Öneri Formu
Hadis Id, No:
33000, D004305
Hadis:
حَدَّثَنَا جَعْفَرُ بْنُ مُسَافِرٍ التِّنِّيسِىُّ حَدَّثَنَا خَلاَّدُ بْنُ يَحْيَى حَدَّثَنَا بَشِيرُ بْنُ الْمُهَاجِرِ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ بُرَيْدَةَ عَنْ أَبِيهِ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فِى حَدِيثِ
"يُقَاتِلُكُمْ قَوْمٌ صِغَارُ الأَعْيُنِ." يَعْنِى التُّرْكَ قَالَ
"تَسُوقُونَهُمْ ثَلاَثَ مِرَارٍ حَتَّى تُلْحِقُوهُمْ بِجَزِيرَةِ الْعَرَبِ فَأَمَّا فِى السِّيَاقَةِ الأُولَى فَيَنْجُو مَنْ هَرَبَ مِنْهُمْ وَأَمَّا فِى الثَّانِيَةِ فَيَنْجُو بَعْضٌ وَيَهْلِكُ بَعْضٌ وَأَمَّا فِى الثَّالِثَةِ فَيُصْطَلَمُونَ." أَوْ كَمَا قَالَ.
Tercemesi:
Bize Cafer b. Müsafir et-Tennîsî, ona Hallad b. Yahya, ona Beşir b. Muhacir, ona Abdullah b. Büreyde, ona da babası, Nebi'nin (sav):
"Sizlerle gözleri küçük bir kavim" -yani Türkler- "savaşacaktır, sonunda onları Arap yarımadasına katıncaya kadar üç kere süreceksiniz. Birinci defa sürüşünüzde aralarından kaçanlar kurtulacaktır, ikincisinde bir kısmı kurtulacak, bir kısmı ölecektir, üçüncüsünde ise kökleri kazınacaktır" ya da buyurduğu gibi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Melâhim 9, /981
Senetler:
1. Ebu Abdullah Büreyde b. Husayb el-Eslemî (Amir b. Husayb b. Abdullah b. Haris b. A'rec)
2. Abdullah b. Büreyde el-Eslemî (Abdullah b. Büreyde Husayb b. Abdullah b. Hâris b. el-A'rec b. Sa'd b. Rezzâh b. Adi b. Sehm b)
3. Beşir b. Muhacir el-Ğanevi (Beşir b. Muhacir)
4. Ebu Muhammed Hallad b. Yahya es-Sülemî (Hallad b. Yahya b. Safvan)
5. Cafer b. Müsafir et-Tennîsî (Cafer b. Müsafir b. İbrahim b. Râşid)
Konular:
Bilgi, Hz. Peygamber'in verdiği gaybi haberler
Sosyal Katmanlar, Türkler
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33001, D004306
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى بْنِ فَارِسٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الصَّمَدِ بْنُ عَبْدِ الْوَارِثِ حَدَّثَنِى أَبِى حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ جُمْهَانَ حَدَّثَنَا مُسْلِمُ بْنُ أَبِى بَكْرَةَ قَالَ سَمِعْتُ أَبِى يُحَدِّثُ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"يَنْزِلُ نَاسٌ مِنْ أُمَّتِى بِغَائِطٍ يُسَمُّونَهُ الْبَصْرَةَ عِنْدَ نَهْرٍ يُقَالُ لَهُ دِجْلَةُ يَكُونُ عَلَيْهِ جِسْرٌ يَكْثُرُ أَهْلُهَا وَتَكُونُ مِنْ أَمْصَارِ الْمُهَاجِرِينَ."
[قَالَ ابْنُ يَحْيَى قَالَ أَبُو مَعْمَرٍ وَتَكُونُ مِنْ أَمْصَارِ الْمُسْلِمِينَ فَإِذَا كَانَ فِى آخِرِ الزَّمَانِ جَاءَ بَنُو قَنْطُورَاءَ عِرَاضُ الْوُجُوهِ صِغَارُ الأَعْيُنِ حَتَّى يَنْزِلُوا عَلَى شَطِّ النَّهْرِ فَيَتَفَرَّقُ أَهْلُهَا ثَلاَثَ فِرَقٍ فِرْقَةٌ يَأْخُذُونَ أَذْنَابَ الْبَقَرِ وَالْبَرِّيَّةِ وَهَلَكُوا وَفِرْقَةٌ يَأْخُذُونَ لأَنْفُسِهِمْ وَكَفَرُوا وَفِرْقَةٌ يَجْعَلُونَ ذَرَارِيَّهُمْ خَلْفَ ظُهُورِهِمْ وَيُقَاتِلُونَهُمْ وَهُمُ الشُّهَدَاءُ.]
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Yahya b. Fâris, ona Abdussamed b. Abdulvâris, ona babası, ona Said b. Cumhan, ona Müslim b. Ebu Bekre'nin şöyle dediğini rivayet etti: Babamı Rasulullah (sav) şöyle buyurdu, diye rivayet ederken dinledim:
"Ümmetimden bazı kimseler, üzerinde bir köprü bulunan ve Dicle denilen bir nehrin yakınında Basra adını verecekleri nispeten alçak bir yere yerleşeceklerdir. O şehrin ahalisi çoğalacak ve muhacirlerin şehirlerinden birisi olacaktır."
[Yahya b. Yahya dedi ki: Ebu Mamer dedi ki: Ve o müslümanların şehirlerinden birisi olacaktır. Âhir zamanda ise, yüzleri geniş gözleri küçük Kantûrâ oğulları gelecek ve nehrin kıyısına kadar inecekler. Şehrin ahalisi üç fırkaya ayrılacak, bunların bir fırkası sığırların kuyruklarına ve araziye sarılacak ve helâk olacaklardır. Bir diğer kesim ise kendilerini tercih edecek (kâfirlerden eman dileyip) kâfir olacak, üçüncü kesim ise çocuklarını arkalarına alıp düşmanlarıyla savaşacaklardır. İşte onlar şehitlerdir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Melâhim 10, /981
Senetler:
1. Ebu Bekre Nüfey' b. Mesruh es-Sekafî (Nüfey' b. Haris b. Kelde)
2. Müslim b. Ebu Bekre es-Sekafî (Müslim b. Nüfey' b. Haris)
3. Ebu Hafs Said b. Cümhan (Said b. Cümhan)
4. Ebu Ubeyde Abdulvâris b. Saîd el-Anberî (Abdulvâris b. Saîd b. Zekvân)
5. Ebu Sehl Abdussamed b. Abdulvâris et-Temimî (Abdussamed b. Abdulvâris b. Saîd b. Zekvân)
6. Muhammed b. Yahya ez-Zühli (Muhammed b. Yahya b. Abdullah b. Halid)
Konular:
Bilgi, Hz. Peygamber'in verdiği gaybi haberler
Şehirler, Basra
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33003, D004308
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى حَدَّثَنِى إِبْرَاهِيمُ بْنُ صَالِحِ بْنِ دِرْهَمٍ قَالَ سَمِعْتُ أَبِى يَقُولُ انْطَلَقْنَا حَاجِّينَ فَإِذَا رَجُلٌ فَقَالَ لَنَا إِلَى جَنْبِكُمْ قَرْيَةٌ يُقَالُ لَهَا الأُبُلَّةُ قُلْنَا نَعَمْ. قَالَ مَنْ يَضْمَنُ لِى مِنْكُمْ أَنْ يُصَلِّىَ لِى فِى مَسْجِدِ الْعَشَّارِ رَكْعَتَيْنِ أَوْ أَرْبَعًا وَيَقُولَ هَذِهِ لأَبِى هُرَيْرَةَ سَمِعْتُ خَلِيلِى أَبَا الْقَاسِمِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ
"إِنَّ اللَّهَ يَبْعَثُ مِنْ مَسْجِدِ الْعَشَّارِ يَوْمَ الْقِيَامَةِ شُهَدَاءَ لاَ يَقُومُ مَعَ شُهَدَاءِ بَدْرٍ غَيْرُهُمْ."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ هَذَا الْمَسْجِدُ مِمَّا يَلِى النَّهْرَ.]
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Müsenna, ona İbrahim b. Salih b. Dirhem'in şöyle dediğini rivayet etti: Babamı şöyle derken dinledim: Hacca gitmek üzere yola çıktık, bir adamın bize: Sizin yakınlarınızda el-Ubulle diye adlandırılan bir kasaba var mı, dedi. Biz, evet dedik. O: Sizden benim için el-Aşşâr mescidinde iki ya da dört rekât namaz kılıp, bunun sevabı Ebu Hureyre içindir, demek teminatını kim verebilir, dedi. Çünkü ben can dostum Ebu'l-Kasım'ı (sav) şöyle buyururken dinlemiştim:
"Şüphesiz Allah Kıyamet gününde el-Aşşâr mescidinden birtakım şehitler diriltecektir. Onlardan başka hiçbir kimse Bedir'de şehit düşenlerle birlikte ayağa kalkmayacaktır."
[Ebû Davud dedi ki: Bu mescit Nehrin (Fırat'ın) yanındadır.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Melâhim 10, /981
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Nuh Salih ed-Dehhân (Salih b. İbrahim)
3. Ebu Muhammed İbrahim b. Salih el-Bâhilî (İbrahim b. Salih b. Dirhem)
4. Muhammed b. Müsenna el-Anezî (Muhammed b. Müsenna b. Ubeyd b. Kays b. Dinar)
Konular:
Bilgi, Hz. Peygamber'in verdiği gaybi haberler
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33021, D004313
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ سَعِيدٍ الْكِنْدِىُّ حَدَّثَنِى عُقْبَةُ بْنُ خَالِدٍ السَّكُونِىُّ حَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ عَنْ خُبَيْبِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ عَنْ حَفْصِ بْنِ عَاصِمٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"يُوشِكُ الْفُرَاتُ أَنْ يَحْسِرَ عَنْ كَنْزٍ مِنْ ذَهَبٍ فَمَنْ حَضَرَهُ فَلاَ يَأْخُذْ مِنْهُ شَيْئًا."
Tercemesi:
Bize Abdullah b. Saîd el-Kindî, ona Ukbe b. Halid es-Sekûnî, ona Ubeydullah, ona Hubeyb b. Abdurrahman, ona Hafs b. Asım, ona da Ebu Hureyre'nin şöyle dediğini rivayet etti: Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:
"Fırat'ın altından bir defineyi açığa çıkarması yakındır. Kim orada hazır bulunursa ondan bir şey almasın."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Melâhim 13, /983
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Hafs b. Asım el-Adevi (Hafs b. Asım b. Ömer b. Hattab)
3. Ebu Haris Hubeyb b. Abdurrahman el-Ensari (Hubeyb b. Abdurrahman b. Abdullah b. Hubeyb b. Yesaf)
4. Ubeydullah b. Ömer el-Adevî (Ubeydullah b. Ömer b. Hafs b. Asım b. Ömer b. Hattab)
5. Ebu Mesud Ukbe b. Halid es-Sekûnî (Ukbe b. Halid b. Ukbe b. Halid)
6. Ebu Said Abdullah b. Saîd el-Kindî (Abdullah b. Saîd b. Husayn b. Adî)
Konular:
Bilgi, Hz. Peygamber'in verdiği gaybi haberler
حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ سَعِيدٍ الْكِنْدِىُّ حَدَّثَنِى عُقْبَةُ - يَعْنِى ابْنَ خَالِدٍ - حَدَّثَنِى عُبَيْدُ اللَّهِ عَنْ أَبِى الزِّنَادِ عَنِ الأَعْرَجِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم مِثْلَهُ إِلاَّ أَنَّهُ قَالَ
"يَحْسِرُ عَنْ جَبَلٍ مِنْ ذَهَبٍ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33023, D004314
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ سَعِيدٍ الْكِنْدِىُّ حَدَّثَنِى عُقْبَةُ - يَعْنِى ابْنَ خَالِدٍ - حَدَّثَنِى عُبَيْدُ اللَّهِ عَنْ أَبِى الزِّنَادِ عَنِ الأَعْرَجِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم مِثْلَهُ إِلاَّ أَنَّهُ قَالَ
"يَحْسِرُ عَنْ جَبَلٍ مِنْ ذَهَبٍ."
Tercemesi:
Bize Abdullah b. Saîd el-Kindî, ona Ukbe b. Halid, ona Ubeydullah, ona Ebu Zinad, ona el-A'rec, ona da Ebu Hureyre, Nebi'nin (sav) aynı hadisi irad buyurduğunu rivayet etmiş, ancak "altından bir dağı ortaya çıkaracağı" demiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Melâhim 13, /983
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Davud A'rec Abdurrahman b. Hürmüz (Abdurrahman b. Hürmüz)
3. Ebu Zinad Abdullah b. Zekvan el-Kuraşi (Abdullah b. Zekvan)
4. Ubeydullah b. Ömer el-Adevî (Ubeydullah b. Ömer b. Hafs b. Asım b. Ömer b. Hattab)
5. Ebu Mesud Ukbe b. Halid es-Sekûnî (Ukbe b. Halid b. Ukbe b. Halid)
6. Ebu Said Abdullah b. Saîd el-Kindî (Abdullah b. Saîd b. Husayn b. Adî)
Konular:
Bilgi, Hz. Peygamber'in verdiği gaybi haberler
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32903, D004293
Hadis:
حَدَّثَنَا مُؤَمَّلُ بْنُ الْفَضْلِ الْحَرَّانِىُّ حَدَّثَنَا الْوَلِيدُ بْنُ مُسْلِمٍ حَدَّثَنَا أَبُو عَمْرٍو عَنْ حَسَّانَ بْنِ عَطِيَّةَ بِهَذَا الْحَدِيثِ زَادَ فِيهِ
"وَيَثُورُ الْمُسْلِمُونَ إِلَى أَسْلِحَتِهِمْ فَيَقْتَتِلُونَ فَيُكْرِمُ اللَّهُ تِلْكَ الْعِصَابَةَ بِالشَّهَادَةِ."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ إِلاَّ أَنَّ الْوَلِيدَ جَعَلَ الْحَدِيثَ عَنْ جُبَيْرٍ عَنْ ذِى مِخْبَرٍ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم.]
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ وَرَوَاهُ رَوْحٌ وَيَحْيَى بْنُ حَمْزَةَ وَبِشْرُ بْنُ بَكْرٍ عَنِ الأَوْزَاعِىِّ كَمَا قَالَ عِيسَى.]
Tercemesi:
Bize Müemmel b. el-Fadl el-Harrânî, ona el-Velid b. Müslim, ona Ebu Amr, ona Hassan b. Atiyye bu hadisi rivayet etmekle birlikte rivayetinde şunu da ilave etmiştir:
"Ve müslümanlar silahlarına sarılıp onlarla savaşırlar, Allah da o birliğe şehitliği lütfedecektir."
[Ebû Davud dedi ki: Ancak el-Velid hadisi Cübeyr’e, Zûmihber’in Nebi’den (sav) rivayeti olarak zikretmiştir.]
[Ebû Davud dedi ki: Bu hadisi Ravh, Yahya b. Hamza ve Bişr b. Bekr’e –İsa’nın dediği gibi- el-Evzâî rivayet etmiştir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Melâhim 2, /978
Senetler:
1. Ebu Sellam Zü Mihber el-Habeşî (Zü Mihber el-Habeşi)
2. Ebu Abdurrahman Cübeyr b. Nüfeyr el-Hadramî (Cübeyr b. Nüfeyr b. Malik b. Âmir)
3. Ebu Abdullah Halid b. Ma'dân el-Kilâ'î (Halid b. Ma'dân b. Ebu Küreyb)
4. Hassan b. Atiyye el-Muharibî (Hassan b. Atiyye)
5. Ebu Amr Abdurrahman b. Amr el-Evzaî (Abdurrahman b. Amr b. Yahmed)
6. Ebu Abbas Velid b. Müslim el-Kuraşî (Velid b. Müslim)
7. Ebu Said Müemmel b. Fadl el-Cezerî (Müemmel b. Fadl b. Mücahid b. Umeyr)
Konular:
Bilgi, gaybdan haber verme
Savaş, ve Barış
Öneri Formu
Hadis Id, No:
275532, D004340-2
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْعَلاَءِ وَهَنَّادُ بْنُ السَّرِىِّ قَالاَ حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ إِسْمَاعِيلَ بْنِ رَجَاءٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ وَعَنْ قَيْسِ بْنِ مُسْلِمٍ عَنْ طَارِقِ بْنِ شِهَابٍ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ الْخُدْرِىِّ قَالَ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ
"مَنْ رَأَى مُنْكَرًا فَاسْتَطَاعَ أَنْ يُغَيِّرَهُ بِيَدِهِ فَلْيُغَيِّرْهُ بِيَدِهِ." وَقَطَعَ هَنَّادٌ بَقِيَّةَ الْحَدِيثِ - وَفَّاهُ ابْنُ الْعَلاَءِ -
"فَإِنْ لَمْ يَسْتَطِعْ فَبِلِسَانِهِ فَإِنْ لَمْ يَسْتَطِعْ بِلِسَانِهِ فَبِقَلْبِهِ وَذَلِكَ أَضْعَفُ الإِيمَانِ."
Tercemesi:
Bize Muhammet b. Alâ ve Hennâd b. Serî, o ikisine Ebu Muaviye, ona el-A'meş, ona İsmail b. Reca, ona babası, ona Ebu Said, ona Kays b. Müslim, ona Tarık b. Şihâb, ona da Ebu Said el-Hudrî demiştir ki Rasulullah'ı (sav); "kim bir kötülük görür de onu eli ile değiştirmeye gücü yeterse eli ile değiştirsin (mani olsun)..." buyururken işittim.
Hennâd hadisin geri kalanının kesti, İbn Alâ ise şu şekilde tamamladı."(eli ile değiştirmeye) gücü yetmezse, dili ile (değiştirsin) dili ile (değiştirmeye) gücü yetmezse kalbi ile (değiştirsin) bu sonuncusu ise, imanın en zayıfıdır."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Melâhim 17, /989
Senetler:
1. Ebu Said el-Hudrî (Sa'd b. Malik b. Sinan b. Sa'lebe b. Ebcer)
2. Ebu Abdullah Tarık b. Şihâb el-Becelî (Tarık b. Şihâb b. Abduşems b. Seleme b. Hilâl b. Avf)
3. Ebu Amr Kays b. Müslim el-Cedelî (Kays b. Müslim)
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
5. Ebu Muaviye Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr (Muhammed b. Hazim)
6. Ebu Serî Hennâd b. Serî et-Temîmî (Hennad b. Serî b. Musab b. Ebu Bekir)
Konular:
Emr-i bi'l-maruf, Nehy-i ani'l-münker, iyiliği emretmek, kötülükten alıkoymak
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ حَنْبَلٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ أَخْبَرَنَا مَعْمَرٌ عَنِ الزُّهْرِىِّ قَالَ أَخْبَرَنِى سَالِمُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ وَأَبُو بَكْرِ بْنُ سُلَيْمَانَ أَنَّ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ عُمَرَ قَالَ صَلَّى بِنَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم ذَاتَ لَيْلَةٍ صَلاَةَ الْعِشَاءِ فِى آخِرِ حَيَاتِهِ فَلَمَّا سَلَّمَ قَامَ فَقَالَ
"أَرَأَيْتُمْ لَيْلَتَكُمْ هَذِهِ فَإِنَّ عَلَى رَأْسِ مِائَةِ سَنَةٍ مِنْهَا لاَ يَبْقَى مِمَّنْ هُوَ عَلَى ظَهْرِ الأَرْضِ أَحَدٌ."
[قَالَ ابْنُ عُمَرَ فَوَهَلَ النَّاسُ فِى مَقَالَةِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم تِلْكَ فِيمَا يَتَحَدَّثُونَ عَنْ هَذِهِ الأَحَادِيثِ عَنْ مِائَةِ سَنَةٍ وَإِنَّمَا قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم "لاَ يَبْقَى مِمَّنْ هُوَ الْيَوْمَ عَلَى ظَهْرِ الأَرْضِ" يُرِيدُ أَنْ يَنْخَرِمَ ذَلِكَ الْقَرْنُ.]
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33086, D004348
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ حَنْبَلٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ أَخْبَرَنَا مَعْمَرٌ عَنِ الزُّهْرِىِّ قَالَ أَخْبَرَنِى سَالِمُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ وَأَبُو بَكْرِ بْنُ سُلَيْمَانَ أَنَّ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ عُمَرَ قَالَ صَلَّى بِنَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم ذَاتَ لَيْلَةٍ صَلاَةَ الْعِشَاءِ فِى آخِرِ حَيَاتِهِ فَلَمَّا سَلَّمَ قَامَ فَقَالَ
"أَرَأَيْتُمْ لَيْلَتَكُمْ هَذِهِ فَإِنَّ عَلَى رَأْسِ مِائَةِ سَنَةٍ مِنْهَا لاَ يَبْقَى مِمَّنْ هُوَ عَلَى ظَهْرِ الأَرْضِ أَحَدٌ."
[قَالَ ابْنُ عُمَرَ فَوَهَلَ النَّاسُ فِى مَقَالَةِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم تِلْكَ فِيمَا يَتَحَدَّثُونَ عَنْ هَذِهِ الأَحَادِيثِ عَنْ مِائَةِ سَنَةٍ وَإِنَّمَا قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم "لاَ يَبْقَى مِمَّنْ هُوَ الْيَوْمَ عَلَى ظَهْرِ الأَرْضِ" يُرِيدُ أَنْ يَنْخَرِمَ ذَلِكَ الْقَرْنُ.]
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Hanbel, ona Abdürrezzak, ona Mamer, ona ez-Zührî, ona Salim b. Abdullah ve Ebu Bekir b. Süleyman'ın rivayet ettiğine göre Abdullah b. Ömer dedi ki: Rasulullah (sav) hayatının sonlarında, bir gece bize yatsı namazını kıldırdı. Selam verdikten sonra ayağa kalkarak şöyle buyurdu:
"Şu gecenizi görüyor musunuz? Şüphesiz bu andan itibaren yüz sene sonra yeryüzünde bulunanlardan hiçbir kimse kalmayacaktır."
[İbn Ömer dedi ki: İnsanlar yüz seneye dair bu hadisler hakkında kendi aralarındaki konuşmalarında Rasulullah'ın (sav) sözünü anlamakta hataya düştüler. Hâlbuki Rasulullah'ın söylediği (sav), "bugün yeryüzünde bulunanlardan kimse kalmayacağını" ifade ederken, bu neslin ölüp gideceğini haber vermek istemişti.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Melâhim 18, /991
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Ebu Bekir b. Süleyman el-Adevî (Ebu Bekir b. Süleyman b. Ebu Hasme b. Ganm)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Urve Mamer b. Raşid el-Ezdî (Mamer b. Râşid)
5. ُEbu Bekir Abdürrezzak b. Hemmam (Abdürrezzak b. Hemmam b. Nafi)
6. Ebu Abdullah Ahmed b. Hanbel eş-Şeybanî (Ahmed b. Muhammed b. Hanbel b. Hilal b. Esed)
Konular:
Bilgi, Hz. Peygamber'in verdiği gaybi haberler
Sahabe, anlayış farklılıkları
Öneri Formu
Hadis Id, No:
275531, D004338-2
Hadis:
حَدَّثَنَا وَهْبُ بْنُ بَقِيَّةَ عَنْ خَالِدٍ ح
وَحَدَّثَنَا عَمْرُو بْنُ عَوْنٍ أَخْبَرَنَا هُشَيْمٌ - الْمَعْنَى - عَنْ إِسْمَاعِيلَ عَنْ قَيْسٍ قَالَ قَالَ أَبُو بَكْرٍ بَعْدَ أَنْ حَمِدَ اللَّهَ وَأَثْنَى عَلَيْهِ يَا أَيُّهَا النَّاسُ إِنَّكُمْ تَقْرَءُونَ هَذِهِ الآيَةَ وَتَضَعُونَهَا عَلَى غَيْرِ مَوَاضِعِهَا "(عَلَيْكُمْ أَنْفُسَكُمْ لاَ يَضُرُّكُمْ مَنْ ضَلَّ إِذَا اهْتَدَيْتُمْ)" قَالَ عَنْ خَالِدٍ وَإِنَّا سَمِعْنَا النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ
"إِنَّ النَّاسَ إِذَا رَأَوُا الظَّالِمَ فَلَمْ يَأْخُذُوا عَلَى يَدَيْهِ أَوْشَكَ أَنْ يَعُمَّهُمُ اللَّهُ بِعِقَابٍ." وَقَالَ عَمْرٌو عَنْ هُشَيْمٍ وَإِنِّى سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ "مَا مِنْ قَوْمٍ يُعْمَلُ فِيهِمْ بِالْمَعَاصِى ثُمَّ يَقْدِرُونَ عَلَى أَنْ يُغَيِّرُوا ثُمَّ لاَ يُغَيِّرُوا إِلاَّ يُوشِكُ أَنْ يَعُمَّهُمُ اللَّهُ مِنْهُ بِعِقَابٍ."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ رَوَاهُ كَمَا قَالَ خَالِدٌ أَبُو أُسَامَةَ وَجَمَاعَةٌ. وَقَالَ شُعْبَةُ فِيهِ. "مَا مِنْ قَوْمٍ يُعْمَلُ فِيهِمْ بِالْمَعَاصِى هُمْ أَكْثَرُ مِمَّنْ يَعْمَلُهُ."]
Tercemesi:
Bize Vehb b. Bakiyye Halid; (T)
Bize Amr b. Avn, ona Huşeyn'den aynı manâ ile haber verdiler. Ona İsmail, ona da Kays'tan nakletti, Kays şöyle demiştir: Ebu Bekir (ra) Allah'a hamd ve sena ettikten sonra şunları söyledi: "Ey iman edenler! Siz kendi sorumluluklarınıza dikkat edin. Siz doğru gittiğiniz takdirde yanlış yola sapanlar size zarar veremez." (Maide 6/105) ayetini yanlış anlıyorsunuz. Vehb b. Bakiyye Halid'den Ebu Bekir'in şöyle dediğini nakletti: Biz Rasulullah'ı (sav) şöyle derken işittik:
"Şüphesiz insanlar zulmü gördükleri zaman, güçleri yettiği halde ona mâni olmazlarsa, Allah'ın azabının hepsi üzerine inmesi pek yakındır."
Amr'da Hüseyin'den Ebu Bekir'in şunları söylediğini nakletti: Ben Rasulullah'ı şöyle derken işittim:
"Bir millet ki aralarında kötülük işlenir, sonra onlar o kötülüğü değiştirmeye güçleri yettiği halde değiştirmezlerse, Allah yakın bir zamanda mutlaka onlara genel bir azab verir."
[Ebû Davud şöyle demiştir: Bu hadisi, Halid'in dediği şekilde Ebu Üsame ve bir cemaat rivayet etti. O rivayette Şube böyle dedi: "Bir kavim ki aralarında kötülükler işlenir, sayılan onu işleyenlerden çok olduğu halde ona mani olmazlarsa…]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Melâhim 17, /988
Senetler:
1. Ebu Bekir es-Sıddîk (Abdullah b. Osman b. Amir b. Amr b. Ka'b)
2. Kays b. Ebu Hazim el-Becelî (Kays b. Avf b. Abdülharis)
3. ُEbu Abdullah İsmail b. Ebu Halid el-Becelî (İsmail b. Hürmüz)
4. Halid b. Abdullah et-Tahhan (Halid b. Abdullah b. Abdurrahman)
5. Ebu Muhammed Vühban b. Bakiyye el-Vasıtî (Vehb b. Bakiyye b. Osman)
Konular:
Emr-i bi'l-maruf, Nehy-i ani'l-münker, iyiliği emretmek, kötülükten alıkoymak