45 Kayıt Bulundu.
Bize Ahmed b. Muhammed b. Sabit el-Mervezî, ona Abdürrezzak, ona Mamer, ona Zührî, ona İbn Ebu Nemle el-Ensari, ona da babası (Ömer b. Muaz) şöyle rivayet etmiştir: "Kendisi, Rasulullah'ın (sav) yanında otururken Yahudi bir adam da yanındaydı. O sırada yanlarından bir cenaze geçti. Yahudi 'Ey Muhammed! Bu cenaze konuşabilir mi?' diye sordu. Hz. Peygamber (sav) 'Allah daha iyi bilir' dedi. Yahudi de 'konuşabilir' dedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav) 'Ehli kitabın dediklerini ne onaylayın ne de yalanlayın. Sadece 'Biz Allah'a ve peygamberlerine inandık' deyin. Eğer (dedikleri) batıl ise onaylamamış, hak ise de yalanlamamış olursunuz' buyurdu."
Ey ehl-i kitap! (Gerçeği) görüp bildiğiniz halde niçin Allah'ın âyetlerini inkâr edersiniz?
De ki: Ey ehl-i kitap! Allah yaptıklarınızı görüp dururken niçin Allah'ın âyetlerini inkâr edersiniz?
De ki: Ey ehl-i kitap! (Gerçeği) görüp bildiğiniz halde niçin Allah'ın yolunu eğri göstermeye yeltenerek müminleri Allah yolundan çevirmeye kalkışıyorsunuz? Allah yaptıklarınızdan habersiz değildir.
Yahudiler, Uzeyr Allah'ın oğludur, dediler. Hıristiyanlar da, Mesîh (İsa) Allah'ın oğludur dediler. Bu onların ağızlarıyla geveledikleri sözlerdir. (Sözlerini) daha önce kâfir olmuş kimselerin sözlerine benzetiyorlar. Allah onları kahretsin! Nasıl da (haktan bâtıla) döndürülüyorlar!