Öneri Formu
Hadis Id, No:
44406, DM002561
Hadis:
أَخْبَرَنَا حَجَّاجُ بْنُ مِنْهَالٍ حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ زَيْدٍ عَنِ الْجَعْدِ أَبِى عُثْمَانَ حَدَّثَنَا أَبُو رَجَاءٍ الْعُطَارِدِىُّ قَالَ سَمِعْتُ ابْنَ عَبَّاسٍ يَرْوِيهِ عَنِ النَّبِىِّ -صلى الله عليه وسلم- قَالَ :« مَنْ رَأَى مِنْ أَمِيرِهِ شَيْئاً يَكْرَهُهُ فَلْيَصْبِرْ ، فَإِنَّهُ لَيْسَ مِنْ أَحَدٍ يُفَارِقُ الْجَمَاعَةَ شِبْراً فَيَمُوتُ إِلاَّ مَاتَ مِيتَةً جَاهِلِيَّةً ».
Tercemesi:
Bize Haccac b. Minhal, ona Hammad b. Zeyd, ona Ca'd Ebu Osman, ona Ebu Recâ (İmran b. Milhan) el-Utâridî, ona da (Abdullah) b. Abbas şöyle demiştir: Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Her kim başkanından hoşlanmadığı bir şey yaptığını görürse buna sabretsin. Çünkü cemaatten bir karış bile olsa ayrılan ve bu hal üzerine ölen herkes, cahiliye ölümü gibi ölür."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Siyer 76, 3/1637
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Racâ İmran b. Milhân el-Utâridî (İmrân b. Teym)
3. Ebu Osman Ca'd b. Dinar el-Yeşkurî (Ca'd b. Dinar)
4. Ebu İsmail Hammad b. Zeyd el-Ezdî (Hammad b. Zeyd b. Dirhem)
5. Ebu Muhammed Haccac b. Minhâl el-Enmâti (Haccac b. Minhâl)
Konular:
Sabır, sabretmek
Toplumsal Düzen, Cemaatten ayrılmak
Yönetici, fiillerine karşı tavrın nasıl olacağı
Yönetim, yöneticinin fiillerine sabretmek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32737, D004244
Hadis:
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا أَبُو عَوَانَةَ عَنْ قَتَادَةَ عَنْ نَصْرِ بْنِ عَاصِمٍ عَنْ سُبَيْعِ بْنِ خَالِدٍ قَالَ أَتَيْتُ الْكُوفَةَ فِى زَمَنِ فُتِحَتْ تُسْتَرُ أَجْلُبُ مِنْهَا بِغَالاً فَدَخَلْتُ الْمَسْجِدَ فَإِذَا صَدْعٌ مِنَ الرِّجَالِ وَإِذَا رَجُلٌ جَالِسٌ تَعْرِفُ إِذَا رَأَيْتَهُ أَنَّهُ مِنْ رِجَالِ أَهْلِ الْحِجَازِ قَالَ قُلْتُ مَنْ هَذَا فَتَجَهَّمَنِى الْقَوْمُ وَقَالُوا أَمَا تَعْرِفُ هَذَا هَذَا حُذَيْفَةُ بْنُ الْيَمَانِ صَاحِبُ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ حُذَيْفَةُ إِنَّ النَّاسَ كَانُوا يَسْأَلُونَ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَنِ الْخَيْرِ وَكُنْتُ أَسْأَلُهُ عَنِ الشَّرِّ فَأَحْدَقَهُ الْقَوْمُ بِأَبْصَارِهِمْ فَقَالَ إِنِّى قَدْ أَرَى الَّذِى تُنْكِرُونَ إِنِّى قُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ أَرَأَيْتَ هَذَا الْخَيْرَ الَّذِى أَعْطَانَا اللَّهُ أَيَكُونُ بَعْدَهُ شَرٌّ كَمَا كَانَ قَبْلَهُ قَالَ
"نَعَمْ." قُلْتُ فَمَا الْعِصْمَةُ مِنْ ذَلِكَ قَالَ
"السَّيْفُ." قُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ ثُمَّ مَاذَا يَكُونُ قَالَ
"إِنْ كَانَ لِلَّهِ خَلِيفَةٌ فِى الأَرْضِ فَضَرَبَ ظَهْرَكَ وَأَخَذَ مَالَكَ فَأَطِعْهُ وَإِلاَّ فَمُتْ وَأَنْتَ عَاضٌّ بِجِذْلِ شَجَرَةٍ." قُلْتُ ثُمَّ مَاذَا قَالَ
"ثُمَّ يَخْرُجُ الدَّجَّالُ مَعَهُ نَهْرٌ وَنَارٌ فَمَنْ وَقَعَ فِى نَارِهِ وَجَبَ أَجْرُهُ وَحُطَّ وِزْرُهُ وَمَنْ وَقَعَ فِى نَهْرِهِ وَجَبَ وِزْرُهُ وَحُطَّ أَجْرُهُ." قَالَ قُلْتُ ثُمَّ مَاذَا قَالَ
"ثُمَّ هِىَ قِيَامُ السَّاعَةِ."
Tercemesi:
Bize Müsedded, ona Ebu Avane, ona Katade, ona Nasr b. Asım, ona da Sübey' b. Halid şöyle demiştir:
Tüster feth edildiği zaman Küfe'ye gelmiştim. Oradan katır getiriyordum. Mescide girdim, bir de ne göreyim: İnsanlardan bir topluluk ve aralarında bir adam oturuyor. Onu gördüğümde Hicazlılar'dan birisi olduğunu hemen anladım. Bu (zat) kim? dedim. Oradakiler bana asık bir suratla dik dik baktılar ve sen bunu bilmiyor musun? Bu Rasulullah'ın (sav) arkadaşı Huzeyfe b. Yaman'dır dediler. Huzeyfe (ra), insanlar Rasulullah'ın (sav) (Ümmeti için) hayırlı olan şeyleri sorarlardı. Ben ise şer olanını sorardım dedi. Halk ona gözlerini dikti. (Dikkatle dinlemeye başladı.) Huzeyfe devamla şöyle dedi: Ben size hoşlanmayacağınız şeyler haber vereceğim, Ben Rasulullah'a (sav) Ya Rasulullah, Allah'ın bize verdiği bu hayırdan sonra yine eskisi gibi şer olacak mı? Bana haber ver dedim.
"Evet," karşılığını verdi. Ondan korunma (nın yolu) nedir?
"Kılınç (savaş)." Peki sonra ne olacak Ya Rasulullah?
"Eğer yeryüzünde Allah'ın bir halifesi olursa, sırtına (haksız yere) vursa malını alsa bile ona itaat et, ama eğer Allah'ın halifesi bulunmazsa, o zaman ağaç kökü kemirerek (Issız bir yerde öl)." Sonra Ne olacak, (Ya Rasulullah)?
"Sonra Deccâl çıkacak. Onunla bir nehir ve bir ateş bulunacak. Onun ateşine düşene ecri (sevabı) verilecek, günahı silinecek, nehrine düşene ise günahı verilecek ve sevabı silinecek." Daha sonra ne var?
"Daha sonra kıyamet kopacak."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Fiten 1, /965
Senetler:
1. Ebu Abdullah Huzeyfe b. Yeman el-Absî (Huzeyfe b. Huseyl b. Cabir)
2. Sübey' b. Halid el-Yeşkürî (Sübey' b. Halid)
3. Âsım Ebu Nasr b. Asım el-Leysî (Âsım Ebu Nasr b. Asım)
4. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
5. Ebu Avane Vazzah b. Abdullah el-Yeşkurî (Vazzah b. Abdullah)
6. Müsedded b. Müserhed el-Esedî (Müsedded b. Müserhed b. Müserbel b. Şerik)
Konular:
Fitne, Fesat, İfsat, fitnecilik, bozgunculuk
Fitne, Hz. Peygamber'in gelecekteki fitneleri haber vermesi
Hz. Peygamber, gelecekten haber vermesi
Kıyamet, alametleri, Deccal
Kıyamet, alametleri, Gelecek Tasavvuru
Yönetici, fiillerine karşı tavrın nasıl olacağı
Yönetim, yöneticinin fiillerine sabretmek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33747, D004759
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ مُحَمَّدٍ النُّفَيْلِىُّ حَدَّثَنَا زُهَيْرٌ حَدَّثَنَا مُطَرِّفُ بْنُ طَرِيفٍ عَنْ أَبِى الْجَهْمِ عَنْ خَالِدِ بْنِ وَهْبَانَ عَنْ أَبِى ذَرٍّ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم:
"كَيْفَ أَنْتُمْ وَأَئِمَّةٌ مِنْ بَعْدِى يَسْتَأْثِرُونَ بِهَذَا الْفَىْءِ." قُلْتُ: إِذًا وَالَّذِى بَعَثَكَ بِالْحَقِّ أَضَعُ سَيْفِى عَلَى عَاتِقِى، ثُمَّ أَضْرِبُ بِهِ حَتَّى أَلْقَاكَ أَوْ أَلْحَقَكَ. قَالَ:
"أَوَلاَ أَدُلُّكَ عَلَى خَيْرٍ مِنْ ذَلِكَ تَصْبِرُ حَتَّى تَلْقَانِى."
Tercemesi:
Bize Abdullah b. Muhammed Nüfeyl, ona Züheyr, ona Mutarrif b. Tarif, ona Ebu Cehm, ona Halid b. Vehban, ona da Hz. Ebu Zer'den (ra) demiştir ki: Rasulullah (sav):
"Benden sonra gelip de şu ganimet (ler) i (n dağıtımında haktan ayrılıp kendi menfaatlerini) tercih eden devlet başkanlarıyla haliniz nice olacaktır?" buyurdu. Ben de seni hak (peygamber) olarak gönderen zata yemin ederim ki, o zaman ben de kılıcımı boynuma koyar (ve imamın adaletle muamele etmesi için ya o) sana kavuşuncaya ya da ben sana kavuşuncaya kadar onunla çarpışırım dedim.
"Sana bundan daha hayırlısını haber vereyim mi? Bana kavuşuncaya kadar sabredersin" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 30, /1085
Senetler:
1. Ebu Zer el-Ğıfârî (Cündüb b. Abdullah b. Cünade)
2. halid b. vuhyan ()
3. Ebu Cehm Süleyman b. Cehm el-Ensarî (Süleyman b. Cehm b. Ebu Cehm)
4. Ebu Bekir Mutarrif b. Tarif el-Harisi (Mutarrif b. Tarif)
5. Züheyr b. Muaviye el-Cu'fî (Züheyr b. Muaviye b. Hadîc b. Rahîl b. Züheyr b. Hayseme)
6. Ebu Cafer Abdullah b. Muhammed el-Kudâ'î (Abdullah b. Muhammed b. Ali b. Nüfeyl)
Konular:
Yönetim, yöneticinin fiillerine sabretmek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
37466, HM002487
Hadis:
حَدَّثَنَا حَسَنُ بْنُ الرَّبِيعِ حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ زَيْدٍ عَنِ الْجَعْدِ أَبِي عُثْمَانَ عَنْ أَبِي رَجَاءٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ
قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ مَنْ رَأَى مِنْ أَمِيرِهِ شَيْئًا يَكْرَهُهُ فَلْيَصْبِرْ فَإِنَّهُ مَنْ خَالَفَ الْجَمَاعَةَ شِبْرًا فَمَاتَ فَمِيتَتُهُ جَاهِلِيَّةٌ
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Abdullah b. Abbas b. Abdulmuttalib 2487, 1/714
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Racâ İmran b. Milhân el-Utâridî (İmrân b. Teym)
3. Ebu Osman Ca'd b. Dinar el-Yeşkurî (Ca'd b. Dinar)
4. Ebu İsmail Hammad b. Zeyd el-Ezdî (Hammad b. Zeyd b. Dirhem)
5. Hasan b. Rabi' el-Burani (Hasan b. Rabi b. Süleyman)
Konular:
Yönetici, itaat ve sınırları
Yönetim, yöneticinin fiillerine sabretmek