Öneri Formu
Hadis Id, No:
44173, DM002482
Hadis:
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الصَّلْتِ حَدَّثَنَا حِبَّانُ بْنُ عَلِىٍّ عَنْ يُونُسَ وَعُقَيْلٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- :« خَيْرُ الأَصْحَابِ أَرْبَعَةٌ ، وَخَيْرُ الْجُيُوشِ أَرْبَعَةُ آلاَفٍ ، وَخَيْرُ السَّرَايَا أَرْبَعُمِائَةٍ ، وَمَا بَلَغَ اثْنَىْ عَشَرَ أَلْفاً فَصَبَرُوا وَصَدَقُوا فَغُلِبُوا مِنْ قِلَّةٍ ».
Tercemesi:
Bize Muhammed ibnu's-Salt rivayet edip (dedi ki), bize Hıbban b. Ali, Yunus ile Ukayl'dan, (onlar) İbn Şihâb'dan, (O) Ubeydullah b. Abdillah'tan, (O da) İbn Abbas'tan (naklen) rivayet etti ki, O şöyle dedi: Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Arkadaşların en hayırlısı dört kişi olanları, orduların en hayırlısı dört bin kişi olanları, küçük askeri birliklerin en hayırlısı ise dörtyüz kişi olanlarıdır. (Bir ordunun asker sayısı da) oniki bine ulaştığında, onlar sabredip (şehid oluncaya kadar sa-vaşacaklarına dair Allah'a verdikleri söze) sadık kaldıkları sürece, (sayılarının) azlığından dolayı yenilmezler!"
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Siyer 4, 3/1583
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Abdullah Ubeydullah b. Abdullah el-Hüzeli (Ubeydullah b. Abdullah b. Utbe b. Mesud b. Gâfil)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Halid Ukayl b. Halid el-Eylî (Ukayl b. Halid b. Ukayl)
5. ُEbu Ali Hibbân b. Ali el-Anezî (Hibbân b. Ali)
6. Ebu Cafer Muhammed b. Salt el-Esedi (Muhammed b. Salt b. Haccac)
Konular:
Arkadaş, Arkadaşlık, arkadaşlık ilişkileri
Siyer, Seriyye
Yaşam, Hz. Peygamber dönemi hayat standartı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
272649, DM002482-2
Hadis:
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الصَّلْتِ حَدَّثَنَا حِبَّانُ بْنُ عَلِىٍّ عَنْ يُونُسَ وَعُقَيْلٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- :« خَيْرُ الأَصْحَابِ أَرْبَعَةٌ ، وَخَيْرُ الْجُيُوشِ أَرْبَعَةُ آلاَفٍ ، وَخَيْرُ السَّرَايَا أَرْبَعُمِائَةٍ ، وَمَا بَلَغَ اثْنَىْ عَشَرَ أَلْفاً فَصَبَرُوا وَصَدَقُوا فَغُلِبُوا مِنْ قِلَّةٍ ».
Tercemesi:
Bize Muhammed ibnu's-Salt rivayet edip (dedi ki), bize Hıbban b. Ali, Yunus ile Ukayl'dan, (onlar) İbn Şihâb'dan, (O) Ubeydullah b. Abdillah'tan, (O da) İbn Abbas'tan (naklen) rivayet etti ki, O şöyle dedi: Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Arkadaşların en hayırlısı dört kişi olanları, orduların en hayırlısı dört bin kişi olanları, küçük askeri birliklerin en hayırlısı ise dörtyüz kişi olanlarıdır. (Bir ordunun asker sayısı da) oniki bine ulaştığında, onlar sabredip (şehid oluncaya kadar sa-vaşacaklarına dair Allah'a verdikleri söze) sadık kaldıkları sürece, (sayılarının) azlığından dolayı yenilmezler!"
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Siyer 2482, 3/1583
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Abdullah Ubeydullah b. Abdullah el-Hüzeli (Ubeydullah b. Abdullah b. Utbe b. Mesud b. Gâfil)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Yunus b. Yezid el-Eyli (Yunus b. Yezid b. Mişkan)
5. ُEbu Ali Hibbân b. Ali el-Anezî (Hibbân b. Ali)
6. Ebu Cafer Muhammed b. Salt el-Esedi (Muhammed b. Salt b. Haccac)
Konular:
Arkadaş, Arkadaşlık, arkadaşlık ilişkileri
Siyer, Seriyye
Yaşam, Hz. Peygamber dönemi hayat standartı
أخبرنا عبد الله قال حدثنا حريث بن السائب قال : سمعت الحسن يقول كنت ادخل بيوت أزواج النبي صلى الله عليه وسلم في خلافة عثمان بن عفان فأتناول سقفها بيدي
Öneri Formu
Hadis Id, No:
164531, EM000450
Hadis:
أخبرنا عبد الله قال حدثنا حريث بن السائب قال : سمعت الحسن يقول كنت ادخل بيوت أزواج النبي صلى الله عليه وسلم في خلافة عثمان بن عفان فأتناول سقفها بيدي
Tercemesi:
— Hazretf HaSan'm şöyle" dediği rivayet edilmiştir :
«— Hazreti Osman İbni Affan'm hilâfeti zamanında, Peygamber (S&llcUîahti Aleyhi ve Se Hem /in zevcelerinin evlerine girerdim de evlerin tavanlarına elimle kavuşurdum.»[880]
'Hazreti Hasan (Radiyallahu anh) Efendimizin ifadelerinden anlaşılıyor ki. Peygamber Efendimizin zevcelerine ait evlerin yüksekliği eüe kavuşulacak ve erişilecek kadardı. Bu yükseklik, orta boylu insanlar nazarı İtibara alınacak olursa 2.10-2.20 Cm. civarında olur. Bundan evlerin mütevazı olduğu manası çıkmaktadır. Ihîişam ve debdebeye kaçılmadığını, basit Ve sade bir tarzda evlerin yapılmış olduğunu öğrenmiş bulunuyoruz.[881]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 450, /360
Senetler:
()
Konular:
Yaşam, Hz. Peygamber dönemi hayat standartı
وبالسند عن عبد الله قال أخبرنا داود بن قيس قال : رأيت الحجرات من جريد النخل مغشاة من خارج بمسوح الشعر وأظن عرض البيت من باب الحجرة إلى باب البيت نحوا من ست أو سبع أذرع وأحزر البيت الداخل عشر أذرع وأظن سمكه بين الثمان والسبع نحو ذلك ووقفت عند باب عائشة فإذا هو مستقبل المغرب
Öneri Formu
Hadis Id, No:
164533, EM000451
Hadis:
وبالسند عن عبد الله قال أخبرنا داود بن قيس قال : رأيت الحجرات من جريد النخل مغشاة من خارج بمسوح الشعر وأظن عرض البيت من باب الحجرة إلى باب البيت نحوا من ست أو سبع أذرع وأحزر البيت الداخل عشر أذرع وأظن سمكه بين الثمان والسبع نحو ذلك ووقفت عند باب عائشة فإذا هو مستقبل المغرب
Tercemesi:
— Davud ibni Kays anlatarak şöyle demiştir::
«— (Peygambere ait) hücreleri, kıllarla" örülmüş çullarla dıştan kaplanmış halde, hurma dallarından yapılmış gördüm. Zannediyorum ki, evin genişliği, hücre kapısından evin kapısına kadar altı veya yedi zira' (4,5-5 metre) vardı. Evin iç kısmım da on,.zira* (6-6,5 m.) tahmin şdiyorum. Tavanı ise, yedi ve sekiz zira' arasında, buna yakın zannediyorum. Hz. Âişe'nin kapısında durdum. O kapı, batıya dönüktü.»[882]
Peygamber Efendimizin zevcelerine ait evceğizlerin ne kadar sade ve basit bir şekilde yapılmış olduğunu Dav u a1 İbni Kays'in rivayetinden de öğrenmiş bulunuyoruz. Bundan önceki hadîsi teyid etmektedir.[883]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 451, /361
Senetler:
()
Konular:
Yaşam, Hz. Peygamber dönemi hayat standartı
وبالسند عن عبد الله قال أخبرنا على بن مسعدة عن عبد الله الرومي قال : دخلت على أم طلق فقلت ما أقصر سقف بيتك هذا قالت يا بنى ان أمير المؤمنين عمر بن الخطاب رضي الله عنه كتب إلى عماله أن لا تطيلوا بناءكم فإنه من شر أيامكم
Öneri Formu
Hadis Id, No:
164536, EM000452
Hadis:
وبالسند عن عبد الله قال أخبرنا على بن مسعدة عن عبد الله الرومي قال : دخلت على أم طلق فقلت ما أقصر سقف بيتك هذا قالت يا بنى ان أمير المؤمنين عمر بن الخطاب رضي الله عنه كتب إلى عماله أن لا تطيلوا بناءكم فإنه من شر أيامكم
Tercemesi:
— (109-s.) Abdullah El-Rûmî'den rivayet edildiğine göre, şöyle demiştir:
«— Ümmü Talak'ın evine vardım da dedim ki, bu evinin tavanları ne kadar alçak! Kadıncağız şöyle cevap verdi:
— Yavrum! Müminlerin Emîri Ömer ibni Hatiab (Radiyallahu anh) binalarınızı yüksek yapmayınız diye idarecilerine mektup yazdı; çünkü bu (yüksek bina yapışı) kötü günlerinizden olacaktır.»[884]
Kendisinden haber nakledilen Abdullah El-Rumî'nin kim olduğu hakkında bilgi verilmemekte olduğu gibi, ümmü Talak'ın da hali bilinmemektedir. Ancak Ali İbni Müs'ide, Abdullah El-R û m î "den rivayet etmiştir. Alî İbni Müs'ide nin güvenilir mutemed bîr ravi olduğu söylenmekte ise de, aksini iddia edenler de vardır.
Daha önceki hadîs-i şeriflerle bir arada mütalâa edildiği zaman, mana bakımından aralarında bir mubayenet görülmediği anlaşılır. Yine evlerin sade ve İhtişamsız bir şekilde yapılmış olduklarına ve buna riayetin lüzumuna İşaret vardır.[885]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 452, /361
Senetler:
()
Konular:
Bina Yapmakta Hayır Olmadığı
Kültürel Hayat, yazışmalar, sahabelerin vs.
Yaşam, Hz. Peygamber dönemi hayat standartı
حدثنا عبدة قال حدثنا بقية قال حدثنا محمد بن زياد قال : أدركت السلف وانهم ليكونون في المنزل الواحد بأهاليهم فربما نزل على بعضهم الضيف وقدر أحدهم على النار فيأخذها صاحب الضيف لضيفه فيفقد القدر صاحبها فيقول من أخذ القدر فيقول صاحب الضيف نحن أخذناها لضيفنا فيقول صاحب القدر بارك الله لكم فيها أو كلمة نحوها قال بقية وقال محمد والخبز إذا خبزوا مثل ذلك وليس بينهم الا جدر القصب قال بقية وأدركت أنا ذلك محمد بن زياد وأصحابه
Öneri Formu
Hadis Id, No:
165018, EM000739
Hadis:
حدثنا عبدة قال حدثنا بقية قال حدثنا محمد بن زياد قال : أدركت السلف وانهم ليكونون في المنزل الواحد بأهاليهم فربما نزل على بعضهم الضيف وقدر أحدهم على النار فيأخذها صاحب الضيف لضيفه فيفقد القدر صاحبها فيقول من أخذ القدر فيقول صاحب الضيف نحن أخذناها لضيفنا فيقول صاحب القدر بارك الله لكم فيها أو كلمة نحوها قال بقية وقال محمد والخبز إذا خبزوا مثل ذلك وليس بينهم الا جدر القصب قال بقية وأدركت أنا ذلك محمد بن زياد وأصحابه
Tercemesi:
Bukayye, Muhammed ibni Ziyad'dan rivayet ettiğine göre, Muhammed şöyle demiştir:
«— Selefe, (ashab devrine) yetiştim. Onlar kendi aileleriyle bir evde imiş gibiydiler. Çok defa onlardan birinin evine müsafir konuklardı; ve onlardan birinin tenceresi de ateş üzerinde bulunurdu. Müsafir sahibi, komşusunun bu tenceresini müsafiri için alırdı. (Bundan haberi olmıyan) tencere sahibi, tenceresini arardı da derdi ki, tencereyi kim aldı? Müsafir sahibi (komşu): Onu biz misafirimiz için aldık, derdi. Tencere sahibi de: Allah onun bereketini size versin, (yahut buna benzer söz) söylerdi.
Bukayye demiştir ki, Muhammed şöyle dedi : Ekmek pişirdikleri zaman da böyle yaparlardı; aralarında kamıştan örülmüş engelden başka duvar yoktu.
Bukayye demiştir ki, ben buna yetiştim: Muhammed ibni Zİyad'a ve arkadaşlarına...[199]
Gerçekten bu haberde rivayet edildiği gibi, ashabı kiram aralarındaki yakın sevgi ve bağlılığın bereketiyle bir aile ferdleri gibi yaşıyor, hatta bundan daha ileriye vararak din kardeşlerini kendilerine, öz çocuklarına tercih ediyorlardı. Mallarının yarısını muhtaç kardeşlerine vermişler, kendileri yemeyip misafirlerine ikram etmişler, kardeşlerini kurtarmak için Allah yolunda can vermişlerdi. Bunlara dair geniş ve uzun hâdiseler tarih ve siyer kitaplarında mevcuttur. Burada birkaç örneğini, merhum müfessir Muhammed Hamdi Yazır'dan kısaca dinleyelim :
«Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellenu'e bir adam geldi ve :
— Ey Allah'ın Resulü, açlıktan dermansız kaldım, dedi.
Hz. Peygamber saadethanelerine haber gönderdi; fakat onların yanlarında, bu aç'a verilebilecek bir şey bulunmadı. Bunun üzerine Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)
Bu adamı bu gece misafir edip, kamını doyuracak yok mudur ki, Allah ona rahmet buyursun.» dedi.
Hemen Ebû Ta Iha kalkıp:
— Ben, ya Resûlallah diye cevap verdi. Derhal o adamı evine götürdü. Zevcesine de, Allah'ın Peygamberinin müsafirine ikram et, diye tenbİh etti. Zevcesi :
— Vallahi, çocuğuma verecek yemekten başka yanımda bir şey yoktur, dedi. Kocası dedi ki :
— O halde çocuk akşam yemeği istediği vakit, onu uyut ve lâmbayı da söndürüver. Peygamber in müsafiri için, biz bu geceyi ac geçiştirivere-lim. Nihayet böyle yaptılar ve kardeşlerini nefisleri üzerine tercih ettiklerinden Allah Tealâ onlardan hoşnud olmuş ve haklarında şu âyet-i kerîme nazil olmuştur:
«Kendilerinde ihtiyaç olsa bile, (mümin.kardeşlerini) nefisleri üzerine tercih ederler.» (Haşr sûresi, âyet: 9)
Yine ashabdan birine bir koyun başı hediye edildi. O da : Falan kimse bizden daha muhtaçtır, deyip ona gönderildi. O diğer birine, o da başka birine göndererek tam yedi ev dolaştı. Nihayet koyun başı evvelkine döndü. İşte bir rivayete göre de, yukarda ki âyet-i kerîme bu hâdise üzerine nazil olmuştur.
Yermûlc savaşında, şehidler içinde son nefesine gelmiş olan yaralıların, kendilerine verilen bir yudum suyu bjje içmeyİp, yanında İnleyen arkadaşına/ o arkadaş da diğer bir arkadaşa göndermek suretiyle din kardeşlerini nefisleri üzerine seçtikleri tarihte geçen vakıadır.» (Kuran Dili Hak Dİnİ : C. IV, s. 4843, 4844, 1. bsk.)
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 739, /584
Senetler:
()
Konular:
Komşuluk, komşuluk ilişkileri
Sahabe, birbirlerine sıcak, samimi davranmaları
Yaşam, Hz. Peygamber dönemi hayat standartı
حدثنا إبراهيم بن المنذر قال حدثنا محمد بن أبي فديك عن محمد بن هلال : أنه رأى حجر أزواج النبي صلى الله عليه وسلم من جريد مستورة بمسوح الشعر فسألته عن بيت عائشة فقال كان بابه من وجهة الشام فقلت مصراعا كان أو مصراعين قال كان بابا واحدا قلت من أي شيء كان قال من عرعر أو ساج
Öneri Formu
Hadis Id, No:
165055, EM000776
Hadis:
حدثنا إبراهيم بن المنذر قال حدثنا محمد بن أبي فديك عن محمد بن هلال : أنه رأى حجر أزواج النبي صلى الله عليه وسلم من جريد مستورة بمسوح الشعر فسألته عن بيت عائشة فقال كان بابه من وجهة الشام فقلت مصراعا كان أو مصراعين قال كان بابا واحدا قلت من أي شيء كان قال من عرعر أو ساج
Tercemesi:
Muhammed ibni Hilâl'den rivayet edildiğine göre, kendisi Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Seltem)'in zevcelerinin hücrelerini (evlerini) gördü ki, hurma dallarından yapılmış, kıl çullarla örtülmüştü. Ravi demiştir ki, ben Muhammed ibni Hilâl'a Hz. Âişe'nin evinden sordum. Kapısı Şam tarafındandı, cevabını verdi. Sordum bir kanat mıydı, yoksa iki kanat mıydı? Bir parçadan ibaret kapı idi, dedi. Sordum, (kapı) hangi şeyden yapılmıştı? Ardıç ağacından, yahut Abanos ağacındandı, dedi.[273]
Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Setlem)"ıft zevcelerinin ayrı ayrı evleri vardı. Bunlar birer oda mahiyetinde ikametgâhlar olduğundan bunlara «Hücre» denirdi. Bu hadîs-i şerifteki nitelemeden anlıyoruz ki, Peygamber Efendimizin scadethaneleri çok sade ve basit idî. Konfordan ve gösterişten uzak, zarurî ihtiyaca cevap verecek şekildeydi. Zaten gönderilmelerindeki hikmet, cemiyet içinde yüksek İslâm ahlâkını yaşamak, yaşatmak ve devamını sağlamaktı. Lüks ve konforlu hayat ise, böyle bir ahlâkın gerçekleşmesine aykırı düşer. O zaman bütün gayretler madde uğruna olur, manevî değerler mahkûmiyetten kurtulamaz ve ulvî gayeye erişilemez. Bunun örneklerini bugünkü cemiyet anlayışında ve yaşayışında açık olarak görmekteyiz. Lüks ve sefahatin sonu komünizm maddeciliğini doğurur. Madde hakimiyetinden kurtulmak İçin hırsı ve sefahati bırakıp manevî değerlerin hakimiyetine ve prensiplerine sığınmak gerekir. İslâm'da sadelik ve özlülük esastır. Her işte bunu gaye edinmelidir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 776, /618
Senetler:
()
Konular:
Hz. Peygamber, beşer olarak
Hz. Peygamber, ev hayatı
Yaşam, Hz. Peygamber dönemi hayat standartı
حدثنا عمرو بن منصور قال حدثنا مبارك قال حدثنا الحسن قال حدثنا أنس بن مالك قال : دخلت على النبي صلى الله عليه وسلم وهو على سرير مرمول بشريط تحت رأسه وسادة من آدم حشوها ليف ما بين جلده وبين السرير ثوب فدخل عليه عمر فبكى فقال له النبي صلى الله عليه وسلم ما يبكيك يا عمر قال أما والله ما أبكي يا رسول الله ألا أكون أعلم أنك أكرم على الله من كسرى وقيصر فهما يعيشان فيما يعيشان فيه من الدنيا وأنت يا رسول الله بالمكان الذي أرى فقال النبي صلى الله عليه وسلم أما ترضى يا عمر أن تكون لهم الدنيا ولنا الآخرة قلت بلى يا رسول الله قال فإنه كذلك
Öneri Formu
Hadis Id, No:
166264, EM001163
Hadis:
حدثنا عمرو بن منصور قال حدثنا مبارك قال حدثنا الحسن قال حدثنا أنس بن مالك قال : دخلت على النبي صلى الله عليه وسلم وهو على سرير مرمول بشريط تحت رأسه وسادة من آدم حشوها ليف ما بين جلده وبين السرير ثوب فدخل عليه عمر فبكى فقال له النبي صلى الله عليه وسلم ما يبكيك يا عمر قال أما والله ما أبكي يا رسول الله ألا أكون أعلم أنك أكرم على الله من كسرى وقيصر فهما يعيشان فيما يعيشان فيه من الدنيا وأنت يا رسول الله بالمكان الذي أرى فقال النبي صلى الله عليه وسلم أما ترضى يا عمر أن تكون لهم الدنيا ولنا الآخرة قلت بلى يا رسول الله قال فإنه كذلك
Tercemesi:
— Enes ibni Malik anlatarak şöyle demiştir:
«Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Seltem)'in yanma vardım; o, hurma .liflerinden örülü bir sedir üzerindeydi Başı altında da, içi hurma lifi dolu bulunan deriden bir yastık vardı. Peygamberin teni ile sedir arasında bir elbise vardı. Bir de Öroer (Radiyallahu anh) onun yanına girdi de ağladı.
Bunun üzerine Peygamber (Saîlalîahü Aleyhi ve Sellem) ona:
«— Hangi şey sem ağlatıyor, ey Ömer?» dedi. Ömer şöyle dedi: — Allah'a yemin ederim ki, benim ağlayışım, Allah katında senin Kisrâ ve Kayser'den daha iyi olduğunu bümemdendir : Bunlar dünya hayatında yaşadıkları saltanatı yaşamaktadırlar. Halbuki sen ey Allah'ın Resulü, gördüğüm bu yerdesin, (çok sade ve basit bir hayat yaşıyorsun).
Buna karşılık Peygamber (Sallallahii Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
«— Ey Ömer! Dünyanın «niar için ve âhiretin bizim için olmasına sen raası olmaa: mısın?»
Dedim kî: Evet (razı olurum) ya Resûîallah! Peygamber:
«— İşte bu böyledir.» buyurdu.[1056]
Bundan önceki haber ve hadîslere ve 835 sayılı Hodîs-İ Şerife bakılsın.[1057]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 1163, /883
Senetler:
()
Konular:
Dünya, hayatının değeri ve değersizliği
Dünya, Hz. Peygamber gözünde
Dünya, Mülk, Hz. Peygamberin mala-mülke karşı tavrı
Hz. Peygamber, beşer olarak
Hz. Peygamber, vasıfları, şemaili, hasaisi
Yaşam, Hz. Peygamber dönemi hayat standartı