Açıklama: Hadis hasen li gayrih'dir. Bu isnadı ise zayıftır.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
67148, HM020126
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ أَخْبَرَنَا سُفْيَانُ عَنِ الْأَعْمَشِ عَنْ خَيْثَمَةَ أَوْ عَنْ رَجُلٍ عَنْ عِمْرَانَ بْنِ حُصَيْنٍ قَالَ
مَرَّ بِرَجُلٍ وَهُوَ يَقْرَأُ عَلَى قَوْمٍ فَلَمَّا فَرَغَ سَأَلَ فَقَالَ عِمْرَانُ إِنَّا لِلَّهِ وَإِنَّا إِلَيْهِ رَاجِعُونَ إِنِّي سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَقُولُ مَنْ قَرَأَ الْقُرْآنَ فَلْيَسْأَلْ اللَّهَ تَبَارَكَ وَتَعَالَى بِهِ فَإِنَّهُ سَيَجِيءُ قَوْمٌ يَقْرَءُونَ الْقُرْآنَ يَسْأَلُونَ النَّاسَ بِهِ
Tercemesi:
Bize Abdürrezzak (b. Hemmam), ona Süfyan (es-Sevrî), ona (Süleyman b. Mihran) el-A'meş, ona Hayseme (b. Ebu Hayseme) veya başka bir kişiden, ona da İmran b. Husayn şöyle haber vermiştir: İmran, bir topluluğa Kur'ân okuyan bir adama uğradı. Adam Kur'ân okuyunca oradaki insanlardan bir şeyler istedi. İmran bunu duyunca 'Biz Allah'tan geldik yine ona döneceğiz' (İnnâ lillâh ve innâ ileyhi râciûn) dedi ve Hz. Peygamber'den (sav) şöyle işittiğini haber verdi: "Kim Kur'ân okursa (sadece) Allah tebâreke ve teâlâdan istesin. (İleride) Bir takım insanlar gelecek ve Kur'ân okuyacaklar ve onu vasıta ederek insanlardan isteyecekler."
Açıklama:
Hadis hasen li gayrih'dir. Bu isnadı ise zayıftır.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, İmran b. Husayn 20126, 6/691
Senetler:
1. Ebu Nüceyd İmran b. Husayn el-Ezdî (İmran b. Husayn b. Ubeyd b. Halef b. Abdünühüm)
2. Hayseme b. Ebu Hayseme (Hayseme b. Abdurrahman)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
5. ُEbu Bekir Abdürrezzak b. Hemmam (Abdürrezzak b. Hemmam b. Nafi)
Konular:
Hz. Peygamber, gelecekten haber vermesi
İstismar, dinin dünyaya alet edilmesi
İstismar, Kur'an'ı
Kur'an, okuyup para almak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
14070, T002404
Hadis:
حَدَّثَنَا سُوَيْدٌ أَخْبَرَنَا ابْنُ الْمُبَارَكِ أَخْبَرَنَا يَحْيَى بْنُ عُبَيْدِ اللَّهِ قَالَ :سَمِعْتُ أَبِى يَقُولُ سَمِعْتُ أَبَا هُرَيْرَةَ يَقُولُ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم :« يَخْرُجُ فِى آخِرِ الزَّمَانِ رِجَالٌ يَخْتِلُونَ الدُّنْيَا بِالدِّينِ يَلْبَسُونَ لِلنَّاسِ جُلُودَ الضَّأْنِ مِنَ اللِّينِ أَلْسِنَتُهُمْ أَحْلَى مِنَ السُّكَّرِ وَقُلُوبُهُمْ قُلُوبُ الذِّئَابِ يَقُولُ اللَّهُ عَزَّ وَجَلَّ أَبِى يَغْتَرُّونَ أَمْ عَلَىَّ يَجْتَرِئُونَ؟ فَبِى حَلَفْتُ لأَبْعَثَنَّ عَلَى أُولَئِكَ مِنْهُمْ فِتْنَةً تَدَعُ الْحَلِيمَ مِنْهُمْ حَيْرَانًا » . وَفِى الْبَابِ عَنِ ابْنِ عُمَرَ .
Tercemesi:
Bize Süveyd (b. Nasr), ona Abdullah b. Mübarek, ona Yahya b. Ubeydullah, ona babası (Ubeydullah b. Abdullah), ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir. Âhir zamanda dinlerini kullanıp dünyalık elde edecek insanlar ortaya çıkacak. Onlar insanlara yumuşak görünmek için kuzu postuna bürünmüş gibi olacaklar. Dilleri şekerden daha tatlı, kalpleri kurt kalbi gibi olacak. Allah teala onlara karşı şöyle buyurur: Beni mi aldatmaya çalışıyorsunuz yoksa bana karşı cür'etkâr mı davranıyorsunuz? Kendi adıma yemin ederim ki onlara öyle bir fitne göndereceğim ki onların halim selim olanlarını bile şaşkına çevirecek.
(Tirmizî şöyle demiştir) Bu konuda İbn Ömer'in de hadisi vardır.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Zühd 60, 4/604
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Yahya Ubeydullah b. Abdullah et-Teymi (Ubeydullah b. Abdullah b. Mevhib)
3. Yahya b. Ubeydullah el-Kuraşi (Yahya b. Ubeydullah b. Abdullah b. Mevhib)
4. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mübarek el-Hanzalî (Abdullah b. Mübarek b. Vadıh)
5. Süveyd b. Nasr el-Mervezi (Süveyd b. Nasr b. Süveyd)
Konular:
İstismar, dini ve değerleri
İstismar, dinin dünyaya alet edilmesi
Münafık, Nifak / Münafık
Öneri Formu
Hadis Id, No:
14210, T002448
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى الأَزْدِىُّ الْبَصْرِىُّ حَدَّثَنَا عَبْدُ الصَّمَدِ بْنُ عَبْدِ الْوَارِثِ حَدَّثَنَا هَاشِمٌ وَهُوَ ابْنُ سَعِيدٍ الْكُوفِىُّ حَدَّثَنِى زَيْدٌ الْخَثْعَمِىُّ عَنْ أَسْمَاءَ بِنْتِ عُمَيْسٍ الْخَثْعَمِيَّةِ قَالَتْ : سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ: « بِئْسَ الْعَبْدُ عَبْدٌ تَخَيَّلَ وَاخْتَالَ وَنَسِىَ الْكَبِيرَ الْمُتَعَالِ بِئْسَ الْعَبْدُ عَبْدٌ تَجَبَّرَ وَاعْتَدَى وَنَسِىَ الْجَبَّارَ الأَعْلَى بِئْسَ الْعَبْدُ عَبْدٌ سَهَا وَلَهَى وَنَسِىَ الْمَقَابِرَ وَالْبِلَى بِئْسَ الْعَبْدُ عَبْدٌ عَتَا وَطَغَى وَنَسِىَ الْمُبْتَدَا وَالْمُنْتَهَى بِئْسَ الْعَبْدُ عَبْدٌ يَخْتِلُ الدُّنْيَا بِالدِّينِ بِئْسَ الْعَبْدُ عَبْدٌ يَخْتِلُ الدِّينَ بِالشُّبُهَاتِ بِئْسَ الْعَبْدُ عَبْدٌ طَمَعٌ يَقُودُهُ بِئْسَ الْعَبْدُ عَبْدٌ هَوًى يُضِلُّهُ بِئْسَ الْعَبْدُ عَبْدٌ رَغَبٌ يُذِلُّهُ » . قَالَ أَبُو عِيسَى : هَذَا حَدِيثٌ غَرِيبٌ لاَ نَعْرِفُهُ إِلاَّ مِنْ هَذَا الْوَجْهِ وَلَيْسَ إِسْنَادُهُ بِالْقَوِىِّ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Yahya el-Ezdî el-Basrî, ona Abdussamed b. Abdülvâris, ona Hâşim b. Said el-Kûfî, ona Zeyd el-Has'mî, ona da Esma bt. Umeys el-Has'amiyye, Hz. Peygamber (sav)'in şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
Büyüklenen ve kendini beğenip büyük, yüce (olan Allah'ı) unutan kul, ne kötü bir kuldur. Zulmeden ve haddini aşıp Cebbâr, en yüce (olan Allah'ı) unutan kul, ne kötü bir kuldur. Gaflete düşen ve (boş işlerle) oyalanıp kabirler ile çürümeyi unutan kul, ne kötü bir kuldur. Fesatçılık ve azgınlık yapıp (yaratılmasının) başlangıcı(nı) ve sonu(nu) unutan kul, ne kötü bir kuldur. Din ile dünyayı (elde etmeye çalışan) kul, ne kötü bir kuldur. Dini, şüphelerle ifsad eden kul, ne kötü bir kuldur. Kendisini arzularının yönettiği kul, ne kötü bir kuldur. Hevesinin kendisini saptırdığı kul, ne kötü bir kuldur. Arzusu kendisini zelil kılan kul, ne kötü bir kuldur.
Ebu İsa şöyle demiştir: Bu rivayet, sadece bu isnad ile bildiğimiz garîb bir hadistir. İsnadı da sağlam (kavî) değildir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Sıfatü'l-Kıyâme 17, 4/632
Senetler:
1. Esma bt. Umeys el-Has'amiyye (Esma bt. Umeys b. Numan b. Ka'b)
2. Zeyd b. Atiyye el-Has'ami (Zeyd b. Atiyye)
3. Ebu İshak Haşim b. Said el-Basrî (Haşim b. Said)
4. Ebu Sehl Abdussamed b. Abdulvâris et-Temimî (Abdussamed b. Abdulvâris b. Saîd b. Zekvân)
5. Ebu Abdullah Muhammed b. Ebu Hâtim el-Ezdî (Muhammed b. Yahya b. Abdulkerim b. Nâfi')
Konular:
Bid'at, bid'at çıkarmak
Hak, haksızlık yapmak
İman, Esasları, Ahirete iman
İnsan, Bedbaht kimseler
İstismar, dinin dünyaya alet edilmesi
KTB, İMAN
Kulluk, Allah'dan yüz çevirmek
Zulüm / Zalim, zulmetmek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
18503, T003058
Hadis:
حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ يَعْقُوبَ الطَّالْقَانِىُّ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ الْمُبَارَكِ أَخْبَرَنَا عُتْبَةُ بْنُ أَبِى حَكِيمٍ حَدَّثَنَا عَمْرُو بْنُ جَارِيَةَ اللَّخْمِىُّ عَنْ أَبِى أُمَيَّةَ الشَّعْبَانِىِّ قَالَ أَتَيْتُ أَبَا ثَعْلَبَةَ الْخُشَنِىَّ فَقُلْتُ لَهُ كَيْفَ تَصْنَعُ فِى هَذِهِ الآيَةِ قَالَ أَيَّةُ آيَةٍ قُلْتُ قَوْلُهُ ( يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا عَلَيْكُمْ أَنْفُسَكُمْ لاَ يَضُرُّكُمْ مَنْ ضَلَّ إِذَا اهْتَدَيْتُمْ ) قَالَ أَمَا وَاللَّهِ لَقَدْ سَأَلْتَ عَنْهَا خَبِيرًا سَأَلْتُ عَنْهَا رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ « بَلِ ائْتَمِرُوا بِالْمَعْرُوفِ وَتَنَاهَوْا عَنِ الْمُنْكَرِ حَتَّى إِذَا رَأَيْتَ شُحًّا مُطَاعًا وَهَوًى مُتَّبَعًا وَدُنْيَا مُؤْثَرَةً وَإِعْجَابَ كُلِّ ذِى رَأْىٍ بِرَأْيِهِ فَعَلَيْكَ بِخَاصَّةِ نَفْسِكَ وَدَعِ الْعَوَامَّ فَإِنَّ مِنْ وَرَائِكُمْ أَيَّامًا الصَّبْرُ فِيهِنَّ مِثْلُ الْقَبْضِ عَلَى الْجَمْرِ لِلْعَامِلِ فِيهِنَّ مِثْلُ أَجْرِ خَمْسِينَ رَجُلاً يَعْمَلُونَ مِثْلَ عَمَلِكُمْ » . قَالَ عَبْدُ اللَّهِ بْنُ الْمُبَارَكِ وَزَادَنِى غَيْرُ عُتْبَةَ قِيلَ يَا رَسُولَ اللَّهِ أَجْرُ خَمْسِينَ رَجُلاً مِنَّا أَوْ مِنْهُمْ قَالَ « بَلْ أَجْرُ خَمْسِينَ مِنْكُمْ » . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ غَرِيبٌ .
Tercemesi:
Bize Said b. Yakub et-Tâlekânî, ona Abdullah b. Mübarek, ona Utbe b. Ebu Hakîm, ona Amr b. Cariye el-Lahmî, ona da Ebu Ümeyye eş-Şa'bânî şöyle demiştir: Ebu Sa'lebe el-Hüşenî'ye geldim ve şu ayet hakkında ne diyorsun diye sordum. Ebu Sa'lebe de hangi ayet dedi. Bende şu ayet dedim: "Ey iman edenler! Siz yalnız kendinizden sorumlusunuz. Eğer siz doğru yolda iseniz, sapıklığa düşenler size hiçbir zarar veremezler..." Bunun üzerine şöyle dedi: 'Muhakkak ki sen bu ayeti bilen bir kimseye sormuş durumdasın.' Ben de aynı şekilde bu ayeti Rasulullah'a (sav) sormuştum, şöyle buyurmuştu: "Birbirinize iyiliği emredin kötülükten sakındırın. Cimriliğe boyun eğildiğini, insanların hevesleri peşinde gittiklerini gördüğünde, dünyanın dine tercih edilip herkesin kendi görüşünü beğendiği dönemlerde sadece kendi başının çaresine bak ve halkı bırak. Bundan sonra öyle günler gelecek ki o günlerde dinin emirlerine uyma hususunda gösterilecek sabır bir ateş parçasını elde tutmak gibi (zor) olacaktır. O günlerde amel edenlere (Müslüman olarak yaşamaya çalışanlar), sizden elli kişinin amelinin sevabı gibi sevap verilecektir.
Abdullah b. Mübarek dedi ki: Utbe dışında birisi bu hadisi rivayetinde bana şu ilaveyi yaptı: "Ey Allahın Rasulü! Bizden elli kişi mi? Yoksa onlardan elli kişinin sevabı mı? Rasulullah (sav): "Hayır sizden elli kişinin sevabı" buyurdu.
Ebu İsa (Tirmizî) dedi ki: Bu hadis hasen garibtir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Tefsîru'l-Kur'an 5, 5/257
Senetler:
1. Ebu Sa'lebe el-Hüşenî (Cürsüm b. Nâşim)
2. Ebu Ümeyye Abdullah b. Uhamir eş-Şa'banî (Yahmed b. Uhamir)
3. Amr b. Cariye el-Lahmi (Amr b. Cariye)
4. Utbe b. Ebu Hakim eş-Şa'bani (Utbe b. Ebu Hakim)
5. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mübarek el-Hanzalî (Abdullah b. Mübarek b. Vadıh)
6. Said b. Yakub et-Talekani (Said b. Yakub)
Konular:
Bilgi, gaybdan haber verme
Bilgi, Hz. Peygamber'in verdiği gaybi haberler
Cimrilik, zemmedilişi
Emr-i bi'l-maruf, Nehy-i ani'l-münker, iyiliği emretmek, kötülükten alıkoymak
Hz. Peygamber, ayetleri tefsiri
İstismar, dinin dünyaya alet edilmesi
Sabır, sabretmek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
279248, M000313-3
Hadis:
حَدَّثَنِى يَحْيَى بْنُ أَيُّوبَ وَقُتَيْبَةُ وَابْنُ حُجْرٍ جَمِيعًا عَنْ إِسْمَاعِيلَ بْنِ جَعْفَرٍ - قَالَ ابْنُ أَيُّوبَ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ - قَالَ أَخْبَرَنِى الْعَلاَءُ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « بَادِرُوا بِالأَعْمَالِ فِتَنًا كَقِطَعِ اللَّيْلِ الْمُظْلِمِ يُصْبِحُ الرَّجُلُ مُؤْمِنًا وَيُمْسِى كَافِرًا أَوْ يُمْسِى مُؤْمِنًا وَيُصْبِحُ كَافِرًا يَبِيعُ دِينَهُ بِعَرَضٍ مِنَ الدُّنْيَا » .
Tercemesi:
Bana Yahya b. Eyyub, Kuteybe ve İbn Hucr, onlara İsmail b. Cafer, -İbn Eyyub 'bize İsmail tahdis etmiştir' demiştir-, ona el-Alâ, ona babası, ona Ebû Hüreyre (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Karanlık gecenin parçalarına benzeyen fitneler ortaya çıkmadan önce iyi ameller yapmaya başlayın. Bu fitneler ortaya çıktığı zaman kişi mümin olarak sabaha kafir olarak akşama çıkacak, yahut mümin olarak akşama, kafir olarak sabaha varacak ve küçük bir dünyalık karşılığında dinini satacaktır."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, İmân 313, /69
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Alâ Abdurrahman b. Yakub el-Cühenî (Abdurrahman b. Yakub)
3. Alâ b. Abdurrahman el-Hırakî (Alâ b. Abdurrahman b. Yakub)
4. Ebu İshak İsmail b. Cafer el-Ensarî (İsmail b. Cafer b. Ebu Kesir)
5. Ebu Zekeriyya Yahya b. Eyyüb el-Mekabirî (Yahya b. Eyyüb)
Konular:
Din, dünyalık bir mal/meta karşılığında dini satmak
Fitne, Fesat, İfsat, fitnecilik, bozgunculuk
İstismar, dinin dünyaya alet edilmesi
KTB, İMAN