حَدَّثَنِى أَبُو الطَّاهِرِ وَحَرْمَلَةُ بْنُ يَحْيَى - وَاللَّفْظُ لِحَرْمَلَةَ - قَالَ أَبُو الطَّاهِرِ حَدَّثَنَا وَقَالَ حَرْمَلَةُ أَخْبَرَنَا ابْنُ وَهْبٍ أَخْبَرَنِى يُونُسُ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ حَدَّثَنِى عُرْوَةُ بْنُ الزُّبَيْرِ أَنَّ عَائِشَةَ زَوْجَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَخْبَرَتْهُ أَنَّ رِفَاعَةَ الْقُرَظِىَّ طَلَّقَ امْرَأَتَهُ فَبَتَّ طَلاَقَهَا فَتَزَوَّجَتْ بَعْدَهُ عَبْدَ الرَّحْمَنِ بْنَ الزَّبِيرِ فَجَاءَتِ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَتْ يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنَّهَا كَانَتْ تَحْتَ رِفَاعَةَ فَطَلَّقَهَا آخِرَ ثَلاَثِ تَطْلِيقَاتٍ فَتَزَوَّجْتُ بَعْدَهُ عَبْدَ الرَّحْمَنِ بْنَ الزَّبِيرِ وَإِنَّهُ وَاللَّهِ مَا مَعَهُ إِلاَّ مِثْلُ الْهُدْبَةِ وَأَخَذَتْ بِهُدْبَةٍ مِنْ جِلْبَابِهَا . قَالَ فَتَبَسَّمَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم ضَاحِكًا فَقَالَ « لَعَلَّكِ تُرِيدِينَ أَنْ تَرْجِعِى إِلَى رِفَاعَةَ لاَ حَتَّى يَذُوقَ عُسَيْلَتَكِ وَتَذُوقِى عُسَيْلَتَهُ » . وَأَبُو بَكْرٍ الصِّدِّيقُ جَالِسٌ عِنْدَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَخَالِدُ بْنُ سَعِيدِ بْنِ الْعَاصِ جَالِسٌ بِبَابِ الْحُجْرَةِ لَمْ يُؤْذَنْ لَهُ قَالَ فَطَفِقَ خَالِدٌ يُنَادِى أَبَا بَكْرٍ أَلاَ تَزْجُرُ هَذِهِ عَمَّا تَجْهَرُ بِهِ عِنْدَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
Bize Ebu Tahir (Ahmed b. Amr el-Kuraşî) ve Harmele b. Yahya –hadisin metni Harmele'nin lafızlarıyla aktarılmıştır- onlara (Abdullah) b. Vehb (el-Kuraşî), ona Yunus (b. Yezid el-Eylî), ona (Muhammed) b. Şihab (ez-Zührî), ona da Urve b. Zübeyr'in (el-Esedî) naklettiğine göre Aişe (r.anha) şöyle anlatmıştır:
Rifâa el-Kurazî karısını üç talakla boşamış ve boşama kesinleşmişti (bâin hale gelmişti). Kadın ondan sonra Abdurrahman b. Zebîr ile evlenmişti. Bilâhare bu kadın Hz. Peygamber'e (sav) gelerek "Ya Rasulullah! Ben Rifâa ile evliydim, sonra o beni üç talakla boşadı, ben de ondan sonra Abdurrahman b. Zebîr ile evlendim." dedi. Sonra elbisesinin püskülünü tutarak şöyle devam etti: "Ama ne yalan söyleyeyim, Abdurrahman'ınki elbisemin püskülünden farksız!" Bunun üzerine Rasul-i Ekrem (sav) tebessüm etti ve "Galiba Rifâa'ya dönmek istiyorsun! Ama, Abdurrahman senin balını, sen de onun balını tatmadıkça olmaz!" buyurdu.
O sırada Ebu Bekir de odada Rasulullah’ın (sav) yanında oturuyordu. Halid b. Said b. el-Âs ise (içeri girmesine henüz) izin verilmediği için hücre-i saadetin kapısında bekliyordu. Duyduklarına tahammül edemeyen Halid, en sonunda Ebu Bekir'e "Sustur şu kadını da Rasulullah’ın (sav) huzurunda böyle açık açık konuşup durmasın!" diye seslenmeye başladı.
Açıklama: Hadisteki tabirlerin açıklaması için M003527-2'ye bakınız.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
17720, M003527
Hadis:
حَدَّثَنِى أَبُو الطَّاهِرِ وَحَرْمَلَةُ بْنُ يَحْيَى - وَاللَّفْظُ لِحَرْمَلَةَ - قَالَ أَبُو الطَّاهِرِ حَدَّثَنَا وَقَالَ حَرْمَلَةُ أَخْبَرَنَا ابْنُ وَهْبٍ أَخْبَرَنِى يُونُسُ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ حَدَّثَنِى عُرْوَةُ بْنُ الزُّبَيْرِ أَنَّ عَائِشَةَ زَوْجَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَخْبَرَتْهُ أَنَّ رِفَاعَةَ الْقُرَظِىَّ طَلَّقَ امْرَأَتَهُ فَبَتَّ طَلاَقَهَا فَتَزَوَّجَتْ بَعْدَهُ عَبْدَ الرَّحْمَنِ بْنَ الزَّبِيرِ فَجَاءَتِ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَتْ يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنَّهَا كَانَتْ تَحْتَ رِفَاعَةَ فَطَلَّقَهَا آخِرَ ثَلاَثِ تَطْلِيقَاتٍ فَتَزَوَّجْتُ بَعْدَهُ عَبْدَ الرَّحْمَنِ بْنَ الزَّبِيرِ وَإِنَّهُ وَاللَّهِ مَا مَعَهُ إِلاَّ مِثْلُ الْهُدْبَةِ وَأَخَذَتْ بِهُدْبَةٍ مِنْ جِلْبَابِهَا . قَالَ فَتَبَسَّمَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم ضَاحِكًا فَقَالَ « لَعَلَّكِ تُرِيدِينَ أَنْ تَرْجِعِى إِلَى رِفَاعَةَ لاَ حَتَّى يَذُوقَ عُسَيْلَتَكِ وَتَذُوقِى عُسَيْلَتَهُ » . وَأَبُو بَكْرٍ الصِّدِّيقُ جَالِسٌ عِنْدَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَخَالِدُ بْنُ سَعِيدِ بْنِ الْعَاصِ جَالِسٌ بِبَابِ الْحُجْرَةِ لَمْ يُؤْذَنْ لَهُ قَالَ فَطَفِقَ خَالِدٌ يُنَادِى أَبَا بَكْرٍ أَلاَ تَزْجُرُ هَذِهِ عَمَّا تَجْهَرُ بِهِ عِنْدَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
Tercemesi:
Bize Ebu Tahir (Ahmed b. Amr el-Kuraşî) ve Harmele b. Yahya –hadisin metni Harmele'nin lafızlarıyla aktarılmıştır- onlara (Abdullah) b. Vehb (el-Kuraşî), ona Yunus (b. Yezid el-Eylî), ona (Muhammed) b. Şihab (ez-Zührî), ona da Urve b. Zübeyr'in (el-Esedî) naklettiğine göre Aişe (r.anha) şöyle anlatmıştır:
Rifâa el-Kurazî karısını üç talakla boşamış ve boşama kesinleşmişti (bâin hale gelmişti). Kadın ondan sonra Abdurrahman b. Zebîr ile evlenmişti. Bilâhare bu kadın Hz. Peygamber'e (sav) gelerek "Ya Rasulullah! Ben Rifâa ile evliydim, sonra o beni üç talakla boşadı, ben de ondan sonra Abdurrahman b. Zebîr ile evlendim." dedi. Sonra elbisesinin püskülünü tutarak şöyle devam etti: "Ama ne yalan söyleyeyim, Abdurrahman'ınki elbisemin püskülünden farksız!" Bunun üzerine Rasul-i Ekrem (sav) tebessüm etti ve "Galiba Rifâa'ya dönmek istiyorsun! Ama, Abdurrahman senin balını, sen de onun balını tatmadıkça olmaz!" buyurdu.
O sırada Ebu Bekir de odada Rasulullah’ın (sav) yanında oturuyordu. Halid b. Said b. el-Âs ise (içeri girmesine henüz) izin verilmediği için hücre-i saadetin kapısında bekliyordu. Duyduklarına tahammül edemeyen Halid, en sonunda Ebu Bekir'e "Sustur şu kadını da Rasulullah’ın (sav) huzurunda böyle açık açık konuşup durmasın!" diye seslenmeye başladı.
Açıklama:
Hadisteki tabirlerin açıklaması için M003527-2'ye bakınız.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Nikah 3527, /576
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Yunus b. Yezid el-Eyli (Yunus b. Yezid b. Mişkan)
5. Abdullah b. Vehb el-Kuraşî (Abdullah b. Vehb b. Müslim)
6. Ebu Tahir Ahmed b. Amr el-Kuraşî (Ahmed b. Amr b. Abdullah)
Konular:
Adab, gülme adabı
Boşanma, ardından eski kocaya/hanıma dönüş durumu
Boşanma, üç talakla
Gülmek, Hz. Peygamber'in gülmesi
Hz. Peygamber, tebessüm etmesi
KTB, TALAK, BOŞANMA
Nikah, Boşanmış kadının eski kocasına dönmesinin şartı
Nikah, hulle yapmak
Tebessüm, kardeşinin yüzüne tebessüm etmek
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَعَمْرٌو النَّاقِدُ - وَاللَّفْظُ لِعَمْرٍو - قَالاَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ عُرْوَةَ عَنْ عَائِشَةَ قَالَتْ جَاءَتِ امْرَأَةُ رِفَاعَةَ إِلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَتْ كُنْتُ عِنْدَ رِفَاعَةَ فَطَلَّقَنِى فَبَتَّ طَلاَقِى فَتَزَوَّجْتُ عَبْدَ الرَّحْمَنِ بْنَ الزَّبِيرِ وَإِنَّ مَا مَعَهُ مِثْلُ هُدْبَةِ الثَّوْبِ فَتَبَسَّمَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ " أَتُرِيدِينَ أَنْ تَرْجِعِى إِلَى رِفَاعَةَ لاَ حَتَّى تَذُوقِى عُسَيْلَتَهُ وَيَذُوقَ عُسَيْلَتَكِ " . قَالَتْ وَأَبُو بَكْرٍ عِنْدَهُ وَخَالِدٌ بِالْبَابِ يَنْتَظِرُ أَنْ يُؤْذَنَ لَهُ فَنَادَى يَا أَبَا بَكْرٍ أَلاَ تَسْمَعُ هَذِهِ مَا تَجْهَرُ بِهِ عِنْدَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم .
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Amr en-Nâkıd – hadisin lafzı Amr’a aittir- onlara Süfyan, ona ez-Zühri, ona da Urve, Aişe’nin (r.anha) şöyle anlattığını nakletti:
Rifâa'nın karısı Nebi’ye (sav) gelerek 'Ben Rifâa'nın nikâhında idim. Beni boşadı ve (üç talâkla boşanmamı) kesinleştirdi. Ben de Abdurrahman b. Zebîr'le evlendim. Ama ondaki (erkeklik organı) elbisenin saçağı gibi (gevşek)' dedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav) gülümseyerek "Rifâa'ya dönmek mi istiyorsun? Hayır, sen onun balcağızını, o da senin balcağızını tatmadıkça (onunla zifafa girmedikçe) dönemezsin" buyurdu.
Aişe (şunları da) anlattı: Ebu Bekir (ra) Rasulullah’ın (sav) yanında idi. Halid ise kapıda kendisine izin verilmesini bekliyordu. Derken (bu Halid kadının bu sözleri üzerine) “Ey Ebu Bekir! Bu kadının Rasulullah’ın (sav) huzurunda alenen ne konuştuğunu duymuyor musun?” diye seslendi.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
277070, M003526-2
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَعَمْرٌو النَّاقِدُ - وَاللَّفْظُ لِعَمْرٍو - قَالاَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ عُرْوَةَ عَنْ عَائِشَةَ قَالَتْ جَاءَتِ امْرَأَةُ رِفَاعَةَ إِلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَتْ كُنْتُ عِنْدَ رِفَاعَةَ فَطَلَّقَنِى فَبَتَّ طَلاَقِى فَتَزَوَّجْتُ عَبْدَ الرَّحْمَنِ بْنَ الزَّبِيرِ وَإِنَّ مَا مَعَهُ مِثْلُ هُدْبَةِ الثَّوْبِ فَتَبَسَّمَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ " أَتُرِيدِينَ أَنْ تَرْجِعِى إِلَى رِفَاعَةَ لاَ حَتَّى تَذُوقِى عُسَيْلَتَهُ وَيَذُوقَ عُسَيْلَتَكِ " . قَالَتْ وَأَبُو بَكْرٍ عِنْدَهُ وَخَالِدٌ بِالْبَابِ يَنْتَظِرُ أَنْ يُؤْذَنَ لَهُ فَنَادَى يَا أَبَا بَكْرٍ أَلاَ تَسْمَعُ هَذِهِ مَا تَجْهَرُ بِهِ عِنْدَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم .
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Amr en-Nâkıd – hadisin lafzı Amr’a aittir- onlara Süfyan, ona ez-Zühri, ona da Urve, Aişe’nin (r.anha) şöyle anlattığını nakletti:
Rifâa'nın karısı Nebi’ye (sav) gelerek 'Ben Rifâa'nın nikâhında idim. Beni boşadı ve (üç talâkla boşanmamı) kesinleştirdi. Ben de Abdurrahman b. Zebîr'le evlendim. Ama ondaki (erkeklik organı) elbisenin saçağı gibi (gevşek)' dedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav) gülümseyerek "Rifâa'ya dönmek mi istiyorsun? Hayır, sen onun balcağızını, o da senin balcağızını tatmadıkça (onunla zifafa girmedikçe) dönemezsin" buyurdu.
Aişe (şunları da) anlattı: Ebu Bekir (ra) Rasulullah’ın (sav) yanında idi. Halid ise kapıda kendisine izin verilmesini bekliyordu. Derken (bu Halid kadının bu sözleri üzerine) “Ey Ebu Bekir! Bu kadının Rasulullah’ın (sav) huzurunda alenen ne konuştuğunu duymuyor musun?” diye seslendi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Nikah 3526, /576
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Muhammed Süfyan b. Uyeyne el-Hilâlî (Süfyân b. Uyeyne b. Meymûn)
5. Ebu Osman Amr b. Muhammed en-Nakıd (Amr b. Muhammed b. Bükeyr)
Konular:
Boşanma, ardından eski kocaya/hanıma dönüş durumu
Boşanma, üç talakla
Hz. Peygamber, tebessüm etmesi
KTB, TALAK, BOŞANMA
Nikah, Boşanmış kadının eski kocasına dönmesinin şartı
Nikah, hulle yapmak
Tebessüm, kardeşinin yüzüne tebessüm etmek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
18091, M003565
Hadis:
حَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ سَعِيدٍ وَمُحَمَّدُ بْنُ أَبِى عُمَرَ قَالاَ حَدَّثَنَا الْمُقْرِئُ حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ أَبِى أَيُّوبَ حَدَّثَنِى أَبُو الأَسْوَدِ عَنْ عُرْوَةَ عَنْ عَائِشَةَ عَنْ جُدَامَةَ بِنْتِ وَهْبٍ أُخْتِ عُكَّاشَةَ قَالَتْ حَضَرْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى أُنَاسٍ وَهُوَ يَقُولُ « لَقَدْ هَمَمْتُ أَنْ أَنْهَى عَنِ الْغِيلَةِ فَنَظَرْتُ فِى الرُّومِ وَفَارِسَ فَإِذَا هُمْ يُغِيلُونَ أَوْلاَدَهُمْ فَلاَ يَضُرُّ أَوْلاَدَهُمْ ذَلِكَ شَيْئًا » . ثُمَّ سَأَلُوهُ عَنِ الْعَزْلِ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « ذَلِكَ الْوَأْدُ الْخَفِىُّ » . زَادَ عُبَيْدُ اللَّهِ فِى حَدِيثِهِ عَنِ الْمُقْرِئِ وَهْىَ ( وَإِذَا الْمَوْءُودَةُ سُئِلَتْ )
Tercemesi:
Bize Ubeydullah b. Sa'd ve Muhammed b. Ebu Ömer, onlara Mukri' (Abdullah b. Yezid), ona Sa'd b. Ebu Eyyub, ona Ebu Esved (Muhammed b. Abdurrahman), ona Urve b. Zübeyr, ona da Aişe (r.anha), Ukkaşe'nin kız kardeşi Cüdâme bt. Vehb'in (r.anha) -Rasulullah’ın (sav) şöyle buyururken işittiğini- rivayet etti:
"Vallahi, ben erkeğin çocuk emziren kadınla cinsi münasebette bulunmasını yasaklamayı (epeyce) düşündüm. Nihayet Rumlarla İranlıların bunu yaptıklarını ve çocuklarına (hiç) zarar vermediğini hatırla (yıp bundan vazgeç) tim." Sonra kendisine azli sordular. Resulullah (sav) :
'Bu bir kız çocuğunu e diri diri mezara gömmektir.' buyurdular.
Ubeydullah, el-Mukrî'den rivayet ettiği hadisinde:
'O, (diri diriye mezara gömülen kız çocuğuna sorulduğu vakît) âyet-î kerîmesîdir.» cümlesini ziyade etti.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Nikah 3565, /582
Senetler:
1. Cüdâme bt. Vehb el-Esediyye (Cüdâme bt. Cendel)
2. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
3. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
4. Ebu Esved Muhammed b. Abdurrahman el-Esedî (Muhammed b. Abdurrahman b. Nevfel b. Esved)
5. Ebu Yahya Said b. Miklas el-Huzaî (Said b. Miklas)
6. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Yezid el-Adevî (Abdullah b. Yezid)
7. Ebu Kudame Ubeydullah b. Saîd el-Yeşkurî (Ubeydullah b. Saîd b. Yahya)
Konular:
Bilgi, ilim, ilimde tecrübenin önemi
Cinsel hayat, hamile veya emzikli kadınla beraber olmak
Doğum kontrolü, Azil meselesi
Hz. peygamber, Tecrübî bilgiyi kullanması
وحَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا ابْنُ عُلَيَّةَ عَنْ مَعْمَرٍ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنِ الرَّبِيعِ بْنِ سَبْرَةَ عَنْ أَبِيهِ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم نَهَى يَوْمَ الْفَتْحِ عَنْ مُتْعَةِ النِّسَاءِ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15878, M003427
Hadis:
وحَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا ابْنُ عُلَيَّةَ عَنْ مَعْمَرٍ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنِ الرَّبِيعِ بْنِ سَبْرَةَ عَنْ أَبِيهِ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم نَهَى يَوْمَ الْفَتْحِ عَنْ مُتْعَةِ النِّسَاءِ .
Tercemesi:
Bize Ebû Bekir fc. Ebî Şeybe rivayet etti. (Dedi ki} : Bi UleyyeMu'nıer'den. o da o da babasından naklen rivayet etti ki, Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Seltem) kadınlarla mût'a yapmayı fetih gününde nehi buyurmuş.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Nikah 3427, /561
Senetler:
()
Konular:
KTB, NİKAH
Nikah, Mut'a nikahının yasaklanması
وَحَدَّثَنِى أَبُو غَسَّانَ الْمِسْمَعِىُّ حَدَّثَنَا مُعَاذٌ - يَعْنِى ابْنَ هِشَامٍ - حَدَّثَنِى أَبِى عَنْ أَبِى الزُّبَيْرِ عَنْ جَابِرٍ قَالَ كُنَّا نَعْزِلُ عَلَى عَهْدِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَبَلَغَ ذَلِكَ نَبِىَّ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَلَمْ يَنْهَنَا .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
18060, M003561
Hadis:
وَحَدَّثَنِى أَبُو غَسَّانَ الْمِسْمَعِىُّ حَدَّثَنَا مُعَاذٌ - يَعْنِى ابْنَ هِشَامٍ - حَدَّثَنِى أَبِى عَنْ أَبِى الزُّبَيْرِ عَنْ جَابِرٍ قَالَ كُنَّا نَعْزِلُ عَلَى عَهْدِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَبَلَغَ ذَلِكَ نَبِىَّ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَلَمْ يَنْهَنَا .
Tercemesi:
Bana Ebû Gassân el-Mismaî rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Muâz yâni İbni Hişâm rivayet etti. (Dedi ki) : Bana babam, Ebû'z-Zü-beyr'den, o da Câbir'den naklen rivayette bulundu. Câbir:
«Biz Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) zamanında azil yapardık. Derken Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) bunu duydu; ama bizi nehyetmedi.»
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Nikah 3561, /581
Senetler:
()
Konular:
Doğum kontrolü, Azil meselesi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
18065, M003562
Hadis:
وَحَدَّثَنِى مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ جَعْفَرٍ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنْ يَزِيدَ بْنِ خُمَيْرٍ قَالَ سَمِعْتُ عَبْدَ الرَّحْمَنِ بْنَ جُبَيْرٍ يُحَدِّثُ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى الدَّرْدَاءِ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَنَّهُ أَتَى بِامْرَأَةٍ مُجِحٍّ عَلَى بَابِ فُسْطَاطٍ فَقَالَ « لَعَلَّهُ يُرِيدُ أَنْ يُلِمَّ بِهَا » . فَقَالُوا نَعَمْ . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « لَقَدْ هَمَمْتُ أَنْ أَلْعَنَهُ لَعْنًا يَدْخُلُ مَعَهُ قَبْرَهُ كَيْفَ يُوَرِّثُهُ وَهُوَ لاَ يَحِلُّ لَهُ كَيْفَ يَسْتَخْدِمُهُ وَهُوَ لاَ يَحِلُّ لَهُ » .
Tercemesi:
Bana Muhammed b. EI-Müseıına rivayet etti. (Dedi kî) : Bize Muhammed b. Ca'fer rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Şû'be, Ye-zîd b. Humeyr'den rivayet etti. (Demiş ki) : Ben Abdurrahman b. Cübeyri babasından, o da Ebû'd-Derdâ'dan, o da Peygamber (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) 'den naklen rivayet ederken dinledim. Resûlüîîah (SaüaHalıii Aleyhi xc Sellem) bir çadır kapısında hemen hemen doğurmak üzere bulunan bir kadının yanına uğramış da :
— «Galiba bu adam bu kadınla cima' etmek istiyor» demiş. Asiıâb;
— Evet, cevabını vermişler. Bunun üzerine Resûlüllah (sav) :
— «Vallahi içimden geldi, bu adama Öyle bir lanet edeyim kî (bu lanet) onunla beraber kabrine girsin! Acaba bu adam çocuğu mirasçı yapmak kendisine helâl olmadığı halde, onu nasıl mİrasçı yapar. Çocuğu köfe gibi kullanmak kendisine helâl olmadığı halde onu naşı! hizmetçi olarak kullanır?» buyurmuşlar.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Nikah 3562, /581
Senetler:
()
Konular:
Cinsel hayat, hamile veya emzikli kadınla beraber olmak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
18071, M003563
Hadis:
وَحَدَّثَنَاهُ أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا يَزِيدُ بْنُ هَارُونَ ح وَحَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ حَدَّثَنَا أَبُو دَاوُدَ جَمِيعًا عَنْ شُعْبَةَ فِى هَذَا الإِسْنَادِ [عَنْ يَزِيدَ بْنِ خُمَيْرٍ قَالَ سَمِعْتُ عَبْدَ الرَّحْمَنِ بْنَ جُبَيْرٍ يُحَدِّثُ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى الدَّرْدَاءِ]أَنَّهُ أَتَى بِامْرَأَةٍ مُجِحٍّ عَلَى بَابِ فُسْطَاطٍ فَقَالَ « لَعَلَّهُ يُرِيدُ أَنْ يُلِمَّ بِهَا » . فَقَالُوا نَعَمْ . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « لَقَدْ هَمَمْتُ أَنْ أَلْعَنَهُ لَعْنًا يَدْخُلُ مَعَهُ قَبْرَهُ كَيْفَ يُوَرِّثُهُ وَهُوَ لاَ يَحِلُّ لَهُ كَيْفَ يَسْتَخْدِمُهُ وَهُوَ لاَ يَحِلُّ لَهُ »] .
Tercemesi:
Bize bu hadîsi Ebû Bekr b. Ebî Şey be de rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Yezid b. Harun rivayet etti. H.
Bize Muhammed b. Beşşar dahi rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Ebû Dâvud rivayet eyledi. Bu râviler toptan Şu'be'den bu îsnadda rivayette bulundular.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Nikah 3563, /581
Senetler:
()
Konular:
Cinsel hayat, hamile veya emzikli kadınla beraber olmak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
18080, M003564
Hadis:
وَحَدَّثَنَا خَلَفُ بْنُ هِشَامٍ حَدَّثَنَا مَالِكُ بْنُ أَنَسٍ ح وَحَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ يَحْيَى - وَاللَّفْظُ لَهُ - قَالَ قَرَأْتُ عَلَى مَالِكٍ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ نَوْفَلٍ عَنْ عُرْوَةَ عَنْ عَائِشَةَ عَنْ جُدَامَةَ بِنْتِ وَهْبٍ الأَسَدِيَّةِ أَنَّهَا سَمِعَتْ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ « لَقَدْ هَمَمْتُ أَنْ أَنْهَى عَنِ الْغِيلَةِ حَتَّى ذَكَرْتُ أَنَّ الرُّومَ وَفَارِسَ يَصْنَعُونَ ذَلِكَ فَلاَ يَضُرُّ أَوْلاَدَهُمْ » . قَالَ مُسْلِمٌ وَأَمَّا خَلَفٌ فَقَالَ عَنْ جُذَامَةَ الأَسَدِيَّةِ . وَالصَّحِيحُ مَا قَالَهُ يَحْيَى بِالدَّالِ.
Tercemesi:
Bİse Halef b. Kişam rivayet etti. (Dedi ki : Bize b. Enes rivayet etti. H.
Bize Yahya b. Yahya dahi rivayet etti. Lâfız onundur. (Dedi ki) : Mâlik'e, Muhammed fa. Ab dir rahman b. Nefel'den dinlediğim, onun da Urve'den, onun da Âişe'den, onun da Cüdâme binti Vehb El-Esediyye!den naklen rivayet ettiği şu hadîsi okudum: Cüdâme Resûlüllah {SaHaîlahü Aleyhi ve Seüem)fi şöyle buyururken işitmiş:
«Vallahi gsieyi yasak etmek İçimden geçti. Nihayeî Roma Mada İran-hların bunu yaphkbnm, fakat çocukkırma bir zarar vermediğini hatırladım
Müslim der ki: Halefe gelince, o Cüzâmetü'î-Esedîyye dedi. Ama doğrusu Yahya'nın dediği gibi «de» ile Cüssâıne'dir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Nikah 3564, /582
Senetler:
()
Konular:
Cinsel hayat, hamile veya emzikli kadınla beraber olmak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
18092, M003566
Hadis:
وَحَدَّثَنَاهُ أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ إِسْحَاقَ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ أَيُّوبَ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ نَوْفَلٍ الْقُرَشِىِّ عَنْ عُرْوَةَ عَنْ عَائِشَةَ عَنْ جُدَامَةَ بِنْتِ وَهْبٍ الأَسَدِيَّةِ أَنَّهَا قَالَتْ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم . فَذَكَرَ بِمِثْلِ حَدِيثِ سَعِيدِ بْنِ أَبِى أَيُّوبَ فِى الْعَزْلِ وَالْغِيلَةِ [حَضَرْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى أُنَاسٍ وَهُوَ يَقُولُ « لَقَدْ هَمَمْتُ أَنْ أَنْهَى عَنِ الْغِيلَةِ فَنَظَرْتُ فِى الرُّومِ وَفَارِسَ فَإِذَا هُمْ يُغِيلُونَ أَوْلاَدَهُمْ فَلاَ يَضُرُّ أَوْلاَدَهُمْ ذَلِكَ شَيْئًا » . ثُمَّ سَأَلُوهُ عَنِ الْعَزْلِ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « ذَلِكَ الْوَأْدُ الْخَفِىُّ » . زَادَ عُبَيْدُ اللَّهِ فِى حَدِيثِهِ عَنِ الْمُقْرِئِ وَهْىَ ( وَإِذَا الْمَوْءُودَةُ سُئِلَتْ )] . غَيْرَ أَنَّهُ قَالَ « الْغِيَالِ » .
Tercemesi:
Bize bu Ebû Bekr b. Ebi Şeybe de rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Yahya b. ishâk rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Yahya b. Eyyûb, Muhasnmed b. Abdirrahraan b. Nevfel EI-Kuraşfden, o da Urve'den, o da Âişerden, o da Cüdâme binti Vehb Eî-Esediyye'den naklen rivayet eyledi. Cüdame : «Ben Resûîüilah (Saltallahü Aleyhi ve Seİlemj'âen dinledim...» demiş. Râvi hadîsi Saîd b. Ebî Eyyûb'un azil ve Gîle hakkmdaki hadîsi gibi nakletmîştir. Yalnız o (Gîle yerine) Giyâl demiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Nikah 3566, /582
Senetler:
()
Konular:
Cinsel hayat, hamile veya emzikli kadınla beraber olmak
Doğum kontrolü, Azil meselesi
حَدَّثَنِى مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ نُمَيْرٍ وَزُهَيْرُ بْنُ حَرْبٍ - وَاللَّفْظُ لاِبْنِ نُمَيْرٍ - قَالاَ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ يَزِيدَ الْمَقْبُرِىُّ حَدَّثَنَا حَيْوَةُ حَدَّثَنِى عَيَّاشُ بْنُ عَبَّاسٍ أَنَّ أَبَا النَّضْرِ حَدَّثَهُ عَنْ عَامِرِ بْنِ سَعْدٍ أَنَّ أُسَامَةَ بْنَ زَيْدٍ أَخْبَرَ وَالِدَهُ سَعْدَ بْنَ أَبِى وَقَّاصٍ أَنَّ رَجُلاً جَاءَ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ إِنِّى أَعْزِلُ عَنِ امْرَأَتِى . فَقَالَ لَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « لِمَ تَفْعَلُ ذَلِكَ » . فَقَالَ الرَّجُلُ أُشْفِقُ عَلَى وَلَدِهَا أَوْ عَلَى أَوْلاَدِهَا . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « لَوْ كَانَ ذَلِكَ ضَارًّا ضَرَّ فَارِسَ وَالرُّومَ » . وَقَالَ زُهَيْرٌ فِى رِوَايَتِهِ « إِنْ كَانَ لِذَلِكَ فَلاَ مَا ضَارَ ذَلِكَ فَارِسَ وَلاَ الرُّومَ » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
18095, M003567
Hadis:
حَدَّثَنِى مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ نُمَيْرٍ وَزُهَيْرُ بْنُ حَرْبٍ - وَاللَّفْظُ لاِبْنِ نُمَيْرٍ - قَالاَ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ يَزِيدَ الْمَقْبُرِىُّ حَدَّثَنَا حَيْوَةُ حَدَّثَنِى عَيَّاشُ بْنُ عَبَّاسٍ أَنَّ أَبَا النَّضْرِ حَدَّثَهُ عَنْ عَامِرِ بْنِ سَعْدٍ أَنَّ أُسَامَةَ بْنَ زَيْدٍ أَخْبَرَ وَالِدَهُ سَعْدَ بْنَ أَبِى وَقَّاصٍ أَنَّ رَجُلاً جَاءَ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ إِنِّى أَعْزِلُ عَنِ امْرَأَتِى . فَقَالَ لَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « لِمَ تَفْعَلُ ذَلِكَ » . فَقَالَ الرَّجُلُ أُشْفِقُ عَلَى وَلَدِهَا أَوْ عَلَى أَوْلاَدِهَا . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « لَوْ كَانَ ذَلِكَ ضَارًّا ضَرَّ فَارِسَ وَالرُّومَ » . وَقَالَ زُهَيْرٌ فِى رِوَايَتِهِ « إِنْ كَانَ لِذَلِكَ فَلاَ مَا ضَارَ ذَلِكَ فَارِسَ وَلاَ الرُّومَ » .
Tercemesi:
Bana Muhammed b. AbdîHâh b. Nümeyr ile Züheyr b. Harb rivayet ettiler. Lâfız İbni Nümeyr'indir. (Dediler ki) : Bize Abdullah b. Yezîd eî-Makburî rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Hay ve rivayet etti. (Dedi ki) : Bana Ayyaş b. Abbâs rivayet etti. Ona da Ebû'n-Nadr, Âmir b. Sa'd'dan naklen rivayet etmiş kî, Üsâmetü'bnu Zeyd'in, babası Sa'd b. Ebî Vakkaasa haber verdiğine göre bir adam KesûlüSİah (Sailaliahü Aleyhi ve Selle m)'e gelerek:
— Ben karımdan azil yapıyorum; demiş. Resûlüllah (Sailallahü Aleyhi ve Sellem) ;
— «Bunu niçin yapıyorsun?» diye sormuş. Adam:
— Kadının çocuğuna veya çocuklarına zarar geleceğinden korkuyorum (da onun için) cevâbını vermiş. Bunun üzerine Resûîüllah (SAV) :
— «Bu zararlı bir iş olsa idi, İranlılarla Romalılara zarar verirdi.» buyurmuşlar.
Züheyr kendi rivayetinde :
«Eğer bunun İçin ise yapma! Bu îşİ İranlılarla Romalılara zarar vermemiştir.» dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Nikah 3567, /582
Senetler:
()
Konular:
Doğum kontrolü, Azil meselesi