Öneri Formu
Hadis Id, No:
17190, D002738
Hadis:
حَدَّثَنَا زِيَادُ بْنُ أَيُّوبَ حَدَّثَنَا هُشَيْمٌ أَخْبَرَنَا دَاوُدُ بْنُ أَبِى هِنْدٍ عَنْ عِكْرِمَةَ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ يَوْمَ بَدْرٍ
"مَنْ قَتَلَ قَتِيلاً فَلَهُ كَذَا وَكَذَا وَمَنْ أَسَرَ أَسِيرًا فَلَهُ كَذَا وَكَذَا."
[ثُمَّ سَاقَ نَحْوَهُ وَحَدِيثُ خَالِدٍ أَتَمُّ.]
Tercemesi:
Bize Ziyad b. Eyyüb, ona Hüşeym, ona Davud b. Ebu Hind, ona İkrime, ona da İbn Abbas şöyle rivayet etmiştir:
Rasulullah (sav) Bedir günü "kim birini öldürürse ona şu şu (mükafaat) vardır! Kim de birini esir alırsa ona şu şu (mükafaat) vardır!" buyurdu.
[Ardından, (ravi) benzeri bir hadisi sevk etti. Halid'in hadisi daha tamdır.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cihâd 156, /634
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. İkrime Mevla İbn Abbas (İkrime)
3. Ebu Bekir Davud b. Ebu Hind el-Kuşeyrî (Davud b. Dinar b. Azafir)
4. Ebu Muaviye Hüşeym b. Beşir es-Sülemî (Hüşeym b. Beşir b. el-Kasım b. Dinar)
5. Ebu Haşim Ziyad b. Eyyüb et-Tusî (Ziyad b. Eyyüb b. Ziyad)
Konular:
BEDİR GAZVESİ
Savaş, ve Barış
Siyer, Bedir Savaşı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
17191, D002739
Hadis:
حَدَّثَنَا هَارُونُ بْنُ مُحَمَّدِ بْنِ بَكَّارِ بْنِ بِلاَلٍ حَدَّثَنَا يَزِيدُ بْنُ خَالِدِ بْنِ مَوْهَبٍ الْهَمْدَانِىُّ قَالَ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ زَكَرِيَّا بْنِ أَبِى زَائِدَةَ قَالَ أَخْبَرَنِى دَاوُدُ بِهَذَا الْحَدِيثِ بِإِسْنَادِهِ قَالَ
"فَقَسَّمَهَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِالسَّوَاءِ." [وَحَدِيثُ خَالِدٍ أَتَمُّ .]
Tercemesi:
Bize Harun b. Muhammed b. Bekkâr b. Bilâl, ona Yezid b. Hâlid b. Mevheb el-Hemdani, ona Yahya b. Zekeriyya b. Ebu Zâide, ona da Davud bu hadisi isnadı ile nakledip "Rasulullah (sav), (ganimeti) eşit şekilde taksim etti dedi."
[Hâlid'in hadisi, daha tamdır.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cihâd 156, /634
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. İkrime Mevla İbn Abbas (İkrime)
3. Ebu Bekir Davud b. Ebu Hind el-Kuşeyrî (Davud b. Dinar b. Azafir)
4. Yahya b. Zekeriyya el-Hemdani (Yahya b. Zekeriyya b. Halid b. Meymun b. Feyruz)
5. Yezid b. Halid el-Hemdanî (Yezid b. Halid b. Yezid b. Abdullah)
Konular:
Ganimet, taksim edilmesi, miktarları
Savaş, ve Barış
Öneri Formu
Hadis Id, No:
17194, D002742
Hadis:
حَدَّثَنَا الْوَلِيدُ بْنُ عُتْبَةَ الدِّمَشْقِىُّ قَالَ قَالَ الْوَلِيدُ - يَعْنِى ابْنَ مُسْلِمٍ - حَدَّثْتُ ابْنَ الْمُبَارَكِ بِهَذَا الْحَدِيثِ قُلْتُ وَكَذَا حَدَّثَنَا ابْنُ أَبِى فَرْوَةَ عَنْ نَافِعٍ قَالَ
"لاَ تَعْدِلْ مَنْ سَمَّيْتَ بِمَالِكٍ هَكَذَا أَوْ نَحْوَهُ يَعْنِى مَالِكَ بْنَ أَنَسٍ."
Tercemesi:
Bize Velid b. Utbe ed-Dımaşkî, ona da Velid b. Müslim şöyle rivayet etmiştir: Bu hadisi (Abdullah) b. Mübârek'e rivayet ettim (ve) bize böylece İbn Ebu Ferve, Nafi'den nakletti dedim.
"O, senin zikrettiğin raviler Malik'e denk olamazlar dedi. Böyle ya da buna benzer bir şey söyleyip Malik ile Malik b. Enes'i kastetti."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cihâd 157, /635
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Nafi' Mevlâ İbn Ömer (Ebu Abdullah Nafi')
3. Ebu Süleyman İshak b. Abdullah el-Kuraşi (İshak b. Abdullah b. Abdurrahman b. Esved b. Sevade)
4. Ebu Abbas Velid b. Müslim el-Kuraşî (Velid b. Müslim)
5. Ebu Abbas Velid b. Utbe el-Eşcei (Velid b. Utbe)
Konular:
Ganimet, taksim edilmesi, miktarları
Savaş, ve Barış
حَدَّثَنَا هَارُونُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ حَدَّثَنَا هَاشِمُ بْنُ الْقَاسِمِ حَدَّثَنَا عِكْرِمَةُ حَدَّثَنِى إِيَاسُ بْنُ سَلَمَةَ عَنْ أَبِيهِ قَالَ
"أَغَارَ عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ عُيَيْنَةَ عَلَى إِبِلِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَتَلَ رَاعِيَهَا وَخَرَجَ يَطْرُدُهَا هُوَ وَأُنَاسٌ مَعَهُ فِى خَيْلٍ فَجَعَلْتُ وَجْهِى قِبَلَ الْمَدِينَةِ ثُمَّ نَادَيْتُ ثَلاَثَ مَرَّاتٍ يَا صَبَاحَاهُ. ثُمَّ اتَّبَعْتُ الْقَوْمَ فَجَعَلْتُ أَرْمِى وَأَعْقِرُهُمْ فَإِذَا رَجَعَ إِلَىَّ فَارِسٌ جَلَسْتُ فِى أَصْلِ شَجَرَةٍ حَتَّى مَا خَلَقَ اللَّهُ شَيْئًا مِنْ ظَهْرِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم إِلاَّ جَعَلْتُهُ وَرَاءَ ظَهْرِى وَحَتَّى أَلْقَوْا أَكْثَرَ مِنْ ثَلاَثِينَ رُمْحًا وَثَلاَثِينَ بُرْدَةً يَسْتَخِفُّونَ مِنْهَا ثُمَّ أَتَاهُمْ عُيَيْنَةُ مَدَدًا فَقَالَ لِيَقُمْ إِلَيْهِ نَفَرٌ مِنْكُمْ. فَقَامَ إِلَىَّ أَرْبَعَةٌ مِنْهُمْ فَصَعِدُوا الْجَبَلَ فَلَمَّا أَسْمَعْتُهُمْ قُلْتُ أَتَعْرِفُونِى قَالُوا وَمَنْ أَنْتَ قُلْتُ أَنَا ابْنُ الأَكْوَعِ وَالَّذِى كَرَّمَ وَجْهَ مُحَمَّدٍ صلى الله عليه وسلم لاَ يَطْلُبُنِى رَجُلٌ مِنْكُمْ فَيُدْرِكُنِى وَلاَ أَطْلُبُهُ فَيَفُوتُنِى. فَمَا بَرِحْتُ حَتَّى نَظَرْتُ إِلَى فَوَارِسِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَتَخَلَّلُونَ الشَّجَرَ أَوَّلُهُمُ الأَخْرَمُ الأَسَدِىُّ فَيَلْحَقُ بِعَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ عُيَيْنَةَ وَيَعْطِفُ عَلَيْهِ عَبْدُ الرَّحْمَنِ فَاخْتَلَفَا طَعْنَتَيْنِ فَعَقَرَ الأَخْرَمُ عَبْدَ الرَّحْمَنِ وَطَعَنَهُ عَبْدُ الرَّحْمَنِ فَقَتَلَهُ فَتَحَوَّلَ عَبْدُ الرَّحْمَنِ عَلَى فَرَسِ الأَخْرَمِ فَيَلْحَقُ أَبُو قَتَادَةَ بِعَبْدِ الرَّحْمَنِ فَاخْتَلَفَا طَعْنَتَيْنِ فَعَقَرَ بِأَبِى قَتَادَةَ وَقَتَلَهُ أَبُو قَتَادَةَ فَتَحَوَّلَ أَبُو قَتَادَةَ عَلَى فَرَسِ الأَخْرَمِ ثُمَّ جِئْتُ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَهُوَ عَلَى الْمَاءِ الَّذِى جَلَّيْتُهُمْ عَنْهُ ذُو قَرَدٍ فَإِذَا نَبِىُّ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى خَمْسِمِائَةٍ فَأَعْطَانِى سَهْمَ الْفَارِسِ وَالرَّاجِلِ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
17204, D002752
Hadis:
حَدَّثَنَا هَارُونُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ حَدَّثَنَا هَاشِمُ بْنُ الْقَاسِمِ حَدَّثَنَا عِكْرِمَةُ حَدَّثَنِى إِيَاسُ بْنُ سَلَمَةَ عَنْ أَبِيهِ قَالَ
"أَغَارَ عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ عُيَيْنَةَ عَلَى إِبِلِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَتَلَ رَاعِيَهَا وَخَرَجَ يَطْرُدُهَا هُوَ وَأُنَاسٌ مَعَهُ فِى خَيْلٍ فَجَعَلْتُ وَجْهِى قِبَلَ الْمَدِينَةِ ثُمَّ نَادَيْتُ ثَلاَثَ مَرَّاتٍ يَا صَبَاحَاهُ. ثُمَّ اتَّبَعْتُ الْقَوْمَ فَجَعَلْتُ أَرْمِى وَأَعْقِرُهُمْ فَإِذَا رَجَعَ إِلَىَّ فَارِسٌ جَلَسْتُ فِى أَصْلِ شَجَرَةٍ حَتَّى مَا خَلَقَ اللَّهُ شَيْئًا مِنْ ظَهْرِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم إِلاَّ جَعَلْتُهُ وَرَاءَ ظَهْرِى وَحَتَّى أَلْقَوْا أَكْثَرَ مِنْ ثَلاَثِينَ رُمْحًا وَثَلاَثِينَ بُرْدَةً يَسْتَخِفُّونَ مِنْهَا ثُمَّ أَتَاهُمْ عُيَيْنَةُ مَدَدًا فَقَالَ لِيَقُمْ إِلَيْهِ نَفَرٌ مِنْكُمْ. فَقَامَ إِلَىَّ أَرْبَعَةٌ مِنْهُمْ فَصَعِدُوا الْجَبَلَ فَلَمَّا أَسْمَعْتُهُمْ قُلْتُ أَتَعْرِفُونِى قَالُوا وَمَنْ أَنْتَ قُلْتُ أَنَا ابْنُ الأَكْوَعِ وَالَّذِى كَرَّمَ وَجْهَ مُحَمَّدٍ صلى الله عليه وسلم لاَ يَطْلُبُنِى رَجُلٌ مِنْكُمْ فَيُدْرِكُنِى وَلاَ أَطْلُبُهُ فَيَفُوتُنِى. فَمَا بَرِحْتُ حَتَّى نَظَرْتُ إِلَى فَوَارِسِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَتَخَلَّلُونَ الشَّجَرَ أَوَّلُهُمُ الأَخْرَمُ الأَسَدِىُّ فَيَلْحَقُ بِعَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ عُيَيْنَةَ وَيَعْطِفُ عَلَيْهِ عَبْدُ الرَّحْمَنِ فَاخْتَلَفَا طَعْنَتَيْنِ فَعَقَرَ الأَخْرَمُ عَبْدَ الرَّحْمَنِ وَطَعَنَهُ عَبْدُ الرَّحْمَنِ فَقَتَلَهُ فَتَحَوَّلَ عَبْدُ الرَّحْمَنِ عَلَى فَرَسِ الأَخْرَمِ فَيَلْحَقُ أَبُو قَتَادَةَ بِعَبْدِ الرَّحْمَنِ فَاخْتَلَفَا طَعْنَتَيْنِ فَعَقَرَ بِأَبِى قَتَادَةَ وَقَتَلَهُ أَبُو قَتَادَةَ فَتَحَوَّلَ أَبُو قَتَادَةَ عَلَى فَرَسِ الأَخْرَمِ ثُمَّ جِئْتُ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَهُوَ عَلَى الْمَاءِ الَّذِى جَلَّيْتُهُمْ عَنْهُ ذُو قَرَدٍ فَإِذَا نَبِىُّ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى خَمْسِمِائَةٍ فَأَعْطَانِى سَهْمَ الْفَارِسِ وَالرَّاجِلِ."
Tercemesi:
Bize Harun b. Abdullah, ona Haşim b. Kasım, ona İkrime, ona İyas b. Seleme, ona da babası (Seleme b. Ekva') şöyle rivayet etmiştir:
"Abdurrahman b. Uyeyne, Rasulullah'ın (sav) develerine baskın verip yağma etti (ve) onun çobanını öldürdü. Develeri önüne katarak çıktı. Beraberinde süvariler de vardı. Ben de yüzümü Medine tarafına çevirdim. Ardından, üç defa baskın var! diye nidâ ettim. Akabinde düşmanı takip ettim. Oklamaya ve onları yaralayıp düşürmeye başladım! (Düşman) süvarisi bana dönecek olsa hemen bir ağacın dibine çömeldim! Neticede Allah'ın Hz. Peygamber'e (sav) verdiği tüm develeri ele geçirip arkama aldım! Öyle ki onlar, (ağırlıklarından kurtulup) hafiflemek adına otuzdan fazla mızrak ve elbiseyi atıverdiler! Sonra Uyeyne, destek olarak onlara gelip sizden birileri şunun karşısına çıksın! dedi. Onlardan dört kişi karşıma çıktı. Dağa tırmandılar. Onlara sesimi işittirebildiğimde benim kim olduğumu biliyor musunuz? dedim. Onlar, sen de kimsin? dediler. Ben, İbn Ekvâ'yım! Muhammed'in yüzünü mübarek kılan (Allah'a) yemin olsun ki, beni öldürecek adam daha anasından doğmadı! Benim öldüreceğim ise benden kurtulamaz! dedim. Pozisyonumu korurken bir de baktım ki Rasulullah'ın süvarileri ağaçların arasına süzülüyorlar! Başlarında da Ahrem el-Esedî! (Ahrem), Abdurrahman b. Uyeyne'nin üzerine atıldı (ve) vuruştular! Ahrem, Abdurrahman'ın bineğini yaraladı. Abdurrahman da onun yaralayıp öldürdü. Abdurrahman, Ahrem'in atına bindi. (Bu defa) Ebu Katade, Abdurrahman'ın karşısına çıktı! Onlar da vuruştular. Abdurrahman, Ebu Katade'nin atını yaraladı. Ebu Katade de Abdurrahman'ı öldürüp Ahrem'in atına atladı. Daha sonra, Zû Kurad (denilip) düşmanı sürdüğüm suyun başında bulunan Rasulullah'ın (sav) huzuruna geldim. Baktım ki Nebî (sav), beş yüz kişi(lik bir kuvvetle beklemekte)! Hz. Peygamber (sav), bana ganimet payından süvari ve piyade payı verdi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cihâd 159, /637
Senetler:
1. Ebu İyas Seleme b. Ekva' (Seleme b. Amr b. Sinan b. Abdullah)
2. Ebu Seleme İyas b. Seleme el-Eslemî (İyas b. Seleme b. Ekva)
3. İkrime Mevla İbn Abbas (İkrime)
4. Ebu Nadr Haşim b. Kasım el-Leysi (Haşim b. Kasım b. Müslim)
5. Harun b. Abdullah el-Bezzâz (Harun b. Abdullah b. Mervan)
Konular:
Savaş, ve Barış
Siyer, Hz. Peygamber'in gazveleri
Öneri Formu
Hadis Id, No:
17192, D002740
Hadis:
حَدَّثَنِى هَنَّادُ بْنُ السَّرِىِّ عَنْ أَبِى بَكْرٍ عَنْ عَاصِمٍ عَنْ مُصْعَبِ بْنِ سَعْدٍ عَنْ أَبِيهِ قَالَ جِئْتُ إِلَى النَّبِى صلى الله عليه وسلم يَوْمَ بَدْرٍ بِسَيْفٍ فَقُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنَّ اللَّهَ قَدْ شَفَى صَدْرِى الْيَوْمَ مِنَ الْعَدُوِّ فَهَبْ لِى هَذَا السَّيْفَ . قَالَ
"إِنَّ هَذَا السَّيْفَ لَيْسَ لِى وَلاَ لَكَ." فَذَهَبْتُ وَأَنَا أَقُولُ يُعْطَاهُ الْيَوْمَ مَنْ لَمْ يُبْلِ بَلاَئِى . فَبَيْنَا أَنَا إِذْ جَاءَنِى الرَّسُولُ فَقَالَ أَجِبْ . فَظَنَنْتُ أَنَّهُ نَزَلَ فِىَّ شَىْءٌ بِكَلاَمِى فَجِئْتُ فَقَالَ لِى النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم
"إِنَّكَ سَأَلْتَنِى هَذَا السَّيْفَ وَلَيْسَ هُوَ لِى وَلاَ لَكَ وَإِنَّ اللَّهَ قَدْ جَعَلَهُ لِى فَهُوَ لَكَ ثُمَّ قَرَأَ (يَسْأَلُونَكَ عَنِ الأَنْفَالِ قُلِ الأَنْفَالُ لِلَّهِ وَالرَّسُولِ) إِلَى آخِرِ الآيَةِ."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ قِرَاءَةُ ابْنِ مَسْعُودٍ يَسْأَلُونَكَ عن النَّفْلَ.]
Tercemesi:
Bize Hennâd b. Serî, ona Ebu Bekir, ona Asım b. Musab b. Sa'd, ona da babası (Sa'd b. Ebu Vakkâs) şöyle rivayet etmiştir:
Rasulullah'ın (sav) huzuruna Bedir günü bir kılıçla gelip Ya Rasulullah! Allah, düşmanla karşılaşmaktan dolayı bugün beni huzurla doldurdu! Bu kılıcı bana ver! dedim. Nebî (sav), "bu kılıç ne senin ne de benim!" buyurdu. Ben de (o) kılıç bugün benim gibi cengaverlik yapmayan birine verilecek diyerek gittim. Ben kendi hâlimde iken elçi gelip hadi gel! dedi. Ben de dediğimden dolayı hakkımda ayet indi sandım! Huzura vardım. Nebî (sav), bana, "sen o kılıcı benden istedin. O ne benimdi ne de senin! Allah, onu bana verdi. (Şimdi) de senindir!" buyurup ardından, "sana ganimetlerden soruyorlar. Ganimetlerin Allah'ın ve Rasulün olduğunu söyle" ayetini sonuna kadar okudu.
[Ebû Davud şöyle demiştir: İbn Mesud'un kıraati, "sana ganimetten soruyorlar" şeklindedir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cihâd 156, /634
Senetler:
1. Ebu İshak Sa'd b. Ebu Vakkâs ez-Zührî (Malik b. Vüheyb b. Abdümenaf b. Zühre b. Kilab b. Mürre)
2. Ebu Zürare Musab b. Sa'd ez-Zührî (Musab b. Sa'd b. Ebu Vakkas b. Üheyb)
3. Asım b. Ebu Necûd el-Esedî (Âsım b. Behdele)
4. Ebu Bekir b. Ayyaş el-Esedî (Ebu Bekir b. Ayyaş b. Salim)
5. Ebu Serî Hennâd b. Serî et-Temîmî (Hennad b. Serî b. Musab b. Ebu Bekir)
Konular:
Ganimet, hak sahiplerine taksimi
Sahabe, İlk Müslüman Nesiller
Savaş, ve Barış
Siyer, Bedir Savaşı
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا يَحْيَى عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ قَالَ حَدَّثَنِى نَافِعٌ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ
"بَعَثَنَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى سَرِيَّةٍ فَبَلَغَتْ سُهْمَانُنَا اثْنَىْ عَشَرَ بَعِيرًا وَنَفَّلَنَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بَعِيرًا بَعِيرًا."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ رَوَاهُ بُرْدُ بْنُ سِنَانٍ عَنْ نَافِعٍ مِثْلَ حَدِيثِ عُبَيْدِ اللَّهِ وَرَوَاهُ أَيُّوبُ عَنْ نَافِعٍ مِثْلَهُ إِلاَّ أَنَّهُ قَالَ وَنُفِّلْنَا بَعِيرًا بَعِيرًا . لَمْ يَذْكُرِ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم.]
Öneri Formu
Hadis Id, No:
17197, D002745
Hadis:
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا يَحْيَى عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ قَالَ حَدَّثَنِى نَافِعٌ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ
"بَعَثَنَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى سَرِيَّةٍ فَبَلَغَتْ سُهْمَانُنَا اثْنَىْ عَشَرَ بَعِيرًا وَنَفَّلَنَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بَعِيرًا بَعِيرًا."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ رَوَاهُ بُرْدُ بْنُ سِنَانٍ عَنْ نَافِعٍ مِثْلَ حَدِيثِ عُبَيْدِ اللَّهِ وَرَوَاهُ أَيُّوبُ عَنْ نَافِعٍ مِثْلَهُ إِلاَّ أَنَّهُ قَالَ وَنُفِّلْنَا بَعِيرًا بَعِيرًا . لَمْ يَذْكُرِ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم.]
Tercemesi:
Bize Müsedded, ona Yahya, ona Ubeydullah, ona Nâfi', ona da Abdullah (b. Ömer) şöyle rivayet etmiştir:
"Rasulullah (sav) bizleri bir müfreze içinde sevk etti. (Gâzilerin) payı on iki deveye ulaştı. Hz. Peygamber (sav) bize birer deve de fazladan verdi."
[Ebû Davud şöyle demiştir: Bu hadisi Bürd b. Sinan, Nafi'den, Ubeydullah'ın hadisine benzer şekilde rivayet etmiştir. Eyyüb da bu hadisi Nafi'den benzeri şekilde nakletmiştir. Ancak o, rivayetinde, bize birer deve ilave olarak verildi" deyip "Nebî'nin (sav) verdiğini zikretmemiştir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cihâd 157, /636
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Nafi' Mevlâ İbn Ömer (Ebu Abdullah Nafi')
3. Ubeydullah b. Ömer el-Adevî (Ubeydullah b. Ömer b. Hafs b. Asım b. Ömer b. Hattab)
4. Ebu Said Yahya b. Said el-Kattan (Yahya b. Said b. Ferruh)
5. Müsedded b. Müserhed el-Esedî (Müsedded b. Müserhed b. Müserbel b. Şerik)
Konular:
Ganimet, taksim edilmesi, miktarları
Savaş, ve Barış
حَدَّثَنَا هَنَّادٌ قَالَ حَدَّثَنَا عَبْدَةُ - يَعْنِى ابْنَ سُلَيْمَانَ الْكِلاَبِىَّ - عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ إِسْحَاقَ عَنْ نَافِعٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ قَالَ
"بَعَثَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم سَرِيَّةً إِلَى نَجْدٍ فَخَرَجْتُ مَعَهَا فَأَصَبْنَا نَعَمًا كَثِيرًا فَنَفَّلَنَا أَمِيرُنَا بَعِيرًا بَعِيرًا لِكُلِّ إِنْسَانٍ ثُمَّ قَدِمْنَا عَلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَسَّمَ بَيْنَنَا غَنِيمَتَنَا فَأَصَابَ كُلُّ رَجُلٍ مِنَّا اثْنَىْ عَشَرَ بَعِيرًا بَعْدَ الْخُمُسِ وَمَا حَاسَبَنَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِالَّذِى أَعْطَانَا صَاحِبُنَا وَلاَ عَابَ عَلَيْهِ بَعْدَ مَا صَنَعَ فَكَانَ لِكُلِّ رَجُلٍ مِنَّا ثَلاَثَةَ عَشَرَ بَعِيرًا بِنَفْلِهِ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
17195, D002743
Hadis:
حَدَّثَنَا هَنَّادٌ قَالَ حَدَّثَنَا عَبْدَةُ - يَعْنِى ابْنَ سُلَيْمَانَ الْكِلاَبِىَّ - عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ إِسْحَاقَ عَنْ نَافِعٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ قَالَ
"بَعَثَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم سَرِيَّةً إِلَى نَجْدٍ فَخَرَجْتُ مَعَهَا فَأَصَبْنَا نَعَمًا كَثِيرًا فَنَفَّلَنَا أَمِيرُنَا بَعِيرًا بَعِيرًا لِكُلِّ إِنْسَانٍ ثُمَّ قَدِمْنَا عَلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَسَّمَ بَيْنَنَا غَنِيمَتَنَا فَأَصَابَ كُلُّ رَجُلٍ مِنَّا اثْنَىْ عَشَرَ بَعِيرًا بَعْدَ الْخُمُسِ وَمَا حَاسَبَنَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِالَّذِى أَعْطَانَا صَاحِبُنَا وَلاَ عَابَ عَلَيْهِ بَعْدَ مَا صَنَعَ فَكَانَ لِكُلِّ رَجُلٍ مِنَّا ثَلاَثَةَ عَشَرَ بَعِيرًا بِنَفْلِهِ."
Tercemesi:
Bize Hennâd, ona Abde b. Süleyman el-Kilâbî, ona Muhammed b. İshak, ona Nafi', ona da İbn Ömer şöyle rivayet etmiştir:
"Rasulullah (sav) Necd tarafına bir müfreze sevk etti. Ben de (o seriyye) ile (gazâya) çıktım. (Neticede ganimet olarak) pek çok deve ele geçirdik. Komutanımız bizden her birimize (ganimetin dışında) birer deve verdi. Ardından Rasulullah'ın (sav) huzuruna geldik de ganimetimizi aramızda taksim etti. Bizden her bir kişiye beşte birlik kısımdan sonra on iki deve düştü. Hz. Peygamber (sav) komutanımızın bize verdiği şey sebebiyle ne bizi hesaba çekti ne (komutanı) uygulamasından dolayı ayıpladı! Bizden her bir kimsenin ilave payı (nefl) ile on üç devesi olmuş oldu."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cihâd 157, /635
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Nafi' Mevlâ İbn Ömer (Ebu Abdullah Nafi')
3. İbn İshak el-Kuraşî (Muhammed b. İshak b. Yesar b. Hıyar)
4. Ebu Muhammed Abde b. Süleyman el-Kufî (Abdurrahman b. Süleyman b. Hacib b. Zürare)
5. Ebu Serî Hennâd b. Serî et-Temîmî (Hennad b. Serî b. Musab b. Ebu Bekir)
Konular:
Ganimet, taksim edilmesi, miktarları
Savaş, ve Barış
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ صَالِحٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ وَهْبٍ حَدَّثَنَا حُيَىٌّ عَنْ أَبِى عَبْدِ الرَّحْمَنِ الْحُبُلِىِّ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَمْرٍو أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَرَجَ يَوْمَ بَدْرٍ فِى ثَلاَثِمِائَةٍ وَخَمْسَةَ عَشَرَ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"اللَّهُمَّ إِنَّهُمْ حُفَاةٌ فَاحْمِلْهُمُ اللَّهُمَّ إِنَّهُمْ عُرَاةٌ فَاكْسُهُمُ اللَّهُمَّ إِنَّهُمْ جِيَاعٌ فَأَشْبِعْهُمْ." فَفَتَحَ اللَّهُ لَهُ يَوْمَ بَدْرٍ فَانْقَلَبُوا حِينَ انْقَلَبُوا وَمَا مِنْهُمْ رَجُلٌ إِلاَّ وَقَدْ رَجَعَ بِجَمَلٍ أَوْ جَمَلَيْنِ وَاكْتَسَوْا وَشَبِعُوا.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
17199, D002747
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ صَالِحٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ وَهْبٍ حَدَّثَنَا حُيَىٌّ عَنْ أَبِى عَبْدِ الرَّحْمَنِ الْحُبُلِىِّ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَمْرٍو أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَرَجَ يَوْمَ بَدْرٍ فِى ثَلاَثِمِائَةٍ وَخَمْسَةَ عَشَرَ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"اللَّهُمَّ إِنَّهُمْ حُفَاةٌ فَاحْمِلْهُمُ اللَّهُمَّ إِنَّهُمْ عُرَاةٌ فَاكْسُهُمُ اللَّهُمَّ إِنَّهُمْ جِيَاعٌ فَأَشْبِعْهُمْ." فَفَتَحَ اللَّهُ لَهُ يَوْمَ بَدْرٍ فَانْقَلَبُوا حِينَ انْقَلَبُوا وَمَا مِنْهُمْ رَجُلٌ إِلاَّ وَقَدْ رَجَعَ بِجَمَلٍ أَوْ جَمَلَيْنِ وَاكْتَسَوْا وَشَبِعُوا.
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Salih, ona Abdullah b. Vehb, ona Huyey, ona Ebu Abdurrahman el-Hubullî, ona da Abdullah b. Amr şöyle rivayet etmiştir:
Rasulullah (sav) Bedir günü üç yüz on beş kişi ile (yola) çıktı. Hz. Peygamber (sav), "Allah'ım! Onlar bineksizdir, onları sen taşı! Allah'ım! Onlar çıplaktır, onları sen giydir! Allah'ım! Onlar açtır, onları sen doyur!" diye dua etti. (Neticede) Allah Bedir günü ona fetih nasip etti. (Gâziler Medine'ye) döndüklerinde onların her birinde bir ya da iki deve vardı, giyinip kuşanmışlar ve karınları da toktu!
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cihâd 157, /636
Senetler:
1. Ebu Muhammed Abdullah b. Amr es-Sehmî (Abdullah b. Amr b. Âs b. Vail b. Haşim)
2. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Yezid el-Meafirî (Abdullah b. Yezid)
3. Huyey b. Abdullah el-Meafirî (Huyey b. Abdullah b. Şurayh)
4. Abdullah b. Vehb el-Kuraşî (Abdullah b. Vehb b. Müslim)
5. Ebu Cafer Ahmed b. Salih el-Mısrî (Ahmed b. Salih)
Konular:
BEDİR GAZVESİ
Hz. Peygamber, duaları
Savaş, ve Barış
Siyer, Bedir Savaşı
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ كَثِيرٍ قَالَ أَخْبَرَنَا سُفْيَانُ عَنْ يَزِيدَ بْنِ يَزِيدَ بْنِ جَابِرٍ الشَّامِىِّ عَنْ مَكْحُولٍ عَنْ زِيَادِ بْنِ جَارِيَةَ التَّمِيمِىِّ عَنْ حَبِيبِ بْنِ مَسْلَمَةَ الْفِهْرِىِّ أَنَّهُ قَالَ
"كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يُنَفِّلُ الثُّلُثَ بَعْدَ الْخُمُسِ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
17200, D002748
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ كَثِيرٍ قَالَ أَخْبَرَنَا سُفْيَانُ عَنْ يَزِيدَ بْنِ يَزِيدَ بْنِ جَابِرٍ الشَّامِىِّ عَنْ مَكْحُولٍ عَنْ زِيَادِ بْنِ جَارِيَةَ التَّمِيمِىِّ عَنْ حَبِيبِ بْنِ مَسْلَمَةَ الْفِهْرِىِّ أَنَّهُ قَالَ
"كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يُنَفِّلُ الثُّلُثَ بَعْدَ الْخُمُسِ."
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Kesir, ona Süfyan, ona Yezid b. Yezid b. Cabir eş-Şâmî, ona Mekhul, ona Ziyad b. Câriye et-Temîmî, ona da Habib b. Mesleme el-Fihrî şöyle rivayet etmiştir:
"Rasulullah (sav) ganimetin beşte biri ayrıldıktan sonra üçte birlik kısmını (ganimet payına ilaveten gâzilere) dağıtırdı."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cihâd 158, /636
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Habib b. Mesleme el-Fihrî (Habib b. Mesleme b. Malik b. Ekber b. Vehb)
2. Ebu Yezid Ziyad b. Câriye et-Temîmî (Ziyad b. Câriye)
3. Mekhul b. Ebu Müslim eş-Şâmî (Mekhul b. Ebu Müslim Şehrab b. Şazel eş-Şamî)
4. Yezid b. Yezid el-Ezdi (Yezid b. Yezid b. Cabir)
5. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
6. Muhammed b. Kesîr el-Abdî (Muhammed b. Kesir)
Konular:
Ganimet, beşte bir hisse
Savaş, ve Barış
Öneri Formu
Hadis Id, No:
17201, D002749
Hadis:
حَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ عُمَرَ بْنِ مَيْسَرَةَ الْجُشَمِىُّ قَالَ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ مَهْدِىٍّ عَنْ مُعَاوِيَةَ بْنِ صَالِحٍ عَنِ الْعَلاَءِ بْنِ الْحَارِثِ عَنْ مَكْحُولٍ عَنِ ابْنِ جَارِيَةَ عَنْ حَبِيبِ بْنِ مَسْلَمَةَ
"أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم كَانَ يُنَفِّلُ الرُّبُعَ بَعْدَ الْخُمُسِ وَالثُّلُثَ بَعْدَ الْخُمُسِ إِذَا قَفَلَ."
Tercemesi:
Bize Ubeydullah b. Ömer b. Meysera el-Cüşemî, ona Abdurrahman b. Mehdî, ona Muaviye b. Salih, ona Ala' b. Haris, ona Mekhul, ona İbn Câriye, ona da Habib b. Mesleme şöyle rivayet etmiştir:
"Hz. Peygamber (sav) ganimetin beşte birlik kısmından sonra dörtte birini (ganimet payına ilaveten gâzilere) verirdi. (Gazâdan) döndüğünde de beşte birlik kısımdan sonra üçte birini (ganimet payına ilaveten gâzilere) dağıtırdı."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cihâd 158, /636
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Habib b. Mesleme el-Fihrî (Habib b. Mesleme b. Malik b. Ekber b. Vehb)
2. Ebu Yezid Ziyad b. Câriye et-Temîmî (Ziyad b. Câriye)
3. Mekhul b. Ebu Müslim eş-Şâmî (Mekhul b. Ebu Müslim Şehrab b. Şazel eş-Şamî)
4. Ala b. Haris el-Hadramî (Ala b. Haris b. Abdülvaris)
5. Ebu Hamza Muaviye b. Salih el-Hadramî (Muaviye b. Salih b. Hudeyr b. Said)
6. Ebu Said Abdurrahman b. Mehdî el-Anberî (Abdurrahman b. Mehdi b. Hassân b. Abdurrahman)
7. Ebu Said Ubeydullah b. Ömer el-Cüşemî (Ubeydullah b. Ömer b. Meysera)
Konular:
Ganimet, beşte bir hisse
Savaş, ve Barış