24 Kayıt Bulundu.
De ki: Ey kavmim! Elinizden geleni yapın! Ben de yapacağım! Yurdun (dünyanın) sonunun kimin lehine olduğunu yakında bileceksiniz. Gerçek şu ki, zalimler iflah olmazlar.
(O yurt) Adn cennetleridir; oraya babalarından, eşlerinden ve çocuklarından sâlih olanlarla beraber girecekler, melekler de her kapıdan onların yanına varacaklardır.
Açıklama: Bu hadîsten, her Peygamber’in ölümü sırasında dünya ile âhiret arasında muhayyer bırakıldığı, dolayısıyla arzu edenin dünyada yaşama hakkına sahip olduğu manası çıkarılabilir. Ancak maksat o değildir, çünkü böyle bir mana, âyetin açık hükmüne aykırıdır. İnsanın eceli, bir saniye bile sekteye uğratılmaz. Muhtemelen burada kastedilen, ona cennetteki yerinin gösterilmesi ve onun da dünyayı bırakıp bir an önce o makama gitmeyi arzu etmesidir. Bu konuda rivâyet edilen; “Allah, kulunu dünya ile kendi yanındaki nimetler arasında muhayyer bıraktı, o kul da Allah’ın yanındakini tercih etti” (Buharî, Salât, 80; Fedâilu Ashâbi’n-Nebî, 3; Menâkıbu’l-Ensâr, 11) meâlindeki hadîs de bunu desteklemektedir. Bu ifâdeyi, Peygamberlerin Allah katındaki değeri manasına hamletmek de mümkündür.
Hiçbir kimse yok ki, ölümü Allah'ın iznine bağlı olmasın. (Ölüm), belli bir süreye göre yazılmıştır. Her kim, dünya nimetini isterse, kendisine ondan veririz; kim de ahiret sevabını isterse, ona da bundan veririz. Biz şükredenleri mükâfatlandıracağız.