باب إِذَا وَهَبَ شَيْئًا لِوَكِيلٍ أَوْ شَفِيعِ قَوْمٍ جَازَ . لِقَوْلِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم لِوَفْدِ هَوَازِنَ حِينَ سَأَلُوهُ الْمَغَانِمَ فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « نَصِيبِى لَكُمْ » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
16388, Buhari, Vekalet, 7(bab başlığı)
Hadis:
باب إِذَا وَهَبَ شَيْئًا لِوَكِيلٍ أَوْ شَفِيعِ قَوْمٍ جَازَ . لِقَوْلِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم لِوَفْدِ هَوَازِنَ حِينَ سَأَلُوهُ الْمَغَانِمَ فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « نَصِيبِى لَكُمْ » .
Tercemesi:
Bâb: Bir Kimse Bir Kavmin Vekilime Yâhud Şefaatçısına Bırşey Hibe Ettiğinde Bu Hibe Caizdır
Çünkü kendisinden, müslümânların Huneyn'de aldıklar ganimetleri geri vermesini istedikleri zaman,Peygamber’in Havazin Heyeti'ne söylediği sözü buna . Peygamber (S) onlara: "Benim o ganîmelen olan payım sizin olsun" demiştil6.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
()
Konular:
Bağış, Hibe
باب مَنِ اسْتَوْهَبَ مِنْ أَصْحَابِهِ شَيْئًا . وَقَالَ أَبُو سَعِيدٍ قَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « اضْرِبُوا لِى مَعَكُمْ سَهْمًا » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
20654, Buhari, Hibe, 3(bab başlığı)
Hadis:
باب مَنِ اسْتَوْهَبَ مِنْ أَصْحَابِهِ شَيْئًا . وَقَالَ أَبُو سَعِيدٍ قَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « اضْرِبُوا لِى مَعَكُمْ سَهْمًا » .
Tercemesi:
Arkadaşlarından Herhangi Bir Şeyi Kendisine Hibe Etmelerini İsteyen Kimse Babı
Ebû Saîd Hudrî de: Peygamber (S): "Sizinle beraber bana da bir pay ayırınız" buyurdu, demiştir
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
()
Konular:
Bağış, Hibe
Teşvik Edilenler, paylaşma azık ve diğer şeyleri
باب كَيْفَ يُقْبَضُ الْعَبْدُ وَالْمَتَاعُ وَقَالَ ابْنُ عُمَرَ كُنْتُ عَلَى بَكْرٍ صَعْبٍ فَاشْتَرَاهُ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم وَقَالَ « هُوَ لَكَ يَا عَبْدَ اللَّهِ » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
20734, Buhari, Hibe, 19(bab başlığı)
Hadis:
باب كَيْفَ يُقْبَضُ الْعَبْدُ وَالْمَتَاعُ وَقَالَ ابْنُ عُمَرَ كُنْتُ عَلَى بَكْرٍ صَعْبٍ فَاشْتَرَاهُ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم وَقَالَ « هُوَ لَكَ يَا عَبْدَ اللَّهِ » .
Tercemesi:
Bâb: Hibe Edilmiş Köle Ve Hibe Edilmiş Meta' Nasıl Teslim Alınır?
Ve İbn Umer dedi ki: Biz Peygamber ile bir seferde idik. Ben babam Umer'e âid genç, çetin bir deveye binmiştim... Sonunda Peygamber o deveyi satın aldı da: "Yâ Abdallah, bu deve sevindir (onu istediğin gibi kullan)" buyurdu
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
()
Konular:
Bağış, Hibe
Hediye, Hediyeleşmek
باب إِذَا وَهَبَ دَيْنًا عَلَى رَجُلٍ . قَالَ شُعْبَةُ عَنِ الْحَكَمِ هُوَ جَائِزٌ . وَوَهَبَ الْحَسَنُ بْنُ عَلِىٍّ - عَلَيْهِمَا السَّلاَمُ - لِرَجُلٍ دَيْنَهُ وَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « مَنْ كَانَ لَهُ عَلَيْهِ حَقٌّ فَلْيُعْطِهِ ، أَوْ لِيَتَحَلَّلْهُ مِنْهُ » . فَقَالَ جَابِرٌ قُتِلَ أَبِى وَعَلَيْهِ دَيْنٌ ، فَسَأَلَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم غُرَمَاءَهُ أَنْ يَقْبَلُوا ثَمَرَ حَائِطِى ، وَيُحَلِّلُوا أَبِى .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
20742, Buhari, Hibe, 21(bab başlığı)
Hadis:
باب إِذَا وَهَبَ دَيْنًا عَلَى رَجُلٍ . قَالَ شُعْبَةُ عَنِ الْحَكَمِ هُوَ جَائِزٌ . وَوَهَبَ الْحَسَنُ بْنُ عَلِىٍّ - عَلَيْهِمَا السَّلاَمُ - لِرَجُلٍ دَيْنَهُ وَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « مَنْ كَانَ لَهُ عَلَيْهِ حَقٌّ فَلْيُعْطِهِ ، أَوْ لِيَتَحَلَّلْهُ مِنْهُ » . فَقَالَ جَابِرٌ قُتِلَ أَبِى وَعَلَيْهِ دَيْنٌ ، فَسَأَلَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم غُرَمَاءَهُ أَنْ يَقْبَلُوا ثَمَرَ حَائِطِى ، وَيُحَلِّلُوا أَبِى .
Tercemesi:
Bâb: Bir Kimse Diğer Bir Kimse Üzerindeki Borcu Ona Hibe Ederse
Şu'be ibn Haccâc, el-Hakem'den: Bu (yânî borcun borçluya hibe edilmesi fiili) caizdir, demiştir. Ve Hasen ibn Alî (R) de alacağı olan bir adama, üzerindeki borcu hibe etmiştir
Peygamber (S) de: "Kimin üzerinde başka bir kimsenin bir hakkı varsa, o bu hakkı hakk sahibine ödesin yâhud da o hakk sahibinden bunu halâl ettirsin" buyurmuştur. Câbir (R) de şöyle dedi: Babam Abdullah ibn Amr,
üzerinde borç olduğu hâlde Uhud'da öldürüldü. Peygamber (S) onun alacaklılarından, hurmalığımın mahsûlünü kabul etmelerini ve babamı borç bağından çözmelerini istedi
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
()
Konular:
Bağış, Hibe
Borç, alacaklıyı bir kısmından vazgeçirmek
Borç, borca kolaylık sağlayanın, bir kısımını affedenin uhrevi durumu
Borç, vadesinde ödenmeyen
KTB, BORÇ, BORÇLANMA
Öneri Formu
Hadis Id, No:
20703, Buhari, Hibe, 14(bab başlığı)
Hadis:
باب هِبَةِ الرَّجُلِ لاِمْرَأَتِهِ وَالْمَرْأَةِ لِزَوْجِهَا . قَالَ إِبْرَاهِيمُ جَائِزَةٌ . وَقَالَ عُمَرُ بْنُ عَبْدِ الْعَزِيزِ لاَ يَرْجِعَانِ . وَاسْتَأْذَنَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم نِسَاءَهُ فِى أَنْ يُمَرَّضَ فِى بَيْتِ عَائِشَةَ . وَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « الْعَائِدُ فِى هِبَتِهِ كَالْكَلْبِ يَعُودُ فِى قَيْئِهِ » . وَقَالَ الزُّهْرِىُّ فِيمَنْ قَالَ لاِمْرَأَتِهِ هَبِى لِى بَعْضَ صَدَاقِكِ أَوْ كُلَّهُ . ثُمَّ لَمْ يَمْكُثْ إِلاَّ يَسِيرًا حَتَّى طَلَّقَهَا فَرَجَعَتْ فِيهِ قَالَ يَرُدُّ إِلَيْهَا إِنْ كَانَ خَلَبَهَا ، وَإِنْ كَانَتْ أَعْطَتْهُ عَنْ طِيبِ نَفْسٍ ، لَيْسَ فِى شَىْءٍ مِنْ أَمْرِهِ خَدِيعَةٌ ، جَازَ ، قَالَ اللَّهُ تَعَالَى ( فَإِنْ طِبْنَ لَكُمْ عَنْ شَىْءٍ مِنْهُ نَفْسًا ) .
Tercemesi:
Erkeğin Kadınına Ve Kadının Kocasına Hibesinin Hükmü Babı
Ve İbrâhîm en-Nahaî: Kadın ve kocadan herbirinin diğerine hibe etmesi caizdir, demiştir. Umer ibn Abdilazîz de: Karı ile koca birbirine yaptıkları hibeden dönemezler, demiştir [34].
Peygamber (S) de; Aişe'nin evinde bakılıp tedâvî edilmek hususunda diğer kadınlarından izin istemiştir [35].
Ve yine Peygamber (S): "Hibesinden dönen kimse, kusmuğuna dönen köpek gibidir" buyurdu [36].
ez-Zuhrî de karısına, mehrinin bir kısmını yâhud hepsini bana hibe et diyen, sonra da çok geçmeden o kadını boşayan, bunun üzerine karısı o mehre dönen kimse hakkında: Koca eğer o kadını aldatmış ise, koca o mehri kadına geri verir. Şayet kadın mehri gönül rızâsı ile ona vermiş ve adamın işinde kadına hiçbir aldatma yoksa, bu caizdir, yânı mehrin kadına geri verilmesi vâcib olmaz, demiş ve şunu eklemiştir:
Yüce Allah şöyle buyurdu: "(Aldığınız) kadınların mehirlerini yürekten isteyerek ve Allah'ın bir atıyyesi olarak verin. Bununla beraber eğer ondan birazını gönül hoşluğu ile size bağışlamış olurlarsa, onu da içinize sindir e sindire yiyin ** («ı-Nisâ: 4)
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
()
Konular:
Bağış, Hibe
Nikah, mehir
باب الْهِبَةِ الْمَقْبُوضَةِ وَغَيْرِ الْمَقْبُوضَةِ ، وَالْمَقْسُومَةِ وَغَيْرِ الْمَقْسُومَةِ . وَقَدْ وَهَبَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم وَأَصْحَابُهُ لِهَوَازِنَ مَا غَنِمُوا مِنْهُمْ ، وَهْوَ غَيْرُ مَقْسُومٍ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
20781, Buhari, Hibe, 23(bab başlığı)
Hadis:
باب الْهِبَةِ الْمَقْبُوضَةِ وَغَيْرِ الْمَقْبُوضَةِ ، وَالْمَقْسُومَةِ وَغَيْرِ الْمَقْسُومَةِ . وَقَدْ وَهَبَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم وَأَصْحَابُهُ لِهَوَازِنَ مَا غَنِمُوا مِنْهُمْ ، وَهْوَ غَيْرُ مَقْسُومٍ .
Tercemesi:
Elle Tutulup Teslim Alınmış. Teslim Alınmamış Ve Taksim Edilmiş, Taksim Edilmemiş Olan Hibe Babı
Peygamber (S) ve sahâbîleri Hevâzin kabilesine onlardan aldıkları ganimetleri hibe etmişlerdi; hâlbuki o ganimet henüz taksim edilmemişti.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
()
Konular:
Bağış, Hibe
Fe'y ve Ganimet
Ganimet, taksim edilmeden kullanımı
باب الْهِبَةِ لِلْوَلَدِ . وَإِذَا أَعْطَى بَعْضَ وَلَدِهِ شَيْئًا لَمْ يَجُزْ ، حَتَّى يَعْدِلَ بَيْنَهُمْ وَيُعْطِىَ الآخَرِينَ مِثْلَهُ ، وَلاَ يُشْهَدُ عَلَيْهِ . وَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « اعْدِلُوا بَيْنَ أَوْلاَدِكُمْ فِى الْعَطِيَّةِ » . وَهَلْ لِلْوَالِدِ أَنْ يَرْجِعَ فِى عَطِيَّتِهِ وَمَا يَأْكُلُ مِنْ مَالِ وَلَدِهِ بِالْمَعْرُوفِ وَلاَ يَتَعَدَّى . وَاشْتَرَى النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم مِنْ عُمَرَ بَعِيرًا ثُمَّ أَعْطَاهُ ابْنَ عُمَرَ ، وَقَالَ « اصْنَعْ بِهِ مَا شِئْتَ » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
20857, Buhari, Hibe, 12(bab başlığı)
Hadis:
باب الْهِبَةِ لِلْوَلَدِ . وَإِذَا أَعْطَى بَعْضَ وَلَدِهِ شَيْئًا لَمْ يَجُزْ ، حَتَّى يَعْدِلَ بَيْنَهُمْ وَيُعْطِىَ الآخَرِينَ مِثْلَهُ ، وَلاَ يُشْهَدُ عَلَيْهِ . وَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « اعْدِلُوا بَيْنَ أَوْلاَدِكُمْ فِى الْعَطِيَّةِ » . وَهَلْ لِلْوَالِدِ أَنْ يَرْجِعَ فِى عَطِيَّتِهِ وَمَا يَأْكُلُ مِنْ مَالِ وَلَدِهِ بِالْمَعْرُوفِ وَلاَ يَتَعَدَّى . وَاشْتَرَى النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم مِنْ عُمَرَ بَعِيرًا ثُمَّ أَعْطَاهُ ابْنَ عُمَرَ ، وَقَالَ « اصْنَعْ بِهِ مَا شِئْتَ » .
Tercemesi:
Babanın Çocuğa Hibesi(Nin Hükmü)
Ve baba çocuklarının bâzısına birşey verdiği zaman bütün çocukları arasında adalet yapıncaya ve diğer çocuklarına da onun benzerini verinceye kadar, birine vermesi caiz olmaz ve (çocuklarının bâzısına fazla verdiği zaman) bu baba üzerine şâhid olunmaz babı.
Ve Peygamber (S): "Atıyye vermekte çocuklarınız arasında adalet ediniz'' buyurdu [29].
Ve baba için çocuğuna verdiği atıyyesine dönmek hakkı var mıdır? Ve baba muhtâc olduğu zaman, sınırı geçrneyerek ma'rûf surette çocuğunun malından yiyeceği şeyin hükmü nedir?
Ve Peygamber (S), Umer'den bir deveyi satın aldıktan sonra, bu deveyi Umer'in oğluna hediye verdi ve:
"Bununla istediğini yap!" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
()
Konular:
Bağış, Hibe
Haklar, Her Hakkı Sahibine Vermek, Adalet
Hediye, Hediyeleşmek
باب فِى الشُّرْبِ ، وَمَنْ رَأَى صَدَقَةَ الْمَاءِ وَهِبَتَهُ وَوَصِيَّتَهُ جَائِزَةً ، مَقْسُومًا كَانَ أَوْ غَيْرَ مَقْسُومٍ . وَقَالَ عُثْمَانُ قَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « مَنْ يَشْتَرِى بِئْرَ رُومَةَ فَيَكُونُ دَلْوُهُ فِيهَا كَدِلاَءِ الْمُسْلِمِينَ » . فَاشْتَرَاهَا عُثْمَانُ - رضى الله عنه - .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
16994, Buhari, Musakât, 1(bab başlığı)
Hadis:
باب فِى الشُّرْبِ ، وَمَنْ رَأَى صَدَقَةَ الْمَاءِ وَهِبَتَهُ وَوَصِيَّتَهُ جَائِزَةً ، مَقْسُومًا كَانَ أَوْ غَيْرَ مَقْسُومٍ . وَقَالَ عُثْمَانُ قَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « مَنْ يَشْتَرِى بِئْرَ رُومَةَ فَيَكُونُ دَلْوُهُ فِيهَا كَدِلاَءِ الْمُسْلِمِينَ » . فَاشْتَرَاهَا عُثْمَانُ - رضى الله عنه - .
Tercemesi:
Ve Usmân ibn Affân şöyle dedi: Peygamber (S): Rûme Kuyusu'nu -kendi kovası da müslümânların kovaları gibi bu kuyu içinde, kendisine bir meziyet yırmaksızın müşterek faaliyette bulunmak üzere- kim satın alır da müslümânlara karşılıksız hediye ederse, onun için cennet va'd edilmiştir'* buyurdu.
Bunun üzerine Usmân onu satın almış(ve vakıf yapmış)tır
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
()
Konular:
Bağış, Hibe
Vakıf, çeşme yaptırıp vakfetmenin fazileti