Öneri Formu
Hadis Id, No:
19276, T001476
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ سَعِيدٍ عَنْ مُجَالِدٍ ح قَالَ :حَدَّثَنَا سُفْيَانُ بْنُ وَكِيعٍ حَدَّثَنَا حَفْصُ بْنُ غِيَاثٍ عَنْ مُجَالِدٍ عَنْ أَبِى الْوَدَّاكِ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ: « ذَكَاةُ الْجَنِينِ ذَكَاةُ أُمِّهِ » . قَالَ وَفِى الْبَابِ عَنْ جَابِرٍ وَأَبِى أُمَامَةَ وَأَبِى الدَّرْدَاءِ وَأَبِى هُرَيْرَةَ . قَالَ أَبُو عِيسَى :هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ وَقَدْ رُوِىَ مِنْ غَيْرِ هَذَا الْوَجْهِ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ . وَالْعَمَلُ عَلَى هَذَا عِنْدَ أَهْلِ الْعِلْمِ مِنْ أَصْحَابِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم وَغَيْرِهِمْ وَهُوَ قَوْلُ سُفْيَانَ الثَّوْرِىِّ وَابْنِ الْمُبَارَكِ وَالشَّافِعِىِّ وَأَحْمَدَ وَإِسْحَاقَ . وَأَبُو الْوَدَّاكِ اسْمُهُ جَبْرُ بْنُ نَوْفٍ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Beşşar, ona Yahya b. Said, ona Mücâlid (b. Said), T Bize Süfyan b. Veki', ona Hafs b. Gıyas, ona Mücalid (b. Saîd), ona Ebu Veddâk (Cebr b. Nevf), ona da Ebu Said el-Hudrî (ra), Nebi’nin (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti:
"Anasının boğazlanması (karnındaki) yavrunun da boğazlanması demektir." (Tirmizî): Bu konuda Câbir, Ebu Umâme, Ebu Derdâ ve Ebû Hüreyre’den de hadis rivâyet edilmiştir.
Ebu İsa (Tirmizî): Bu hadis hasen sahih olup; Ebu Said’den bu tarikin dışında da rivayet edilmiştir. Rasulullah'ın (sav) ashabı ve başkalarından bazı ilim adamlarının görüşü böyledir. Süfyan es Sevrî, İbn Mübarek, Şâfii, Ahmed, İshâk bunlardandır. Ebû’l Veddak’ın ismi Cebr b. Nevf’tir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Sayd 10, 4/72
Senetler:
1. Ebu Said el-Hudrî (Sa'd b. Malik b. Sinan b. Sa'lebe b. Ebcer)
2. Cebr b. Nevf el-Hemedanî (Cebr b. Nevf b. Rabî'a)
3. Ebu Umeyr Mücalid b. Saîd el-Hemdani (Mücalid b. Saîd b. Umeyr b. Bistâm b. Zî Mürrân)
4. Ebu Ömer Hafs b. Gıyas en-Nehaî (Hafs b. Gıyas b. Talk b. Muaviye b. Malik)
5. Ebu Muhammed Süfyan b. Veki' er-Ruâsî (Süfyan b. Veki' b. Cerrâh b. Melîc b. Adî)
Konular:
Kurban, kesim kuralları
Öneri Formu
Hadis Id, No:
19298, T001481
Hadis:
حَدَّثَنَا هَنَّادٌ وَمُحَمَّدُ بْنُ الْعَلاَءِ قَالَ :حَدَّثَنَا وَكِيعٌ عَنْ حَمَّادِ بْنِ سَلَمَةَ وَقَالَ أَحْمَدُ بْنُ مَنِيعٍ حَدَّثَنَا يَزِيدُ بْنُ هَارُونَ أَنْبَأَنَا حَمَّادُ بْنُ سَلَمَةَ عَنْ أَبِى الْعُشَرَاءِ عَنْ أَبِيهِ قَالَ : قُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ أَمَا تَكُونُ الزكَاةُ إِلاَّ فِى الْحَلْقِ وَاللَّبَّةِ؟ قَالَ : « لَوْ طَعَنْتَ فِى فَخِذِهَا لأَجْزَأَ عَنْكَ » . قَالَ أَحْمَدُ بْنُ مَنِيعٍ قَالَ يَزِيدُ بْنُ هَارُونَ: هَذَا فِى الضَّرُورَةِ . قَالَ وَفِى الْبَابِ عَنْ رَافِعِ بْنِ خَدِيجٍ . قَالَ أَبُو عِيسَى :هَذَا حَدِيثٌ غَرِيِبٌ لاَ نَعْرِفُهُ إِلاَّ مِنْ حَدِيثِ حَمَّادِ بْنِ سَلَمَةَ . وَلاَ نَعْرِفُ لأَبِى الْعُشَرَاءِ عَنْ أَبِيهِ غَيْرَ هَذَا الْحَدِيثِ وَاخْتَلَفُوا فِى اسْمِ أَبِى الْعُشَرَاءِ فَقَالَ بَعْضُهُمُ: اسْمُهُ أُسَامَةُ بْنُ قِهْطِمٍ وَيُقَالُ اسْمُهُ يَسَارُ بْنُ بَرْزٍ وَيُقَالُ ابْنُ بَلْزٍ وَيُقَالُ اسْمُهُ عُطَارِدٌ نُسِبَ إِلَى جَدِّهِ .
Tercemesi:
Bize Hennâd ve Muhammed b. Alâ, onlara Veki' (b. Cerrah), ona Hammad b. Seleme, T Bize Ahmed b. Meni', ona Yezid b. Harun, ona Hammad b. Seleme, Ebu Uşerâ (ed-Darimî), ona da babasının (Malik ed-Dârî) şöyle dediğini rivayet etti:
Ey Allah’ın Rasulü! İslâmî şekilde kesmek sadece boğaz ve boyun bölgesini kesmekle mi olur? Diye sordum. Buyurdular ki: 'Uyluğundan yaralasan bile boğazlamak yerine geçer.' Ahmed b. Menî’, Yezîd b. Harun’dan naklederek diyor ki: 'Bu uyluğundan yaralayıp kesme işi kuyu ve benzeri dar bir yere düşüp boğazından kesmek mümkün olmayan zaruret halindedir.'
Ebu İsa (Tirmizî): Bu konuda Rafi’ b. Hadîc’den de hadis rivâyet edilmiştir.
Ebu İsa (Tirmizî): Bu hadis garibtir ve sadece Hammad b. Seleme’nin rivayetiyle bilmekteyiz. Ebu Uşerâ’nın babasından bundan başka rivayetini bilmiyoruz. Ebu Uşerâ’nın ismi üzerinde değişik görüşler vardır. Bir kısım âlimler onun Üsâme b. Kıhtım olduğunu söylüyorlar. Yesâr b. Belz olduğu da söylenir. İbn Belz olduğu da söylenmiştir. Kimileri de onun isminin dedesine nispetle Utârid olduğunu söylemişlerdir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Sayd 13, 4/75
Senetler:
1. Malik ed-Dârî (Malik b. Kıhtım)
2. Ebu Uşerâ ed-Darimî (Üsame b. Malik b. Kıhtım)
3. Ebu Seleme Hammad b. Seleme el-Basrî (Hammad b. Seleme b. Dînar)
4. Ebu Halid Yezid b. Harun el-Vasitî (Yezid b. Harun b. Zâzî b. Sabit)
5. Ahmed b. Meni' el-Begavî (Ahmed b. Meni' b. Abdurrahman)
Konular:
Kurban, kesim kuralları
Öneri Formu
Hadis Id, No:
282302, T001476-2
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ سَعِيدٍ عَنْ مُجَالِدٍ ح قَالَ :حَدَّثَنَا سُفْيَانُ بْنُ وَكِيعٍ حَدَّثَنَا حَفْصُ بْنُ غِيَاثٍ عَنْ مُجَالِدٍ عَنْ أَبِى الْوَدَّاكِ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ: « ذَكَاةُ الْجَنِينِ ذَكَاةُ أُمِّهِ » . قَالَ وَفِى الْبَابِ عَنْ جَابِرٍ وَأَبِى أُمَامَةَ وَأَبِى الدَّرْدَاءِ وَأَبِى هُرَيْرَةَ . قَالَ أَبُو عِيسَى :هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ وَقَدْ رُوِىَ مِنْ غَيْرِ هَذَا الْوَجْهِ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ . وَالْعَمَلُ عَلَى هَذَا عِنْدَ أَهْلِ الْعِلْمِ مِنْ أَصْحَابِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم وَغَيْرِهِمْ وَهُوَ قَوْلُ سُفْيَانَ الثَّوْرِىِّ وَابْنِ الْمُبَارَكِ وَالشَّافِعِىِّ وَأَحْمَدَ وَإِسْحَاقَ . وَأَبُو الْوَدَّاكِ اسْمُهُ جَبْرُ بْنُ نَوْفٍ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Beşşar, ona Yahya b. Said, ona Mücâlid (b. Said), T Bize Süfyan b. Veki', ona Hafs b. Gıyas, ona Mücalid (b. Saîd), ona Ebu Veddâk (Cebr b. Nevf), ona da Ebu Said el-Hudrî (ra), Nebi’nin (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti:
"Anasının boğazlanması (karnındaki) yavrunun da boğazlanması demektir." (Tirmizî): Bu konuda Câbir, Ebu Umâme, Ebu Derdâ ve Ebû Hüreyre’den de hadis rivâyet edilmiştir.
Ebu İsa (Tirmizî): Bu hadis hasen sahih olup; Ebu Said’den bu tarikin dışında da rivayet edilmiştir. Rasulullah'ın (sav) ashabı ve başkalarından bazı ilim adamlarının görüşü böyledir. Süfyan es Sevrî, İbn Mübarek, Şâfii, Ahmed, İshâk bunlardandır. Ebû’l Veddak’ın ismi Cebr b. Nevf’tir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Sayd 10, 4/72
Senetler:
1. Ebu Said el-Hudrî (Sa'd b. Malik b. Sinan b. Sa'lebe b. Ebcer)
2. Cebr b. Nevf el-Hemedanî (Cebr b. Nevf b. Rabî'a)
3. Ebu Umeyr Mücalid b. Saîd el-Hemdani (Mücalid b. Saîd b. Umeyr b. Bistâm b. Zî Mürrân)
4. Ebu Said Yahya b. Said el-Kattan (Yahya b. Said b. Ferruh)
5. Muhammed b. Beşşâr el-Abdî (Muhammed b. Beşşâr b. Osman)
Konular:
Kurban, kesim kuralları
Öneri Formu
Hadis Id, No:
19257, T001472
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى الْقُطَعِىُّ حَدَّثَنَا عَبْدُ الأَعْلَى عَنْ سَعِيدٍ عَنْ قَتَادَةَ عَنِ الشَّعْبِىِّ عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ أَنَّ رَجُلاً مِنْ قَوْمِهِ صَادَ أَرْنَبًا أَوِ اثْنَيْنِ فَذَبَحَهُمَا بِمَرْوَةٍ فَتَعَلَّقَهُمَا حَتَّى لَقِىَ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَسَأَلَهُ فَأَمَرَهُ بِأَكْلِهِمَا . قَالَ وَفِى الْبَابِ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ صَفْوَانَ وَرَافِعٍ وَعَدِىِّ بْنِ حَاتِمٍ . قَالَ أَبُو عِيسَى : وَقَدْ رَخَّصَ بَعْضُ أَهْلِ الْعِلْمِ أَنْ يُذَكِّىَ بِمَرْوَةٍ وَلَمْ يَرَوْا بِأَكْلِ الأَرْنَبِ بَأْسًا وَهُوَ قَوْلُ أَكْثَرِ أَهْلِ الْعِلْمِ وَقَدْ كَرِهَ بَعْضُهُمْ أَكْلَ الأَرْنَبِ . وَقَدِ اخْتَلَفَ أَصْحَابُ الشَّعْبِىِّ فِى رِوَايَةِ هَذَا الْحَدِيثِ فَرَوَى دَاوُدُ بْنُ أَبِى هِنْدٍ عَنِ الشَّعْبِىِّ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ صَفْوَانَ . وَرَوَى عَاصِمٌ الأَحْوَلُ عَنِ الشَّعْبِىِّ عَنْ صَفْوَانَ بْنِ مُحَمَّدٍ أَوْ مُحَمَّدِ بْنِ صَفْوَانَ . وَمُحَمَّدُ بْنُ صَفْوَانَ أَصَحُّ . وَرَوَى جَابِرٌ الْجُعْفِىُّ عَنِ الشَّعْبِىِّ عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ نَحْوَ حَدِيثِ قَتَادَةَ عَنِ الشَّعْبِىِّ وَيُحْتَمَلُ أَنَّ رِوَايَةَ الشَّعْبِىِّ عَنْهُمَا . قَالَ مُحَمَّدٌ: حَدِيثُ الشَّعْبِىِّ عَنْ جَابِرٍ غَيْرُ مَحْفُوظٍ .
Tercemesi:
Câbir b. Abdullah (r.a.)’den rivâyete göre, Câbir’in kavminden bir adam bir veya iki tavşan avladı, tavşanları keskin ve sivri taşlarla boğazlayıp dağarcığına taktı. Rasûlullah (s.a.v.)’e gelip durumu sorunca Rasûlullah (s.a.v.) onları yemesini emretti. Tirmizî: Bu konuda Muhammed b. Safvân, Rafi’ ve Adiyy b. Hatîm’den de hadis rivâyet edilmiştir.
Tirmizî: Bazı ilim adamları keskin taşlarla hayvan kesilebileceğine izin veriyorlar ve tavşanın etinin de yenmesinde bir sakınca görmüyorlar ilim adamlarının çoğunluğunun görüşü budur. Bazı ilim adamları ise tavşan eti yemeyi hoş karşılamazlar. Şa’bî’nin adamları bu hadisin rivâyetinde değişik görüşler ortaya koydular. Dâvûd b. ebî Hind, Şa’bî’den, Muhammed b. Safvân’dan diyerek rivâyet ederlerken; Âsım b. Ahvel, Şa’bî’den, Safvân b. Muhammed’den veya Muhammed b. .Safvân’dan diyerek rivâyet ederler ki Muhammed b. Safvân rivâyeti daha sahihtir. Câbir el Cufî aynı hadisi Şabî’den, Câbir b. Abdullah’tan, Katâde’nin, Şa’bî’den rivâyeti gibi rivâyet etmiştir. Şa’bî’nin her ikisinden de rivâyet ettiği muhtemeldir. Muhammed diyor ki: Şa’bî’nin, Cabir’den rivâyet ettiği hadis pek makbul değildir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Sayd 8, 4/70
Senetler:
()
Konular:
Avlanma, av hayvanları
Avlanma, avlanmayla ilgili hükümler
Öneri Formu
Hadis Id, No:
19332, T001492
Hadis:
حَدَّثَنَا هَنَّادٌ حَدَّثَنَا أَبُو الأَحْوَصِ عَنْ سَعِيدِ بْنِ مَسْرُوقٍ عَنْ عَبَايَةَ بْنِ رِفَاعَةَ بْنِ رَافِعٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ جَدِّهِ رَافِعِ بْنِ خَدِيجٍ قَالَ: كُنَّا مَعَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فِى سَفَرٍ فَنَدَّ بَعِيرٌ مِنْ إِبِلِ الْقَوْمِ وَلَمْ يَكُنْ مَعَهُمْ خَيْلٌ فَرَمَاهُ رَجُلٌ بِسَهْمٍ فَحَبَسَهُ اللَّهُ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « إِنَّ لِهَذِهِ الْبَهَائِمِ أَوَابِدَ كَأَوَابِدِ الْوَحْشِ فَمَا فَعَلَ مِنْهَا هَذَا فَافْعَلُوا بِهِ هَكَذَا » . حَدَّثَنَا مَحْمُودُ بْنُ غَيْلاَنَ حَدَّثَنَا وَكِيعٌ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عَبَايَةَ بْنِ رِفَاعَةَ عَنْ جَدِّهِ رَافِعِ بْنِ خَدِيجٍ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم نَحْوَهُ وَلَمْ يَذْكُرْ فِيهِ عَبَايَةُ عَنْ أَبِيهِ وَهَذَا أَصَحُّ . وَالْعَمَلُ عَلَى هَذَا عِنْدَ أَهْلِ الْعِلْمِ . وَهَكَذَا رَوَاهُ شُعْبَةُ عَنْ سَعِيدِ بْنِ مَسْرُوقٍ نَحْوَ رِوَايَةِ سُفْيَانَ .
Tercemesi:
Rafî b. Hadîç’den rivâyete göre, şöyle demiştir: “Bir yolculukta Rasûlullah (s.a.v.) ile beraberdik develerden biri kaçtı yanlarında at da yoktu ki arkasından varıp yakalasınlar bu arada bir adam deveye bir ok fırlattı hedefini bulan bu ok sebebiyle Allah deveyi orada durdurdu. Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.) buyurdu ki: Bu hayvanların da yaban hayvanlar gibi vahşîlikleri vardır. Böyle yapan hayvanlara sizde böyle yaparak yakalayın.” Mahmûd b. Gaylân, Vekî’ vasıtasıyla Sûfyân’dan, babasından, Abâye b. Rifâa’dan dedesi Rafî’ b. Hadîç’den geçen hadisin bir benzerini rivâyet etmiş olup bu rivayetinde “Abâye ve babasından” dememiştir. Bu rivâyet daha sahihtir. bazı ilim adamlarının uygulaması bu hadise göredir.
Aynı şekilde Şu’be bu hadisi Saîd b. Mesrûk’tan, Sûfyân’ın rivâyeti gibi rivâyet etmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Sayd 19, 4/82
Senetler:
()
Konular:
Avlanma, avlanmayla ilgili hükümler
Hayvanlar, develer, Bahira/Saibe
Öneri Formu
Hadis Id, No:
19328, T001491
Hadis:
حَدَّثَنَا هَنَّادٌ حَدَّثَنَا أَبُو الأَحْوَصِ عَنْ سَعِيدِ بْنِ مَسْرُوقٍ عَنْ عَبَايَةَ بْنِ رِفَاعَةَ بْنِ رَافِعِ بْنِ خَدِيجٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ جَدِّهِ رَافِعِ بْنِ خَدِيجٍ قَالَ : قُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنَّا نَلْقَى الْعَدُوَّ غَدًا وَلَيْسَتْ مَعَنَا مُدًى فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « مَا أَنْهَرَ الدَّمَ وَذُكِرَ اسْمُ اللَّهِ عَلَيْهِ فَكُلُوهُ مَا لَمْ يَكُنْ سِنًّا أَوْ ظُفُرًا وَسَأُحَدِّثُكُمْ عَنْ ذَلِكَ أَمَّا السِّنُّ فَعَظْمٌ وَأَمَّا الظُّفُرُ فَمُدَى الْحَبَشَةِ » . حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ سَعِيدٍ عَنْ سُفْيَانَ الثَّوْرِىِّ قَالَ: حَدَّثَنَا أَبِى عَنْ عَبَايَةَ بْنِ رِفَاعَةَ عَنِ رَافِعِ بْنِ خَدِيجٍ رضى الله عنه عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم نَحْوَهُ وَلَمْ يَذْكُرْ فِيهِ عَبَايَة عَنْ أَبِيهِ وَهَذَا أَصَحُّ وَعَبَايَةُ قَدْ سَمِعَ مِنْ رَافِعٍ . وَالْعَمَلُ عَلَى هَذَا عِنْدَ أَهْلِ الْعِلْمِ لاَ يَرَوْنَ أَنْ يُذَكَّى بِسِنٍّ وَلاَ بِعَظْمٍ .
Tercemesi:
Bize Hennâd (b. Serî), ona Ebu Ahves (Sellam b. Süleym), ona Said b. Mesruk, ona Abaye b. Rifâ'a b. Râfi' b. Hadîc, ona babası (Rifâ'a b. Râfi'), ona da dedesi (Râfi' b. Hadîc) şöyle demiştir: Kendisi Rasulullah'a (sav): “Ey Allah’ın Rasulü! Yarın düşmanla karşılaşacağız yanımızda (hayvan kesebileceğimiz) bıçağımız bile yok (ne yapacağız)? Bunun üzerine Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: “Diş ve tırnak dışında kan akıtabilecek her kesici şeyle besmele çekilerek kesilen hayvanı yeyin. Sebebini size izah edeyim. Diş; kemiktir, tırnak ise Habeşlilerin kesme aleti olduğundan bunlardan sakının.”
Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Yahya b. Said, ona Süfyan es-Sevrî, ona babası, ona da Abâye b. Rifâ'a b. Râfi' b. Hadîc bu hadisin bir benzerini Rasulullah'dan (sav) rivâyet etmiştir ve senedinde “Abâye’nin babasından” dememiştir. Bu rivayet daha sahihtir. Abâye dedesi Râfi'den hadis almıştır. İlim adamlarının uygulaması bu hadise göre olup kemik ve dişle hayvan kesilmesini caiz görmezler.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Sayd 18, 4/81
Senetler:
1. Ebu Abdullah Râfi' b. Hadîc el-Ensârî (Râfi' b. Hadîc b. Râfi' b. Adî b. Yezid b. Ceşm)
2. Ebu Hadîc Rifâ'a b. Râfi' el-Ensarî (Rifâ'a b. Râfi' b. Hadîc)
3. Ebu Rifâ'a Abâye b. Rifâ'a ez-Zürakî (Ayâbe b. Rifâ'a b. Râfi' b. Hudeyc)
4. Ebu Süfyan Said b. Mesruk es-Sevrî (Said b. Mesruk b. Hamza)
5. Ebu Ahvas Sellâm b. Süleym el-Hanefî (Sellâm b. Süleym)
6. Ebu Serî Hennâd b. Serî et-Temîmî (Hennad b. Serî b. Musab b. Ebu Bekir)
Konular:
Cin, Cinler
Habeşistan, habeşlilerle ilişkiler,
Kurban, boğazlamak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
19322, T001489
Hadis:
حَدَّثَنَا عُبَيْدُ بْنُ أَسْبَاطِ بْنِ مُحَمَّدٍ الْقُرَشِىُّ حَدَّثَنَا أَبِى عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ إِسْمَاعِيلَ بْنِ مُسْلِمٍ عَنِ الْحَسَنِ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مُغَفَّلٍ قَالَ إِنِّى لَمِمَّنْ يَرْفَعُ أَغْصَانَ الشَّجَرَةِ عَنْ وَجْهِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَهُوَ يَخْطُبُ فَقَالَ « لَوْلاَ أَنَّ الْكِلاَبَ أُمَّةٌ مِنَ الأُمَمِ لأَمَرْتُ بِقَتْلِهَا فَاقْتُلُوا مِنْهَا كُلَّ أَسْوَدَ بَهِيمٍ وَمَا مِنْ أَهْلِ بَيْتٍ يَرْتَبِطُونَ كَلْبًا إِلاَّ نَقَصَ مِنْ عَمَلِهِمْ كُلَّ يَوْمٍ قِيرَاطٌ إِلاَّ كَلْبَ صَيْدٍ أَوْ كَلْبَ حَرْثٍ أَوْ كَلْبَ غَنَمٍ » . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ وَقَدْ رُوِىَ هَذَا الْحَدِيثُ مِنْ غَيْرِ وَجْهٍ عَنِ الْحَسَنِ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مُغَفَّلٍ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم .
Tercemesi:
Abdullah b. Muğaffel (r.a.)’den rivâyet edildiğine göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v.), bir ağaç altında hutbe verirken ağacın dallarını kaldırıp Rasûlullah (s.a.v.)’e gölge yapanlardan idim, şöyle buyurmuştur: “Köpekler de diğer toplumlar gibi başlı başına bir soy ve ümmet olmasaydı onların öldürülmesini emrederdim, fakat siz onlardan simsiyah olanları öldürünüz. Herhangi bir ev; koyun, ziraat ve av köpeği haricinde köpek besler ve bulundurursa onların yaptıkları iyiliklerden her gün bir kırat sevap eksilir.” Tirmizî: Bu hadis hasendir. Bu hadis başka şekillerde Hasan’dan Abdullah b. Muğaffel’den rivâyet edildi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Sayd 17, 4/80
Senetler:
()
Konular:
Hayvanlar, öldürmek/ zarar vermek
Köpek, köpek beslemek
Köpek, köpeklerin öldürülmesi meselesi
Sevap, sevap
Öneri Formu
Hadis Id, No:
19325, T001490
Hadis:
حَدَّثَنَا الْحَسَنُ بْنُ عَلِىٍّ الْحُلْوَانِىُّ وَغَيْرُ وَاحِدٍ قَالُوا أَخْبَرَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ أَخْبَرَنَا مَعْمَرٌ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ أَبِى سَلَمَةَ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم قَالَ « مَنِ اتَّخَذَ كَلْبًا إِلاَّ كَلْبَ مَاشِيَةٍ أَوْ صَيْدٍ أَوْ زَرْعٍ انْتَقَصَ مِنْ أَجْرِهِ كُلَّ يَوْمٍ قِيرَاطٌ » . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ . وَيُرْوَى عَنْ عَطَاءِ بْنِ أَبِى رَبَاحٍ أَنَّهُ رَخَّصَ فِى إِمْسَاكِ الْكَلْبِ وَإِنْ كَانَ لِلرَّجُلِ شَاةٌ وَاحِدَةٌ . حَدَّثَنَا بِذَلِكَ إِسْحَاقُ بْنُ مَنْصُورٍ حَدَّثَنَا حَجَّاجُ بْنُ مُحَمَّدٍ عَنِ ابْنِ جُرَيْجٍ عَنْ عَطَاءٍ بِهَذَا .
Tercemesi:
Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Kim koyun, ziraat ve av köpeği dışında başka bir köpek edinir ve bulundurursa her gün kazandığı iyiliklerden bir kırat eksilir.” Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir. A’ta b. ebî Rebah’tan rivâyet edildiğine göre: “Bir kimsenin bir koyunu olsa bile köpek bulundurabileceğine izin vermiştir.” A’ta’nın bu sözünü İshâk b. Mansur, Haccac b. Muhammed vasıtasıyla İbn Cüreyc’den ve A’ta’dan bu şekilde rivâyet etmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Sayd 17, 4/80
Senetler:
()
Konular:
Hayvanlar, öldürmek/ zarar vermek
Köpek, köpek beslemek