Öneri Formu
Hadis Id, No:
19220, T001460
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ مَنِيعٍ حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ عَنْ إِسْمَاعِيلَ بْنِ مُسْلِمٍ عَنِ الْحَسَنِ عَنْ جُنْدَبٍ قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم : « حَدُّ السَّاحِرِ ضَرْبَةٌ بِالسَّيْفِ » . قَالَ أَبُو عِيسَى : هَذَا حَدِيثٌ لاَ نَعْرِفُهُ مَرْفُوعًا إِلاَّ مِنْ هَذَا الْوَجْهِ . وَإِسْمَاعِيلُ بْنُ مُسْلِمٍ الْمَكِّىُّ يُضَعَّفُ فِى الْحَدِيثِ وَإِسْمَاعِيلُ بْنُ مُسْلِمٍ الْعَبْدِىُّ الْبَصْرِىُّ قَالَ وَكِيعٌ هُوَ ثِقَةٌ . وَيُرْوَى عَنِ الْحَسَنِ أَيْضًا وَالصَّحِيحُ عَنْ جُنْدَبٍ مَوْقُوفٌ . وَالْعَمَلُ عَلَى هَذَا الْحَدِيثِ عِنْدَ بَعْضِ أَهْلِ الْعِلْمِ مِنْ أَصْحَابِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم وَغَيْرِهِمْ وَهُوَ قَوْلُ مَالِكِ بْنِ أَنَسٍ . وَقَالَ الشَّافِعِىُّ إِنَّمَا يُقْتَلُ السَّاحِرُ إِذَا كَانَ يَعْمَلُ فِى سِحْرِهِ مَا يَبْلُغُ بِهِ الْكُفْرَ فَإِذَا عَمِلَ عَمَلاً دُونَ الْكُفْرِ فَلَمْ نَرَ عَلَيْهِ قَتْلاً .
Tercemesi:
Cündüp (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “Sihirbazın cezası kılıçla öldürülmektir.” Tirmizî: Bu hadisi merfu olarak sadece bu şekliyle bilmekteyiz İsmail b. Müslim el Mekkî’nin hadis konusunda zayıf olduğu söylenmiştir. İsmail b. Müslim el Abdî el Basrî’ye gelince Vekî’ “O güvenilir kişidir, Hasan’dan hadis rivâyet etmiştir. Sahih olan rivâyet Cündüp’den mevkuf olarak rivâyettir. Rasûlullah (s.a.v.)’in ashabından ve başkalarından bazı ilim adamlarının uygulaması bu hadise göre olup Mâlik b. Enes’te bunlardandır. Şâfii der ki: “Sihirbaz kimse küfre götürecek şekilde bir iş yaparsa öldürülür. Küfre götürmeyen bir iş yaparsa öldürülmez” görüşündedir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Hudûd 27, 4/60
Senetler:
()
Konular:
Kahin, Kehanet, kahine gitmek veya inanmak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
19102, T001425
Hadis:
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ حَدَّثَنَا أَبُو عَوَانَةَ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ أَبِى صَالِحٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « مَنْ نَفَّسَ عَنْ مُؤْمِنٍ كُرْبَةً مِنْ كُرَبِ الدُّنْيَا نَفَّسَ اللَّهُ عَنْهُ كُرْبَةً مِنْ كُرَبِ الآخِرَةِ وَمَنْ سَتَرَ عَلَى مُسْلِمٍ سَتَرَهُ اللَّهُ فِى الدُّنْيَا وَالآخِرَةِ وَاللَّهُ فِى عَوْنِ الْعَبْدِ مَا كَانَ الْعَبْدُ فِى عَوْنِ أَخِيهِ » . قَالَ وَفِى الْبَابِ عَنْ عُقْبَةَ بْنِ عَامِرٍ وَابْنِ عُمَرَ . قَالَ أَبُو عِيسَى حَدِيثُ أَبِى هُرَيْرَةَ هَكَذَا رَوَى غَيْرُ وَاحِدٍ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ أَبِى صَالِحٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم نَحْوَ رِوَايَةِ أَبِى عَوَانَةَ . وَرَوَى أَسْبَاطُ بْنُ مُحَمَّدٍ عَنِ الأَعْمَشِ قَالَ حُدِّثْتُ عَنْ أَبِى صَالِحٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم نَحْوَهُ . وَكَانَّ هَذَا أَصَحُّ مِنَ الْحَدِيثِ الأَوَّلِ حَدَّثَنَا بِذَلِكَ عُبَيْدُ بْنُ أَسْبَاطِ بْنِ مُحَمَّدٍ قَالَ حَدَّثَنِى أَبِى عَنِ الأَعْمَشِ بِهَذَا الْحَدِيثِ .
Tercemesi:
Bize Kuteybe b. Said, ona Ubeyd b. Esbat, ona Ebu Avane (Vazzah b. Abdullah), ona Esbat b. Muhammed, ona (Süleyman b. Mihran) el-A'meş, ona Ebû Salih (es-Semmân), ona da Ebu Hureyre (ra), Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti:
"Her kim bir müminin dünya sıkıntılarından bir sıkıntısını giderirse Allah’ta onun ahiretteki sıkıntılarından bir sıkıntısını giderrir. Her kim de Müslümanın bir ayıp ve kusurunu örterse Allah’ta dünyada ve ahirette o kulunun ayıbını örter kul kardeşinin yardımında oldukça Allah’ta o kimsenin daima yardımında olur.”
Ebu İsa (Tirmizî): Bu konuda Ukbe b. Amir ve İbn Ömer’den de hadis rivayet edilmiştir. Tirmizî: Ebu Hüreyre’nin hadisini böylece pek çok ravî, A’meş’den, ona Ebû Salih, ona da EbuHüreyre’den, Ebu Avâne’nin rivayeti gibi rivayet ettiler. Esbat b. Muhammed, A’meş’den, ona Ebû Salih, ona da EbuHüreyre’den manen benzer şekilde aynı hadisi rivâyet etmiştir. Bu rivayet birinci rivayetten daha sahihtir. Bu hadisi Ubeyd b. Esbat b. Muhammed, ona Babası, ona da A’meş rivayet etti.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Hudûd 3, 4/34
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebû Salih es-Semmân (Ebû Sâlih Zekvân b. Abdillâh et-Teymî)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Ebu Avane Vazzah b. Abdullah el-Yeşkurî (Vazzah b. Abdullah)
5. Ebu Recâ Kuteybe b. Said es-Sekafi (Kuteybe b. Said b. Cemil b. Tarif)
Konular:
Ayıplamak, günahından dolayı müslümanı aşağılamak
Kültür, Tecessüs, insanların ayıbını örtenin Allah ayıbını örter
Kültür, Yardım, insanlara yardımcı olanın yardımcısı Allah'tır
Ümmet, Allah kardeşinin sıkıntısını giderenin dünya ve ahirette sıkıntısını giderir
Yardımseverlik, muhtaç kimselerin ihtiyacını gidermek
Yardımseverlik, yardımlaşma
Yardımseverlik, yol sorana rehberlik etmek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
19124, T001429
Hadis:
حَدَّثَنَا بِذَلِكَ الْحَسَنُ بْنُ عَلِىٍّ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ أَنْبَأَنَا مَعْمَرٌ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ أَبِى سَلَمَةَ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ أَنَّ رَجُلاً مِنْ أَسْلَمَ جَاءَ إِلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَاعْتَرَفَ بِالزِّنَا فَأَعْرَضَ عَنْهُ ثُمَّ اعْتَرَفَ فَأَعْرَضَ عَنْهُ حَتَّى شَهِدَ عَلَى نَفْسِهِ أَرْبَعَ شَهَادَاتٍ فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « أَبِكَ جُنُونٌ » . قَالَ لاَ . قَالَ « أَحْصَنْتَ » . قَالَ نَعَمْ . قَالَ فَأَمَرَ بِهِ فَرُجِمَ بِالْمُصَلَّى فَلَمَّا أَذْلَقَتْهُ الْحِجَارَةُ فَرَّ فَأُدْرِكَ فَرُجِمَ حَتَّى مَاتَ فَقَالَ لَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَيْرًا وَلَمْ يُصَلِّ عَلَيْهِ . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ . وَالْعَمَلُ عَلَى هَذَا الْحَدِيثِ عِنْدَ بَعْضِ أَهْلِ الْعِلْمِ أَنَّ الْمُعْتَرِفَ بِالزِّنَا إِذَا أَقَرَّ عَلَى نَفْسِهِ أَرْبَعَ مَرَّاتٍ أُقِيمَ عَلَيْهِ الْحَدُّ وَهُوَ قَوْلُ أَحْمَدَ وَإِسْحَاقَ . وَقَالَ بَعْضُ أَهْلِ الْعِلْمِ إِذَا أَقَرَّ عَلَى نَفْسِهِ مَرَّةً أُقِيمَ عَلَيْهِ الْحَدُّ وَهُوَ قَوْلُ مَالِكِ بْنِ أَنَسٍ وَالشَّافِعِىِّ . وَحُجَّةُ مَنْ قَالَ هَذَا الْقَوْلَ حَدِيثُ أَبِى هُرَيْرَةَ وَزَيْدِ بْنِ خَالِدٍ أَنَّ رَجُلَيْنِ اخْتَصَمَا إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ أَحَدُهُمَا يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنَّ ابْنِى زَنَى بِامْرَأَةِ هَذَا الْحَدِيثَ بِطُولِهِ وَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « اغْدُ يَا أُنَيْسُ عَلَى امْرَأَةِ هَذَا فَإِنِ اعْتَرَفَتْ فَارْجُمْهَا » . وَلَمْ يَقُلْ فَإِنِ اعْتَرَفَتْ أَرْبَعَ مَرَّاتٍ .
Tercemesi:
Bize bu hadisi Hasan b. Ali, ona Abdürrezzak, ona Ma'mer, ona ez-Zührî, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman, ona da Cabir b. Abdullah'ın rivayet ettiğine göre Eslem kabilesinden bir adam Rasulullah'a (sav) geldi ve zina yaptığını itiraf etti. Rasulullah (sav) adama sırt çevirdi. ِِAdam tekrar itiraf etti. Rasulullah da (sav) tekrar sırt çevirdi. Bu şekilde adam zina yaptığına dair kendi aleyhine dört kere şahitlik etti. Rasulullah (sav) adama "Sende delilik varmı? diye sordu. Adam "Hayır" deyince Rasulullah (sav) bu sefer "Peki evli misin?" diye sordu. Adam "Evet" şeklinde cevap verdi. Bunun üzerine Rasulullah (sav) adamın recmedilmesini emretti ve adam namaz kılınan açık alanda recmedilmeye başlandı. Taşlar adamı yaralayınca adam kaçtı. Fakat yakalandı ve ölünceye kadar recmedildi. Rasulullah (sav) adamı hayırla andı. Ancak cenaze namazını kılmadı. Ebu İsa (et-Tirmizî) şöyle demiştir: Bu, hasen sahih bir hadistir. Bazı alimlere göre, zina suçunun cezası bu hadis doğrultusunda şöyle uygulanır: Zina yaptığını itiraf eden kimse suçunu dört kere ikrar ederse ona had cezası uygulanır. Bu aynı zamanda Ahmed ve İshak'ın görüşüdür. Bazı alimler göre ise zina ettiğini bir kere ikrar etmesi durumunda had cezası uygulanır. Bu da Malik b. Enes ve Şafii'nin görüşüdür. Bu görüşü benimseyenlerin delili Ebu Hureyre ve Zeyd b. Halid'in rivayet ettiği hadistir. Bu hadis "İki kişi aralarındaki bir problemi Rasulullah'a (sav) arz ettiler. Onlardan birisi 'Ey Allah'ın Rasulü! Benim oğlum bu adamın karısıyla zina etmiş'..." diye başlayan uzunca bir hadistir. Hadisin devamında Rasulullah (sav) "Ey Üneys bu adamın karısına git. Eğer zina ettiğini itiraf ederse ona recm cezası uygula." buyurdu. Ancak Rasulullah (sav) bu sözlerinde "Kadın dört kere suçunu itiraf ederse" diye bir ifade kullanmadı.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Hudûd 5, 4/36
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ebu Seleme b. Abdurrahman ez-Zuhrî (Abdullah b. Abdurrahman b. Avf b. Abduavf)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Urve Mamer b. Raşid el-Ezdî (Mamer b. Râşid)
5. ُEbu Bekir Abdürrezzak b. Hemmam (Abdürrezzak b. Hemmam b. Nafi)
6. Hasan b. Ali el-Hüzeli (Hasan b. Ali b. Muhammed)
Konular:
Cenaze namazı, kime kılınmayacağı
Hz. Peygamber, örnekliği
KTB, NAMAZ,
Recm, cezası
Yargı, Hakimlik
Zina, cezası
Zina, zinanın sübutu
Öneri Formu
Hadis Id, No:
19146, T001435
Hadis:
حَدَّثَنَا الْحَسَنُ بْنُ عَلِىٍّ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ حَدَّثَنَا مَعْمَرٌ عَنْ يَحْيَى بْنِ أَبِى كَثِيرٍ عَنْ أَبِى قِلاَبَةَ عَنْ أَبِى الْمُهَلَّبِ عَنْ عِمْرَانَ بْنِ حُصَيْنٍ أَنَّ امْرَأَةً مِنْ جُهَيْنَةَ اعْتَرَفَتْ عِنْدَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم بِالزِّنَا فَقَالَتْ إِنِّى حُبْلَى . فَدَعَا النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم وَلِيَّهَا فَقَالَ « أَحْسِنْ إِلَيْهَا فَإِذَا وَضَعَتْ حَمْلَهَا فَأَخْبِرْنِى » . فَفَعَلَ فَأَمَرَ بِهَا فَشُدَّتْ عَلَيْهَا ثِيَابُهَا ثُمَّ أَمَرَ بِرَجْمِهَا فَرُجِمَتْ ثُمَّ صَلَّى عَلَيْهَا فَقَالَ لَهُ عُمَرُ بْنُ الْخَطَّابِ يَا رَسُولَ اللَّهِ رَجَمْتَهَا ثُمَّ تُصَلِّى عَلَيْهَا . فَقَالَ « لَقَدْ تَابَتْ تَوْبَةً لَوْ قُسِمَتْ بَيْنَ سَبْعِينَ مِنْ أَهْلِ الْمَدِينَةِ لَوَسِعَتْهُمْ وَهَلْ وَجَدْتَ شَيْئًا أَفْضَلَ مِنْ أَنْ جَادَتْ بِنَفْسِهَا لِلَّهِ » . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Bize Hasan b. Ali, ona Abdürrezzak (b. Hemmâm), ona Ma'mer (b. Râşid), ona Yahya b. Ebu Kesir, ona Ebu Kilâbe (Abdullah b. Zeyd), ona Ebu Mühelleb (Muaviye b. Amr), ona da İmran b. Husayn şöyle demiştir: Cüheyne kabilesinden bir kadın Rasulullah'ın (sav) huzuruna çıkıp zina yaptığını itiraf etti ve ben hamileyim dedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav) kadının yakınlarını çağırarak onlara: "Bu kadına iyi davranınız. Doğum yapınca da bana haber veriniz" buyurdu. Sonra durum kendisine haber verilince kadının elbisesi cezalandırılma esnasında açılmaması için güzelce bağlandı recm edilmesi emredildi ve recm edildi. Sonunda o kadına cenaze namazı kıldı. Bunun üzerine Ömer b. Hattab: "Ey Allah'ın Rasulü! Onu recm ettin sonrada cenaze namazını kıldın" dedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "O kadın öyle bir tövbe etti ki onun bu tövbesi Medine halkından yetmiş kişiye dağıtılsa hepsine yeterdi. Sen bu kadının canını feda etmesinden daha üstün bir şey var mı sanıyorsun?" Tirmizî dedi ki: Bu hadis hasen sahihtir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Hudûd 9, 4/42
Senetler:
()
Konular:
KTB, TEVBE, İSTİĞFAR
Recm, hamile kadının recmedilmesi
Zina, cezası
Öneri Formu
Hadis Id, No:
19216, T001459
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو كُرَيْبٍ وَأَبُو السَّائِبِ سَالمُ بْنُ جُنَادَةَ قَالاَ : حَدَّثَنَا أَبُو أُسَامَةَ عَنْ يزيْدِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ أَبِى بُرْدَةَ عَنْ جَدِّهِ أَبِى بُرْدَةَ عَنْ أَبِى مُوسَى عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ: « مَنْ حَمَلَ عَلَيْنَا السِّلاَحَ فَلَيْسَ مِنَّا » . قَالَ: وَفِى الْبَابِ عَنِ ابْنِ عُمَرَ وَابْنِ الزُّبَيْرِ وَأَبِى هُرَيْرَةَ وَسَلَمَةَ بْنِ الأَكْوَعِ . قَالَ أَبُو عِيسَى حَدِيثُ أَبِى مُوسَى حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Bize Ebu Küreyb (Muhammed b. Alâ) ve Ebu Saib Salim b. Cünâde, onlara Ebu Seleme (Hammad b. Üsame), ona Yezid b. Abdullah b. Ebu Bürde, ona dedesi Ebu Bürde (b. Ebu Musa), ona da Ebu Musa (Abdullah b. Kays) şöyle demiştir: Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Bize karşı silah çeken bizden değildir."
Tirmizî dedi ki: Bu konuda İbn Ömer, İbn Zübeyr, Ebu Hureyre ve Seleme b. Ekvâ'dan da hadis rivayet edilmiştir.
Tirmizî dedi ki: Ebu Musa hadisi hasen sahihtir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Hudûd 26, 4/59
Senetler:
()
Konular:
Savaş, müslümanlarla
Öneri Formu
Hadis Id, No:
19153, T001437
Hadis:
حَدَّثَنَا هَنَّادٌ حَدَّثَنَا شَرِيكٌ عَنْ سِمَاكِ بْنِ حَرْبٍ عَنْ جَابِرِ بْنِ سَمُرَةَ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم رَجَمَ يَهُودِيًّا وَيَهُودِيَّةً . قَالَ وَفِى الْبَابِ عَنِ ابْنِ عُمَرَ وَالْبَرَاءِ وَجَابِرٍ وَابْنِ أَبِى أَوْفَى وَعَبْدِ اللَّهِ بْنِ الْحَارِثِ بْنِ جَزْءٍ وَابْنِ عَبَّاسٍ . قَالَ أَبُو عِيسَى حَدِيثُ جَابِرِ بْنِ سَمُرَةَ حَدِيثٌ حَسَنٌ غَرِيبٌ . وَالْعَمَلُ عَلَى هَذَا عِنْدَ أَكْثَرِ أَهْلِ الْعِلْمِ قَالُوا إِذَا اخْتَصَمَ أَهْلُ الْكِتَابِ وَتَرَافَعُوا إِلَى حُكَّامِ الْمُسْلِمِينَ حَكَمُوا بَيْنَهُمْ بِالْكِتَابِ وَالسُّنَّةِ وَبِأَحْكَامِ الْمُسْلِمِينَ وَهُوَ قَوْلُ أَحْمَدَ وَإِسْحَاقَ . وَقَالَ بَعْضُهُمْ لاَ يُقَامُ عَلَيْهِمُ الْحَدُّ فِى الزِّنَا . وَالْقَوْلُ الأَوَّلُ أَصَحُّ .
Tercemesi:
Bize Hennâd (b. Serî), ona Şerik (b. Abdullah), ona Simak b. Harb, ona da Cabir b. Semure şöyle demiştir: Rasulullah (sav) Yahudi bir erkek ve kadını işledikleri zina suçundan dolayı recm etmiştir.
Tirmizî dedi ki: Bu konuda İbn Ömer, Bera, Cabir, İbn Ebu Evfâ, Abdullah b. Haris b. Cüz' ve İbn Abbas'tan da hadis rivayet edilmiştir.
Tirmizî dedi ki: Cabir b. Semure hadisi hasen garibtir. İlim adamlarının çoğunun uygulaması bu hadise göredir ve şöyle derler: "Ehli kitab denilen Yahudi ve Hıristiyanlar birbirlerinden davacı olur ve davalarını Müslüman hakimlere götürürlerse onlar arasında da kitap sünnet ve Müslümanlara uygulanan hükümler uygulanır." Ahmed ve İshak bu görüştedir. Bazı ilim adamları ise zina olayında ehli kitaba ceza uygulanmaz derler ki ilk görüş daha sahihtir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Hudûd 10, 4/43
Senetler:
()
Konular:
Recm cezası, yahudilerin recmedilmesi
Zina, cezası
Öneri Formu
Hadis Id, No:
19195, T001450
Hadis:
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ حَدَّثَنَا ابْنُ لَهِيعَةَ عَنْ عَيَّاشِ بْنِ عَياش الْبصْرِىِّ عَنْ شُيَيْمِ بْنِ بَيْتَانَ عَنْ جُنَادَةَ بْنِ أَبِى أُمَيَّةَ عَنْ بُسْرِ بْنِ أَرْطَاةَ قَالَ سَمِعْتُ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ « لاَ تُقْطَعُ الأَيْدِى فِى الْغَزْوِ » . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ غَرِيبٌ . وَقَدْ رَوَى غَيْرُ ابْنِ لَهِيعَةَ بِهَذَا الإِسْنَادِ نَحْوَ هَذَا . وَيُقَالُ بُسْرُ بْنُ أَبِى أَرْطَاةَ أَيْضًا . وَالْعَمَلُ عَلَى هَذَا عِنْدَ بَعْضِ أَهْلِ الْعِلْمِ مِنْهُمُ الأَوْزَاعِىُّ لاَ يَرَوْنَ أَنْ يُقَامَ الْحَدُّ فِى الْغَزْوِ بِحَضْرَةِ الْعَدُوِّ مَخَافَةَ أَنْ يَلْحَقَ مَنْ يُقَامُ عَلَيْهِ الْحَدُّ بِالْعَدُوِّ فَإِذَا خَرَجَ الإِمَامُ مِنْ أَرْضِ الْحَرْبِ وَرَجَعَ إِلَى دَارِ الإِسْلاَمِ أَقَامَ الْحَدَّ عَلَى مَنْ أَصَابَهُ . كَذَلِكَ قَالَ الأَوْزَاعِىُّ .
Tercemesi:
Bize Kuteybe (b. Said), ona (Abdullah) b. Lehîa, ona Ayyâş b. Ayyâş el-Basrî, ona Şüyeym b. Beytân, ona Cünâde b. Ebu Ümeyye, ona da Büsr b. Ertât şöyle demiştir: Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Savaşta yapılan hırsızlık için el kesme cezası yoktur."
Tirmizî dedi ki: Bu hadis garibtir. İbn Lehîa'dan başkaları bu hadisi aynı sened ile benzeri bir şekilde rivayet etmişlerdir. İsnaddaki Büsr b. Ertât yerine Büsr b. Ebu Ertât da demişlerdir. Bazı ilim adamlarının uygulaması bu hadise göre olup el-Evzâî bunlardandır. Cezaya çarptırılan kimsenin düşman saflarına katılabileceği endişesinden dolayı savaşta el kesilmeyeceği görüşündedirler. Komutan savaş bölgesinden çıkıp İslam bölgesine ilgili kimseye ulaşınca had cezası uygulanır. el-Evzâî de aynı görüştedir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Hudûd 20, 4/53
Senetler:
()
Konular:
Hırsızlık
Savaş, Hukuku
Yargı, Ceza Hukuku
Öneri Formu
Hadis Id, No:
19141, T001434
Hadis:
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ حَدَّثَنَا هُشَيْمٌ عَنْ مَنْصُورِ بْنِ زَاذَانَ عَنِ الْحَسَنِ عَنْ حِطَّانَ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ عَنْ عُبَادَةَ بْنِ الصَّامِتِ قَالَ : قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « خُذُوا عَنِّى فَقَدْ جَعَلَ اللَّهُ لَهُنَّ سَبِيلاً . الثَّيِّبُ بِالثَّيِّبِ جَلْدُ مِائَةٍ ثُمَّ الرَّجْمُ وَالْبِكْرُ بِالْبِكْرِ جَلْدُ مِائَةٍ وَنَفْىُ سَنَةٍ » . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ . وَالْعَمَلُ عَلَى هَذَا عِنْدَ بَعْضِ أَهْلِ الْعِلْمِ مِنْ أَصْحَابِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم مِنْهُمْ عَلِىُّ بْنُ أَبِى طَالِبٍ وَأُبَىُّ بْنُ كَعْبٍ وَعَبْدُ اللَّهِ بْنُ مَسْعُودٍ وَغَيْرُهُمْ قَالُوا الثَّيِّبُ تُجْلَدُ وَتُرْجَمُ . وَإِلَى هَذَا ذَهَبَ بَعْضُ أَهْلِ الْعِلْمِ وَهُوَ قَوْلُ إِسْحَاقَ . وَقَالَ بَعْضُ أَهْلِ الْعِلْمِ مِنْ أَصْحَابِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم مِنْهُمْ أَبُو بَكْرٍ وَعُمَرُ وَغَيْرُهُمَا الثَّيِّبُ إِنَّمَا عَلَيْهِ الرَّجْمُ وَلاَ يُجْلَدُ . وَقَدْ رُوِىَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم مِثْلُ هَذَا فِى غَيْرِ حَدِيثٍ فِى قِصَّةِ مَاعِزٍ وَغَيْرِهِ أَنَّهُ أَمَرَ بِالرَّجْمِ وَلَمْ يَأْمُرْ أَنْ يُجْلَدَ قَبْلَ أَنْ يُرْجَمَ . وَالْعَمَلُ عَلَى هَذَا عِنْدَ بَعْضِ أَهْلِ الْعِلْمِ وَهُوَ قَوْلُ سُفْيَانَ الثَّوْرِىِّ وَابْنِ الْمُبَارَكِ وَالشَّافِعِىِّ وَأَحْمَدَ .
Tercemesi:
Ubâde b. Sâmit (r.a.)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Zina cezasının hükmünü benden alın. Allah o zina eden kadınlar için bir düzenleme ortaya koymuştur; Evlinin evli ile zina etmesinin cezası yüz değnek ve taşlanarak öldürülmektir, bekarın bekarla zina etmesinin cezası yüz değnek ve bir yıl sürgün edilmektir.” Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir. Rasûlullah (s.a.v.)’in ashabından bazı ilim adamlarının uygulaması bu hadise göredir. Ali b. ebî Tâlib, Übey b. Ka’b, Abdullah b. Mes’ûd, başkaları bunlardan olup şöyle derler: “Evli kimse zina ederse yüz değnek vurulur ve recmedilerek öldürülür.”
Aynı şekilde bazı ilim adamları da bu görüşü paylaşmışlardır. İshâk bunlardandır. Rasûlullah (s.a.v.)’in ashabından, içlerinde Ebû Bekir, Ömer ve başkalarının bulunduğu bir kısım ilim adamları ise “Evli kimse zina ettiğinde recmedilir ayrıca yüz değnek vurulmaz” derler. Rasûlullah (s.a.v.)’den, Maiz ve başka kimselerin olaylarından bahseden hadislere göre Rasûlullah (s.a.v.), sadece recmedilmeyi emretmiş yüz değnek vurulmasını emretmemiştir. Bazı ilim adamlarının uygulaması da bu hadise göre olup Sûfyân es Sevrî, İbn’ül Mübarek, Şâfii ve Ahmed’te bu görüştedirler.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Hudûd 8, 4/41
Senetler:
()
Konular:
Recm, cezası
Zina, bekar olanın
Zina, cezası