّئَتُهُ فَذَلِكَ الْمُؤْمِنُ » . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ غَرِيبٌ مِنْ هَذَا الْوَجْهِ وَقَدْ رَوَاهُ ابْنُ الْمُبَارَكِ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ سُوقَةَ وَقَدْ رُوِىَ هَذَا الْحَدِيثُ مِنْ غَيْرِ وَجْهٍ عَنْ عُمَرَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم .
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Menî', ona Ebu Muğîra Nadr b. İsmail, ona Muhammed b. Sûka, ona Abdullah b. Dînâr, ona da İbn Ömer şöyle rivayet etmiştir:
Ömer, Câbiye'de bizlere hutbe verdi. ''Ey insanlar, Rasulullah'ın bizim içimizde kalkıp (buyurduğu gibi) ben de sizin içinizde kalktım. O şöyle buyurmuştu'' dedi:
Sizlere ashabımı, sonra onlardan sonrakileri, ardında da onlardan sonrakilerini tavsiye ediyorum. Akabinde yalan yayılır. Öyle ki, taleb edilmediği halde kişi, yemin eder; istenmediği halde kişi, şahitlikte bulunur. Dikkat edin, bir erkek bir kadınla yalnız kalmasın ki üçüncüleri şeytan olmasın! Cemaate dikkat edin, ayrılıktan ise sakının. Zira şeytan, tek kalan ile beraberdir, iki kişiden ise uzaktır. Cennetin en güzel yerini isteyen cemaate yapışsın. İyiliği kendisini mesud eden; kötülüğü de kendisini üzen kimse mümindir.
Ebu İsa şöyle demiştir: Bu hadis, bu tarik ile bildiğimiz hasen-sahih-garîb bir hadistir. Bu hadisi İbn Mübarek, Muhammed b. Sûka'dan rivayet etmiştir. Bu hadis, daha pek çok tarik ile Ömer vasıtasıyla Hz. Peygamber (sav)'den rivayet edilmiştir.
Açıklama:
Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım:
عَلَيْكُمْ بِالْجَمَاعَةِ وَإِيَّاكُمْ وَالْفُرْقَةَ فَإِنَّ الشَّيْطَانَ مَعَ الْوَاحِدِ
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Fiten 7, 4/465
Senetler:
1. Ebu Hafs Ömer b. Hattab el-Adevî (Ömer b. Hattab b. Nüfeyl b. Abdüluzza)
2. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
3. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Dinar el-Kuraşî (Abdullah b. Dinar)
4. Ebu Bekir Muhammed b. Sûka el-Ğanevi (Muhammed b. Sûka)
5. Nadr b. İsmail el-Becelî (Nadr b. İsmail b. Hazım)
6. Ahmed b. Meni' el-Begavî (Ahmed b. Meni' b. Abdurrahman)
Konular:
Cemaat, birlik olma
Hutbe, hutbenin sosyal hayat ile ilişkisi
İman, alametleri, İyiliğe sevinme, kötülüğe üzülme
Kadın-Erkek, kadın-erkek ilişkileri
KTB, İMAN
Yalan, yalancılık
Öneri Formu
Hadis Id, No:
12367, T002159
Hadis:
حَدَّثَنَا هَنَّادٌ حَدَّثَنَا أَبُو الأَحْوَصِ عَنْ شَبِيبِ بْنِ غَرْقَدَةَ عَنْ سُلَيْمَانَ بْنِ عَمْرِو بْنِ الأَحْوَصِ عَنْ أَبِيهِ قَالَ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ فِى حِجَّةِ الْوَدَاعِ لِلنَّاسِ « أَىُّ يَوْمٍ هَذَا » . قَالُوا يَوْمُ الْحَجِّ الأَكْبَرِ . قَالَ « فَإِنَّ دِمَاءَكُمْ وَأَمْوَالَكُمْ وَأَعْرَاضَكُمْ بَيْنَكُمْ حَرَامٌ كَحُرْمَةِ يَوْمِكُمْ هَذَا فِى بَلَدِكُمْ هَذَا . أَلاَ لاَ يَجْنِى جَانٍ إِلاَّ عَلَى نَفْسِهِ أَلاَ لاَ يَجْنِى جَانٍ عَلَى وَلَدِهِ . وَلاَ مَوْلُودٌ عَلَى وَالِدِهِ أَلاَ وَإِنَّ الشَّيْطَانَ قَدْ أَيِسَ مِنْ أَنْ يُعْبَدَ فِى بِلاَدِكُمْ هَذِهِ أَبَدًا وَلَكِنْ سَتَكُونُ لَهُ طَاعَةٌ فِيمَا تَحْتَقِرُونَ مِنْ أَعْمَالِكُمْ فَسَيَرْضَى بِهِ » . قَالَ أَبُو عِيسَى وَفِى الْبَابِ عَنْ أَبِى بَكْرَةَ وَابْنِ عَبَّاسٍ وَجَابِرٍ وَحُذَيْمِ بْنِ عَمْرٍو السَّعْدِىِّ . وَهَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ . وَرَوَى زَائِدَةُ عَنْ شَبِيبِ بْنِ غَرْقَدَةَ نَحْوَهُ . وَلاَ نَعْرِفُهُ إِلاَّ مِنْ حَدِيثِ شَبِيبِ بْنِ غَرْقَدَةَ .
Tercemesi:
Bize Hennâd (b. Serî), ona Ebu Ahves (Sellâm b. Süleym), ona Şebîb b. Ğarkade, ona Süleyman b. Amr b. Ahves, ona da babası (Amr b. Ahves) şöyle demiştir: Rasulullah (sav) veda haccında insanlara şöyle hitab ediyordu: "
Bu gün hangi gündür?" Sahabe: "Haccı Ekber (Kurban bayramının birinci günüdür)" dediler. Bundan sonra Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Bu bulunduğunuz belde ve bu gününüzün haram (kutsal) olduğu gibi kanlarınız (canlarınız) mallarınız ve namuslarınız birbirinize haramdır.Dikkat edin! Her suç işleyen kendine suç işler. Dikkat edin! Hiçbir çocuk babasının yaptığından, hiçbir baba da çocuğunun yaptığından sorumlu tutulamaz. Dikkat edin! Şeytan sizin ülkenizde kendisine ibadet edilmesinden ebediyen ümidini kesmiştir. Fakat amellerinizden küçük gördüğünüz (önemsemediğiniz) bazı konularda kendisine itaat edeceksiniz. O oda bundan razı olacaktır."
Tirmizî dedi ki: Bu konuda Ebubekir, İbn Abbas, Cabir, Huzeym b. Amr es-Sa'dî'den de hadis rivayet edilmiştir. Bu hadis hasen sahihtir. Zaide adlı ravi de Şebîb b. Gargade'den bu hadisin bir benzerini rivayet etmiştir. Biz bu hadisi sadece Şebîb b. Gargade'nin rivayetiyle biliyoruz.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Fiten 2, 4/461
Senetler:
1. Amr b. Ahvas el-Cüşemî (Amr b. Ahvas b. Cafer b. Kilâb)
2. Süleyman b. Amr el-Cüşemî (Süleyman b. Amr b. Ahvas)
3. Şebib b. Ğarkade es-Sülemî (Şebib b. Ğarkade)
4. Ebu Ahvas Sellâm b. Süleym el-Hanefî (Sellâm b. Süleym)
5. Ebu Serî Hennâd b. Serî et-Temîmî (Hennad b. Serî b. Musab b. Ebu Bekir)
Konular:
Hz. Peygamber, veda haccı
KTB, ŞEYTAN, İBLİS
Yargı, adam öldürmek
Yargı, Suç, suçun bireyselliği
Öneri Formu
Hadis Id, No:
12655, T002251
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ بْنُ حُمَيْدٍ أَخْبَرَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ أَخْبَرَنَا مَعْمَرٌ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ سَالِمِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ وَأَبِى بَكْرِ بْنِ سُلَيْمَانَ وَهُوَ ابْنُ أَبِى حَثْمَةَ أَنَّ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ عُمَرَ قَالَ :صَلَّى بِنَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم ذَاتَ لَيْلَةٍ صَلاَةَ الْعِشَاءِ فِى آخِرِ حَيَاتِهِ فَلَمَّا سَلَّمَ قَالَ :« أَرَأَيْتَكُمْ لَيْلَتَكُمْ هَذِهِ عَلَى رَأْسِ مِائَةِ سَنَةٍ مِنْهَا لاَ يَبْقَى مِمَّنْ هُوَ عَلَى ظَهْرِ الأَرْضِ أَحَدٌ » . قَالَ ابْنُ عُمَرَ :فَوَهَلَ النَّاسُ فِى مَقَالَةِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم تِلْكَ فِيمَا يَتَحَدَّثُونَهُ مِنْ هَذِهِ الأَحَادِيثِ عَنْ مِائَةِ سَنَةٍ وَإِنَّمَا قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « لاَ يَبْقَى مِمَّنْ هُوَ الْيَوْمَ عَلَى ظَهْرِ الأَرْضِ أَحَدٌ » . يُرِيدُ بِذَلِكَ أَنْ يَنْخَرِمَ ذَلِكَ الْقَرْنُ . قَالَ :أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Bize Abd b. Humeyd, ona Abdürrezzak, ona Ma’mer, ona ez-Zührî, ona Salim b. Abdullah ve Ebu Bekir b. Süleyman’ın –ki o İbn Ebu Hasme’dir- dediğine göre Abdullah b. Ömer dedi ki: Rasulullah (sav) hayatının sonlarında, bize bir gece yatsı namazını kıldırdı ve selam verince de: “Şu gecenizi görüyor musunuz? Bu geceden itibaren yüz sene sonra şu anda yeryüzünde bulunanlardan hiç kimse kalmayacaktır” buyurdu.
İbn Ömer dedi ki: İnsanlar, o yüzyıl ile ilgili bu hadisler hakkında konuşmalarında Rasulullah’ın (sav) o sözünü yorumlamakta hataya düştüler, çünkü Rasulullah’ın (sav) söylediği ancak: “Bugün yeryüzünde mevcut olanlardan hiçbir kimse kalmayacaktır” demişti. O, bu sözleriyle, o asrın sona ereceğini söylemek istemişti.
Ebu İsa (Tirmizi) dedi ki: Bu, sahih bir hadistir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Fiten 64, 4/520
Senetler:
()
Konular:
Bilgi, gaybdan haber verme
Sahâbe, sahabiler ve hadîs
Siyer, Hz. Peygamber'in son günleri
Öneri Formu
Hadis Id, No:
12383, T002164
Hadis:
حَدَّثَنَا بُنْدَارٌ حَدَّثَنَا مَعْدِىُّ بْنُ سُلَيْمَانَ حَدَّثَنَا ابْنُ عَجْلاَنَ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ « مَنْ صَلَّى الصُّبْحَ فَهُوَ فِى ذِمَّةِ اللَّهِ فَلاَ يُتْبِعَنَّكُمُ اللَّهُ بِشَىْءٍ مِنْ ذِمَّتِهِ » . قَالَ أَبُو عِيسَى وَفِى الْبَابِ عَنْ جُنْدَبٍ وَابْنِ عُمَرَ . وَهَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ غَرِيبٌ مِنْ هَذَا الْوَجْهِ .
Tercemesi:
Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “Her kim sabah namazını kılarsa Allah’ın himayesine ve koruması altına girmiştir. Allah bu korumasına karşılık sizden bir şey de istememektedir.” (Tirmizî rivâyet etmiştir.)Tirmizî: Bu konuda Cündüp ve İbn Ömer’den de hadis rivâyet edilmiştir.Bu hadis bu şekliyle hasen garibtir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Fiten 6, 4/465
Senetler:
()
Konular:
Müslüman, Anlaşmalara riayet etmek, ahde vefa
Namaz, sabah namazı
Namaz, sabah namazı, fazileti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
282042, T002237-2
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ وَأَحْمَدُ بْنُ مَنِيعٍ قَالاَ :حَدَّثَنَا رَوْحُ بْنُ عُبَادَةَ حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ أَبِى عَرُوبَةَ عَنْ أَبِى التَّيَّاحِ عَنِ الْمُغِيرَةِ بْنِ سُبَيْعٍ عَنْ عَمْرِو بْنِ حُرَيْثٍ عَنْ أَبِى بَكْرٍ الصِّدِّيقِ قَالَ : حَدَّثَنَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ : « الدَّجَّالُ يَخْرُجُ مِنْ أَرْضٍ بِالْمَشْرِقِ يُقَالُ لَهَا خُرَاسَانُ يَتْبَعُهُ أَقْوَامٌ كَأَنَّ وُجُوهَهُمُ الْمَجَانُّ الْمُطْرَقَةُ » . قَالَ أَبُو عِيسَى : وَفِى الْبَابِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ وَعَائِشَةَ . وَهَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ غَرِيبٌ . وَقَدْ رَوَاهُ عَبْدُ اللَّهِ بْنُ شَوْذَبٍ وَغَيْرُ وَاحِدٍ عَنْ أَبِى التَّيَّاحِ وَلاَ نَعْرِفُهُ إِلاَّ مِنْ حَدِيثِ أَبِى التَّيَّاحِ .
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Fiten 57, 4/509
Senetler:
1. Ebu Bekir es-Sıddîk (Abdullah b. Osman b. Amir b. Amr b. Ka'b)
2. Amr b. Hureys el-Kuraşî (Amr b. Hureys b. Amr b. Osman b. Abdullah b. Ömer)
3. Muğira b. Sübey' el-Iclî (Muğira b. Sübey')
4. Ebu Teyyah Yezid b. Humeyd ed-Dubaî (Yezid b. Humeyd ed-Dube'î)
5. Ebu Nadr Said b. Ebu Arûbe el-Adevî (Saîd b. Mihrân)
6. Ebu Muhammed Ravh b. Ubade el-Kaysî (Ravh b. Ubade b. Alâ b. Hasan b. Amr b. Mersed)
7. Muhammed b. Beşşâr el-Abdî (Muhammed b. Beşşâr b. Osman)
Konular:
Fitne, Deccal, deccalın sıfatları ve fiitnesi
Kıyamet, alametleri, Deccal