Giriş

Bize İbn Bükeyr, ona Leys, ona Ukayl, ona da İbn Şihâb; (T) İbrahim b. Münzir der ki: Bana İbn Vehb, ona Yunus, onların hepsine İbn Şihâb, ona Urve b. Zübeyir, ona da Hz. Peygamber'in hanımı Âişe (r.anha) şöyle demiştir: Mü'min kadınlar muhacir olarak Hz. Peygamber'e (sav) gel­dikleri zaman, Yüce Allah'ın "Ey iman edenler, mümin kadınlar mu­hacir olarak geldikleri zaman, onları imtihan ediniz..." (Mümtehine: 10) buyruğu gereği, Peygamber (sav) onları imtihan ederdi. Âişe der ki: Bu ayetteki şartları kabul eden ­Mümin kadınlar, imtihanı geçmiş olurdu. Kadınlar ile bu şartları sözlü olarak kabul ettikleri zaman Rasulullah (sav) onlara "sizler kabul ettiniz, artık gidebilirsiniz, ben sizin biatinizi kabul ettim" derdi. Âişe der ki: Vallahi, bu biat sırasında, Rasulullah'ın (sav) eli asla hiçbir kadının eline dokunmadı. Rasulullah (sav) kadınlardan sâdece sözlü biat kabul etti. Vallahi Rasulullah kadınlardan, Allah'ın kendisine emrettiğinden, başka bir taahhüt almadı. Kadınlardan biat aldığı zaman onlara sâdece sözlü olarak "ben sizlerden biat aldım." buyururdu


    Öneri Formu
15438 B005288 Buhari, Talak, 20

Bize Kuteybe, ona Leys, ona da Nâfi şöyle rivayet etmiştir: Yüce Allah'ın zikrettiği (Bakara, 226) "îlâ" hakkında İbn Ömer (r.anhuma) şöyle derdi: Îlâ süresi (dört ay) bittikten sonra kişi ya hanımını iyilikle yanında tutar, ya da boşamaya azmeder. Bunun dışında hiç bir şey kişiye helal değildir.


    Öneri Formu
15444 B005290 Buhari, Talak, 21


    Öneri Formu
15441 B005289 Buhari, Talak, 21


    Öneri Formu
15447 B005291 Buhari, Talak, 21

Bize Ali b. Abdullah, ona Sufyân, Yahya, ona Munbais'in azatlısı Yezîd şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber' (sav) buluntu koyunun hükmü soruldu, O da "Sen onu al. Çünkü o ya senin yahut mümin kardeşinin veya kurdundur" buyurdu. Buluntu devenin hükmü soruldu. Hz. Peygamber (sav) öfkelendi ve iki yanağı kızardı, akabinde "Ondan sana ne? Onun gezecek pabucu ve su tulumu beraberindedir. Sahibi onu buluncaya kadar, kendi kendine suyu içer, ağaçlardan yer" buyurdu. Buluntu malın hükmü soruldu. Hz. Peygamber (sav) "Ağzının bağını ve kabını iyice tanı, sonra onu bir sene ilân et. Onu tanıyıp bilen kimse gelirse kendisine verirsin, kimse gelmez­se onu kendi malına karıştır" buyurdu. Sufyân der ki: Ben, kendisinden bu hadisten başka bir şey ezberlemediğim Rabîa b. Ebu Abdurrahman'a yetiştim ve ken­disine "Munbais'in azatlısı olan Yezîd'in buluntu mal hakkındaki hadisine ne dersin? O hadis Zeyd b. Hâlid'den midir?" diye sordum. O da "evet ondandır" diye cevap verdi. Yahya der ki: Rabîa bu hadisi kendisine Munbais'in azatlısı olan Yezîd, ona da Zeyd b. Hâlid'in aktardığını söylüyordu. Sufyân der ki: Ben Rabîa'ya kavuştum da ona (buluntu hadisini) sordum.


    Öneri Formu
15456 B005292 Buhari, Talak, 22


    Öneri Formu
15466 B005293 Buhari, Talak, 24


    Öneri Formu
15469 B005295 Buhari, Talak, 24


    Öneri Formu
15470 B005296 Buhari, Talak, 24


    Öneri Formu
15471 B005297 Buhari, Talak, 24


    Öneri Formu
16270 B005302 Buhari, Talak, 25