Kendilerine Rablerinin âyetleri hatırlatıldığında ise, onlara karşı sağır ve kör davranmazlar;
Öneri Formu
Hadis Id, No:
56235, KK25/73
Hadis:
وَالَّذِينَ إِذَا ذُكِّرُوا بِآيَاتِ رَبِّهِمْ لَمْ يَخِرُّوا عَلَيْهَا صُمًّا وَعُمْيَانًا
Tercemesi:
Kendilerine Rablerinin âyetleri hatırlatıldığında ise, onlara karşı sağır ve kör davranmazlar;
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Kur'an, Kur'an-ı Kerim, Furkân 25/73, /
Senetler:
()
Konular:
İtaat, Allah'a ve Rasûlüne itaat veya isyan
Kulluk, Allah'ı sevmek, anmak (Zikr)
Kur'an, okuyup anlamak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30671, Buhari,Tevhid, 45(bab başlığı)
Hadis:
باب قَوْلِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم « رَجُلٌ آتَاهُ اللَّهُ الْقُرْآنَ فَهْوَ يَقُومُ بِهِ آنَاءَ اللَّيْلِ وَالنَّهَارِ ، وَرَجُلٌ يَقُولُ لَوْ أُوتِيتُ مِثْلَ مَا أُوتِىَ هَذَا فَعَلْتُ كَمَا يَفْعَلُ » . فَبَيَّنَ اللَّهُ أَنَّ قِيَامَهُ بِالْكِتَابِ هُوَ فِعْلُهُ وَقَالَ ( وَمِنْ آيَاتِهِ خَلْقُ السَّمَوَاتِ وَالأَرْضِ وَاخْتِلاَفُ أَلْسِنَتِكُمْ وَأَلْوَانِكُمْ ) . وَقَالَ جَلَّ ذِكْرُهُ ( وَافْعَلُوا الْخَيْرَ لَعَلَّكُمْ تُفْلِحُونَ ) .
Tercemesi:
Peygamber'in: "Bir Kimse Ki, Allah Ona Kur'an İlmi vermiştir de, O Gece Saatlerinde Ve Gündüz Vakitlerinde Onunla Kaaim Olur. Bir Kimse de: Keski Şuna Verilen Kur'ân Ni'meti Gibi Bana Da Verilmiş Olsaydı, Ben De Onun Yapmakta Olduğu Gibi Yapaydım, Der" Kavli Babı
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
()
Konular:
Kur'an, okumak ve yaşamak
Kur'an, okuyup anlamak
باب قَوْلِ اللَّهِ تَعَالَى ( وَلَقَدْ يَسَّرْنَا الْقُرْآنَ لِلذِّكْرِ ) . وَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « كُلٌّ مُيَسَّرٌ لِمَا خُلِقَ لَهُ » . يُقَالُ مُيَسَّرٌ مُهَيَّأٌ . وَقَالَ مَطَرٌ الْوَرَّاقُ ( وَلَقَدْ يَسَّرْنَا الْقُرْآنَ لِلذِّكْرِ فَهَلْ مِنْ مُدَّكِرٍ ) قَالَ هَلْ مِنْ طَالِبِ عِلْمٍ فَيُعَانَ عَلَيْهِ
Öneri Formu
Hadis Id, No:
31077, Buhari,Tevhid, 54(bab başlığı)
Hadis:
باب قَوْلِ اللَّهِ تَعَالَى ( وَلَقَدْ يَسَّرْنَا الْقُرْآنَ لِلذِّكْرِ ) . وَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « كُلٌّ مُيَسَّرٌ لِمَا خُلِقَ لَهُ » . يُقَالُ مُيَسَّرٌ مُهَيَّأٌ . وَقَالَ مَطَرٌ الْوَرَّاقُ ( وَلَقَدْ يَسَّرْنَا الْقُرْآنَ لِلذِّكْرِ فَهَلْ مِنْ مُدَّكِرٍ ) قَالَ هَلْ مِنْ طَالِبِ عِلْمٍ فَيُعَانَ عَلَيْهِ
Tercemesi:
Yüce Allah'ın: "And olsun ki, biz Kur'ân'ı düşünmek için kolaylaştırmışızdır. O hâlde düşünen var mı?"
(el-Kamer: 17, 22, 32, 40) Kavli Babı
Ve Peygamber (S): "Herkes ve herşey niçin yaratıldıysa, ona kolaylaştırılıp hazırlanmıştır" buyurdu. "Muyesserun " "Muheyyeun( = Hazırlanmıştır)" denilir.
Müfessir Mucâhid: Biz Kur'ân'ı şenin lisânınla kolaylaştırdık, yânı onun okunmasını sana hazırladık, demiştir.
Matar el-Verrâk ibn Tahmân el-Horâsânî de:
"And olsun ki, biz Kur'ân'ı düşünmek için kolaylaştırmışızdır.
O hâlde bir düşünen var mı?" âyetini söyledi de:
"Bir ilim talibi, bir ilim arayan var mı ki, o bunun üzerine yardım olunsun" demektir, dedi
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
()
Konular:
Kur'an, okuyup anlamak
Kur'an, sahabenin ve tabiunun tefsiri
Kur'an, tefsiri, bazı ayetlerin
Öneri Formu
Hadis Id, No:
51664, DM003387
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ كَثِيرٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ وَاقِدٍ عَنْ قَتَادَةَ قَالَ : مَا جَالَسَ الْقُرَآنَ أَحَدٌ فَقَامَ عَنْهُ إِلاَّ بِزِيَادَةٍ أَوْ نُقْصَانٍ. ثُمَّ قَرَأَ {وَنُنَزِّلُ مِنَ الْقُرْآنِ مَا هُوَ شِفَاءٌ وَرَحْمَةٌ لِلْمُؤْمِنِينَ وَلاَ يَزِيدُ الظَّالِمِينَ إِلاَّ خَسَاراً}
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Kesir, Abdullah b. Vâkıd'dan, (O da) Katâde'den (naklen) rivayet etti ki, O şöyle dedi: "Kur'an'ı okuyup üzerinde düşünen herkes onun yanından mutlaka bir fazlalık veya bir noksanlıkla kalkar!" (Katâde) sonra şu ayeti okumuştu: "Biz Kur'an'dan, mü1 mirilere şifa ve rahmet olan şeyler indiriyoruz. O, zâlimlerin ise sadece kaybını artırır!'
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Fedâilü'l-Kur'an 4, 4/2106
Senetler:
()
Konular:
Kur'an, okuyup anlamak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
51683, DM003406
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو النُّعْمَانِ حَدَّثَنَا أَبُو عَوَانَةَ عَنْ قَتَادَةَ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ عَنْ أَبِى مُوسَى الأَشْعَرِىِّ عَنِ النَّبِىِّ -صلى الله عليه وسلم- قَالَ :« مَثَلُ الْمُؤْمِنِ الَّذِى يَقْرَأُ الْقُرْآنَ مَثَلُ الأُتْرُجَّةِ طَعْمُهَا طَيِّبٌ وَرِيحُهَا طَيِّبٌ ، وَمَثَلُ الْمُؤْمِنِ الَّذِى لاَ يَقْرَأُ الْقُرْآنَ مَثَلُ التَّمْرَةِ طَعْمُهَا حُلْوٌ وَلَيْسَ لَهَا رِيحٌ ، وَمَثَلُ الْمُنَافِقِ الَّذِى يَقْرَأُ الْقُرْآنَ مَثَلُ الرَّيْحَانَةِ رِيحُهَا طَيِّبٌ وَطَعْمُهَا مُرٌّ ، وَمَثَلُ الْمُنَافِقِ الَّذِى لاَ يَقْرَأُ الْقُرْآنَ مَثَلُ الْحَنْظَلَةِ لَيْسَ لَهَا رِيحٌ وَطَعْمُهَا مُرٌّ ».
Tercemesi:
Bize Ebu'n-Nu'man rivayet edip (dedi ki), bize Ebû Avâne, Katâde'den, (O) Enes b. Malik'ten, (O) Ebû Musa el-Eş'ari'den, (O da) Hz. Peygamber'den (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) (naklen) rivayet etti ki, O şöyle buyurdu: "Kur'an okuyan müminin durumu turunç (meyvesinin) durumu gibidir. Onun tadı güzel, kokusu güzeldir. Kur'an okumayan müminin durumu ise kuru hurma gibidir. Onun tadı tatlıdır, ama hiç kokusu yoktur. Kur'an okuyan münâfıkın durumu da fesleğen gibidir. Onun kokusu güzel, ama tadı acıdır. Kur'an okumayan münâfıkın durumu ise Ebucehil karpuzu gibidir. Onun kokusu yoktur, tadı da acıdır!"
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Fedâilü'l-Kur'an 8, 4/2117
Senetler:
1. Ebu Musa Abdullah b. Kays el-Eş'arî (Abdullah b. Kays b. Süleym)
Konular:
Hz. Peygamber, sembolik, temsili anlatımı
Kur'an, öğrenmek, öğretmek, okumak, okutmak
Kur'an, okumak ve yaşamak
Kur'an, okuyup anlamak