76 Kayıt Bulundu.
Bize Ebû Bekir b. Ebî Şeybe, ona Süfyân b. Uyeyne, ona ez-Zührî, ona Saîd b. el-Müseyyeb, ona da Ebû Hureyre (ra.) Rasûlullah’ın (sav.) şöyle buyurduğunu rivâyet etti: “Bir insanın üç çocuğu ölürse, ona cehennem ancak yemini çözecek kadar dokunur.”
Açıklama: “O ancak yeminini çözecek kadar bir zaman cehenneme girer” anlamına gelen bu cümleden neyin kastedildiği açık değildir. Genel kanâat, buradaki yemin ile; “Rabbine yemin olsun ki biz onları şeytanlarla birlikte mahşerde toplayacağız. Sonra onları cehennemin çevresinde diz üstü çökmüş vaziyette hazır tutacağız” (Meryem, 19/68) meâlindeki âyette geçen yeminin kastedilmiş olduğudur. Bu yemini çözen şey de, daha sonra gelen; “Sizden cehenneme varmayacak hiç bir kimse yoktur. Bu, Rabbinin kesinleşmiş bir hükmüdür” (Meryem, 19/71) meâlindeki âyettir. Buna göre hadis, ‘Yemin olsun ki, vallahi her biriniz mutlaka cehenneme varacaksınız’ manasına gelir. Ancak Tirmizî ve İbn Ebî Hâtim’in İbn Mes’ûd’dan rivâyetlerine göre; maksat cehenneme girmek değil, uğrayıp geçmektir. (İbn Hacer, Fethu’l-bârî, III, 461-462). Yukarıdaki âyetin devamında gelen; “Sonra biz kötülükten sakınanları kurtarır, zâlimleri ise diz üstü çökmüş vaziyette orada bırakırız” (Meryem, 19/72) ifâdesi, kötülükten sakınanların bu “varmak”tan zarar görmeyeceklerini te’yîd etmektedir. Hadîsteki ifâde, azlıktan kinâyedir. Ancak çok az bir zaman cehenneme uğrayacaklar demektir. Bu da onların cehenneme gireceklerini değil, şöyle bir uğrayıp gördükten sonra geçip gideceklerini ifâde eder. Buradaki uğramak da, muhtemelen sırat köprüsünden geçerken cehennemi görmekten ibârettir.
Bize Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr, ona İshak b. Süleyman, ona Harîz b. Osman, ona Şurahbîl b. Şuf’a rivâyet etti: Utbe b. Abdüssülmâ’ya rastlamıştım, bana dedi ki: Rasûlullah’ın (sav.) buyurduğunu işittim: “Üç çocuğunu henüz bülûğa ermeden kaybeden Müslüman, hangisinden dilerse oradan girmesi için sekiz cennet kapısı açılarak karşılanır.”
Bize Yusuf b. Hammâd el-Ma’nî, ona Abdülvâris b. Saîd, ona Abdülaziz b. Suheyb, ona da Enes b. Mâlik (ra.), Rasûlullah’ın (sav.) şöyle buyurduğunu rivâyet etti: “Müslümanlardan henüz bülûğa ermeden üç çocuğunu kaybedenleri Cenâb-ı Hak, kendi lütfu ve rahmeti ile mutlaka cennete sokacaktır.”
Bize Nasr b. Ali el-Cehdamî, ona İshak b. Yusuf, ona el-Avvâm b. Havşeb, ona Hz. Ömer’in âzâdlısı Ebû Muhammed, ona Ebû Ubeyde, ona da Abdullah (ra.) Rasûlullah’ın (sav.) şöyle buyurduğunu rivâyet etti: “Henüz bülûğa ermeyen üç çocuğunu kendisinden önce âhirete gönderen mü’min için bu çocuklar cehenneme karşı sağlam bir kale olurlar.” Ebû Zer; “- Ben iki çocuk gönderdim” deyince, Hz. Peygamber; “- İki çocuk da olur” buyurdu. Kurrâ’nın efendisi Ubey b. Kâ’b Ebû’l-Münzir; “- Ben de bir çocuk gönderdim” deyince, Hz. Peygamber; “- Bir çocuk da olur” buyurdu.